Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/186 E. 2020/195 K. 24.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2020/186 Esas – 2020/195
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/186
KARAR NO : 2020/195

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : HASIMSIZ

ALACAKLILAR:
VEKİLİ :
:
VEKİLİ :
DAVA : Konkordato Talebi
DAVA TARİHİ : 16/03/2020
KARAR TARİHİ: 24/03/2020
K.YAZIM TARİHİ : 24/03/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 16.03.2020 tarihli dava dilekçesi ile; davacı … Anonim Şirketi hakkında İİK’nun 285 maddesi ve devamı maddeleri gereği öncelikle ve ivedi olarak geçici mühlet kararı verilmesini, İİK’nun 289 maddesi ve devamı maddeleri gereği kesin mühlet kararı verilmesini, sonuç olarak İİK’nun 305. maddesi ve devamı maddeleri gereği konkordato tasdikine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından davacı … A.Ş.’nin talebi üzerine 17.03.2020 tarihinde geçici mühlet karan verilmiş ve dosya İİK 286. maddesi gereğince konkordato komiseri kuruluna tevdii edilmiştir.
Mahkememiz tedbir kararında “..Davacının tüm eylem ve işlemlerinin geçici konkordato komiserleri kurulu onayından sonra geçerlik kazanmasına…gecikmeksizin davacının mal varlığına ilişkin envanterlerin çıkartılması..” ve ‘….komiser heyetine, verilen mühlet içerisinde, Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi ve borçlu şirket faaliyetlerine nezaret etmek üzere yönetim tarafından alınan kararları onaylama ve mühlet sonunda raporlarını sunma görevlerinin verildiği..” şeklinde görevlendirme yapılmıştır.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Konkordato Komiser Kurulunun 24.03.2020 tarihli raporuna göre; konkordato talep eden firmanın, dosyada beyan edilen ve Ticaret Sicilinde kayıtlı faaliyet adresi olan “… Cad.No:27 Sincan/Ankara” adresine 17.03.2020 tarihinde gidildiği, hiçbir şirket temsilcisinin adreste hazır olmadığı, fabrika işyeri olarak gösterilen adreste herhangi bir faaliyetin bulunmadığı, fabrika binasının boş ve kapılarının açık olduğu, içerisinde herhangi bir makine ve cihazın yer almadığı gibi herhangi bir çalışanın da bulunmadığının görüldüğü, bunun üzerine, talep eden şirket vekili, Av. … ile telefonda görüşüldüğü, davacı vekilinin işyerinin haciz baskısı ile boşaltılmış olabileceğinin, şirketin faaliyetlerini yürütmek kararlılığında bulunduğunun, mühlet verilmesini halinde şirketin konkordato ön projesinde yer alan hususların gerçekleştirileceğinin belirtildiği, bu süreçte şirket vekilinden şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerin Konkordato Komiser Kurulu ile iletişime geçmesinin istenildiği, hatta bu kişilerin iletişim bilgilerinin de talep edildiği, bu talebin müteaddit defalar şirket vekiline iletilmiş olmasına rağmen Konkordato Komiser Kurulu ile temasa geçilmediği ve şirket faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olunamadığı, bu kapsamda, şirket faaliyet adresinin boş olması ve Konkordato Komiserler Kurulu ile hiçbir şekilde iletişime geçilmemesi, 24.03.2020 tarihi itibariyle nerdeyse her gün iletişim kurulmak istenmesine rağmen görüşme ve konuşmanın dahi sağlanamadığı, tüm iletişim kanalarının kapatılmasına yönelik tavır sebebi ile şirket idaresine nezaretin mümkün olamayacağı, verilen görev emrinde, şirketin faaliyetlerine nezaret edilmesi, mal varlığı envanterinin çıkarılması yer almasına rağmen, gelinen aşamada, fabrikada herhangi bir mal varlığının bulunmadığı, nezaret edilecek herhangi bir faaliyetin de yer almadığı, şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerin Konkordato Komiser Kurulu ile hiçbir şekilde temas kurmadığı, yapılan araştırmalara rağmen Konkordato Komiser Kurulunca kendilerine ulaşılamadığı bu şekli ile konkordato ön projesinde yer alan projenin gerçekleşmesine dönük bir çabanın, buna ilişkin hiçbir durumun ve ihtimalinin de bulunmadığı belirtilmiştir.
Geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğurur. Kanunda geçici mühletin kesin mühlete ait sonuçları doğuracağı belirtilirken “niteliğine uygun düştüğü ölçüde” veya “kıyas yoluyla” gibi bir ifade kullanılmamıştır. Bu bakımdan kesin mühletin gerek takip yasağı gibi borçluyu koruyan gerekse belirli işlemlerin ancak komiserin izni ile yapılabilmesi gibi borçlunun tasarruf yetkisini sınırlayan hükümlerinin geçici mühlet içinde geçerli olduğunda tereddüt edilmemelidir. Geçici mühlete karar veren mahkeme borçlunun mal varlığının korunması için gerekli olan tedbirlere de resen hükmedecektir. Burada asıl olan borçlunun mal varlığını korumaya ve alacaklılara zarar verilmesini önlemeye yönelik tedbirlerdir.
İİK’nun 297. maddesine göre; borçlu, komiserin nezareti altında işlerine devam edebilir. Şu kadar ki, mühlet kararı verilirken veya mühlet içinde mahkeme, bazı işlemlerin geçerli olarak ancak komiserin izni ile yapılmasına veya borçlunun yerine komiserin işletmesinin faaliyetini devam ettirmesine karar verebilir. Borçlu bu hükme yahut komiserin ihtarlarına aykırı davranırsa mahkeme, borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisini kaldırabilir veya 292. madde çerçevesinde karar verir.
İİK.’nun 292. maddesine göre; konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa, borçlu 297. maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa yada borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa konkordato talebinin reddine ve iflasına resen karar verilir.
Geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı hakkındaki 288/f-1 maddesi, 292/f-2-b bendine göre; konkordato mühletinin verilmediği hallerde borçlunun iflasına karar verileceği ileri sürülebilirse de, 288/f-1’de kesin konkordato mühletine yapılan atıf esasen mühletin sonuçları (madde 294-297) hakkında olup, kanunun kesin mühlet ile ilgili bütün hükümlerinin geçici mühlette de uygulanacağı şekilde anlaşılmamalıdır.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Konkordato Komiser Kurulunun raporuna göre; Konkordato Komiser Kurulu ile temasa geçilmediği ve şirket faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olunamadığı, bu kapsamda, şirket faaliyet adresinin boş olması ve Konkordato Komiserler Kurulu ile hiçbir şekilde iletişime geçilmemesi, 24.03.2020 tarihi itibariyle nerdeyse her gün iletişim kurulmak istenmesine rağmen görüşme ve konuşmanın dahi sağlanamadığı, tüm iletişim kanalarının kapatılmasına yönelik tavır sebebi ile şirket idaresine nezaretin mümkün olamayacağı, gelinen aşamada, fabrikada herhangi bir mal varlığının bulunmadığı, nezaret edilecek herhangi bir faaliyetin de yer almadığı, şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerin Konkordato Komiser Kurulu ile hiçbir şekilde temas kurmadığı, yapılan araştırmalara rağmen Konkordato Komiser Kurulunca kendilerine ulaşılamadığı bu şekli ile konkordato ön projesinde yer alan projenin gerçekleşmesine dönük bir çabanın, buna ilişkin hiçbir durumun ve ihtimalinin de bulunmadığı anlaşıldığından, davacının davasının reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının Konkordato talebinin REDDİNE,
2-Dosya kapsamında konulan tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
3-Geçici konkordato komiser heyetinin görevinin sonlandırılmasına,
4-Kararın bir suretinin Ankara Ticaret Sicil Memurluğuna gönderilmesine,
5-Geçici mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine ilişkin kararın İİK’nun 288/son maddesi uyarınca ilan edilmesine,
6-Konkordato komiser heyetinin sarf etmiş olduğu emek ve mesai karşılığı olmak üzere tensiple birlikte alınan 1.500,00’er TL komiserlik ücretinin davacı tarafından dava açılırken yatırılan avanstan karşılanmasına,
7-Alınması gereken 54,40TL karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
8-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
9-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, istinaf kanun yolu açık olmak üzere, (kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.24.03.2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza