Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/131 E. 2020/646 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/131 Esas – 2020/646

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/131 Esas
KARAR NO : 2020/646

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2020
KARAR TARİHİ:10/12/2020
K.YAZIM TARİHİ:30/12/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin kullandığı … plakalı Mersedes marka aracın, davalı … yönetimindeki … plakalı … marka araç ile kafa kafaya çarpışması sonucunda Maddi Hasarlı Trafik kazası meydana geldiğini, olayın 19.09.2019 tarihinde Sincan istikametinden Etimesgut istikametinde Atatürk Caddesi/Sincan’da gerçekleştiğini, müvekkilinin normal hızla seyir halinde iken davalı …’in kontrolsüz bir şekilde karşı şeride geçerek her iki aracın ön kısımları ile kafa kafaya çarpıştığını ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın tamamen davalının kusurundan kaynaklandığını, müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, bu hususun kaza tarihi olan 19.09.2019 tarihinde olay yerine gelen polis ekiplerince düzenlenen Trafik Kaza Tespit Tutanağında da belirtildiğini, müvekkilinin, aracının kullanılamaz hale geldiğini ve pert durumunda olduğunu, davalı sigorta firmasına ihtarname gönderildiğini ve zararın giderilmediğini, müvekkilinin aracının tamiri mümkün olmayıp bedeli ödenmediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL ödenmesini talep ettiklerini, müvekkilinin kaza sonucu aylarca işe gidemediğini, ayrıca tüm işlerinde de kazaya uğrayan aracını kullanmakta olduğunu, söz konusu kazanın, aracın ekonomik değerinde önemli bir kayba yol açtığı gibi, müvekkilinin işlerinin de belirli bir süre aksamasına neden olduğunu, müvekkilinin aylardır araçtan mahrum kaldığını ve toplu taşıma ile gidip geldiğini, kaza sonrasında müvekkilinin maddi zararının giderilmediğini, aracın tamir edilmediği gibi bedelinin de ödenmediğini beyan ederek, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak suretiyle, müvekkili için 500 TL maddi tazminat ile 10.000 TL manevi tazminatın (sigorta şirketi hariç) ve 1000 TL değer kaybı alacağının davalılardan olay tarihi olan 19.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi hakkında açılan davanın 10/12/2020 tarihli duruşmada tefrikine karar verilmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili; müvekkilinin kullandığı … plakalı araç ile Atatürk caddesi üzerinde seyrederken, aracının arkasından plakası belirlenemeyen bir aracın çarptığını ve müvekkilinin kullandığı aracın bu çarpmanın etkisiyle karşı şeride savrularak davacının kullandığı araç ile çarpıştığını, müvekkilinin ve davacının kollukta verdikleri ifadelerinde birbirlerinden şikayetçi olmadıklarını ve kazaya sebebiyet veren aracın müvekkilinin aracına çarpıp kaçan plakası alınamamış araç olduğunu söylediklerini, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma dosyasında Kovuşturmaya Yer Olmadığına karar verildiğini, müvekkilinin bu kaza sonucu yaralandığını, kaza tespit tutanağından ve kolluk ifadelerinden de anlaşılacağı üzere yaşanan kazanın müvekkilinin kusurundan değil plakası tespit edilemeyen ve kaza sonucu kaçan araç sürücüsünün kusurundan kaynaklandığını, müvekkilinin dikkatsiz ve kurallara uygun davranmadığından dolayı bu kazanın yaşandığını belirtilmiş ise de kazaya sebebiyet verenin, kusurlu davrananın plakası alınamayan araç sürücüsü olduğunu, müvekkilinin de kaza sonucu uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini yoluna kazaya sebebiyet verenin kimliği tespit edilemediği için gidemediğini, davacı gibi müvekkilinin de bu trafik kazası nedeniyle mağdur olduğunu, ancak davaya konu husumetin yöneltileceği tarafın müvekkili değil kazaya karışan ve çarpıp kaçan diğer araç sürücüyken müvekkiline karşı yöneltilen bu davanın haksız olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, 09/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
19/09/2019 tarihinde, plakası tespit edilemeyen bir aracın davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması ile karşı yola savrulması ve davacının sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu kapsamda davacı, davalı araç sürücüsünden talepte bulunmuştur.
Sorumluluğun tespitine yönelik olarak alınan 09/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda; zincirleme trafik kazasının oluşumunda, plakası ve kimliği tespit edilemeyen mavi renkli araç sürücünün KTK nın 46/a-c, 47/c-d, 52/b-c, 56/c ve 84/4 maddeleri uyarınca arkadan çarpma nedeniyle %100 asli kusurlu olduğu, kazaya taraf olan … plakalı araç sürücüsü davacı …, … plakalı araç sürücüsü davalı … ile nizami park konumunda bulunan … plakalı araç malikinin kazanın oluşumunda kusur ve ihmali bulunmadığı, dava konusu edilen … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeni ile davacı yanın talep edebileceği zararın belirlenmesinin ise dosya kapsamındaki belgelerden mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz edilmişse de, yapılan tespitler olayın oluşuna uygun bulunduğundan yeniden inceleme yapılmasına gerek görülmemiş, davacı vekili son duruşmaya katılmamış ve dosyayı takip etmemiş ise de davalı … vekili tarafından dava takip edildiğinden esasa ilişkin değerlendirme yapılmış, davalı sigorta şirketi hakkında ise tefrik kararı verilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının karıştığı dava konusu kazada kusuru bulunmasa dahi tazminat isteminde bulunduğu … plakalı araç sürücüsü davalı … in olayın gerçekleşmesinde kusurunun bulunmadığı, olaya plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün neden olduğu tespit edildiğinden, davalının tazminattan sorumlu tutulamayacağı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 196,40TL harçtan mahsubu ile bakiye 142,00TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.10/12/2020

Katip Hakim
e-imzalı✍ e-imzalı✍