Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/120 E. 2020/191 K. 17.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/120 Esas – 2020/191
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/120 Esas
KARAR NO : 2020/191

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2020
KARAR TARİHİ: 17/03/2020
K.YAZIM TARİHİ : 18/03/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili ve davalı şirket müdürü davalı …’nin 11/09/2018 tarihinde kendi aralarında şahit huzurunda sözleşme imzaladıklarını, Ankara İli … İlçesi … Mahallesi … Ada 2 Parselde bulunan 6 nolu bağımsız bölümün ( açık adresi … Mah. …. Sok. No:4/6 …/Ankara ) 160.000,00-TL bedel ile sattığını, davalının söz konusu taşınmazın satış bedeli olan 160.000,00-TL’yi elden aldığını, davalının tapu devri yapmadığı için müvekkilinin elektrik su aboneliğine başvurmak için geçici kira kontratı düzenlediğini ve taraflarca imzalandığını, her ne kadar taraflar kira sözleşmesi düzenlese de davalının kira almayacağının sözleşmede kararlaştırıldığını, davalı firmanın sözleşmeye ve davaya konu olan daireyi ihtarname cevabında belirttiği Ankara … Noterliği’nde 11/03/2016 tarihinde … yevmiye numaralı taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre söz konusu dairenin davalı firmaya ait olduğunu, davalı firmada satış vaadi sözleşmesi ile müvekkiline satıp ödemesini aldığını, bunun yanı sıra müvekkili ile davalı firma arasında gerçekleşen tek ticari ilişkinin bu olmadığını, yine aynı arsada müvekkilinin 06/09/2017 tarihinde 53 nolu bağımsız bölümü satın aldığını, bir kişinin aynı yerde ofisi varken başkaca bir ofis kiralamasının mantıklı olmadığını, bu durumun açıkça davalıların ileri sürdüğü kira ilişkisinin gerçeği yansıtmadığını ortaya koyduğunu, davalıya çekilen ihtarnamede tapu devrini mümkün olmaması halinde ödenen 160.000,00-TL’nin yasal faizi ile ödenmesi talep edilmiş ise de, davalıların cevabi ihtarnamesinde herhangi bir sözleşme olmadığı, herhangi borç ilişkisi olmadığı müvekkilinin kiracı olduğunun ileri sürüldüğünü, davalıların kötüniyetli olduklarını ve müvekkilini oyaladığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, satış vaadi sözleşmesine iş bu davaya konu olan Ankara İli … İlçesi … Mahallesi … ada 2 parselde bulunan 6 nolu bağımsız bölümün müvekkiline devrine, devrin mümkün olmaması halinde ödenen 160.000,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte müvekkiline iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davacı vekilinin ön inceleme aşamasında 16/03/2020 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin davalılar ile anlaştığından dolayı davadan feragat ettiklerini beyan ettiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin dosyada mevcut vekaletnamesinde “davadan feragat” yetkisinin bulunduğu görülmüştür. Feragat beyanı davayı sona erdiren usuli işlemlerden olduğundan feragat nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/03/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı