Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/106 E. 2020/215 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2020/106 Esas – 2020/215
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/106
KARAR NO : 2020/215

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR: 1-
VEKİLİ :
:2-
İLİŞKİLİ KİŞİ:
VEKİLİ :
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil
DAVA TARİHİ: 22/02/2019
KARAR TARİHİ: 17/06/2020
K.YAZIM TARİHİ : 19/06/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Ankara ili, …ilçesi, …mahallesi, …ada … parselin pasif kayıt maliki olduğunu, müvekkilinin bahsi geçen taşınmazdaki hissesini, 31.03.2008 tarihinde … adlı şahıstan satın almak suretiyle edindiğini, bu şahıs da hissesini 01.07.2005 tarihinde … adlı şahıstan satın almak suretiyle edindiğini, … ile davalı S.S….arasında Ankara … Noterliği önünde 03.06.2005 tarih ve … yevmiye numarayla “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye göre; satış vaadinde bulunan … (halefi olarak müvekkilimiz) Ankara İli, … İlçesi,… Mahallesi,… ada, … parseldeki arsanın sahiplerinden, davalı kooperatif ise bu satış vaadini kabul eden müteahhit olduğunu, sözleşme tarihinden yaklaşık 1 ay sonra malik … hissesini sattığını, müvekkilinin de hissenin ( 31.03.2008 tarihinde satın almak suretiyle ) son maliki olarak…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…Sözleşmede belirtilen kura çekilişine katıldığını, Ankara … Noterliğinin 26.05.2008 tarih ve … yevmiye numaralı kura çekiliş tutanağına göre … Ada … Parsel …. Bina, 20 numaralı daire (dava konusu daire) kura sonucu hak sahibi olarak müvekkile isabet ettiğini, Müvekkilinin hissedar maliki olduğu… ada … parselde kat irtifakı tesis edilmesi üzerine 4 numaralı bağımsız bölüm müvekkil adına tescil edildiğini, ancak bu bağımsız bölüm, müvekkiline bilgi verilmeksizin, vekaleten önce kooperatife ardından da 3. bir kişiye satıldığını, Ankara ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Ada … Parsel …. Bina, 20 numaralı daire tapuda … üzerine kayıtlı olduğu için işbu davada bu kişiyi de davalı olarak gösterdiklerini, sözleşmeye göre; işin sözleşme tarihinden itibaren kırk sekiz ay içerisinde tamamlanacağı, süresi içerisinde inşaat bitirilemez veya teslim edilemezse gecikilen her ay için müvekkile düşen dairenin aylık kira bedelinin gecikme cezası olarak ödeneceği belirlendiğini, bu süre 03.12.2009 tarihinde dolduğunu, buna rağmen müvekkile konut yaklaşık altı yıl gecikmeli olarak 2015 yılında ince işleri tamamlanmaksızın fiilen teslim edildiğini, müvekkil tarafından yaklaşık 18.000,00 TL masraf yapılarak ince işler ile eksik kısımlar tamamlandığını, sözleşmeye göre inşaatın tamamlanarak müvekkile teslim edileceği yani vergi, harç vs. dahil tüm yükümlülüklerin yükleniciye ait olacağı, “anahtar teslim” şeklinde anlaşıldığını, buna rağmen işin %95 oranında bittiğinden bahisle müvekkilden 4.000,00 TL iskan bedeli, 9.450,00 TL Şerefiye bedeli olmak üzere 13.450,00 TL istenerek tahsil edildiğini, pek çok hak sahibinin kendilerine ait olan daireleri tapuda tescil edilerek kendilerine teslim edilmişken, müvekkilinin hak sahibi olduğu dairenin tapudaki tescili hala yapılmadığını, dairenin müvekkil adına tescil edilmesini, cezai şarttan kaynaklanan zararların ödenmesi, fazladan alınan ödemelerin ve iç yapı için yapılan harcamaların iadesi talep edilmiş olmasına rağmen davalı bu hususlarda üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek Ankara ili, … İlçesi … Ada …Parsel … Bina (A Blok), 20 numaralı bağımsız bölümün mevcut yolsuz tescili terkin edilerek müvekkil adına tescil işleminin yapılmasını, inşaat fiyat farkı ve iskan bedeli adıyla davalı kooperatif tarafından müvekkilden haksız tahsil edilen 13.450,00 TL’nin ödeme tarihli 06.02.2009’dan itibaren işleyecek temerrüt faiziyle beraber davalı kooperatiften tahsil edilerek müvekkile ödenmesine, sözleşmeye ve teknik şartnameye aykırı olarak davalı müteahhit tarafından eksik yapılan işlerin tamamlatılması nedeniyle ödenen 18.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalı kooperatiften tahsil edilerek müvekkile ödenmesine, taşınmazın sözleşmeye aykırı olarak süresinden 69 ay geç teslim edilmesi sebebiyle her bir ay için işletilecek 800,00 TL rayiç kira bedeli üzerinden hesap edilecek cezai şartın/mahrum kalınan kira getirisinin teslim tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalı kooperatiften tahsil edilerek müvekkile ödenmesine, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin… Ada … ve … nolu parsel için diğer davalı kooperatif ile düzenleme şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzaladığını, bunun haricinde bahsi geçen Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. … K. Sayılı dosyasına konu olan 3 nolu parsel de müvekkiline ait olmadığını, müvekkiline ait olmayan taşınmazda ( 3 parselde yer alan ) 18 nolu bağımsız bölüm açısından hem müvekkilimin hem de arsa sahiplerinin tescil zorunluluğu bulunmayıp davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesi 02.10.2019 tarihli ve … esas, …sayılı kararı ile mahkememizin görevli olduğunu belirterek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Dava, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan borçların yerine getirilmesi, ödemelerin iadesi, cezai şartın ödenmesi ve tapu iptali tescil istemine ilişkindir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 24/06/2013 tarihinde açılmıştır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması, ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, iflas davaları ise 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154 ve devamı maddeleri hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia, fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 124/1 maddesinde “Kooperatifler” ticaret şirketleri arasında sayılmış ise de, aynı maddenin 2. bendinde kooperatifler “Şahıs şirketleri” ve “Sermaye şirketleri” arasında gösterilmemiştir. TTK’nın 124. maddesinin 1 ve 2. bentleri ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 1. maddesi birlikte değerlendirildiğinde yapı kooperatiflerinin “ticaret şirketi” olmadığı, sosyal niteliği ağır basan kendine özgü bir ortaklık olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki, bu düzenlemelere benzer hükümler, 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu’nda da bulunmasına rağmen (md 18, 136), Yargıtay’ın istikrar kazanan uygulamasında, yapı kooperatifleri tacir olarak kabul edilmemiştir.
Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 04.03.2020 tarihli yazısına göre; S.S. … müdürlükte bulunan ana dosyasının incelemesinde, … ismine rastlanılmadığı belirtilmiştir.
S.S. Bağlıca İdareciler Konut Yapı Kooperatifinin 27.02.2020 tarihli yazısına göre; …’in kooperatif üyesi olmayıp kayıtlarda toprak sahibi gözüktüğü belirtilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmada davacı …’in arsa maliki olup, kooperatif üyesi olmadığını beyan etmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere; davacı …’in kooperatif üyesi olmadığı, davanın kooperatif üyeliğinden kaynaklanmadığı, davacı arsa maliki ile davalı kooperatif arasında düzenlen kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığı, davalı yapı kooperatifi tacir niteliği taşımadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının açmış olduğu kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil davasında görevli mahkemenin mahkememiz olmayıp Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Karar istinaf edilip kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Karar istinaf edilmeyerek kesinleştiğinde görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hakkında görevli mahkemece karar verilmesine, Görevsizlik kararından sonra davaya görevli mahkemece devam devam…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…edilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına, 6100 sayılı HMK.nun 331/2 maddesi uyarınca talep üzerine mahkememizce harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hakkında karar verilebileceğinin bilinmesine,
Dair; davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı İstinaf kanun yolu açık olmak üzere ( kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle İstinaf kanun yoluna başvurabileceği, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı ) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza