Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/82 E. 2019/291 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/82 Esas – 2019/291
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/82 Esas
KARAR NO : 2019/291

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 09/09/2014
KARAR TARİHİ : 18/04/2019
K. YAZIM TARİHİ: 10/05/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan, 401.350,95 TL bedelle, … plaka nolu, … model, … …., … Şasi no, … motor nolu, … marka otobüsü satın aldığını, bu aracın Ankara-Gölbaşı’ndaki … A.Ş.’den teslim alındığı 06/05/2014 günü, teslim anından yaklaşık 45 dakika sonra arıza nedeniyle yolda kaldığını, durumun derhal davalıya bildirildiğini, davalının da onarım için davalının yetkili servisi olan, Ankara -Konya devlet karayolu 5. km No 207’de bulunan … A.Ş.’yi yetkili servis olarak gösterdiğini ve aracın bu servise çekilerek onarıldığını, müvekkilinin onarım masrafı olarak 5.000,00 TL ödediğini, onarım gideri olarak ödenen 5.000,00 TL’nin ödenmesi için davalıya, Ankara 8. Noterliği’nin 08/05/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, bu ihtarın davalıya 20/05/2014 tarihinde tebliğ edildiğini ancak olumlu bir sonuç alınamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, aracın onarımı için yapılan ve belgeli olan 5.000,00 TL’nin ödeme gününden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK md 23/1-c hükmünde ticari satımlarda malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcının malı teslim aldıktan iki gün içinde; açıkça belli değil ise sekiz gün içinde muayene etmek suretiyle ayıbı tespit etme ve keyfiyeti satıcıya bildirme yükümlülüğünden bahsedildiğini, dava konusu aracın satın alma tarihinin 30/04/2014 olması ve huzurdaki davanın 08/09/2014 tarihinde ikame edilmiş olması nedeniyle davacının ihbar sürelerine uymadığını ve hak düşürücü sürenin dolduğunu, davacının dava konusu aracı müvekkili şirketten 2. el olarak 30/04/2014 tarihinde noter satış senedinde yer alan “alıcı, bu aracı halihazır durum ile görüp beğenerek ve bedelini ödeyerek teslim aldığını, beyan ve kabul eder.” hükmüne ve yine araç teslim tutanağında yer alan ” aracın kaporta ve mekanik durumu mevcut hali ile görülüp, müşteri tarafından kabul edilerek teslim alınmıştır.” ifadesine binaen herhangi bir çekince ileri sürmeksizin satın aldığını, 2. el olarak satışı yapılan ve herhangi bir ek garanti taahhüdü de bulunmayan müvekkil şirketin garanti yükümlülüğünün dava konusu aracın ilk alıcıya teslim tarihi olan 25/07/2008 tarihinden itibaren bir yıl sürenin dolmasıyla 25/07/2009 tarihinde sona erdiğini, dava konusu araca ilişkin olarak müvekkili şirketin herhangi bir garanti yükümlülüğünün bulunmadığını, dava konusu aracın dava tarihi itibariyle garanti süresinin dolduğu, davanın zaman aşımına uğradığı beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Araç satışına dair fatura, onarım masrafına dair fatura, tebliğ şerhli ihtarname, 03/12/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davacı tarafça satın alınan ve ayıplı olduğu ileri sürülen otobüsteki bu ayıbın giderimi için ödenmek durumunda kalınan meblağın davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Mahkememizin 09/02/2016 tarih 2014/439 E., 2016/66 K. sayılı ilamı ile davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 19/12/2018 tarih ve 2018/2930-6712 E.- K. sayılı ilamı ile “…Davanın, satın alınan aracın arızası nedeniyle ödenen tamir bedelinin iadesi istemine ilişkin olduğu, Davacının dava konusu aracı 2. el olarak davalıdan satın aldığı, taraflar arasında düzenlenen 06.05.2014 tarihli araç teslim tutanağında aracın kaporta ve mekanik durumunun mevcut haliyle görülüp müşteri tarafından kabul edilerek teslim alındığının not olarak belirtildiği, teslim tutanağının da davacı tarafından imzalandığı, bu durumda aracın mevcut hali ile incelenerek teslim alındığı, davalının da ayrıca bir garanti taahhüdünde bulunmadığı, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı…” belirtilerek Mahkememiz hükmünün bozulmasına karar verilmiş, gönderilen dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılamada, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Uyulan bozma ilamı doğrultusunda Mahkememizce dosya kapsamı ve toplanan deliller tekrar değerlendirilmiş; davacının dava konusu aracı 2. el olarak davalıdan satın aldığı, davacı tarafından da imzalanmış bulunan 06/05/2014 tarihli araç teslim tutanağında aracın kaporta ve mekanik durumunun mevcut haliyle görülüp müşteri tarafından kabul edilerek teslim alındığının açıkça belirtildiği, davacının aracı mevcut hali ile inceleyerek teslim aldığı, davalının ayrıca bir garanti taahhüdünde de bulunmadığı, buna göre davacının satın aldığı aracın arızası nedeniyle ödediği tamir bedelinin iadesini davalıdan talep edemeyeceği sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 85,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 41,00 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/04/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza