Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/728 E. 2020/292 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/728 Esas – 2020/292
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/728 Esas
KARAR NO : 2020/292

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/12/2019
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
K. YAZIM TARİHİ: 16/07/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin üniversitede Moda Tasarım Bölümünden mezun olduğunu ve kariyerine akademisyen olarak devam etmeyi düşündüğünü, 2017 yılının Kasım ayında Resmi Gazete aracılığıyla … Üniversitesi, Güzel Sanatlar Meslek Fakültesi, Tasarım Bölümü’nün Moda Tasarım’a ilişkin kadro açtığını öğrendiğini ve nadir açılan bu kadroya başvuru yapmak istediğini, başvuru için gerekli olan resmi evrakı taşıma ücretini bizzat ödeyerek 16/11/2017 tarihinde … Kargo … Şubesi’nden … Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ne gönderdiğini, kendisine verilen takip numarası ile kargosunu takip eden müvekkilinin evrakın 18/11/2017 tarihinde … Kargo … Şubesi’ne ulaştığını ancak Üniversiteye hala teslim edilmediğini fark ettiğini, bunun üzerine aynı gün içerisinde kargo şirketinin … Şubesi ve … Şubesi ile irtibata geçtiğini ancak tüm uğraşlarına rağmen, evrakın son başvuru tarihi olan 20/11/2017 tarihinde üniversiteye ulaştırılamadığını ve kargo Şirketinin kusuru sebebiyle müvekkilinin karşısına çok nadir çıkan bir iş fırsatını kaçırdığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik mahrum kalınan maddi gelir bedeli olarak 10.000,00 TL maddi tazminatın ve kargo firmasının ağır kusuru karşısında müvekkilinin yaşadığı hak kaybı nedeniyle uğranılan elem ve üzüntüye karşılık 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlık konusu kargonun gönderici davacıya 04/12/2017 tarihinde iade edildiğini ve dava tarihi itibarıyla zamanaşımı süresi dolduğundan öncelikle 6102 sayılı TTK 855. madde hükmü uyarınca zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının davaya konu kargoyu 16/11/2017 Perşembe günü saat 15.38’te … Üniversitesine teslim edilmek üzere ücreti alıcı tarafından ödenmek kaydıyla taşıttığını, kargo alıcısının resmi kurum olması nedeniyle Cumartesi, Pazar günü teslim yapılamadığı için 20/11/2017 pazartesi günü teslime gidildiğini ancak alıcı üniversitenin kargoyu kabul etmemesi nedeniyle teslimin gerçekleştirilemediğini, kargonun teslimi sırasında taşıma ücretinin kim tarafından ödeneceğini göndericinin belirlediğini, ülke genelinde karayolu taşımacılığı yapan şirketlerin tamamında bu hususun teamül halini aldığını, taşıma ücretini kimin ödeyeceğinin sorulduğunu ve gönderenin beyanına göre işlem yapıldığını, davacının uyuşmazlığa konu kargoyu alıcı ödemeli olarak gönderdiğini ve saat 15.38 itibarı ile işlemlerin “ücret alıcı” şeklinde tamamlandığını, davacının dilekçesinin ekinde bulunan 18,22 TL ücret ödemesinin 15.43 de yapılmış olması nedeniyle yanlışlığa davacının sebebiyet verdiğinin kabulü gerektiğini, bu nedenle davacının ödeme yöntemine ilişkin çıkış şubesinde hata yapıldığını ve ödeme yönteminin yanlış belirlendiğine dair iddiasının iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, davacının kargoyu standart açıklaması ile taşıttığını, süreli teslimi gerektiği aksi halde hak kaybına uğrayacağı hususunda herhangi bir bilgilendirmesi bulunmadığını, 6102 sayılı TTK Madde 864-(1) hükmü uyarınca davacının kargoya ilişkin teslim bilgilerini eksik vermesi nedeniyle kusursuz sorumluluğu bulunduğunu, davacının … Üniversitesine gönderdiği kargonun içinde Güzel Sanatlar Meslek Fakültesi Tasarım Bölümünün, Moda Tasarım Akademisyen kadrosuna başvuru belgelerinin bulunduğuna dair iddiasını kabul etmediklerini, davacının bu hususu ispat etmesi gerektiğini, davacının manevi tazminat talebi için yasal koşulların oluşmadığını, talep edilen tazminat tutarının ise çok fahiş olduğunu ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını beyan ederek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı kargonun alıcıya gönderilmek üzere davalı şirkete teslim edildiğini, ancak alıcıya tesliminin gerçekleşmediğini, bu nedenle hem maddi hem de manevi zarara uğradığını ileri sürmektedir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. Maddesinin (k) ve (l) bentlerinde tüketici ve tüketici işleminin tarifi yapılmıştır. Buna göre; tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi; tüketici işleminin ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade etmektedir.
Aynı Kanunun 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir.
Yine aynı Kanunun 83/2 maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez düzenlemesine yer verilmiştir.
Davanın açıldığı 26/12/2019 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa yürürlükte olup, davacı ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu taşıma işlemi de tüketici işlemidir. Bu nedenle somut davayı yargılama görevi 6502 sayılı yasanın 73. maddesi uyarınca tüketici mahkemelerine aittir. Görev dava şartıdır ve davanın her safhasında re’sen dikkate alınır. Bu nedenle 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/07/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza