Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/72 E. 2019/763 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/72 Esas – 2019/763

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/72 Esas
KARAR NO : 2019/763

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/02/2019
KARAR TARİHİ : 28/11/2019
K.YAZIM TARİHİ : 24/12/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 13/03/2018 tarihinde sürücü …’in yönetimindeki … plakalı araç ile … yönetimindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’nın ağır şekilde yaralandığını, uzur süre tedavi gördüğünü, 07/12/2018 tarihli Karadeniz Üniversitesi Adli Tıp raporunda müvekkilinin %13 oranında kalıcı özür durumunun tespit edildiğini, kazanın oluşumunda davalı … Sigorta A.Ş.’ye Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’in tali, … plakalı araç sürücüsü …’ın ise asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin ise herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı sigortanın uğranılan zararın tümünden müteselsilen sorumlu olacağını, müvekkilinin Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı Kurumunda sürekli işçi kadrosunda hizmetli olarak görev yaptığını, çalıştığı Kurumdan celp edilecek maaş bordrolarına göre hesaplama yapılmasını talep ettiklerini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin sürekli iş göremezlik durumundan doğan maddi zararları için şimdilik 1.000,00TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 05/11/2019 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve talebini 94.028,87 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı vekili; davacı tarafça davadan önce müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığından kanunda öngörülen başvuru şartının gerçekleşmediğini, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete 18/01/2018-18/01/2019 tarihleri arasında … no’lu Zorunlu Mali Mesulişet Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, poliçeden dolayı müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında ve ölüm/daimi sakatlık halinde azami 360.000,00TL ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirkete sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının kaza esnasında emniyet kemeri takmadan yolculuk yapması nedeniyle hesaplanacak tazminattan müterafik kusur indirimi yapılmasını talep ettiklerini, davacı kaza anında hatır için taşındığından hükmedilecek tazminatta hatır taşıması indirimi uygulanması gerektiğini, davacı yana SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığının tespiti için SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılmasını talep ettiklerini, davacı yanın maluliyeti söz konusu ise bunun Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre belirleneceğini, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin haksız olduğunu, dava açılmasına sebebiyet verilmediğinden yargılama gideri ile vekalet ücretinden sorumlu olmadıklarını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, davacı hakkında düzenlenen maluliyet raporu, 02/09/2019 tarihli kusur bilirkişisi raporu, 21/10/2019 tarihli hesap bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle davacıda oluştuğu iddia edilen sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
13/03/2018 tarihinde sürücü …’in yönetimindeki … plakalı araç ile … yönetimindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu ölümlü ve yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir. Davacı, … plakalı araçta yolcu olarak bulunması nedeniyle kazada yaralanmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Davacı tarafından, kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketinden yukarıdaki hükümler kapsamında talepte bulunulmuştur.
Davacı tarafından dava açılmasından evvel Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğü Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığına başvurusu sonucu düzenlenen 07/12/2018 tarih ve 2018/4087 sayılı raporunda; davacının 14/03/2018 tarihinde trafik kazası nedeniyle meydana gelen arızalarının tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında %100 malul sayılması gerektiği, toplam özür oranının %13 olduğu bildirmiştir. Davacı tarafça bu rapora dayanıldığından ve davalı yanca Özürlülük Ölçütü Yönetmeliğine göre tespit yapılması talep edildiğinden buna uygun olarak düzenlenen rapora göre, usul ekonomisi gereği yeniden inceleme yapılmaksızın değerlendirme yapılmıştır.
02/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu olan 13/03/2018 tarihli ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda, … plakalı araç sürücüsü müteveffa …’ın %75 Asli Kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’in %25 Tali Kusurlu olduğu, davalı … Sigorta A.Ş.’nin … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenlediği, … plakalı araç içinde yolcu olarak bulunmakta iken anılan kaza nedeni ile yaralanan davacı …’nın kazanın oluşumunda kusur ve ihmali bulunmadığı bildirilmiştir. Davalı tarafından kusura yönelik itirazda bulunulmuşsa da; olayın oluşuna ve ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporundaki tespitlere uygun olduğu anlaşılan rapora itibar edilerek hüküm tesis edilmiştir.
Tazminat hesabına yönelik olarak alınan bilirkişi raporunda ise; 13.03.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu % 13 oranında malul olan ve kusursuz olduğu tespit edilen davacı … için sürekli iş göremezlik tazminatı için 94.028,87 TL, geçici iş göremezlik tazminatı için 8.379,03 TL olmak üzere toplam 102.407,90 TL işgücü kaybı yönünden maddi tazminat hesaplandığı bildirilmiştir.
Tüm açıklamalara, dosya kapsamına ve toplanan delillere göre; davacının trafik kazası nedeniyle yaralanması sonucu doğan zararından davalının yukarıda anılan yasal düzenlemeler kapsamında sorumlu olduğu, davacı tarafından müteselsil sorumluluk gereği talepte bulunulduğundan davalının sigorta ettiği araç sürücüsünün kusuruna göre tenkis işlemi yapılmaksızın ( YARGITAY 17. Hukuk Dairesi nin 2016/11886 E, 2017/6732 K sayılı ilamı) tüm zararın tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜ İLE, 94.028,87 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 21/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte poliçe limitleri dahilinde davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
1-Alınması gereken 6.423,11 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL harç ile ıslah ile alınan 318,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 6.060,71 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı ile 318,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 413,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen 92,85 TL tebligat ve posta gideri ile 1.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.092,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 10.272,31 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/11/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza