Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/719 E. 2020/134 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/719 Esas – 2020/134
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/719
KARAR NO : 2020/134

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 15/05/2019
KARAR TARİHİ : 26/02/2020
K.YAZIM TARİHİ : 28/02/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili Ankara … Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ve çocukları tarafından Tasfiye Halinde ….Tic.Şti hakkında Kazan Asliye Hukuk Mahkemesinde … Esas sayılı tazminat davası açıldığını, dava görülmekte iken tasfiyeye devam edildiğini ve tasfiyenin tamamlandığını, anılan mahkemece şirket ihyası davası açmak üzere davacıya yetki verildiğini belirterek tasfiyenin iptalini, şirketin ihyasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kanunda öngörülen süre içerisinde davayı açmadığını, bu nedenle öncelikle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, bununla birlikte ticaret sicilden terkini sağlanan bir şirket hakkında ihya dvası ikame edebilmek için davacının ihya davası açmaktaki gerekçesini bildirmesinin zorunlu olduğunu, ihyası istenen şirketin tasfiye işlemlerinin usulüne uygun bir şekilde yapıldığını, şirketin herhangi bir malvarlığı bulunmadığını belirterek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde; ihyası istenen şirketin 6102 sayılı kanun hükümlerince 02.07.2012 tarih 2012/1 sayılı genel kurul kararı ile tasfiyeye girdiğini, bu durumun 10.07.2012 tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olduğunu, şirketin 10.07.2012 tarih … sayı, 17.07.2012 tarih … sayı ve 24.07.2012 tarih ……/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…sayılı TTSG’de tasfiyeden dolayı alacaklılara çağrı ilanını yapıldığını, yasal sürenin dolmasına müteakip 08.07.2013 tairih 2013/1 sayılı genel kurul kararı ile tasfiye kapanışı gerçekleştiğini, keyfiyetin 30.07.2013 tarih … sayılı TTSG’de yayınlandığını, terkin işleminin usulüne uygun şekilde yapıldığını, şirketin borç, alacak ve davalarının kurum tarafından bilinmesinin mümkün olmadığı, yasal hasım olduklarından vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamalarını talep etmiştir.
DELİLLER :Kahramankazan Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkisizlik kararı, ihyası istenen şirketin ticaret sicil kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
Davanın açıldığı Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi 19.09.2019 tarihli ve … esas, … sayılı kararı ile dosyaya bakmaya mahkememizin yetkili olduğuna hükmederek, yetkisizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir.
GEREKÇE :Dava, TTK’nun 547/2 maddesi uyarınca Tasfiye Halinde … Limited Şerkitinin ek tasfiyesi için ihyası istemine ilişkindir.
Ankara …ne yazılan müzekkereye verilen cevapta; ihyası istenen şirketin 6102 sayılı kanun hükümlerince 02.07.2012 tarih 2012/1 sayılı genel kurul kararı ile tasfiyeye girdiği, bu durumun 10.07.2012 tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil GAzetesinde ilan olduğu, şirketin 10.07.2012 tarih … sayı, 17.07.2012 tarih … sayı ve 24.07.2012 tarih … sayılı TTSG’de tasfiyeden dolayı alacaklılara çağrı ilanını yapıldığı, yasal sürenin dolmasına müteakip 08.07.2013 tairih 2013/1 sayılı genel kurul kararı ile tasfiye kapanışı gerçekleştiği, keyfiyetin 30.07.2013 tarih … sayılı TTSG’de yayınlandığı, terkin işleminin usulüne uygun şekilde yapıldığını bildirilmiştir.
Şirketlerin hangi şartlarda ve usullerle sicilden re’sen terkin edileceği 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde düzenlenmiştir. Aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi “Ticaret Sicili Müdürlüklerince; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/02/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer.”, 4/c bendi ” bu fıkranın b bendinde belirtilen şirketler dışında kalan kapsam dahilindeki diğer münfesih şirketler ile kooperatiflerden ayrıca, faaliyetlerine devam etme isteğinde bulunmaları halinde münfesih olma nedenini ortadan kaldıran işlemlerin yapılarak ispat edici belgelerin bildirilmesi istenir.” aynı maddenin 11. Bendi ” … İhtar ve ilana rağmen süresi içinde cevap vermeyen ve tasfiye memurunu bildirmeyen yahut durumunu kanuna uygun hale getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtları ile birlikte bildirmeyen şirket ve kooperatiflerin ünvanı ticaret sicilinden resen silinir.” aynı kanunun 15. bendi “…ticaret sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirketi veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükümlerine yer verilmiştir.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler (TTK’nın Geçici 7/15. maddesi uyarınca ilgililer) veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.(Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin … Hukuk Dairesinin 12/04/2018 tarih … esas 2018/364 karar )
e-imza e-imza e-imza e-imza

Somut olayda, ihyası istenen şirketin 6102 sayılı kanun hükümlerince 02.07.2012 tarih 2012/1 sayılı genel kurul kararı ile tasfiyeye girdiği, bu durumun 10.07.2012 tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil GAzetesinde ilan olduğu, şirketin 10.07.2012 tarih … sayı, 17.07.2012 tarih … sayı ve 24.07.2012 tarih … sayılı TTSG’de tasfiyeden dolayı alacaklılara çağrı ilanını yapıldığı, yasal sürenin dolmasına müteakip 08.07.2013 tairih 2013/1 sayılı genel kurul kararı ile tasfiye kapanışı gerçekleştiği, keyfiyetin 30.07.2013 tarih … sayılı TTSG’de yayınlandığı, terkin işleminin usulüne uygun şekilde yapıldığınının bildirildiği, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunsa da, TTK’nın Geçici 7/15. maddesi uyarınca ticaret sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirketi veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği düzenlenmiş olduğu, şirketin terkin edildiği 30.07.2013 tarihinden davanın açıldığı 15.05.2019 tarihine kadar 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu anlaşıldığından, davacının davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE NEDENİYLE REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
3-Davalı …’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince, hesap ve takdir olanan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı İstinaf kanun yolu açık olmak üzere ( kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle İstinaf kanun yoluna başvurabileceği, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı ) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/02/2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza