Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/716 E. 2020/613 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/716 Esas – 2020/613

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/716 Esas
KARAR NO : 2020/613

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2019
KARAR TARİHİ: 26/11/2020
K.YAZIM TARİHİ: 10/12/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalı şirket vekilince, müvekkilinin borçlusu olarak göründüğü 4 adet 4.500,00 TL bedelli senede müsteniden müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, söz konusu takipte ödeme emrinin muhtara tebliğ edilmiş olması sebebiyle müvekkilinin icra takibine itiraz edemediğini ve takibin kesinleştiğini, Ankara Batı İcra Dairesi’nin … Esas s ayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine haciz işlemlerine geçildiğini, ev adresinde haciz ve muhafaza işlemleri yapılarak ev eşyalarının yediemin deposuna kaldırıldığını, almakta olduğu maaşının üzerine de haciz konulduğunu, davalı şirket tarafından alacaklı oldukları iddiası ile icra takibine konu edilmiş olan senetlerin davalı şirkete müvekkili tarafından verilmediğini, senetlerde lehtar olarak gözükmekte olan diğer takip borçlusu… tarafından cirolanmak suretiyle davalı şirkete verildiğini, davalı şirket tarafından icra takibine konu edilmiş olan 4 adet 4.500,00 TL bedelli senet üzerindeki keşideci imzalarının müvekkiline ait olmayıp, söz konusu senetlerin müvekkili tarafından tanzim edilmediğini, davalı şirketin icra takibine devam konusundaki ısrarı üzerine taraflarınca davalı şirket ile senetlerde lehtar olarak görünüp ciranta sıfatı ile imzası bulunan… hakkında resmi evrakta sahtecilik isnadı ile suç duyurusunda bulunulduğunu, zira icra takibine konu edilen senetlerin müvekkilinin imzası olmaksızın sahte olarak tanzim edildiği gibi, sahte haliyle kullanılarak icra takibine de konu edildiğini, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Hz. sayılı dosyası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında şüphelilerin ifadesinin alınmasını müteakip, müvekkilinin yazı ve imza örnekleri alınarak incelemeye tabi tutulduğunu, yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim olunan 07.01.2019 tarihli raporda icra takibine konu edilmiş olan senetlerdeki keşideci yazı ve imzalarının müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini, müvekkilinin söz konusu icra takibi, takibe konu senetler sebebiyle davalı şirkete borçlu olmadığını, davalı şirketin söz konusu icra takibine konu senetlerdeki keşideci imzalarının müvekkiline ait olmadığının anlaşılmasına rağmen icra takip ve cebri icra işlemlerine devam ederek kötüniyetli davrandığını ve müvekkilini mağdur ettiğini, söz konusu süreçte müvekkilinin ailevi problemler yaşayarak eşinden ayrıldığını, işyerinde de çok zor durumda kaldığını beyan ederek, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin tüm hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla; müvekkilinin davalı şirkete Ankara Batı İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası ve takibe konu edilmiş olan 4 adet 4.500,00 TL bedelli senetler sebebiyle borçlu olmadığının tespitine, haksız ve mesnetsiz icra takibinin iptaline, icra takibi kapsamında var ise cebri icra tehdidi ile yapılmış olan tahsilatların, haczolunan eşyaların veya bedellerinin tahsilat veya muhafazanın yapıldığı tarihten itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte müvekkile iade veya istirdadına, icra takibinde ve haciz işlemlerinde haksız ve kötü niyetli olan davalı şirketin takibe konu asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; müvekkili şirketin Ankara Sincan Eski Sanayi bölgesinde inşaat malzemeleri alım satım işleri ile uğraşmakta olduğunu, müvekkilinin … ticari işletmesine inşaat malzemesi satışı yaptığını ve bu satışlar karşılığında ödeme için ilgili uyuşmazlığa konu senetler ve daha bir çok senedin… tarafından müvekkiline ciro ile devredildiğini, … ile işbirliği halinde hareket edip müvekkili firmayı maddi zarara uğratan davacının davasının hukuka aykırı olup esastan reddi gerektiğini, müvekkilinin…’e yapmış olduğu satış sonrasında elindeki senetlere dayanarak …’tan ödeme talep ettiğini, …’ın ödemeleri yapacağını söylerek müvekkili şirketi oldukça uzun süre oyaladığını, ödemelerin gerçekleşmemesi üzerine müvekkili şirketin Ankara Batı İcra Dairesinde … E. Sayılı dosyası ile toplam 18.000 TL bedelli senetlere ilişkin, … E. Sayılı dosyası ile toplam 3.000 TL bedelli senetlere ilişkin, sonrasında 2019 yılında … E. Sayılı dosyası ile 1.000 TL bedelli senetlere ilişkin, icra takiplerini başlattığını, 2018 esaslı icra takiplerinin başlaması üzerine borçlu …’ın, takipteki diğer borçlu… ile birlikte müvekkilinin ofisine gelerek; haciz işlemlerine geçilmemesi için süre talep ettiklerini, ortak iş yaptıklarını ve kısa süre içinde borçlarını ödeyeceklerini bu süreçte haciz işlemleri yapılmamasını talep ettiklerini, bu görüşme sırasında …’ın hiç bir şekilde imzanın kendisine ait olmadığı yolunda bir beyanı olmadığını, aksine borcu en kısa süre içinde ödemeye çalışacağını belirttiğini, süre talebinde bulunduğunu, borçlunun borcumu kısa sürede ödeyeceğim tarzındaki ifadeleri ile borcu ödemek için süre istemesinin borcu kabul anlamına geleceğini ve bu halde imzaya itiraz talebinde haklı bulunamayacağını, …’a talep ettiği sürenin verildiğini ancak süre sonunda herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine … E. Sayılı dosya ile haciz ve muhafaza işlemi yapıldığını, davacının her ne kadar kötüniyet tazminatı talebi bulunsa da müvekkilin kötüniyetli olarak hareket ettiğini ispat yükümlülüğünün davacı tarafta olduğunu; süresinde itirazda bulunmamış olan ve borcu ödeme vaadi ile sürekli müvekkili oyalamış bulunan davacının kabul anlamına gelmemek üzere mevcut bir zararı varsa da bunun kendi kusuru ile oluşmuş olduğunun kabulü gerektiğini, müvekkilinin kendisine ciro yolu ile devredilmiş olan bir kıymetli evrakta bulunan tüm imzalara ilişkin orjinallik kontrolü yapamayacağını ve 3. iyiniyetli kişi konumunda bulunduğunu, bu hususlar doğrultusunda müvekkili aleyhine kötüniyet tazminatı talebinin de hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …-… ve … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin… esas sayılı dava dosyası, davalı şirketin ticaret sicil kaydı, dava konusu olan senet örnekleri ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, 14/11/2017 düzenleme tarihli, 20/01/2018, 20/02/2018 , 20/03/2018 ve 20/04/2018 ödeme tarihli, keşidecisi … olarak gözüken lehtarı …… olan her biri 4.500,00 TL bedelli senetler yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı yan, isminin yazılı olduğu senetleri keşide etmediğini imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmektedir.
Dava konusu edilen senetlerle ilgili olarak, Ankara Batı …Asliye Ceza Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyası kapsamında imza incelemesi için bilirkişi raporu alınmış ve davacı … ismi altındaki imzaların bu şahsa ait olmadığı tespit edilmiştir.
Ceza yargılaması sırasında alınan rapor hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan mahkememizce usul ekonomisi dikkate alınarak tekrar imza incelemesi yapılması düşünülmemiş, rapor davalı yana tebliğ edilerek savunma hakkı tanınmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu dört adet senet görünüşte davacı tarafından dava dışı lehtar …… adına düzenlenmiş ve ciro yoluyla davalıya devredilmiştir. Ancak senetlerdeki keşideci imzalarının davacıya ait olmadığı tespit edilmekle, davacının borç altına girme iradesinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Dava konusu dört adet senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığı gözetilerek davanın kabulü ile davalının kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden davacının tazminat isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına esas olan 14/11/2017 düzenleme tarihli, 20/01/2018, 20/02/2018, 20/03/2018 ve 20/04/2018 ödeme tarihli, keşidecisi … olarak gözüken lehtarı …… olan her biri 4.500,00 TL bedelli senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı yanın tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gereken 1.229,58 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 307,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 922,18 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında, Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre belirlenen 1.096,27 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 307,40 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 358,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 52,00 TL tebligat ve posta yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Zorunlu arabuluculuk görüşmesi sırasında davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2019 yılı AAÜT nin 16/1-c maddesi uyarınca 750,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/11/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı