Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/697 E. 2022/1246 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/697 Esas – 2022/1246
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/697 Esas
KARAR NO : 2022/1246

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
3-
VEKİLİ :
4-
VEKİLİ :
5-
6-
VEKİLİ :
7-
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN:
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/12/2019
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
K.YAZIM TARİHİ: 31/01/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacılar vekili; müvekkillerinin murislerinin 21/09/2018 tarihinde … plakalı kamyonetin üst geçit bakımı için yol üzerinde park halinde bulunan … plakalı araçların çarpması sonucu kamyonet içerisinde bulunan …, … ve …’ün vefat etmesi nedeniyle, müvekkillerinin kaza nedeni ile uğradıkları zararlar ile tüm dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydıyla; davacılar için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 1.000,00TL maddi tazminatın, kazanın oluştuğu tarihten başlayarak işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacılardan … ve … için 40.000,00’ar TL, … için 10.000,00TL manevi tazminatın, yalnızca kazaya karışan araç sürücüleri ve araç sahipleri yönünden olmak üzere kaza tarihinden başlayarak işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 11.03.2020 tarihli dilekçesi ile; yargılama devam ederken … A.Ş. Ve … A.Ş. yönünden tarafların anlaştığını ve bu davacılar yönünden HMK 123. Maddesi uyarınca davayı geri aldıklarını beyan etmiştir. HMK madde 123 uyarınca geri almanın karşı tarafın açık muvafakatiyle olabileceği, … A.Ş.’nin geri almaya muvafakat ettiği, ancak … A.Ş.’nin dosyaya yansıyan bir muvafakatinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Mahkememizin dava dosyasının 06/10/2020 tarihli celsesinde, davalı … A.Ş. hakkında açılan davanın işbu dava dosyasından tefriki ile ayrı esasa kaydına karar verilmiştir. Tefrik edilen dosya Mahkememizin … Esasına kaydedilmiş ve geri alma nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Verilen karar 31/12/2020 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacılar vekili 13.07.2020 tarihli dilekçesi ile; 1.000,00-TL tutarındaki maddi tazminat talebinin; … için 700,00TL destekten yoksun kalma tazminatına, 100,00TL cenaze ve defin giderine, … için 200,00TL destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
Davacılar vekili 12/12/2022 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiş ve maddi (destekten yoksun kalma) tazminat talebini toplam 28.988,77TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalılar … Şti. ve … vekili; olay yeri keşif tutanağında da olay mahallinde 57 metre ilerisinden plastik duba, ışıklı reflektör konulmak suretiyle güvenlik tedbirlerinin alındığı belirtilmekle, davacının dava dilekçesinde davalıların kazanın oluşumunda kusurlu oldukları şeklindeki iddianın doğru olmadığını, bu hususun tanıklar … ve … ifadesinde de açıkça belirtilmiş olunduğunu, olay yerinde ışıklı reflektörle de tedbir alınmasına rağmen 130- 150 km/h hızla seyir halinde olan araç sürücüsünün kazaya neden olduğunu, olay yerin gerekli ve yeterli tedbirler alınmış olunmakla vinç sürücüsü …’ün de herhangi bir kusurunun olmadığını, CD görüntülerinden görüldüğü üzere, kaza olayından yarım saat önce yeterli güvenlik tedbirlerinin alınarak çalışmaya başlanıldığını ve yüzlerce araç geçmesine rağmen sadece bu aracın kaza yaptığını beyan ederek, açılan haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; davaya konu kazaya karışan … plakalı Vinç’in davalı sigorta şirketine sigortalı olduğu kabul edilerek, sorumluluklarının Vinç sürücüsü …’ün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, kabul etmemekle birlikte davacılar desteği mütevvefa …’ün kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olup olmadığı ve dolayısıyla bu anlamda müterafik kusur anlamında bir kusurunun olup olmadığı, keza mütevvefanın yola savrulmuş olmakla emniyet kemerinin takılı olmadığının anlaşıldığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın olay tarihinde davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu ve sorumluluklarının da sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigorta poliçesiyle sınırlı olduğunu, motorlu kara taşıtıyla seyahat eden sürücünün ferdi kaza sigortası klozunun bulunmakta olduğunu, bu nedenle de Ferdi Kaza Klozunun araçta bulunan yolcuları kapsamamakta olduğunu, davacılar desteği …’ün müterafik kusur hususunun da dikkate alınması gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı… Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili; söz konusu trafik kazasına sebep olduğu belirtilen Yaya Üst Geçitlerinin Kumlanarak Boyanması Yapımı İşinin sözleşme ile başka bir şirkete yaptırılmış olunduğu ve sözleşmede de yapılacak olan işle ilgili tüm güvenlik önlemlerinin alınmasının o şirkette olacağının belirtildiği ve dolayısıyla kazanın meydana geldiği alanda idareleri personelinin çalışmamakta olduğunu, dolayısıyla olay yerinde gerekli bütün önlemlerin yüklenici tarafından alınması gerekmekle, meydana gelen olayda sorumluluklarının olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti. vekili; olay yerinde yapılan incelemede 57 metre fren izinin tespit edildiği ve kazanın meydana geldiği yerde ise ticari araçlar için hız sınırının 70 km/h olduğu ancak … plakalı araç sürücüsünün bu değerin çok çok üzerinde seyirle olay yerinde alınmış tüm uyarıcı tedbirlere rağmen kazaya neden olduğunu, davalı şirketin de orta refüj sulama çalışmalarını gündüz yapmakta olduğunu ve her iki bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; davalının … plakalı kamyonetin işleteni/maliki olduğunu ve aracın sürücü …’nun idaresindeyken, hatalı şekilde park eden … Şirketine ait … plakalı Vinç’e çarparak sürücü … ile birlikte kamyonette bulunan yolcular … ve …’ün de vefat etmiş olduklarını, sürücü …’nun aşırı alkollü olarak (1,11 Promil) kamyoneti kullanırken dava konusu kazaya karışmış olduğunu ve dolayısıyla sorumluluklarının olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı takip dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, tanık beyanları, 05/01/2021 tarihli kusur ve tazminat hesabı yönünden alınan bilirkişi heyeti raporu, talimat mahkemesi aracılığıyla … Teknik Üniversitesi trafik kürsüsünden seçilen bilirkişi heyetinden alınan 23/05/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporu, talimat mahkemesi aracılığıyla … Teknik Üniversitesi trafik kürsüsünden seçilen bilirkişi heyeti ile nöroloji uzmanından alınan 22/09/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu, 11/05/2022 tarihli hesap bilirkişisi ek raporu, 05/10/2022 tarihli hesap bilirkişisi ikinci ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Kusur ve tazminat hesabı yönünden alınan bilirkişi heyeti raporunda, … plakalı kamyonet sürücüsü müteveffa …’nun meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 47/c, 52/b. ve KTY nin 97. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %80 oranında kusurlu olduğu, yaya üst geçitlerinin bakımı ve onarılmasını üstlenmiş olan ana yüklenici davalı … Ltd.nin sahibi …’un şirket yetkilisi olarak meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun Madde 13/b. maddesi kural ihlalini işlemiş olmakla %20 oranında kusurlu olduğu, dosya bütününden kusur izafesinde bulunulacak başka da kimse olmadığı, … plaka sayılı araca ait Ekstra Trafik Sigorta Poliçesinin kaza tarihini kapsadığı, Trafik Sigortası Klozu kapsamında ölen şahıs başına azami teminat limitinin 360.000,00TL olduğu, bu kloz kapsamında davalı … Şirketi tarafından davacı anne ve babaya toplam 75.255,75TL ( ferileri hariç olmak üzere ) destekten yoksun kalma tazminatı ödemesinde bulunulduğu, ayrıca, Artan Mali Sorumluluk Manevi Tazminat Klozu ( artan mali sorumluluk-kombine tek limitinin 250.000,00TL olarak düzenlendiği, manevi tazminat teminatının poliçede belirtilen artan mali sorumluluk teminatının %25 ‘i ile sınırlı olduğu )kapsamında davacılara toplam 55.000,00TL ( ferileri hariç olmak üzere ) manevi tazminat ödemesinde bulunulduğu, … plaka sayılı araca ait ZMMS poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve ölen şahıs başına azami teminat limitinin 360.000,00 TL’si olduğu, ancak, anılan araç sürücüsü davalı …’e kusur izafe edilmemekle, gerek davalı araç sürücüsünün, gerekse aracın işleteni davalı … … Şti. ile aracın sigortacısı davalı … A.Ş.’nin davacıların zararının tazmininde sorumluluğunun bulunmadığı, müteveffanın hak sahiplerinden; …’ün 114.418,34TL, …’ün 114.418,34TL tutarında destekten yoksun kalma nedeniyle maddi zararlarının bulunduğu tespit edilmekle birlikte; davalı … Ltd.nin sahibi …’un kusuruna tekabül eden zarar miktarının; … yönünden 22.883,67 TL, … yönünden 22.883,67TL olduğu, ancak, Mahkemece, davalı … Şirketi tarafından yapılan tazminat ödemesinin, davacıların destek zararından tenzili gerektiğinin kabulü halinde; bu kez, hangi hak sahibi için ne kadar ödeme yapıldığının tespiti ile yapılan ödeme, dava tarihinden sonra ve yargılama sürecinde yapıldığından, davacılar açısından hesaplanan destekten yoksun kalma zararından güncellenmeden tenzili gerektiği, cenaze ve defin giderlerinin, ilgili Belediye Başkanlığından ve/veya İl/ İlçe Müftülüğünden (ölüm tarihi itibarıyla) sorularak tespiti gerektiği belirtilmiştir.
Talimat mahkemesi aracılığıyla … Teknik Üniversitesi trafik kürsüsünden seçilen bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi heyeti raporunda, müteveffa sürücü …’nun Alkollü olmasının davranış faktörleri, refleks ve dikkatinde etken olmuş olabileceği, belirtilen bu hususlara Heyetimizce bir kanaat getirilemeyeceği ve bu alanda uzmanlığı bulunan bilirkişi tarafından bu hususların değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, dosyasında bulunan 04.01.2021 tarihli bilirkişi raporundaki kusur oranlarının isabetli olduğu ve iştirak edildiği, kusur atıflarına; olayın oluş şekli ve neden-sonuç ilişkisi yönünden yerinde ve isabetli olduğundan … plakalı aracın sürücü …’nun % 80 asli kusurlu olduğu, … Şti yetkilisi veya sorumlusunun %20 tali kusurlu olduğu, olayda başkaca kusur izafe edilecek kişi, kurum veya kuruluşun olmadığı belirtilmiştir.
Talimat mahkemesi aracılığıyla … Teknik Üniversitesi trafik kürsüsünden seçilen bilirkişi heyeti ile nöroloji uzmanından alınan bilirkişi heyeti ek raporunda, dosya kapsamının ve itirazların yeniden değerlendirilmesi sonucunda kusur durumuna ait nihai kanaatimizde bir değişlik olmadığı, olayın meydana gelmesinde, sürücü …’nun asli derecede %80 kusurlu olduğu, olay mahallindeki çalışmayı yapan kurum, kişi ve veya bunların yetkilisi veya yetkililerinin tali derecede %20 kusurlu oldukları, … plakalı araç sürücüsü müteveffa …’nun 21.09.2018 tarihinde yaptığı kaza anında 1,11 promil alkollü olduğu, kaza anında güvenli araç sürüş yeteneğini kaybettiği, kazanın münhasıran alkole bağlı olarak meydana gelmediği, müteveffa …’ün kendi zarar ve yaralanmasının artmasında müterafik kusurunun bulunduğu belirtilmiştir.
Hesap bilirkişisi ek raporunda, gerek kök raporda, gerekse kök rapor tanzim tarihinden sonra dosyaya temin edilen kusur bilirkişi raporunda; davalı … A.Ş.’nin işleteni, davalı … Şirketinin sigortacısı olduğu kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü müteveffa …’nun %80, yaya üst geçitlerinin bakımı ve onarılmasını üstlenmiş olan ana yüklenici davalı … Ltd.nin sahibi …’un ise %20 oranında kusurlu olduğunun tespit edilmesi ve davacı vekilinin 11.03.2020 tarihli dilekçesi ile; yargılama devam ederken … A.Ş. ve … A.Ş. yönünden tarafların anlaştığının ve bu davacılar yönünden HMK 123. maddesi uyarınca davayı geri aldıklarının beyan edilmesi karşısında; davalı … Ltd.nin sahibi …’un kusuruna tekabül eden zarar miktarı baba … yönünden 187.511,65 x %20 =37.502,33TL, anne … yönünden 228.795,07 x %20=45.759,01TL ancak, kök raporda da belirtildiği üzere; Mahkemece, davalı … Şirketi tarafından yapılan tazminat ödemesinin, davacıların destek zararından tenzili gerektiğinin kabulü halinde; bu kez, hangi hak sahibi için ne kadar ödeme yapıldığının tespiti ile yapılan ödeme, dava tarihinden sonra ve yargılama sürecinde yapıldığından, davacılar açısından hesaplanan destekten yoksun kalma zararından güncellenmeden tenzili gerektiği değerlendirilmiş, bu hususta, kök rapor tarihinden sonra dosyaya temin edilen bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davalı sigorta şirketi tarafından, maddi tazminata ilişkin olarak, 75.255,75-TL asıl alacak olmak üzere ferileri ile birlikte toplam 94.411,25-TL olarak belirlenen ve bu miktardan stopaj miktarlarının tenzili ile 91.272,18-TL tutarında yapılan ödemenin, asıl alacak kısmı olan 75.255,75-TL’si maddi tazminat ödemesinin hangi hak sahibi için ne kadar yapıldığına ilişkin davalı sigorta şirketince herhangi bir açıklama yapılmadığı görülmekle bu hususta bir değerlendirmeye gidilmesi mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Hesap bilirkişisi ikinci ek raporunda, gerek kök raporda, gerekse kök rapor tanzim tarihinden sonra dosyaya temin edilen kusur bilirkişi raporunda; davalı … A.Ş.’nin işleteni, davalı … Şirketinin sigortacısı olduğu kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü müteveffa …’nun %80, yaya üst geçitlerinin bakımı ve onarılmasını üstlenmiş olan ana yüklenici davalı … Ltd.nin sahibi …’un ise %20 oranında kusurlu olduğunun tespit edilmesi ve davacı vekilinin 11.03.2020 tarihli dilekçesi ile; yargılama devam ederken … A.Ş. ve … A.Ş. yönünden tarafların anlaştığının ve bu davacılar yönünden HMK 123. Maddesi uyarınca davayı geri aldıklarının beyan edilmesi karşısında; davalı … Ltd.nin sahibi …’un kusuruna tekabül eden zarar miktarı baba … Yönünden 233.918,15 x %20 = 46.783,63-TL, anne … Yönünden 287.304,44 x %20 = 57.460,89-TL olduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
21/09/2018 tarihinde, … plakalı araç ile … plakalı araç arasında trafik kazası meydana gelmiştir. Meydana gelen kaza neticesinde … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacılar miras bırakanı … vefat etmiştir.
Davacılardan … ve … müteveffanın öz anne ve babası olup, diğer davacı … ise davacı …’nın ikinci evliliğindeki eşi müteveffanın da üvey babasıdır.
Kaza tarihinde … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … A.Ş. tarafından yapılmış olduğu, araç malikinin … A.Ş. olduğu anlaşılmıştır.
Kaza tarihinde … plakalı aracın malikinin … Şti. olduğu, vincin kısa süreli olarak … Şti.’ne kiralandığı, sürücünün … olduğu, zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı (…) A.Ş. tarafından yapılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davalılara açıklanan sebeplerle husumet yöneltildiği, ayrıca davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na üst geçit işinin ihale makamı olması sebebiyle, davalı … Şirketi’ne orta refüj sulama çalışması işi sebebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmıştır.
Ceza yargılamasının Ankara Batı … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasında görülüp karara bağlandığı anlaşılmıştır. Dosyada kesinleşen ve hükme esas alınan kusur oranına göre … plakalı aracın tespit edilecek olan sürücüsünün asli düzeyde kusurlu olduğu, üst geçit bakım çalışmasını yapan … Şti. Yetkilisi …’un tali düzeyde kusurlu olduğu, vinç sürücüsü …’ün tali düzeyde kusurlu olduğu, orta refüj sulama çalışması yapan … Şirketi sahibi …’ün kusursuz olduğu belirlenmiştir. Böylelikle sanık … hakkında beraat kararı, sanık … ve … hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir.
Mahkememizce alınan kusur raporu ile ceza dosyasında alınan kusur raporu arasında çelişki meydana geldiğinden … Fen Heyetinden çelişkiyi giderir mahiyette kök ve ek rapor alınmıştır. Çelişkiyi gideren ve hükme esas almak için gerekçeli ve denetime elverişli bulunan … Fen Heyeti raporuyla, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %80 oranında kusurlu olduğu, üst geçit işini yapan firmanın sorumlusunun %20 oranında kusurlu olduğu, müteveffanın alkollü olduğunu bildiği sürücünün aracına binmesi sebebiyle zararın artmasında müterafik kusurunun bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu itibarla tarafların kusur tespiti yönündeki itirazlarına dosya kapsamı ve delil durumu gözetilerek itibar edilmemiştir.
Davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talepleri ile cenaze ve defin gideri talebi yönünden deliller toplanarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişiden kök ve ek rapor alınmıştır. Nihai rapora göre davacılardan … için 287.304,44TL destekten yoksun kalma tazminatı, … için 233.918,15TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı, davacıların … için cenaze ve defin gideri ödemesi yapmadığından bu taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda hesaplamanın TRH 2010 yaşam tablosuna göre, progresif rant yöntemiyle bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken bilinen son gelirin her yıl için %10 artırım %10 iskonto usulüne göre yapılmış olması sebebiyle ve raporun gerekçeli ve denetime elverişli olması sebebiyle rapor hükme esas alınmıştır. Bilirkişi raporunda yalnızca üst geçit işi sebebiyle atfedilen %20 kusur oranına göre tazminattan sorumlu olunan tutar hesaplanmışsa da davacının talebinin müştereken ve müteselsilen sorumluluk esasına ilişkin olduğu, kusura göre talebinin bulunmadığı, kusurun rücu ilişkisinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla yalnızca rapordaki toplam destekten yoksun kalma tazminat bedeli hükme esas alınmış, yapılan ödemelerin mahsubu ile müterafik kusur indirimi mahkememizce yapılmıştır. Buna göre müteveffanın zararın artmasında alkollü olduğunu bildiği sürücünün aracına binmesi sebebiyle müterafik kusurunun bulunduğu kabul edildiğinden yerleşik kararlar uyarınca hesaplanan tazminat tutarlarından takdiren %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmıştır. Bu itibarla davacı … için 229.843,55TL(287.304,44TL x %20=57.460,88TL, 287.304,44TL – 57.460,88TL=), davacı … için 187.134,52TL(233.918,15TL x %20=46.783,63TL, 233.918,15TL – 46.783,63TL=) destekten yoksun kalma tazminatının tahsili gerekmektedir.
Davacılar ve davalı … arasında sulh ve ibranamenin düzenlendiği, maddi ve manevi tazminat talepleri ile ferilerine yönelik sulh olunan toplam tutarın protokolde yazılı olduğu, yapılan yazışmaya rağmen hangi davacı için hangi tazminat kalemine yönelik ne kadar bir tutar ödeme yapıldığının açıklanmadığı görülmüştür.
Dosya kapsamında sunulu bulunan … Bankasına ait 06/02/2020 tarihine ait iki adet dekontun incelenmesinde gönderenin … Şirketi olduğu, alıcının … olduğu, açıklama kısmında “… E. Alacaklı …” yazdığı, birinci dekontta 91.272,18TL gönderildiği, ikinci dekontta 66.061,75TL gönderildiği, sulh ve ibranamenin içeriği ile gönderilen tutarlar gözetildiğinde 91.272,18TL ödemenin maddi tazminat kalemine yönelik davacılar … ve … için olduğu, 66.061,75TL ödemenin manevi tazminat kalemine yönelik davacılar …, … ve … için olduğu anlaşılmıştır. Açıklandığı üzere ödemelerin hangi davacıya yönelik ne kadar bir tutar olduğu açıklanmamıştır. Bu nedenle mahkememizce maddi tazminat ödemesi ikiye bölünerek davacıların talep edebileceği maddi tazminattan mahsup edilmiştir. Buna göre (91.272,18TL/2=)45.636,09TL davacı … için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından mahsup edilmiş, bakiye (229.843,55TL – 45.636,09=) 184.207,46TL tazminatı kaldığı görülmüştür. Yine davacı … için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından yapılan ödeme mahsup edilmiş, bakiye (187.134,52TL – 45.636,09TL=) 141.498,43TL kaldığı görülmüştür. Bu itibarla davacı …’nın 184.207,46TL, davacı …’ın 141.498,43TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Davacı yanın ıslah dilekçesi sunarak taleplerini artırdığı, ancak ıslah edilen tutarı yalnızca … Şti.’nden talep ettiği, ıslah edilen tutarın toplam olarak belirtildiği, hangi davacı yönünden ne kadar bir artırımın yapıldığının belirli olmadığı, 29/12/2023 tarihli celsede davacı vekiline açıklattırıldığı, davacı vekili beyanında artırımın 1/2 oranı gözetilerek yapıldığını beyan ettiği görülmekle taleple bağlı kalınarak 28.988,77TL’nin yarısı olan 14.494,38TL yönünden davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin aşağıdaki şekilde kabulüne karar verilmiştir. Hüküm altına alınan tutarlardan davalı … Şti.’nin araç maliki olması sebebiyle sorumlu olduğu, vincin kısa süreli olarak … Şti.’ne kiralanması sebebiyle bu davalının da işleten sıfatıyla sorumlu olduğu, davalı …’ün vincin sürücüsü olması sebebiyle sorumlu olduğu, davalı …(…) … A.Ş.’nin … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olması sebebiyle sorumlu olduğu, davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın üst geçit işinin ihale makamı olması sebebiyle sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Davalı … Sigorta aleyhine açılan davanın geri alınmasına açıkça muvafakat edilmemişse de dosyada sunulu bulunan ibraname ve sulh anlaşması uyarınca tarafların anlaşarak sulh oldukları görülmekle bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı … Şirketi’nin ve yetkilisinin kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığından bu davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı yan cenaze ve defin gideri talebine yönelik zararını ispatlayamadığından bu talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden yapılan değerlendirmede, davacılar … ve…’ın …’ıın öz anne ve babası olduğu, davacı …’ın da küçük yaştan beri müteveffayla birlikte yaşadığı, davacıların …’ın vefatıyla gerek maddi gerekse manevi desteğinden yoksun kaldıkları, olay sebebiyle manevi olarak çöküntüye uğradıkları anlaşılmıştır. Davacıların müteveffa ile yakınlık dereceleri, kazadaki tarafların kusur durumları ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacıların yaşadığı elem ve acı, kaybettikleri manevi destek göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacıların uğradıkları manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalılardan alınarak davacılara verilmesi suretiyle, davacıların zedelenmiş olan yaşama sevinçlerini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıları ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına TBK’nın 56. maddesi uyarınca uygun bir tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle, anne … için 40.000,00TL, baba … için 40.000,00TL, davacı … için 10.000,00TL manevi tazminat takdir edilmiştir. Takdir edilen tazminatlardan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığında, … için 32.000,00TL, … için 32.000,00TL, … için 8.000,00TL manevi tazminatın tahsilinin gerektiği kabul edilmiştir. 66.061,75TL ödemenin manevi tazminat kalemine yönelik davacılar …, … ve … için yapılmış olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamında ödemenin hangi davacıya yönelik ne kadar bir tutar olduğu açıklanmamıştır. Mahkememizce takdir edilen manevi tazminattan yapılan ödemenin toplam tutarı mahsup edildiğinde (72.000,00TL – 66.061,75TL =) 5.938,25TL bakiye kalmıştır. Davacı … için takdir edilen manevi tazminat tutarına göre yapılan ödemeyle tüm tazminat talebinin karşılandığı değerlendirilerek bakiye 5.938,25TL ikiye bölünerek davacılar … ve …’ın bakiye manevi tazminatları 2.969,12TL olarak hesaplanmıştır. Bu itibarla davacının talebi gözetilerek davacı … için bakiye 2.969,12TL, davacı … için 2.969,12TL manevi tazminatın davalılar … Şti., … ve … Şti.’nden olay tarihi olan 21/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı … yönünden davadan sonra yapılan manevi tazminat ödemesi ile zarar karşılandığından ve bakiye zarar bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talepli davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
a)Davacı … için taleple bağlı kalınarak 14.494,38TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalılar … A.Ş., … Şti., … ve … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın sorumluluğunun taleple bağlı kalınarak 1.000,00TL ile sınırlı tutulmasına, hüküm altına alınan tutara davalı … A.Ş. yönünden temerrüt tarihi olan 15/10/2018 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 21/09/2018 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, … A.Ş.’nin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
b)Davacı … için taleple bağlı kalınarak 14.494,38TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalılar … A.Ş., … Şti., … ve … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın sorumluluğunun taleple bağlı kalınarak 1.000,00TL ile sınırlı tutulmasına, hüküm altına alınan tutara davalı … A.Ş. yönünden temerrüt tarihi olan 15/10/2018 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 21/09/2018 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, … A.Ş.’nin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
c)Davalı … Şirketi aleyhine açılan davanın reddine,
d)Davalı … A.Ş. aleyhine açılan davanın geri alınmasına davalının açık muvafakatı bulunmamaktaysa da tazminat talebi yönünden tarafların anlaşmış olması sebebiyle bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
e)Davacı yanın cenaze ve defin gideri talebinin reddine,
2-Manevi tazminat talepli davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
a)Davadan sonra yapılan manevi tazminatı ödemesi sonrası davacı … için bakiye 2.969,12TL, davacı … için 2.969,12TL manevi tazminatın davalılar … Şti., … ve … Şti.’nden olay tarihi olan 21/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)Davacı … yönünden davadan sonra yapılan manevi tazminat ödemesi ile zarar karşılandığından ve bakiye zarar bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 1.980,22TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40TL harç ile 495,06TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 1.440,76TL karar ve ilam harcının davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 387,13TL’sinin davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığın’dan, 932,87TL’sinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 44,40TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı, 495,06TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 590,26TL harcın davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Davacıların kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı … için hesap edilen 9.200,00TL, davacı … için hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacılara ödenmesine,
d-Reddedilen maddi tazminat talebi bakımından, davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 uyarınca belirlenen 100,00TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
e-Davalı … Şirketi’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 uyarınca 1.000,00TL vekalet ücretinin davacılar … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davalılara ödenmesine,
f-Davalı … A.Ş. kendisini bir vekille temsil ettirmişse de dava açılmasına sebebiyet verdiğinden lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 405,64TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.537,00TL harçtan mahsubu ile artan 1.131,36TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 405,64TL peşin harcın davalılar … Şti., … ve … Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 2.969,12TL, davacı … için 2.969,12TL vekalet ücretinin davalılar … Şti., … ve … Şti.’den tahsili ile bu davacılara ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi bakımından davalılar .. Şti., … ve … Şti.’nin kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 ve 13/2 maddesi gereğince red oranına göre takdir ve hesap edilen 2.969,12TL vekalet ücretinin davacı …’den, 2.969,12TL vekalet ücretinin davacı …’den, 2.000,00TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile bu davalılara ödenmesine,
5-Davacılar tarafından sarf edilen 1.382,60 TL tebligat ve posta gideri ile 4.350,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.732,60TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.681,28TL’nin davalı … Şirketinin sorumluluğunun 1.395,43TL ile sınırlı olmak üzere davalılar … A.Ş., … Şti., …, … Şti., … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.29/12/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı