Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/689 E. 2023/403 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/689 Esas – 2023/403
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/689
KARAR NO : 2023/403

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/12/2019

BİRLEŞEN DAVA (Mahkememizin 2019/531 esas sayılı dosyası)
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2019
KARAR TARİHİ: 29/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/04/2023
e-imza e-imza e-imza e-imza

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Asıl davada davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; dava dışı …. A.Ş.’nin 30.09.2018-30.09.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere müvekkili şirket nezdinde “İşyerim Paket Sigortası Poliçesi” ile sigortalı olduğunu, 30.03.2019 tarihinde meydana gelen yangın hadisesi sonucu sigortalıya ait iş yerinde hasar meydana geldiğini, hasar bedeli 7.760.000,00 TL.’nin sigortalıya ödendiğini, yangının bitişik nizam yan tarafta bulunan … isimli firmanın fabrikasının arka kısmında başladığını ve şiddetli rüzgardan dolayı kısa zamanda sigortalının fabrikasına sirayet ettiğini, yangının çıkış nedeniyle ilgili olarak uzman bilirkişiden rapor alındığını, bilirkişi tarafından, yangının sigortalı firmanın arka tarafındaki açık alanda bu firma tarafından atılmış/stoklanmış ambalaj kartonlarının tutuşması/yanması sonucu meydana geldiği, söz konusu kartonların davalı … Şti.’ne ait fabrikanın arka sahasında bulunan prefabrik kulübede mola veren/istirahat eden işçilerin içtikleri sigaraların izmaritlerini yere atmaları sonucunda tutuşmuş/yanmava başlamış olduğu, davalının %75 oranında asli kusurlu olduğu tespit ve görüşünün bildirildiğini, bilirkişinin dava dışı sigortalının %25 oranında kusurlu olduğu görüşüne katılmadıklarını, sigortalının herhangi bir yangının çıkması olasılığına karşı her türlü tedbiri aldığını ve işçilerini bu konuda bilgilendirdiğini, davalı …’ün yangının çıktığı … firmasının bulunduğu taşınmazın maliki olduğunu, bina maliki olması nedeniyle kusuru olmaksızın sorumlu olduğunu, yangının ortak alandan çıkmış olduğunun tespiti halinde davalı …’ın, davalı … ile birlikte kat maliki sıfatıyla sorumlu olduğunu ileri sürerek, şimdilik 5.820.000,00TL tazminatın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kiracısı olduğu … adresinde 30/03/2019 tarihinde çıkan yangın sonucunda müvekkiline ait fabrikanın kullanılamaz hale geldiğini, dava konusu yangının çıkmasından dolayı müvekkili firmanın herhangi bir kusuru ya da ihmalini gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığını, kusur durumunun tespiti için yapılan Kahramankazan SHM’sinin … değişik iş sayılı dosyasında alınan Bilirkişi Raporunda davalı şirketin olayın meydana gelmesined %75 oranında kusurlu olduğunun belirlendiğini beyan ederek, davalıların dava devam ederken yangının meydana geldiği taşınmazları satması ve şirketleri devretmesi, şirketin aktifini boşaltması halinde müvekkili şirketin alacağını tahsil etme imkanı ortadan kalkabileceğinden öncelikle davalılar adına kayıtlı taşınır taşınmaz mal varlıklarının 3. Kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati haciz konulması ile artırım hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00TL lik maddi tazminat ile şimdilik 5.000,00TL kar kaybı ve iş durması zararının davalılardan yangın tarihi olan 30/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 31/01/2023 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve maddi tazminat talebini 2.784.448,65TL’ye, kar kaybı talebini 9.581.633,78TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Asıl davada davalılar vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili … tacir olmadığından mahkemenin görevli olmadığını, yangının meydana gelmesinde dava dışı sigortalı … firması çalışanlarının tam kusurlu olduğunu, kendilerince bu firmaya karşı Kahramankazan Sulh Hukuk Mahkemesinde … E. sayısı ile dava açıldığını, davanın sigortalı firmaya ihbarını ve açmış oldukları davanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, müvekkili şirketin işçilerinin yangının çıktığı saatte fabrikanın arka kısmında kalan, yangının çıkış noktası olan ve aynı zamanda davacının sorumluluğunda karton ambalaj kutularını istiflediği konteynırın
e-imza e-imza e-imza e-imza

bulunduğu alana hiçbir şekilde gitmediklerini, güvenlik kameralarının incelenmesi sonucu bilirkişilerce hazırlanan teknik inceleme raporunu sunduklarını, yine … A.Ş. tarafından dava konusu olay hakkında hazırlanan 06.12.2019 tarihli ekspertiz raporunun da teknik inceleme raporuyla parallellik arz ettiğini, müvekkili … yönünden husumet itirazında bulunduklarını savunarak, davanın öncelikle usulden, aksi halde husumet nedeniyle veya esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davada davalı … Şti. ile … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin işçileri yangının çıktığı saatte fabrikanın arka kısmında kalan, yangının çıkış noktası olan ve aynı zamanda davacının sorumluluğunda karton ambalaj kutularını istiflediği konteynırın bulunduğu alana hiçbir şekilde gitmediklerini, ilaveren söz konusu kağıt yığınlarının yangının çıktığı alana davacı şirket tarafından bırakıldığını, yapılan incelemede fabrikanın arka kısmındaki alan … İşçileri, tarafından molada kullanılmadığı için yangının sigorta şirketine hazırlanan 23.04.2019 tarihli uzman görüşünde ve Kahramankazan Sulh Hukuk Mahkemesi … D.İş dosyasına sunulan 30.05.2019 tarihli bilirkişi raporunda belirtiği şekilde çıkmadığı görüş ve kanaatine varıldığını, … fabrikası iç kasmım gösteren güvenlik kamerası görüntüleri izlendiğinde yangın başlayana kadar işçilerin hiçbirinin fabrika arka kısmından dışarı çıkmadığını, zira yangının çıktığı bu alan davacının depo alanı olduğunu, davacı tarafından karton ve benzeri yanıcı maddeler tedbir alınmaksızın istiflenmekte olduğunu, bu alanın tüm sorumluluğunun davacıya ait olduğunu, raporun devamında “Sigorta şirketine hazırlanan 23.04.2019 tarihli uzman görüşünde ve Kahramankazan Sulh Hukuk Mahkemesi … D.İş. Dosyasına sunulan 30.05.2019 tarihli bilirkişi raporunda … işçilerinin 10:00 ila 10:30 arasında mola verdikleri ve molada fabrikanın arka kısmında bulunan prefabrik alanda çay ve sigara içtikleri savından yola çıkarak buradan atılan sigara izmariti ile yangının çıkmış olduğu görüşünün taraflarınca uygun bulunmadığını, çünkü görüntülerden işçilerin molada fabrika içerisindeki alanı kullandıkları ve yangın başlayana kadar hiç dışarı çıkmadıklarını, dolayısıyla davacının yangını çıkaran sigara izmaritinin müvekkili şirket çalışanları tarafından atıldığına ilişkin beyanı açıkça somut gerçekliğe aykırı olduğunu ve fiili olarak imkânsız olduğunu, zira söz konusu saat diliminde müvekkili şirketin çalışanlarının fabrika içerisinde olduğu teknik inceleme raporu ile sabit hale geldiğini, davacı firmanın üretimi yaptığı maddeler niteliği nedeniyle yamalığı yüksek olan çoğunluklu PE, PS, PP içeren ürünler olduğunu, ayrıca yine davacı şirkette yangın esnasında bulunan enjektör, şırınga, kimyasal madde ve kimyasal gaz tüplerinin söz konusu yangının büyümesine neden olduğunu, içerisinde %21’den fazla oksijen bulunduran ortamlarda yanan maddeler yanıcı maddeler grubuna girdiğini, bu nedenle de PE, PS, PP yanıcı ürünler grubunda olduğunu, PE’nin Oksijen İndexi %17, bir ortamda %17’den fazla oksijen varsa, o ortamda PE, PS ve PP hammaddesi yanar. PE yangınları su, köpük, karbondioksit veya toz ile söndürülür ve söndürülmesi normal karton ve benzeri ürünlere göre daha zor olduğunu, bahsi geçen ürünlerin nerdeyse tamamının içerisinde polietilen, polipropilen bulunduğunu, dolayısıyla olası bir yangına karşı davacının normal şartlar altında faaliyet gösteren bir fabrikaya oranla çok daha fazla tedbir alması gerektiği her türlü izahtan vareste olduğunu, nitekim bu husus yasal mevzuatta da bir gereklilik olduğunu, … Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi … tarafından hazırlanmış olan bilirkişi raporundaki aleyhe hususları kabul etmemekte birlikte belirtmek isteriz ki raporda “yangının … A.Ş.ne ait fabrikanın arka tarafındaki açık alanda bu firma tarafından atılmış/stoklanmış ambalaj kartonlarımın tutuşması/yanması sonucunda meydana gelmiştir.” şeklinde tespitte bulunduğunu, ardından tamamı ile farazi olan buradaki sigara izmaritinin müvekkili şirket çalışanlarınca atılmış olabilme ihtimaline bir kesinlik addedildiğini, bu ihtimale dayalı olarak da müvekkili şirkete %75 oranında bir kusur yükletildiğini, 30.03.2019 tarihinde … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Bulvarı
e-imza e-imza e-imza e-imza

… Ada, … Parsel de kâin … ve … numaralı taşınmazlarda meydana gelen yangının çıkışına ve büyümesine dilekçe ekinde sunulu mütalaa, mütalaa dayanağı olan CD ve diğer delillerden de anlaşılacağı üzere davacı şirketin ve çalışanlarının sebep olduğu kanaatinde olduklarını beyan ederek, huzurdaki davanın öncelikle usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise yapılacak yargılama neticesinde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı her ne kadar müvekkiline karşı husumet yöneltmiş olsa da davacının müvekkiline karşı yöneltmiş olduğu huzurdaki davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, somut durumda müvekkiline ait bir tesis söz konusu olmadığını, müvekkilinin ekte sunulu kira sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere söz konusu taşınmazı … firmasına kiraladığını, … tarafından hazırlanan 23.04.2019 tarihli raporda yangının … A.Ş.ne ait fabrikonm arka tarafındaki açık alanda bu firma tarafından atılmış/stoklanmış ambalaj kartonlarının tutuşması/yanması sonucunda meydana geldiği şeklinde tespitte bulunulduğunu, bir tarafta bir kesinlik (kartonların … firması tarafından atıldığı), diğer tarafta ise bir ihtimal (sigara izmaritinin davalı şirket çalışanı tarafından atıldığına ilişkin) varken: davalı şirkete %75, davacı şirkete %25 kusur atfedilmesinin hakkaniyet aykırı olduğunu ve raporun tarafsızlığına açıkça gölge düşürdüğünü, bu sebeple de hükme esas alınamayacağını, yangına sebep olan izmaritin tutuşmasına neden olan kartonları gelişi güzel bir şekilde istifleyen … firmasının elemanlarının/çalışanlarının yangının çıkmasına neden olduğunu ve yine kullandığı kimyasallar maddeler ve gazlar nedeni ile de … firmasının yangının büyümesine ve zararın artmasına neden olduğunu, davacı firmanın üretimi yaptığı maddeler niteliği nedeniyle yamalığı yüksek olan çoğunlukla PE, PS, PP içeren ürünler olduğunu, ayrıca yine davacı şirkette yangın esnasında bulunan enjektör, şırınga, kimyasal madde ve kimyasal gaz tüplerinin söz konusu yangının büyümesine neden olduğunu, içerisinde 21 den fazla oksijen bulunduran ortamlarda yanan maddeler yanıcı maddeler grubuna girdiğini, bu nedenle de PE, PS, PP yanıcı ürünler grubunda olduğunu, PE’nin Oksijen İndexi %17 olduğunu, bir ortamda %17 den fazla oksijen varsa, o ortamda PE, PS ve PP hammaddesi yanacağını, PE yangınları su, köpük, karbondioksit veya toz ile söndürülür ve söndürülmesi normal karton ve benzeri ürünlere göre daha zor olduğunu, bahsi geçen ürünlerin nerdeyse tamamının içerisinde polietilen, polipropilen bulunduğunu, dolayısıyla olası bir yangına karşı davacının normal şartlar altında faaliyet gösteren bir fabrikaya oranla çok daha fazla tedbir alması gerektiğini, nitekim bu hususun yasal mevzuatta da bir gereklilik olduğunu, dolayısıyla davacının gerekli tedbirleri almış olduğu yönündeki beyanlarına da itiraz ettiklerini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : 30/03/2019 tarihinde meydana gelen yangına ilişkin hasar dosyası, sigorta poliçesi, Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, Kahramankazan Sulh Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı ve … esas sayılı dosyası, yangın raporu, mahallinde yapılan keşif, 17/03/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve 10/12/2022 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu, 24/05/2021 tarihli ikinci bilirkişi kurulu raporu, 15/09/2022 tarihli ikinci bilirkişi kurulu raporu, 09/08/2021 tarihli ek rapor, 22/02/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, asıl davada … A.Ş.’ne ait işyerinde meydana gelen yangın nedeniyle sigortalıya ödenen bedelin davalıların kusurları oranında rücuen tahsili istemine, birleşen davada davacının faaliyet gösterdiği binanın yan tarafında bulunan binada çıkan yangının sıçraması nedeniyle meydana gelen zararın, kar kaybının tahsili istemine ilişkindir.
Dosya incelendiğinde davacı sigorta şirketinin sigorta sözleşmesi kapsamında ödediği tazminatı davalılara rücu ettiği anlaşılmaktadır.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Bu kapsamda mahkememizce davalıların sorumluluklarının belirlenmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmış, kök raporda ve düzenlenen ek raporlarda mevcut delillerle yangının kimin tarafından çıkarıldığının tespit edilemediği, ancak bununla birlikte yangının başlangıç yeri ve nedeni tam olarak bulunamamış ise de dışarıda oluşan yangının bina içinde büyüdüğü, bina içinde yangına karşı önlem alınmadığı, bu nedenle zararın arttığı, zararın oluşmasında komşu işletme sahibi davalı … ile davalılar bina malikleri … ve …’ın sorumluluklarının olduğu belirtilmiştir.
Açılan bu davada davalıların sorumlulukları komşuluk hukukundan kaynaklanan objektif sorumluluk esasına dayanmaktadır. TBK nın 69.maddesinde bir binanın malikinin binanın yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlü olduğu düzenlenmektedir. Bu sorumluluk özen ilkesine dayanan bir sorumluluktur ve kusura dayanmayan bu sorumlulukta sorumluluğu doğuran olayla zarar arasında bir illiyet bağının bulunması yeterlidir. (İstanbul BAM 45. HD.’nin 2022/806 esas, 2022/710 karar ve 08/06/2022 tarih sayılı ilamı ile benzer diğer kararlar) Yukarıda belirtilen hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporlarında davalıların sorumlulukları illiyet bağının olduğu gözetilerek belirlenmiştir. Davalılar illiyet bağının kesildiğini, usulüne uygun delillerle kanıtlayamamışlardır. Bu durumda hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile belirlenen ve heyetimizce oluşa uygun görülen sorumluluk oranları doğrultusunda tazminat miktarları belirlenmiştir.
Her ne kadar davacı taraf davalıların ödenen miktarın tamamından sorumlu tutulması gerektiğini iddia etmiş ise de meydana gelen zararın tamamından davalıların sorumlu olduğuna dair delil olmadığı, kusur oranının somut olaya ve hakkaniyete uygun şekilde belirlendiği davalıların daha fazla sorumlu olduğuna dair başkaca delil sunulamadığı ve hükme esas alınan raporda daha önce alınan raporların tartışılarak bu oranın belirlendiği, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/445 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunun gözleme dayanmadan dosya üzerinden düzenlendiği, bu nedenle hükme esas alınamayacağı değerlendirildiğinden davacının yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davada davanın kısmen kabulü ile, davacı tarafça talep edilen tazminat miktarından kusur oranlarına göre tespit edilen 291.000,00TL’sinin davalı …’dan, 291.000,00TL’sinin davalı …ten, 873.000,00TL’sinin davalı … Şti.’den ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan ayrı ayrı tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Birleşen davada davanın kısmen kabulü ile, davacı tarafça talep edilen 12.366.082,40TL toplam tazminat miktarından kusur oranlarına göre tespit edilen 618.304,12TL’sinin davalı …dan, 618.304,12TL’sinin davalı …’ten, 1.854.912,36TL’sinin davalı … Şti.’den 30/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan ayrı ayrı tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Asıl dava yönünden;
a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 99.391,05TL karar ve ilam harcı, peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
b)Davacı tarafından yatırılan 99.391,05TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı ve 384,90TL keşif harcı olmak üzere toplam 99.820,35TL’den 24.055,09TL’sinin …dan, 24.055,09TL’sinin …’ten, 51.710,17TL’sinin … Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
c)Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen
e-imza e-imza e-imza e-imza

1.320,00TL’den 330,00TL’sinin …’dan, 330,00TL’sinin …’ten, 660,00TL’sinin …Şti.’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
d)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, davanın kabul oranına göre hesap ve takdir edilen 43.740,00TL vekalet ücretinin …’dan, 43.740,00TL vekalet ücretinin …’ten ve 114.030,00TL …Şti.’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
e)Davalıların kendilerini vekille temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/4 maddesi gereğince, davanın ret oranına göre hesap ve takdir edilen 201.510,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
f)Davacı tarafından sarf edilen 7.500,00TL bilirkişi ücreti, 300,00TL ATGV ücreti, 720,95TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 8.520,95TL yargılama giderinden, davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 2.130,24TL yargılama giderinin, 532,56TL’sinin …’dan, 532,56TL’sinin …’ten, 1.065,12TL’sinin … Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Birleşen dava yönünden;
a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 211.181,77TL karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
b)Davacı tarafından yatırılan 170,78TL peşin harç, 211.010,99TL tamamlama harcı ve 44,40TL başvuru harcı olmak üzere toplam 211.226,11TL’den, 52.806,53TL’sinin …’dan, 52.806,53TL’sinin …’ten, 105.613,05TL’sinin … Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
c)Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’den 330,00TL’sinin …’dan, 330,00TL’sinin …’ten, 660,00TL’sinin … Şti.’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
d)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, davanın kabul oranına göre hesap ve takdir edilen 86.013,45TL vekalet ücretinin …’dan, 86.013,45TL vekalet ücretinin …’ten ve 191.745,62TL … Şti.’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
e)Davalıların kendilerini vekille temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/4 maddesi gereğince, davanın ret oranına göre hesap ve takdir edilen 336.762,52TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
f)Davacı tarafından sarf edilen 5.100,00TL bilirkişi ücreti, 395,25TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 5.495,25TL yargılama giderinden, davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.373,81TL yargılama giderinin, 343,45TL’sinin …’dan, 343,45TL’sinin …’ten, 684,93TL’sinin … Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/03/2023

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza