Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/681 E. 2021/611 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/681 Esas – 2021/611
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/681 Esas
KARAR NO : 2021/611

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :

DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA :Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/10/2015
KARAR TARİHİ:09/09/2021
K. YAZIM TARİHİ:21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’in trafik kazasına sebebiyet veren aracın hem şoförü hem de sahibi olduğunu, diğer davalının ise … plakalı aracın sigortalandığı sigorta şirketi olduğunu, davalılardan …’in 22/10/2013 tarihinde kullandığı … plakalı araçla müvekkiline çarparak onun ağır bir şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, bu olay nedeni ile davalı … hakkında kamu davası açıldığını, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında davalının yapılan bilirkişi incelemesinde asli kusurlu bulunduğunu ve cezalandırılmasına karar verildiğini, kazanın olduğu tarihde lise son sınıfta okuyan, dershaneye giden, üniversite sınavlarına hazırlanan, diz bağları kopan, kalçada kırık çatlak meydana gelen ve aynı zamanda sol gözünde iç kanama nedeni ile zaman zaman görme bozukluğu yaşayan müvekkilinin günlerce hastanede yattığını, tam bir psikolojik travma geçirdiğini, Sincan Devlet Hastanesinde ve diğer hastanelerde tedavi gören müvekkilinin bu kaza nedeniyle maddi ve manevi olarak yıprandığını ve psikolojik tedavi de gördüğünü, sınıfında ve dershanede çok başarılı bir öğrenci olan müvekkilinin bu kaza nedeniyle eğitiminde aksamalar olduğunu, günlerce okula ve dershaneye gidemediği için hedeflediği okulu kazanamadığını, bu kazanın müvekkilinin hayatının akışını değiştirdiğini, müvekkilinin çektiği sağlık sorunlarının halen devam ettiğini beyan ederek, bu kaza nedeniyle müvekkilinin uğradığı üzüntü ve geçirdiği psikolojik travmalarla ilgili olarak 5.000,00 TL manevi tazminat ile fazlaya ilişkin hakları baki kalmak kaydı ile 5.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 22/10/2013 tarihinde kendisinin kullandığı ve kendisine ait … plakalı araçla seyir halindeyken davacıya çarptığını, ancak dava dilekçesinde belirtilen ağır bir şekilde yaralanmasının aksine Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasındaki iddianamede de belirtildiği üzere basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde yaralamaya neden olduğunu, müvekkilinin aracı seyir halindeyken Bahçe Sokak kavşağına geldiğinde sağda duran otobüsün önünden aniden davacının yola fırladığını, mesafe çok kısa olduğundan müvekkilinin fren yaptıysa da sonuç alamadığını, davacının seyir halindeki bir aracın görmesi mümkün olmayacak şekilde kontrolsüz olarak yola çıktığını, trafiğin aktığı bir yolda park halindeki bir otobüsün arkasından yola aniden çıkmasının son derece kusurlu bir hareket olduğunu, kaza mahallinin biraz ilerisinde üst geçit bulunuyor olması davacı yayanın bu üst geçidi kullanmayarak trafiğin aktığı üç şeritli bir yoldan karşıya geçmeye çalışması ve olayın gerçekleştiği tarihte olay yerinde trafik ışığının bulunmuyor olmasının dikkate alınmasını, trafik ışığı bulunmayan bir yolda geçiş hakkının yayada olduğu kararının verilmesinin mümkün olmadığını, davacının geçirdiği kazanın sınav sonucunu etkilemesi beyanının gerçeklikten uzak olduğunu, son derece iyi hazırlanan üniversite sınavlarında pekala yanlış okunan, yanlış işaretlenen, yanlış hesaplanan, bilgiden ziyade heyecan ve stresin verdiği etkilerle yapılan tek bir hatayla bile binlerce kişi geriye düşülmekte ve bu durumun hedeflenen okulun dışında bir yer kazanma sonucunu doğurabilmekte olduğunu, kaldı ki kazanın Kasım ayında olduğunu, üniversite sınavının da Haziran ayında yapılması dikkate alındığında tevadi sonrası arada kalan sekiz aylık gibi uzun süre zarfında sınava hazırlanmaya engel herhangi bir durum olmadığını, tüm bu veriler ışığında davacı tarafın iddialarının asılsız olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan maddi tazminat talebinden doğan sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, bu tür poliçeler ile üçüncü kişiler için haksız zenginleşmenin bir yolu olmayıp bu şahısların maruz kaldıkları gerçek zararın teminat altına alındığını, kusur ve zarar durumunun tespiti ve güçten kalma durumları, davacının dosyaya sunacağı gelir durumu, veraset, tutanaklar ve diğer somut deliller eşliğinde yapılacak bilirkişi incelemeleri neticesinde belirlenip, talepte bulunanların yaş, usul füruluk ile diğer sosyal ve medeni durumları da göz önüne alınarak ispat olunabilecek talepler olduğunu, davacı yanın davadan önce müvekkli şirkete başvurusunun bulunmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğini, dava açılmasına da sebebiyet vermediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin …değişik iş sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, 13/05/2015 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememizin 2015/624 esasına kayden yapılan yargılama sonucunda, mahkememizin 21/06/2016 tarih 2015/624 esas 2016/427 karar sayılı ilamı ile “…Davacının iddialarının ispatı ve davanın dayanağını teşkil eden yaralamalı trafik kazasındaki kusur durumunun belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, ara karar ile de, davacı vekiline belirlenen bilirkişi ücreti delil avansını ikmal için 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesi uyarınca iki haftalık kesin mehil verildiği ancak verilen süre içerisinde ve sonrasında bildirilen delil avansı ikmal edilmemesi nedeniyle, ispatlanamayan davanın reddine…” dair karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 21/06/2016 tarihli ve 2015/624 E., 2016/427 K. sayılı kararının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay 17. HD’nin 07/05/2019 tarih 2016/13968 esas 2019/5637 karar sayılı ilamı ile “…Mahkemece ceza dosyasının aslı getirtilerek öncelikle dosyanın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmak suretiyle, dosya içerisinde kaza tespit tutanağı bulunup bulunmadığı değerlendirilerek, kaza tespit tutanağının bulunması halinde, bu tutanağın; dosya içerisinde bulunduğu belirtilen 13.03.2015 tarihli bilirkişi raporu ile çelişip çelişmediği hususu değerlendirildikten sonra, çelişki var ise bu çelişkiyi gidermek amacıyla kusur raporu alınması gerekirken, belirtilen hususlar değerlendirilmeden kusura ilişkin bilirkişi raporu alınması için belirlenen ücretin kesin süre içerisinde yatırılmaması gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir…” denilerek Mahkememiz hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı sonrasında, mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilen dosyada, yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının bir sureti dosya arasına celp edilmiştir.
Davaya konu trafik kazası tespit tutanağı ile ceza dosyası kapsamında alınan 13/03/2015 tarihli bilirkişi raporu arasında çelişki bulunması nedeniyle, çelişkinin giderilmesi ve davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti bakımından Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan 13/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı sürücü …’in %80 oranında kusurlu olduğu, davayı yaya… ve yaya …’ın %20 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Davacının maluliyetinin tespiti bakımından AÜTF Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 17/05/2021 tarih 940 sayılı raporda özetle; Davacı…’ın 22/10/2013 tarihli yaralanması neticesinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ve Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre vücut genel çalışma gücünden %0 (yüzdesıfır) oranında kaybettiği, erişkin olması halinde 6 ay süreyle iş göremezlik halinde kalacağı, 3 hafta süre ile başka birinin yardımına ihtiyacı olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin 12. Maddesine göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 12/03/2021 tarihli beyan dilekçesinde ve 09/09/2021 tarihli celsede alınan beyanında; maddi tazminatın davalı sigorta şirketi tarafından müvekkiline ödendiğini, bu nedenle daha önce her ne kadar maddi tazminat talepli davadan feragat ettiklerini beyan etmişlerse de vekaletnamelerinde feragat yetkileri bulunmadığını, sigorta şirketince taraflarına ödeme yapılması nedeniyle maddi tazminat talepli davalarının konusuz kaldığını beyanla maddi tazminat talepleri yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini, manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek; davalı sigorta şirketi tarafından sunulan 29/01/2021 tarihindeki maddi tazminat kalemlerinin davacıya ödendiği ve iş bu dilekçe ekindeki ibraname, ödeme dekontları ile davacının da davanın konusuz kaldığına ilişkin beyanı dikkate alınarak, maddi tazminat talepli dava yönünden konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Her ne kadar davacı vekili 11/03/2021 tarihli celsede feragat beyanında bulunmuşsa da vekaletnamesinde feragat yetkisi olmadığından feragat beyanı hükme esas alınmamıştır.
Manevi tazminat talepli dava bakımından ise; kaza tarihi, kazanın oluşumundaki kusur oranları, olayın özelliği, davacının yaralanmasının niteliği, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve paranın satın alma gücü birlikte ele alınarak, kaza nedeniyle bedensel bütünlüğü zedelenen davacının kaza sonrası tedavi gördüğü süre içerisinde çektiği acının bir nebze olsun giderilebilmesi amacıyla ve bir tarafın haksız yere zenginleşmesine yol açmamak kaydıyla, hakkaniyete uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesinin yerinde olacağı kanaatine varılmış, davacının manevi tazminat talepli davasının kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 6098 sayılı TBK’nun 49/1, 56/1 ve 2918 sayılı KTK’nun 85/1 maddeleri gereğince sorumluluğu bulunan sürücü sıfatına haiz davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine, faiz talebi olmadığından hükmedilen tutara faiz işletilmemesine karar vermek gerekmiştir. Manevi tazminat ZMSS poliçesinde teminat olarak belirtilmediğinden davalı sigorta şirketine karşı açılan manevi tazminat davasının ise poliçe kapsamında bulunmamasından dolayı sorumluluğu bulunmadığından reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talepli davanın konusuz kalması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davalı … AŞ ye karşı açılan manevi tazminat talepli davanın reddine,
3-Davalı …’e karşı açılan manevi tazminat talepli davanın kabulü ile; 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 170,77 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 170,77 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 170,78 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 202,58 TL harcın davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 447,80 TL tebligat ve posta ücreti, 327,00 TL AÜTF rapor ücreti, 323,00 TL Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi rapor ücreti olmak üzere toplam 1.097,80 TL yargılama giderinin davalı …’ den alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Maddi Tazminat Yönünden;
a) Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve hesap edilen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Manevi Tazminat Yönünden;
a) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalı …’ den alınarak davacıya ödenmesine, b) Davalı …A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesi gereğince takdir ve hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/09/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza