Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/662 E. 2020/149 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/662 Esas – 2020/149
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/662 Esas
KARAR NO : 2020/149

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİ MİSİL
DAVA TARİHİ : 29/11/2019
KARAR TARİHİ: 03/03/2020
K. YAZIM TARİHİ: 20/03/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın kendisine ait … Sitesi … Mah. …. Sok. No:6/61 …/ANKARA adresinde bulunan gayrimenkulün bahçesini müvekkili kooperatife ait ortak alan olan yere kadar genişletmek sureti ile müdahale ederek haksız olarak işgal ettiğini, müvekkili kooperatif tarafından ihtarname ile ihtar ettiğini ancak davalı tarafından müdahale edilmeye ve haksız olarak işgal edilmeye devam edildiğini beyan ederek, haksız olarak işgal edilen kooperatif ortak alanına çekilen duvarın kaldırılmasına, müdahalenin men’ine, 500,00TL ecrimisilin faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı cevap dilekçesinde özetle; … İlçesi, … Mahallesi … ada, 1 Parsel üzerinde kurulan Tasfiye Halinde S.S. … Konut Yapı Kooperatifinin üyesi olduğunu ve 1 no’lu bağımsız bölümünün sahibi olduğunu, ikamet ettiğim bağımsız villa konutunun arsa sınırlarının ve duvarının, projeye aykırı olarak yanlış yapıldığını fark ettiğini, doğru sınırın tespit ve zemin aplikasyonu için … Belediyesine 16 Ağustos 2019 tarihinde yazılı başvuruda bulunduğunu, 16 Eylül 2019 tarihli Belediyenin cevabi yazısında “…yerinde yapılan ölçümler neticesinde duvarın yanlış yapıldığı tespit edilmiştir. Duvarın doğru aplikasyonu …’un yanında 29.08.2019 tarihinde yapılmıştır. Duvar tadilatı bittikten sonra yerinde yapılıp yapılmadığı kontrol edilecektir…” ifadesinin yer aldığını, belediye görevlilerince ölçümlerin yapıldığını ve zemine aplikasyon işaretlerinin konulduğunu, belirlenen zemin aplikasyon işaretlerine göre yeni duvarını yaptırdığını ve 24 Ekim 2019 tarihinde yazılı olarak … Belediye Başkanlığına tekrar bildirdiğini, belediyece tarafına gönderilen 12 Kasım 2019 tarihli cevabi yazıda özetle”…tarafımızdan yapılan ölçümler sonucunda herhangi bir yanlış görülmemiştir…” ifadesinin yer aldığını, Kooperatifin yapması gereken bu işlemler için yaklaşık 20.000 TL para ve zaman harcayarak bizzat yaptırdığını ve istinat duvarını onaylı projelere uygun hale getirdiğini, imalat sürecinde, Yönetim Kurulunca … İlçe jandarma Komutanlığı, Belediye zabıta müdürlüğüne şikâyet edildiğini, gelen ekiplere … belediyesi ile yaptığı yazışmaları ve projeleri gösterince haklı olduğunun anlaşılması üzerine aleyhine herhangi bir işlem tesis edilmediğini, yönetim kurulunun onaylı plan ve projelere göre işlem yapmadıkları gibi, kendisinin kanuni yollar ile doğru işlem tesis etmesine de engel olmaya çalıştıklarını, zarara uğrayanın kendisi olduğunu, kendisine ait arazinin yıllardan beri yaya yolu olarak işgal edildiğini ve yönetimin buna ısrarla göz yumduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, davalı tarafından haksız olarak işgal edildiği iddia edilen kooperatif ortak alanına çekilen duvarın kaldırılması, müdahalenin meni ve haksız işgal nedeniyle 500,00 TL ecri misilin faizi ile birlikte davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere 7155 sayılı yasanın 20. maddesiyle eklenen ve 01/01/2019 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren 5/A maddesine göre, ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrasında “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
El atmanın önlenmesi ve ecri misil talepli iş bu dava 29/11/2019 tarihinde açılmıştır.
Yukarıda zikredilen yasal düzenlemeye göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebi içeren davalar zorunlu arabuluculuğa tabi tutulmuştur. Eldeki davada, davalının müdahalesinin önlenmesinin yanı sıra ecri misil de talep edildiğinden, davanın zorunlu arabulucuya tabi olduğu kanaatine ulaşılmıştır. Davacı vekili 03/03/2020 tarihli oturumda, dava öncesi arabuluculağa başvurmadıklarını ifade etmiştir. Hal böyle olunca, arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması nedeniyle herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 Sayılı HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.03/03/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza