Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/654 Esas – 2021/214
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/654 Esas
KARAR NO : 2021/214
Ankara Batı İcra Dairesi : …
HAKİM :
KATİP :
DAVACI/
KARŞI DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI/
KARŞI DAVACI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2019
KARAR TARİHİ : 01/04/2021
K.YAZIM TARİHİ : 26/04/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirketin 06/04/2018 tarihinde Ankara … işlerinin yapılması, 14/08/2018 tarihinde … yapılması konusunda anlaştıklarını ve sözleşme imzaladıklarını, her iki sözleşmenin 25.maddesinde açıkça ifade edildiği gibi “ Alt yüklenici alt yüklenici sözleşmesi çerçevesinde almaya hak kazandığı miktarları gösteren hak ediş raporlarını düzenleyecek ve İşveren’e onay için sunacağını, bu hak ediş raporlarının formu, kapsamı ve adedinin işverenin onayına bağlı olacağını ve her nüshası alt yüklenicinin temsilcisi tarafından imzalanacağını, yine aynı maddede davacının alt yükleniciye ödemelerin hak ediş raporlarının davalı işverence onaylanmasından itibaren 30 gün içinde ödeneceğinin hüküm altına alındığını, söz konusu işlerin tesliminin hak ediş esaslı olup iş bitiminde de 09/04/2019 tarihli hakediş raporunun taraflarca imza altına alındığını her iki sözleşmeye konu işin bitimi davalı tarafça teslim alındığını, söz konusu işle ilgili davacının alacağını konu alan faturaların 29/03/2019 ve 19/04/2019 tarihinde davalı tarafça teslim alındığını, davalı tarafça davalının bu faturalara konu olan alacağının 905.000 TL tutarındaki kısmının dekontlardan da anlaşıldığı gibi davalı tarafça ödendiğini, davacının 19/04/2019 tarihli faturadan kalan bakiye alacağı olan 207.740,00 TL tutarındaki kısmın davacının tüm sözlü taleplerine rağmen ödenmediğini, bu nedenle davacı tarafından 13/09/2019 tarihinde davalı aleyhine Ankara Batı İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından haksız bir şekilde takibe itiraz edilerek icra takibinin durdurulduğunu, haksız ve hukuka aykırı bir şekilde davalı tarafça takibe itiraz edildiğinden asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak takibe itiraz eden davalı borçlunun itirazının iptaline karar verilerek takibin kaldığı yerden devamına, davalı borçlunun alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 06.04.2018 tarihinde … işlerinin yapılması ve 14.08.2018 tarihinde … işlerinin yapılması için alt yüklenici sözleşmesinin imzalandığını, imzalanan sözleşmeler nedeniyle davacı tarafça 29.03.2019 tarihinde 500.000,00 TL bedelle “danışmanlık hizmet bedeli …” ve 19.04.2019 tarihinde 522.740,00 TL bedelle “Ankara …nin yapılması” için fatura kesildiğini, davalı tarafından davacı tarafa bugüne dek 905.000,00 TL ödeme yapıldığını, bu ödemelerden 590.000,000 TL’si 14.08.2018 tarihli … İşlerinin Yapılması bedeli olduğunu, bir diğer alt yüklenici sözleşmesi olan 06.04.2018 tarihili … İşlerinin yapılması için de davalı tarafından davacı tarafa 315.000,00 TL ödendiğini, imzalanan alt yüklenici sözleşmesi gereği davacı … .Ltd.Şti’nin yükümlülüğünün projelerin ilgili kurumdan onayını alarak davalı firmaya teslim ettiğini, ancak davacı tarafın sözleşme konusu projelerinin kurumdan onaylı suretlerini firmaya sunmadığını dolayısıyla sözleşmesel edimini yerine getirmediğini, bunun üzerine sözleşme gereği davacı tarafça ifa edilmesi gereken edimlerin yerine getirilmemiş olması nedeniyle davalı tarafından davacı tarafça 19.04.2019 tarihli düzenlenen fatura için davalı firma tarafından 11.10.2019 tarihinde iade fatura kesilerek davacıya gönderildiğini, özleşmenin davalı tarafından haklı nedenle tek taraflı olarak feshedildiğini ve feshe ilişkin davacı tarafa ihtarname çekildiğini, buna rağmen davacı tarafından kötü niyetli olarak haksız kazanç sağlamak amacıyla Ankara Batı İcra Dairesinde davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, akdedilen sözleşme hükümleri gereği davalının davacı tarafa ödeme yapmadığını, ancak davacı tarafça da ifa edilmesi gereken edimlerin yerine getirilmemiş olması nedeniyle ödeme yapan davalının; ödeme yaptığı tutarda davacı taraftan alacaklı konumunda olduğunu ve bu durumun davalının maddi-manevi zarara uğramasına ve ticari itibarının zedelenmesine yol açtığını, davacı tarafın, başlattığı icra takibinde haksız ve kötü niyetli olup, yapılan sözleşme kapsamında alacaklı olmadığını, borçlu konumunda olduğunu asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, karşı davaya ilişkin ise; davaya konu ve taraflar arasında imzalanan 06.04.2018 tarihinde … İŞLERİNİN yapılması alt yüklenici sözleşmesi gereği, davalının üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen, davalı tarafın edimini ifa etmediğini, dava açılmadan önce davacı tarafa ihtar çekildiğini ancak ihtarın, tarafın adres olarak ticaret sicil gazetesine de bildirdiği adreste bulunmaması nedeniyle son olarak noterde ticaret sicil şerhi düşülerek yapıldığını, sözleşme konusu projeler ilgili kurumdan onaylı olarak müvekkil firmaya teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediğini, 315.000,00 TL’lik ödemenin ardından davalı tarafça defaatle davacı taraftan onaylı proje istemesine rağmen davacı taraf onaylı projeyi sunmadığını ve devamında davacı tarafa ulaşılamamış, ortalıktan kaybolduğunu, davacı tarafça ifa edilmesi gereken edimlerin sözleşmenin kurulmuş olmasından bu yana yerine getirilmemiş olması ve davacı tarafa da ulaşılamıyor olması nedeniyle müvekkilin haklı nedenle sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini ve feshe ilişkin davacı tarafa ihtarname çekildiğini ve müvekkil tarafından davacı-karşı davalı tarafa ödenen 315.000,00 TL bedelin müvekkile ödenmesi için süre verildiğini, düzenlenen ihtarname öncelikle davacı-karşı davalı tarafın sözleşmede bildirdiği adrese gönderildiğini ancak adreste bulunamaması nedeniyle bu kez de tarafın ticaret sicilde kayıtlı adresine noter tarafından şerh düşülerek gönderildiğini şifai taleplere ve ihtarnameye rağmen davacı-karşı davalı yandan olumlu-olumsuz bir dönüş alınamadığını, davacı-karşı davalı tarafa ödenen 315.000,00 TL tutarındaki bedelin ihtarname tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıya ödenmesi için iş bu karşı davayı açtıklarını, fazlaya ilişkin diğer tüm şahsi, maddi ve manevi talep ve dava hakları saklı kalmak üzere, davacı-karşı davalı tarafın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali davasının reddine, davacı-karşı davalı tarafın, kötü niyetle başlattığı icra takibinden kaynaklı %20 den az olmak üzere tazminat ödemesine, karşı davanın kabulü ile 315.000,00 TL bedelin davacı-karşı davalı taraftan ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline ve karşı davacıya ödenmesine, hem asıl hem karşı dava için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı-karşı davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi kurulu 10/12/2020 tarihli raporu ile özetle; davacı-karşı davalı yönünden; alt yüklenici hakedişlerinin işveren tarafından onaylandığı, alt yüklenicinin işlere ait faturalarını kestiği, taraflar arasındaki sözleşmede projelerin alt yüklenici tarafından idareye onaylatılması gibi bir hüküm bulunmadığı düşünüldüğünde kalan 207.740,00 TL’nin davacı-karşı davalı alt yükleniciye ödenmesi gerektiği, bu çerçevede 13/09/2019 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 207.740,00 TL asıl alacak ve 14.290,78 TL işlemiş faiz olmak üzere 221.918,26 TL tutarında alacağının bulunduğu, davacının 207.740,00 TL asıl alacağını takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede talepteki avans faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep etme hakkına sahip olduğu, davalı-karşı davacı yönünde; projelerin ilgili kurumdan onaylı olarak işveren davalı-karşı davacı firmaya teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediği iddiasıyla ödenmiş olan 315.000,00 TL’nin faizi ile birlikte iadesinin istenildiği, ancak taraflar arasındaki sözleşmede alt yüklenici tarafından projelerin idareye onaylatılması gibi bir hüküm bulunmadığı düşünüldüğünde söz konusu talebin yerinde olmadığının değerlendirildiği bildirilmiştir.
GEREKÇE :Davacı ve davalı taraf iddiaları dosya kapsamı ile kül halinde tartışıldığında; davacı şirket ile davalı şirket arasında kadastro işlerinin yapılması için alt yüklenici sözleşmesi imzalanmıştır. Uyuşmazlık konusu davacı tarafın işlerin teslimin yapıldığı yapılan işlere ilişkin hak edişlerin imzalandığı halde üzerine düşen yükümlülüğünü yerine getirildiği fakat bundan kaynaklanan karşı tarafın işin tesliminden kaynaklanan ödemenin yerine getirilmediği iddiası karşısında davalı tarafın ise davacı tarafla imzalanan sözleşme gereği yapılan işe ait projenin onayını idareye sunmadığı için edimi ifa yükümlülüğünün bulunmadığı iddiasına ilişkindir.
Bu açıklamalar ışığında taraflar arasında kurulan yazılı bir sözleşme bulunduğu bu sözleşmeden kaynaklı işin yapıldığı yani teslim vakıasına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kapsamda Taraflar arasındaki sözleşme bilirkişi raporu ve deliller ile birlikte irdelendiğinde; … için 590,000 TL, Ankara … için 522.740,00 TL hak ediş düzenlendiği işveren ve alt yüklenici tarafından imzalandığı, hak edişlere ait faturaların da kesilmiş olduğu tespit edilmiştir. Buna karşılık davalı taraf iddialarına yönelik değerlendirmede taraflar arasındaki 06.04.2018 tarihli ve 14.08.2018 tarihli sözleşmelerin ikisinde de alt yüklenicinin proje onaylatma ve proje sunma yüklenimi bulunmadığı sözleşme şartları ile sabittir. TBK 470. Maddesi gereğince eser sözleşmesinin temel unsurlarından birisi de yükleniciye ödenecek ücrettir. Akdedilen sözleşmeyle yüklenici, kendisine ödenecek ücret mukabilinde sözleşmeye uygun biçimde inşa edilen yapı karşılığında sözleşmede yazılı bedeli yükleniciye ödemeyi üstlenmiş durumdadır. Yüklenicinin sözleşmeye uygun biçimde gerçekleştirdiği işlerin karşılığı hak ediş raporlarıyla ödenir bu kapsamda Yargıtay Kararlarına göre de uyuşmazlığın çözümünde hak edişlere usulüne uygun bir itirazın bulunup bulunmadığına yönelik inceleme yapılması gerekmektedir. Taraflar arasında uyuşmazlığa konu 2 no lu hak ediş alt yüklenici şirket müdürü ve işveren şirket müdürü tarafından imzalanmış ve işveren tarafından ilgili rapora itiraz edilmemiştir Bu kapsamda Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 13/11/2003 tarihli 2003/2474 Esas;2003/5468Karar sayılı örnek ilamı ile de işin yapılması sonucu hak edişe itiraz edilmemesi işin yapıldığına karine teşkil etmektir. İş bu sebeple hak edişlerin işveren tarafından onaylanması buna dayanarak alt yüklenicinin yükümlülüğünü yerine getirdiği kanaatine varıldığından işverenin 207.740,00 TL asıl alacak ve 14.290,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 222.030,00 TL tutarında alacağının bulunduğundan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karşı dava ile ilgili yapılan değerlendirmede yargılama devam ederken dava konusunun değerinin dava dilekçesinde belirtilen değerden daha fazla olduğu tespit edilmiştir.4. celse ara karar ile karşı dava değeri olan 315.000,00 TL üzerinden hesaplanacak peşin karar ve ilam harcının ¼ ünü ikmal etmesi için verilen sürede harcı tamamlanmadığı hususu nazara alınarak HK 30 ve HMK 150. Maddesi gereğince karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- DAVACI –KARŞI DAVALININ DAVASININ KISMEN KABULÜNE,
a-)Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında başlatılan takipte, DAVALI TARAFIN İTİRAZININ KISMEN İPTALİNE, 207.740,00 TL asıl alacak, 14.290,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 222.030,00 için icra takibinin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-)Dava konusu alacak likit alacak (borçlusu tarafından bilinebilir) niteliğinde olduğundan kabul edilen alacağın %20 si oranında 44.383,652 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 15.159,24 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.692,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.467,11 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.096,27 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
d-)Davacı tarafından yatırılan 2.692,13 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 6,40 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.742,93 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
e-)Davacı tarafından sarf edilen 2.100 TL bilirkişi ücreti, 122,65 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.222,65 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 2.213,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
f-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 23.984,28 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
g-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 853,88 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
2- Davalı-karşı davacı, karşı dava için süresinde harç ikmal edilmediğinden HK 30 ve HMK 150/5 gereğince KARŞI DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
a-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının karşı davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
b-Karşı davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin karşı davacıdan alınarak karşı davalıya ödenmesine,
8-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.01/04/2021
Katip Hakim
E-imzalı✍ E-imzalı✍
TASHİH ŞERHİ
Mahkememizin 01/04/2021 tarih 2019/654 esas 2021/214 karar sayılı kararı re’sen incelendiğinde; hüküm kısmının 1. bendinde “….. 207.740,00 TL asıl alacak, 14.290,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 221.918,26 TL için icra takibinin devamına….” dair sehven kısa karar kurulmuş ise de, mahkememiz hükmündeki bu açık hatanın 6100 sayılı HMK’nun 304. maddesi gereğince düzeltilmesine; “….. 207.740,00 TL asıl alacak, 14.178,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 222.030,00 TL için icra takibinin devamına….” şeklinde TASHİHİNE karar verilmiştir. 26/04/2021
Katip Hakim E-imzalı✍ E-imzalı✍