Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/631 E. 2021/960 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/631 Esas – 2021/960
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/631 Esas
KARAR NO : 2021/960
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/11/2019
KARAR TARİHİ: 30/11/2021
K. YAZIM TARİHİ: 20/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;müvekkilinin 17.09.2018 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunmakta iken meydana gelen trafik kazası neticesinde yaralanarak sakat kaldığını, meydana gelen yaralanması nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, kazanın oluşu bakımından müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin maddi zararının tazmini amacıyla davalı sigorta şirketine 03.07.2019 tarihinde yapılan başvuruya herhangi bir olumlu dönüş olmadığını, müvekkilinin her ne kadar ahşap boyama işi ile ilgilenmiş olsa da kaza sonrasında herhangi bir işte çalışmamış olup, dava tarihi itibarıyla işsiz ve ailesinin bakımına muhtaç durumda olduğunu beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; 50,00-TL. geçici iş gücü kaybı zararı, 50,00-TL. kalıcı iş gücü kaybı zararı, olmak üzere toplam= 100,00-TL’sinin davalı …’dan olay tarihiden itibaren, sigorta şirketi yönünden ise ihbar tarihi olan 03.07.2019 tarihinden itibaren 8 gün sonrası olan 12.07.2019 tarihinden itibaren faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 30.000,00-TL. manevi tazminatın, davalı …’dan kaza tarihi itibarıyla faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; Bedel artırım taleplerinin kabulü ile 332.659,93TL maddi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davalı … olay tarihinde davalı sigorta şirketi yönünden davayı ihbar ettiği tarih olan 03/07/2019 tarihinden sonraki 8 gün olan yani 12/07/2019 tarihinden işleyecek faizi ile tahsili ayrıca manevi tazminat yönünden taleplerinin davalı …’dan tahsili ile olay tarihinden faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafı ve avukatlık ücretinin davalılara sorumluluk oranları nispetince yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı … Vekili; cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde yer alan anlatımlar doğrultusunda durumun olağandan oldukça abartıldığını ve kötüniyetin söz konusu olduğunu, davacı hakkında düzenlenen maluliyete ilişkin hastane raporunu kabul etmediklerini, tarafların kusur oranlarının tam olarak tespiti gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili; cevap dilekçesinde özetle; açılan davada müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru olmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete 28.10.2017-28.10.2018 tarihleri arasında … numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere daimi sakatlık halinde kişi başına 360.000,00-TL. ile sınırlı olduğunu, ZMMS Genel Şartları gereği geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin müvekkili şirketin sorumluluğu dışında olduğunu, davacıya SGK tarafından rücu tabi bir ödeme yapılmış olması halinde yapılan bu ödemenin tenzilinden sonra sonuca gidilmesi gerektiğini, kaza esnasında davacının emniyet kemerinin takılı olmaması nedeniyle müterafik kusur indirim ve ayrıca hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, temerrüt tarihinin dava tarihi olup, sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin haksız olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Sigorta poliçesi, hasar dosyası, Ankara …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, SGK kayıtları, hastane kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, Adli Tıp Kurumu raporları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi heyeti 23/11/2020 tarihli raporu ile özetle; Hukuki yorum, takdir ve tayini Yüce Mahkemeye ait olmak üzere; iş bu dava konusunu oluşturan 17.09.2018 tarihli tek araçlı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda; … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın kazada, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun, 46/c, 47/c-d, 48, 52/a-b hükümleri yanı sıra Kanununun 84/f maddesine aykırı hareketinin söz konusu olduğu, kazanın oluş şekli ele alındığında kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiği, araçta yolcu olarak bulunan davacı …’nun kazanın oluşumunda kusur ve ihmali bulunmadığı görüş ve kanaatine varılmış ise de, yolcunun kaza anında 1,18 promil alkollü olduğu, binmekte olduğu aracın sürücüsünün güvenli bir şekilde araç kullanma yeteneğine sahip olup olmadığını ayırt edebilecek durumda olmayabileceği göz önüne alınarak, yolcunun da alkollü araç sürücüsünün aracına binmekle müterafik kusurundan bahsedilebileceği bildirilmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 07/02/2020 tarihli raporu ile özetle; davacı …’ nun 17.09.2018 tarihli yaralanması neticesinde; Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kişinin engel oranının %23 olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı bildirilmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 05/04/2021 tarihli raporu ile özetle; davacı …’nun 17.09.2018 tarihli yaralanması neticesinde; Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre kişinin engel oranının %35 (yüzdeotuzbeş) olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı bildirilmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 23/06/2021 tarihli raporunda özetle; davacı …’nun 17.09.2018 tarihli yaralanması neticesinde; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kişinin özür oranının%23 (yüzdeyirmiüç) olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı bildirilmiştir.
Aktüer bilirkişi 21/09/2021 tarihli raporu ile özetle; taraflara izafe edilecek kusur aidiyet ve oranları yönünden hukuki değerlendirme Sayın Mahkemenin takdirine ait olmak üzere ; Sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 360.000,00-TL’si olduğu, davalı sigorta şirketinin 17.07.2019 tarihinde temerrüdünün oluştuğu, davacı …’nun trafik kazası sonucu uğradığı, Geçici İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, 15.163,00-TL, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının ; 317.496,93-TL olduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE :Dava, 17/09/2018 tarihli trafik kazasından kaynaklı geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminat talebi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Somut olay, davalı araç maliki olan sürücü … idaresindeki … plakalı sayılı aracıyla … Caddesinden … Bulvarı istikametine sağa dönüşüne dikkatsiz tedbirsiz girmesi neticesi orta refüje sol lastiğini çarpıp devamında orta refüj beton duvarına sol ön köşe kısmını çarpması ile sonuçlanan yaralanmalı ve maddi hasarlı tek taraflı trafik kazası meydana gelmiştir.
Kusur yönünden yapılan değerlendirme ve davalı araç sürücüsünün alkollü olmasının kazaya etkisi ile ilgili alınan bilirkişi raporu ve mahkememiz bilirkişi raporu ile uyumlu Ankara …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasındaki kusur raporu birlikte değerlendirildiğinde davalının bağlantı yolunda seyir hızını azaltmaması sağa dönüş varyantına geldiğinde dikkatsiz ve tedbirsizce sağa dönüş yapması ile KTK 46/c,47/c-d,48,52/a-b maddeleri gereği %100 kusurlu olduğu ve kazanın oluş şekli nazara alınarak kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiği kanaatine varılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Davacı tarafından bu açıklamalar kapsamında … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden talepte bulunulmuştur.
Kaza tarihinde yürüklülükte olan yönetmelik hükümlerine göre maluliyet oranının belirlenmesine ilişkin … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 23/06/2021 tarihli raporunda özetle; davacı …’nun 17.09.2018 tarihli yaralanması neticesinde; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kişinin özür oranının%23 (yüzdeyirmiüç) olduğu, geçici iş göremezlik süresinin ise 9 (dokuz) ay kadar olacağı bildirilmiştir. Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri nazara alınarak Tazminat hesabı yönünden alınan bilirkişi raporunda Geçici İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, 15.163,00-TL, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının ; 317.496,93-TL olduğu tespit edilmiştir.
Bu kapsamda yapılan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi ile ilgili yapılan değerlendirmede;
6098 sayılı TBK.nın 51. Maddesinde hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “Tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. Maddesinde ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
TBK 50 maddesi gereğince zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Sağlık kuruluşunda yapılan sağlık hizmeti harcamaları rahatlıkla fatura ve benzeri belgeler ile ispatlanabilir. Ancak bazı giderler var ki her zaman belge temin edilmesi mümkün değildir. Bu gibi durumlardaTBK 50/2 maddesi gereği uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayların akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyecektir.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 11 ,Yargıtay üyesi: Hüseyin TUZTAŞ) .”.. ayrıca alkollü sürücünün aracına bilerek binilmesi nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği” (Yargıtay ….Ceza Dairesinin … Esas; … Karar) Hatır taşımasından sözedebilmek için, ölenin veya malul kalan kişinin karşılıksız taşınmış olması ve taşımanın taşınanın yararına olması gerekir. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde, taşımanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir.
Açıklanan nedenlerle;15.163,00-TL geçici iş göremezlik tazminat kaleminden ve sürekli iş göremezlik nedeni ile 317.496,93-TL tazminat kaleminden ayrı ayrı davacının ve davalı araç maliki olan sürücünün ceza soruşturma ve kovuşturma dosyasında alınan beyanlarında kaza yapan sürücü idaresindeki araçta yolcu konumunda olan davacı ile araç maliki arasında hiçbir bağ olmadığı, kazada zarar gören davacının hatır için taşındığının kabulü ile %20 indirim yapıldığı ve davalı araç sürücüsünün alkollü olduğunu bilerek araca bindiği hususu nazara alınarak %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak 203.198,036 TL kalıcı iş göremezlik, 9.704,32 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 212.902,356 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek hüküm altına alınan miktara davalı … yönünden kaza tarihi itibari ile temerrüt oluştuğundan olay tarihi olan 17/09/2018 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise 17.07.2019 tarihinde temerrüdünün oluştuğu bu tarihten itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine(sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde tutulmasına) karar verilmiştir.Reddedilen kısım mahkememizce takdiren indirildiğinden reddedilen maddi tazminat kısmı yönünden davalılar yararına vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı tarafın manevi tazminat talebi yönünden değerlendirme yapmak gerekirse; Kişilik haklarının zedelenmesine dayalı manevi tazminat istemlerine ilişkin düzenleme 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinde ‘Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.’ şeklinde ifade edilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre uygun tazminatın belirlenmesinde saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği, kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumu ve kusuru bulunup bulunmadığı ve varsa kusur derecesi, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesi, ekonomik ve sosyal durumu, tarafların sıfatı, işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, olayın ağırlığı gibi hususların değerlendirilmesi gerekmektedir. İş bu dosya bakımından değerlendirme yapıldığında davacının yaralanması nedeniyle üzüntü ve acı çektiği düşünülerek manevi tazminat talebine hak kazandığı tarafların kusur oranları, dosya kapsamında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmaları, paranın günümüz şartlarında alım gücü nazara alınarak 20.000,00 TL’nin olay tarihi olan 17/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talepli davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, 203.198,036 TL kalıcı iş göremezlik, 9.704,32 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 212.902,356 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan miktara davalı … yönünden olay tarihi olan 17/09/2018 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise 17/01/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine(sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde tutulmasına),
2-Manevi tazminat talebi yönünden DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 20.000,00 TL’nin olay tarihi olan 17/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya dair İstemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a)-Alınması gereken 14.543,36 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 171,12 TL ile ıslah harcı ile alınan 1.067,55 TL’nin mahsubu mahsubu ile bakiye 13.304,69 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)-Davacı tarafından yatırılan 171,12 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 6,40 TL vekalet harcı ile 1.067,55 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.289,47 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
c)-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve hesap edilen 23.353,16 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
d)-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.096,27 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
e)-Reddedilen kısım mahkememizce takdiren indirildiğinden reddedilen maddi tazminat kısmı yönünden davalılar yararına vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a)-Alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcının, davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
b)-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
c)-Davalı …’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, reddedilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine,
5- Davacı tarafından sarf edilen 250,00 TL tebligat ve posta gideri ile 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.950,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.869,72 TL’nin davalı … AŞ’nin sorumluluğunun 1.709,17 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.30/11/2021

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.