Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/623 E. 2020/375 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/623 Esas – 2020/375

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/623 Esas
KARAR NO : 2020/375

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/11/2019
KARAR TARİHİ: 10/09/2020
K.YAZIM TARİHİ: 21/09/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere davalı şirketten 11.505,26 Tl. cari hesap alacağı bulunduğunu, müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, ancak davalının haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek, davalı tarafın Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, %20‘den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davacı şirket, tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …E. sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibinde asıl alacağın dayanağı olarak “21.11.2018 11.505,26 TL fatura alacağı” gösterildiğini, bahsi geçen faturanın kendilerine tebliğ edilmediği gibi dava dilekçesi ekinde sunulan faturaların tarihleri ve tutarları ile de örtüşmediğini, borcun sebebi ve dayanağı olan ancak takipte dayanılmayan faturanın ispat vasıtası olarak itirazın iptali davasında kullanılmasının itirazın iptali davası ile bağdaşmadığını, alacağın davacı tarafından düzenlenen faturalara dayandığı ileri sürülse de sadece faturaların düzenlenmiş olmasının hizmetin/malın verildiği anlamına gelmediğini, faturaların müvekkiline tebliğinin tek başına alacağı muaccel hale getirmeyeceğini, temerrüt için ayrıca ihtarname gönderilmesi gerekliğini beyan ederek, haksız ve hukuka aykırı icra takibi başlatılması nedeni ile işbu davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve kayıtları, 31/08/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; taraflar arasındaki satım sözleşmesi uyarınca düzenlenen faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla 11.505,26 TL nin tahsiline yönelik olarak icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 14/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 09/10/2019 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı tarafından davalıya mal satıldığı ve teslim yapılmasına rağmen bedelin ödenmediği, cari hesap alacağı oluştuğu iddia edilmiş; davalı tarafından ise faturanın tanziminin mal teslimine yeterli delil olmadığı alacağın muaccel hale gelmeyeceği beyan edilmiştir.
Tarafların defter ve kayıtları, mevcut deliller ve mahkememizce HMK nın 221.maddesi kapsamında resen istenen BA-BS formlarının incelenmesine yönelik olarak alınan bilirkişi raporunda, mahkemece 15.05.2018 tarih, …nolu, 28.08.2018 tarih,… nolu, 26.09.2018 tarih, … nolu e-faturalar içeriğindeki mal veya hizmetin davalı şirkete teslim edildiği kanaatine ulaşılması halinde, davacı şirketin Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …E. sayılı dosyası ile davalı … A.Ş. aleyhinde başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 21.08.2019 tarihi itibariyle davalı şirketten 11.505,26 TL alacaklı olduğu, bununla birlikte davacı şirketin icra takibinden önce alacağının tahsili hususunda davalıya yazılı ya da sözlü ihtarı bulunmadığı için, takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşüremediği, bu nedenle icra takibinde davacı tarafından talep edilen işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu, adres bildirildiği halde davalı kayıtlarına ulaşılamadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının davalıya mal sattığı ve teslim alan imzalı irsaliyeli faturalar ile teslimin ispatlandığı, davalının mallarda ayıp olduğuna ilişkin bir savunmada bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen faturaların, davalı tarafından vergi dairesine beyan edilmiş olması nedeniyle kayıtlarına işlendiğinin anlaşıldığı, fatura iadesine ilişkin delil de sunulmadığı gözetilerek, satım konusu bedelin ödenmesi gerektiğinden davacının alacak talebinin yerinde olduğu kanaatiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasına vaki itirazının 11.505,26 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi (takipte belirtilen miktarı aşmamak üzere) ile birlikte devamına,
2-11.505,26 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 785,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 159,22TL harcın mahsubu ile bakiye 626,70 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle, Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 159,22 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 210,02 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 83,75 TL tebligat ve posta gideri ile 700,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 783,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Zorunlu arabuluculuk görüşmesi sırasında davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2019 yılı AAÜT nin 16/1-c maddesi uyarınca 750,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.10/09/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı