Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/596 E. 2020/359 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/596 Esas – 2020/359
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/596 Esas
KARAR NO : 2020/359

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/10/2019
KARAR TARİHİ: 08/09/2020
K. YAZIM TARİHİ: 21/09/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhinde davalı tarafça Ankara … İcra Müdürlüğünün… E. sayılı dosyası ile 18/10/2017 düzenleme, 18/12/2017 vade tarihli, 25.000.00 TL bonodan kaynaklı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icara lakibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, ancak söz konusu bonodan kaynaklanan müvekkilinin bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin davalı şirkete mal siparişi için bağlantı amaçlı işbu bonoyu verdiğini, davalı şirketin de verilen işbu bono karşılığında müvekkiline malzeme teslim edeceğini ifade ettiğini, onun için üzerine “MALEN” ifadesinin yazıldığını, davalı tarafın düzenlenen işbu bono karşılığında müvekkiline malzeme vermediği ve bonoyu iade etmediği gibi üstüne üstlük alacağı olmadığı halde bonoyu icra takibine koyduğunu ifade ederek; davalı tarafça haksız ve kötü niyeti olaıak Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına, müvekkilinin Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına dayanak olarak gösterilen 18.10.2017 düzenleme, 18.12.2017 vade tarihli, 25.000,00 TL bonodan kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatması nedeniyle takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı tarafça cevap süresi geçtikten sonra dosyaya sunulan dilekçede özetle; davacı …’in …Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. yetkilisi olarak ticaret yapmakta iken şirketi karısı …’e devrettiğini, şirket adına işlemler yapmaya şirkete mal alarak hem kendi hem de şirketi borçlandırıcı işlem yapmaya başladığını, müvekkili şirket ile yapılan ticari işten sonra müvekkiline olan borcuna mahsuben ekte sureti bulunan 150.000,00 TL bedelli çekin yanında davaya konu senedi de verdiğini davacının … İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’ne almış olduğu malların karşılığı olarak hem kendi senetlerini hem de ortaklıktan çıktığı şirketin kaşesini kullanarak kendi imzası ile ekte sunulan çeki verdiğini, çek bedelinin ödenmemesi üzerine müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlattığını, ancak davacının eşi tarafından imza itirazında bulunularak takibe itiraz edildiğini, yapılan yargılama neticesinde söz konusu imzanın şirket yetkilisi …’e ait olmadığı gerekçesi ile takibin iptal edildiğini, davacı tarafın şirket ortaklığından 2014 yılında ayrılmış olmasına rağmen dolandırıcılık amacıyla şirket adına kendi imzası ile evrakları imzalamakta ve şirkete aldığı malların ödemesini yapmamak adına kendi senetlerini vermekte olduğunu, kaldı ki davacı tarafın mal alamadığını bile bile müvekkiline ekte sunulan 80.000,00 TL bedelli çek vermesinin ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ticari hayatta bir kişinin ödeme yapmasına rağmen karşılığını alamayacağı aynı kişi veya işletme ile ticaret yapmayacağını, söz konusu çekin basım tarihinin 04.09.2019 tarihi olduğunu, dava tarihinin 30.10.2019 olduğu dikkate alınırsa söz konusu çekin dava tarihinden önce verildiğini, davacının sırf borcu sürüncemede bırakmak amacıyla bunu yaptığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve belgeleri, 21/05/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla takibe konu edilen 18/10/2017 düzenleme ve 18/12/2017 ödeme tarihli, keşidecisi …, lehtarı … Şti. olan ve “bedeli malen ahzolunmuştur” kaydı bulunan 25.000,00 TL tutarlı bonodan dolayı davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Davacı taraf, davaya konu bononun mal siparişi için bağlantı amaçlı verildiğini, davalı şirketin verilen işbu bono karşılığında kendisine mal teslimi yapmadığını, malın teslim edilmemesi nedeniyle senedin bedelsiz kaldığını, dolayısıyla borçlu olmadığını iddia etmektedir.
Davalı taraf ise aşamalardaki beyanlarında; davacı …’in, dava dışı …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 2014 yılı öncesi yetkilisi ve tek ortağı olduğunu, 2014 yılında bu şirketi eşine devrettiğini, fakat ticari faaliyetlerini eşine ait bu şirket üzerinden devam ettirdiğini, …Şti.’ne yapılan bir mal satışı üzerine hem davaya konu bononun, hem de 150.000,00 TL bedelli bir adet çek verildiğini, davaya konu senedin bedelsizliğini iddia eden davacının, kendisiyle olan ticari ilişkisini bahse konu şirket üzerinden sürdürdüğünü, mal tesliminin …. Şti.’ne yapıldığını, dolayısıyla dava konusu bononun bedelsiz olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmaktadır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra davalı şirket ile dava dışı …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 21/05/2020 tarihli rapor dosyaya kazandırılmıştır. Raporda özetle; davacı ile davalı şirket arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı, davalı şirketin ticari ilişkisinin dava dışı …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketiyle olduğu, davaya konu bononun davalı ve dava dışı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı belirtilmiştir.
“Bedeli malen ahzolunmuştur” kaydını içerecek şekilde keşide edilmiş bulunan bir kambiyo senedinin teslim alınan mal karşılığında düzenlendiğinin bir karine olarak kabulü gerekmektedir. Bu karineye göre davacının, keşide edilen bono karşılığında kendisine mal teslim edilmediğini ve dolayısıyla borçlu olmadığını usulen ispatlaması gerekir. Fakat somut olayda davalı yan aşamalardaki savunmalarında mal tesliminin davacıya değil, dava dışı …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine yapıldığını belirtmektedir.Davaya konu bono nedeniyle davacıya mal teslimi yapılmadığı hususunun davalı yanın kabulünde olması karşısında, davacının açmış olduğu menfi tespit davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, fakat davacıyı menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu yönünde kanaat oluşmadığından davacının tazminat talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; Davacının, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla takibe konulan 18/10/2017 düzenleme ve 18/12/2017 ödeme tarihli, keşidecisi …, lehtarı … Ltd. Şti. olan 25.000,00 TL tutarlı bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline,
2-Davacıyı menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu yönünde kanaat oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.707,75 TL harçtan peşin alınan 426,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.280,82 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dava öncesi ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 426,93 TL peşin harç olmak üzere toplam 477,73 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yargılamada yapmış olduğu 700,00 TL bilirkişi ücreti, 61,00 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 761,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 3.750,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/09/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza