Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/582 E. 2021/45 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/582 Esas – 2021/45
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/582
KARAR NO : 2021/45

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 22/10/2019
KARAR TARİHİ : 03/02/2021
K.YAZIM TARİHİ : 05/02/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 27/01/2002 tarihinden bu yana kooperatifin … ada … parseldeki 162 m2’lik dubleks daire anahtar teslimi ortağı olduğunu, buna rağmen kendisinden bir çok kez para talep edildiğini, 25/07/2019 tarihinde tebliğ edilen 19/07/2019 tarihli ihtarname ile ihraç edildiğini, kararda iki kez ihtar gönderildiği açıklansa da bu ihtarların tebliğ edilmediğini, ortaklıktan çıkarmanın genel kurulun kararıyla yapılacağını, olayın yasa ve anasözleşmeye aykırı olduğunu belirterek, hakkında alınmış ihraç kararının iptalin talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER :Davalı kooperatife ait sicil kayıtları, 26/04/2019 tarihli yönetim kurulu kararı ile eki ihtarnameler, 06/07/2020 tarihli bilirkişi raporu, 30/12/2020 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Davanın konusu, S.S. …. Konut Yapı Kooperatifi ortağı davacının, parasal yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle Yasa’nın 27. ve anasözleşmenin 14. maddesi gereğince ortaklıktan çıkarılmasına yönelik olarak alınan 26/04/2019 günlü 77 sayılı ihraç kararının iptaline yöneliktir.
KK.’nun 16. maddesinde; “Kooperatif ortaklığından çtkanlmayı gerektiren sebepler anasözleşmede gösterilir.” denilmektedir. Bu hüküm gereğince kooperatif anasözleşmelerinde çıkarılma nedenleri gösterilmiştir. Yapı kooperatifi örnek…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…anasözleşmesinin 14. maddesinde; “Parasal yükümlülüklerini otuz gün geciktirmeleri üzerine, yönetim kurulunca noter aracılığıyla yapılacak ihtarı takip eden on gün içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır. İkinci ihtarı takip eden otuz gün içerisinde de yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin kooperatif ortaklığından çıkarılabileceği belirtilmiştir.
KK.nun 16. maddesi ve kooperatif örnek anasözleşmesinin 14. maddesi son fıkrasında; “Haklarında çıkarılma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarma kararı kesinleşinceye kadar devam eder” denilmektedir. Bu hüküm gereğince haklarında çıkarılma kararı kesinleşmeyen ortakların genel kurul toplantılarına katılma hakları olduğu gibi, yükümlülüklerini de yerine getirmeleri gerekmektedir (Yargıtay 11 H.D. 01.02.1993, E.6765/K.519, Yargıtay 11. H.D. 17.12.1996, E.6401/K.8859, Yargıtay 11. H.D. 12.05.1997, E.3097/K.371 (Uygulamalı Kooperatifler Hukuku, Gönen ERİŞ, 3. Baskı, Sayfa: 396, 469,473).
Kooperatifler Kanunu’nun 27. maddesi ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarına göre parasal yükümlülüklerini belli koşullarda yerine getirmeyen bir ortağın ihracına karar verilebilmesi için diğer şartların yanı sıra asgari on gün ve bir aylık öneller tanınarak ortağa iki ihtar yapılması ve buna rağmen yükümlülüğün yerine getirilmemiş olması gerekir. Yasada öngörülen uygun süreli ihtarların tebliğine rağmen ortak, parasal yükümlülüğünü yerine getirmez ise, kooperatifin yetkili organlarınca ortağın kooperatiften çıkarılmasına ve uygulamadaki deyimle ihracına karar verilebilir. Ortağa gönderilecek ihtarnamelerdeki borç miktarının hesabının doğru ve genel kurul kararlarına uygun olması esastır.
Buna göre; İlk ihtar: Kooperatif örnek anasözleşmesinin 14. maddesinde belirlenen parasal yükümlülüğün yerine getirilmeyerek aşılması durumunda (anasözleşme ile 30 gün) noter aracılığıyla, ortağa borcunu yerine getirmesi için ilk olarak yönetim kurulunca anasözleşme gereği on günlük süre verilmesi gerekmektedir. Bu süre tebliğ tarihinden itibaren başlar. Bu istemde, borcun miktarı, varsa gecikme faizi ve niteliği (şerefiye, aidat, kira vb.) tutarının belirtilmesi ve on gün içinde yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde KK.’nun 27. ve kooperatif anasözleşmesi hükümlerine göre işlem yapılacağının ihtar edilmesi şarttır.
İkinci ihtar: İlk isteğe uymayan ortağa ikinci bir ihtar gönderilerek bu ihtarın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde borcunu ödemesi istenmelidir. İkinci ihtarda da borcun miktarı, varsa gecikme faizi tutarının belirtilmesi ve bir ay içinde yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde KK.’nun 27. ve kooperatif anasözleşmesi hükümlerine göre işlem yapılacağının ihtar edilmesi, ikinci ihtardaki borç tutarının birinci ihtardaki borç tutan ile tarihin aynı olmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.
İkinci ihtarın tebliğ tarihinden itibaren geçen bir aylık süre içerisinde borç yine ödenmez ise, yönetim kurulunca durumun gerekçeli bir karara bağlanarak bu kararın ortağa tebliğ edilmesi gerekmektedir.
1163 Sayılı KK.’nun 16 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrasında “..Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kunıica verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır..” şeklinde düzenlenmiştir.

e-imza e-imza e-imza e-imza
Kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesindeki düzenlemede aynı paralellikte olup, bu konuda açılacak davanın çıkarma kararının tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde açılması gerekmektedir.
Dava dilekçesinde davacının ikamet adresi “…. Mahallesi, … Sokak No.:. …/ANKARA” olarak gösterilmiştir. Oysa kooperatif ihtarları “Mevlana Mahallesi, Ahmet Kabaklı Caddesi 353. Sokak 1-B No.: 10 Sincan/ANKARA” adresine göndermiştir.
Bilindiği üzere, davalı kooperatif tarafından ihraç kararının ve ihraca esas teşkil eden ihtarnamelerin kooperatif ortaklık defterinde bildirilen adrese yapılması gerekmektedir. Dava konusu edilen ihraç kararı, davacı yana Sincan 2. Noterliği’nden keşide edilen 19/07/2019 tarihli ihtarname ile bildirilmiştir. Ancak; kooperatif kayıtlarına ulaşma imkanı bulunamadığından, ihtarların tebliğ edilip edilmediği hakkında bir tespit yapılamamıştır.
Bu doğrultuda, tebliğ tarihi bilinemediğinden, davanın süresi içerisinde açıldığı kabul edilmiştir.
Davacıya gönderilen ihtarnameler davacıya tebliğ olmadığından, çıkarma işlemine esas olacak bir ihtarname kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
Kooperatif tarafından davacıya Sincan 2. Noterliği’nden keşide edilen 18/12/2018 tarihli … yevmiye sayılı ikinci ihtarnamede de; 31/07/2018 tarihi itibariyle borç çıkarılmıştır. Birikmiş aidat borcu miktarı ilk ihtarnamede olduğu gibi 42.185,00 TL, olarak gösterilmiştir, 2. İhtarnamenin gönderilmesinde verilen 10 günlük önel beklenilmiştir. İhtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde ödenmemesi, aksi halde yasal prosedürün takip edileceği, ödeme olmazsa davacı hakkında KK.nun 27. maddesi gereği ihraç kararı alınarak kooperatif ortaklığından çıkartılacağının ihtaren duyurulmuştur. Yukarıda da belirtildiği gibi, ikinci ihtarname ile davacıya, 30 günlük süre verilmiştir. KK.’nun 27. maddesi ışığında, ikinci ihtarname ile verilmesi gereken bir aylık süre, ortağın aleyhine olacak şekilde değiştirilemez. Ayrıca, anasözleşmede gösterilen otuz günlük süre, KK.’nun 27. maddesine aykırı olduğundan uygulama olanağı bulunmamakla birlikte, bu ihtarname de davacıya tebliğ olmadığından, çıkarma işlemine esas olacak ihtarname kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
Çıkarma kararı alınmasında 2. ihtarname ile verilen süre beklenilmiş, söz konusu süre zarfında ödeme yapılmadığının anlaşılması üzerine 26/04/2019 günlü 77 sayılı çıkarma kararı alınmıştır. Çıkarma kararı Sincan 2. Noterliği’nden keşide edilen 19/07/2019 tarihli … yevmiye sayılı ihtarname ile davacıya gönderilmiş ve 24/07/2019 tarihinde muhtar imzasına tebliğ olmuştur.
Sonuç olarak; yasa ve anasözleşme gereği birinci ve ikinci ihtarnameler tebliğ edilmeden çıkarma kararı alındığı, ikinci ihtarname ile davacıya, 30 günlük süre verildiği, KK.’nun 27. maddesi ışığında, ikinci ihtarname ile verilmesi gereken bir aylık süre, ortağın aleyhine olacak şekilde değiştirilemeyeceği, ayrıca, anasözleşmede gösterilen otuz günlük süre, KK.’nun 27. maddesine aykırı olduğundan uygulama olanağı bulunmamakla birlikte, bu ihtarname de davacıya tebliğ olmadığından, çıkarma işlemine esas olacak ihtarname kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulü ile aşağıda belirtileş şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davalı S.S. … K.Y.K.nin yönetim kurulunca davacının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin alınan 26/04/2019 tarih ve 77 sayılı kararının İPTALİNE,
2-Alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
e-imza e-imza e-imza e-imza

Davacı tarafından yatırılan 44,40TL peşin harç, 44,40TL başvurma harcı ve 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 95,20TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 151,30TL posta ve tebligat gideri ile 500,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 631,30TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karardan sonraki yargılama giderinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı İstinaf kanun yolu açık olmak üzere ( kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle İstinaf kanun yoluna başvurabileceği, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı ) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/02/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza