Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/574 E. 2021/708 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/574 Esas – 2021/708
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/574 Esas
KARAR NO : 2021/708

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2019
KARAR TARİHİ: 28/09/2021
K. YAZIM TARİHİ:12/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalı kooperatifin …konutluk (4 Blok) bir arsaya sahip olduğunu, bir kısım ortaklarını aidat ödemek, bir kısım ortaklarını da peşin bedel üzerinden genel kurul kararıyla ortak kaydettiğini, müvekkilinin, davalı müflis …. Kooperatifinin peşin ödemeli ortağı olduğunu ve hatta sayın mahkemenin 27/11/2018 tarih … E-K sayılı kararı ile pişen ödemeli ortaklardan alınması gereken ödemeler yönünden yükümlülüklerinin yerine getiriliğinin belirlendiğini, kooperatifin maliki olduğu arsa üzerine inşa ettiği konutları dağıtması sonrasında çoğu kısmının sahiplerine ferdi tapularını verdiğini, hatta bir kısmını tapu devri suretiyle üçüncü kişilere sattığını, müvekkili ortağa tapusunun verilmemesinin KK.’nun 23. maddesine uygun olmayan bir davranış olduğunu, bu aşamada tapuların verilebilmesi için iflas masasına 70.000,00 TL yatırılmasının istendiğini, iflas masasının bu konuda bir yetkisi bulunmadığını, tüm yükümlülüklerini yerine getiren müvekkili ortağa … Blok … numaralı dairenin tahsis edileceğinin kabul edildiğini, müvekkilinin ortaklığı devam ederken 19/06/2012 tarihinde kooperatifin iflas ettiğini ve taşınmazlar üzerine şerh konulduğunu, satış işlemlerinin başlatıldığını, bu suretle hak ihlallerinin doğacağını beyan ederek, …. numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, üzerindeki iflas şerhi ile diğer müdahalelerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; usul itirazında bulunulduktan sonra esasa yönelik olarak, davacı tarafın kooperatifin faal ortağı olduğunu, bu konuda bir uyuşmazlık bulunmadığını, aktif ortak olması sebebiyle ortaklık için ödemiş olduğu bedeli isteyemeyeceğini, aynı dayanaklarla topu iptali ve tescil istenmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, müflisin alacaklılarının alacaklarına kavuşması için dava konusu taşınmaz ile diğer taşınmazların masa varlığını teşkil ettiğini, davacının da ortak olması nedeniyle alacaklılara karşı sorumluluğunun devam ettiğini beyan ederek, dvanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Mahkememizin 2017/738 esas, 2015/200 esas, 2016/176 esas, 2012/55 esas, 2010/95 esas ve 2017/750 esas sayılı dava dosyaları, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası, Ankara Batı İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, müflis hakkında iflasın açılmasına karar veren mahkememizin 2011/294 esas sayılı dava dosyası, dava konusu taşınmazın tapu kaydı, müflis kooperatifin ticari defter ve kayıtları, davalı kooperatife ait genel kurul tutanakları ve ekleri, yıl sonu bilançoları ile ana sözleşme örneği, dava konusu taşınmazın bulunduğu mahalde yapılan keşif, keşif sonucu düzenlenen 26/10/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 28/06/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatif üyeliği nedeniyle tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğinden bahisle tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir.
Davacı 04/06/2007 tarihli … sayılı Yönetim Kurulu kararı ve devir yoluyla kooperatif ortaklığına alınmış ve kendisine … sayılı ortaklık hissesi verilmiştir. Davacının ortaklığının niteliği konusunda senette bir belirtme bulunmasa da mahkememizde davacı ve davalının tarafı olduğu aidat borcunun tahsili amacıyla başlatılan takiplerdeki vaki itirazın iptali amacıyla açılan 2017/750 Esas sayılı dosyasında davacının ortaklığının peşin ödemeli ortak olduğu tespit edildiğinden mahkememizce davacının peşin ödemeli ortak olduğu kabul edilmiştir. Davacıya kooperatif ortaklığı sebebiyle .. blok … nolu daire tahsis edilmiştir. Ancak taşınmaz mevcut durumda tapu kaydında davalı kooperatif adına kayıtlıdır. Davacı yan açmış olduğu işbu dava ile tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğinden bahisle tapu iptali ve tescil talep etmektedir.
Mahkememizin 19/06/2012 tarih 2011/294 Esas 2012/158 Karar sayılı kararı ile davalı kooperatifin iflasına karar verilmiş ve Yargıtay incelemesinden geçerek 12/03/2013 tarihinde kesinleşmiştir. Bu doğrultuda iflas idare memurları ile taraf teşkili sağlanarak yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflarca bildirilen ve mahkememizce toplanması gereken deliller toplanarak taşınmaz başında keşif yapılmış ve davalı kooperatif kayıtları bilirkişi heyeti marifetiyle incelenmiştir.
Yapılan keşif neticesinde düzenlenen bilirkişi heyet raporunda, peşin ortak olan davacının, Mahkememizin 05/03/2019 günlü 2017/738 E., 2019/144 K. sayılı kararı gereği borcu bulunmadığından, borçsuz ortak olarak kabul edilerek, karardan sonra gerçekleşmiş çevre gideri, altyapı bedeli ve genel yönetim giderinin kendisinden talep edilerek KK.’nun 23. maddesinde değinilen eşitlik ilkesine uygun işlem yapılması, 1163 sayılı KK.’nun 17. maddesi ve ana sözleşmenin 15. maddesi hükümleri gereği, aktif ortak olduğu anlaşılan davacıya, birikimleri karşılığında daire bedeli adı altında iade ödemesi yapılabilmesinin mümkün olamayacağı, dava konusu taşınmazın değerine etki eden diğer tüm faktörler dikkate alındığında dava tarihi (22/05/2019) itibariyle serbest piyasadaki rayiç değerinin (325.000,00 TL.) olabileceği belirtilmiştir.
Tespit edilen taşınmaz değeri üzerinden eksik kalan harç davacı tarafça tamamlanmıştır.
Taraf vekillerince rapora itiraz edilmesi üzerine, dosya yeniden aynı bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, düzenlenen 28/06/2021 tarihli raporda özetle; Peşin ortak olan davacının, Mahkememizin 2017/738 E. dosyası üzerinden verilen karar dikkate alınmak suretiyle yapılan hesaplamada, karardan sonra gerçekleşmiş çevre gideri, altyapı bedeli ve genel yönetim giderinden hissesine düşen tutarın 16.499,51 TL. olduğu, Mahkememizin 05/03/2019 günlü 2017/738 E., 2019/144 K. sayılı kararı gereği davacının ödemeleri 335.993,00 TL. olarak (iş karşılığı) kabul edilmesi karşısında, bakiye borcunun doğmayacağı, Kooperatiflerde ferdileşmeye geçilerek tapuların dağıtılması için, ortağın tapu verileceği tarih itibariyle kooperatife bir borcu bulunmamasına bağlı olacağından kooperatif kayıtları esas alınarak KK.’nun 23. maddesinde değinilen eşitlik ilkesine uygun işlem yapılması gerektiği bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunda Mahkememizin 05/03/2019 günlü 2017/738 E., 2019/144 K. sayılı kararı gereği davacının dosya borcunu kapattığından, borçsuz ortak olarak kabul edilerek, karardan sonra gerçekleşmiş çevre gideri, altyapı bedeli ve genel yönetim giderinin kendisinden talep edilerek KK.’nun 23. maddesinde değinilen eşitlik ilkesine uygun işlem yapılması gerektiği rapor edilmişse de, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2016/6372 Esas, 2016/391 Karar sayılı kararında; peşin bedelli ortaktan aidat talep edilemeyeceği gibi aidat borcu dışında çevre düzenlemesi, tapu gideri, genel giderler ve alt yapı gideri borcu olan ortaklara tapu vermekten kaçınılamayacağı, böyle bir durumda peşin ödemeli ortağa tapusu verildikten sonra bu alacakların tahsili yoluna gidilmesi gerektiği (Kooperatifler Hukuku, Coşkun Mahmut, Seçkin Yayınları, 1.Bası, syf 140-141) belirtilmiştir.
Bu doğrultuda davacının peşin ödemeli ortak olduğu ve Mahkememizin 27/11/2018 günlü 2017/750 E., 2018/761 K. sayılı kararı sonucunda davacının dosya borcunu kapattığı ve borçsuz ortak olarak kabul edilmesi gerektiği, bu karardan sonra gerçekleşmiş ve ödenmeyen çevre gideri, altyapı bedeli ve genel yönetim giderinin bulunmasının tapu iptali ve tescil kararı verilmesine engel teşkil etmediği anlaşılmakla davacının tapu iptali ve tescil talebinin kabulü ile …. numaralı bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Her ne kadar davalı iflas idare memuru, davanın kabulüne karar verilmesi halinde KK.’nun 23. maddesinde değinilen eşitlik ilkesine aykırı olacağını beyan etmişse de, yükümlülüklerini yerine getiren ortağa tapunun verilmemesinin kanunun özüne aykırılık teşkil edeceği, davanın tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olduğu, davacının ortaklığının devam etmesi sebebiyle bedele hükmedilemeyeceği, davalı kooperatifin iflas etmiş olmasının da tapu iptali ve tescile engel teşkil etmeyeceği değerlendirilmekle ve ayrıca kooperatifin iflasının kesinleştiği 02/04/2013 tarihinden sonra 5 ortak (…, …, …., …., …. adına tapu düzenlendiği hususu da gözetilerek davalı yanın savunmalarına itibar edilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE ; … nolu bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın iflas şerhi hariç tüm takyidatları ile beraber davacı adına tapuya kayıt ve tesciline,
Kısa kararın İİK 28.md gereği … Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine,
2-Alınması gereken 22.200,75 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.366,20 TL harç ile 4.184,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 16.650,55 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 1.366,20 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı ile 4.184,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 5.594,60 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 66,80 TL tebligat ve posta gideri ile 1.400,00TL bilirkişi ücreti, 384,90 TL keşif harcı ile 70,00 TL keşif araç ücreti olmak üzere toplam 1.921,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 31.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/09/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza