Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/549 E. 2020/489 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/549 Esas – 2020/489
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/549 Esas
KARAR NO : 2020/489

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ: 09/10/2019
KARAR TARİHİ: 08/10/2020
K. YAZIM TARİHİ: 27/10/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı …Ltd. Şti tarafından müvekkili şirkete, … seri nolu 01/12/2018 düzenleme tarihli ve 8.460,00 TL bedelli çek verildiğini, ödeme günü geldiğinde müvekkili şirket tarafından çekin süresinde ibraz edildiğini ancak hesapta para olmaması nedeniyle davalı bankaca çek üzerine “karşılıksız” şerhi işlendiğini, çek üzerinde ödeme için ibraz edilmesi esnasında karşılıksız işlemi yapılırken banka tarafından Çek Kanunu 3. maddesine göre ödenmekle yükümlü olunan 2018 yılı için 1.600,00 TL çek yaprağı sorumluluk bedeli ödemesinin yapılmadığını, ödememe gerekçesi olarak ise dava dışı şirketin geçici mühlet kararı içerisinde olduğu ve “komiser onayı alınamadığının” belirtildiğini, bunun üzerine davalı banka hakkında Çek Kanunu’ndan doğan yükümlülüğünü yerine getirmesi için Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini ancak davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğunu beyan ederek, Ankara Batı İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyasında borçlu/davalı tarafından yapılan haksız ve kötüniyetli itirazın iptaline, takibin aynı şartlarla devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … Şti.’nin müvekkil banka aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine … A.Ş. tarafından 03/01/2019 tarihinde itiraz edildiğini, itiraz gerekçesi olarak husumet açısından, müvekkili Banka aleyhinde başlatılmış olan ilamsız icra takibinde, müvekkilinin borçlu sıfatına haiz olmadığından – pasif husumet ehliyeti bulunmadığından itiraz edildiğini, yetki açısından, hiç bir şekilde borcu ve ferilerini kabul etmek anlamına gelmemek kaydıyla Müvekkili Bankanın ikametgahının …/Beşiktaş İstanbul olması nedeniyle yetkili İcra Müdürlüğü ve Mahkemelerinin İstanbul (Çağlayan) adliyesi olduğunu, icra takibi yetkisiz icra dairesinde başlatıldığından yetkisizlik sebebiyle icra takibine itiraz edildiğini, esas açısından ise söz konusu çekin 03/12/2018 tarihinde Denizbank A.Ş. takas merkezine ibraz edildiğini, Denizbank A.Ş. takas merkezinin ”Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasından atanmış olan kayyum heyetinin onayı olmadığından işlem yapılamamıştır.” şerhi üzerine müvekkili Yapı ve Kredi Bankası’na müracaat edilmeden, Müvekkili Banka aleyhinde işbu icra takibi başlatıldığını, alacaklı olduğunu iddia eden hamil tarafından işbu çek müvekkil Banka’ya, bankanın sorumlu olduğu tutarın ödenmesi için ibraz edilmediğini, dava dışı …Ltd. Şti. hakkında Ankara… Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. Sayılı dosyası ile 20/11/2018 tarihinde 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiğini ve geçici konkordato komiseri kurulu görevlendirildiğini, yine aynı kararda …Ltd. Şti.’nin “tüm işlem ve kararlarının geçici konkordato komiseri kurulu onayından sonra geçerlilik kazanmasına” karar verildiğini, bu tür durumlarda artık bankanın ödeme için kendisine ibraz edilen çeklerde öncelikle komiser onayı aranmak zorunda olduğunu, konkordato komiserinin onayına tabi iken bu onay alınmadan keşide edilen çekler, ortada ödemeyi engelleyen bir mahkeme kararı olan çekler olduğunu, bu tür çekler ödeme için bankaya ibraz edildiğinde, bankanın karşılığı bulunsa dahi (çekin karşılıklı olduğunun kabulü anlamına gelmemekle birlikte) çekleri ödememesi gerektiğini, nihayetinde çekin ödenmesine mani olan hususun, çekin karşılığının bulunmaması değil ondan da önce konkordato davasında mahkeme tarafından verilmiş olan karar olduğunu, nitekim çekin karşılığı bulunsa dahi mahkeme kararı gereği komiser onayı bulunmadığı için yine ödeme yapılamayacağını beyan ederek, öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini, davacının alacak üzerinden % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, Denizbank A.Ş. ‘nin 16/07/2020 tarihli cevabi yazısı ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) aleyhine 17/12/2018 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 1.600,00 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 28/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 03/01/2019 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 09/10/2019 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, konkordato talebi kapsamında kendisine mühlet kararı verilen dava dışı keşideci tarafından verilen çekin davalı bankaya ibraz edildiği ve çekin karşılıksız çıkması nedeniyle bankanın sorumlu olduğu miktarı, konkordato geçici mühlet kararı gerekçe gösterilerek, haksız olarak ödemediği iddia edilmiştir. Davalı ise çek ibrazının müvekkili bankaya yapılmadığını, konkordato komiseri kurulunun onayının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir..
Davaya konu çekin takas sisteminden ibrazının sağlandığı, takas sistemindeki bankaların sistemle ilgili koşulları kabul etmiş olduğu, davalı bankanın sorumlu olduğu miktarı ödememekte haklı gerekçesinin bulunmadığı, keşideci hakkında konkordato kararı verilmiş olsa dahi bu kararın, davalı bankanın mevzuat gereği ödemekle yükümlü olduğu miktarın ödenmesine engel teşkil etmeyeceği, ayrıca davalı banka tarafından ödeme yapıldığı takdirde bu ödemenin daha sonra dava dışı şirketten talep edilebilecek olması karşısında, davalının sorumlu olduğu miktarı ödemesi gerektiği, banka ile dava dışı şirket arasındaki rücu ilişkisinin davacıyı bağlamayacağı sonuç ve kanaatine varılmış ve davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan icra takibine yönelik itirazının iptali ile takibin devamına,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 1.600,00 TL alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 109,29 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 64,89 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 44,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 95,20 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yargılamada yapmış olduğu 124,85 TL posta ve tebligat ücretinden oluşan yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 1.600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 08/10/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı