Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/533 E. 2020/121 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/533 Esas – 2020/121

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/533 Esas
KARAR NO : 2020/121

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2019
KARAR TARİHİ : 20/02/2020
K.YAZIM TARİHİ : 21/02/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; taraflar arasında 09/03/2016 tarihli adi yazılı iş yapım sözleşmesinin 1. Maddesinde yazılı işi, yüklenici olan müvekkili şirketin ifa ettiğini, aynı maddede iş bedeli olarak 144.000,00 TL kararlaştırıldığını, davalının ise bu iş karşılığında müvekkiline ödemesi gereken 94.000,00 TL’yi ödemediğini, bunun üzerine önce müvekkili şirket tarafından Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 05/09/2017 tarihinde bir ilamsız takip başlattığını, ödeme emrinin davalıya 07/09/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, fakat davalının yasal süresinde takibe itirazda bulunduğundan takip durdurulmuşsa da müvekkili şirketin o takipteki vekili tarafından şirkete itirazla ilgili herhangi bir bilgilendirmede bulunulmadığından yasal 1 yıllık süresi içinde itirazın iptali davası açılamadığını, davalıya müvekkiline olan borcunu ödemesine yönelik sözlü taleplerin olumsuz sonuçlandığından, öncelikle arabuluculuk müracaatında bulunulduğunu, bunun da olumsuz sonuçlandığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile, 94.000,00 TL asıl alacağın işlemiş 17.465,50 TL yasal faizi ile ve dava tarihinden sonra da işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; yetkili mahkemenin davalı müvekkilinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, bunun dışında huzurdaki davanın bir alacak davası olarak yöneltildiğinden ve bir sözleşmeden kaynaklandığından HMK 10. maddesi gereği sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceğini, taraflar arasında mevcut sözleşmenin ifa edileceği yerin de Keçiören ilçesi olduğunu, her halükarda huzurdaki dava açısından mahkememizin yetkili olmadığının ortada olduğunu belirterek yetki ilk itirazında bulunarak dosyanın yetkili ve görevli Ankara Adliyesi Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, davacı tarafından muaccel olmayan bir boçtan kaynaklı şekilde ilamsız icra takibine girişildiğini, müvekkilinin bedel borcunun henüz muaccel olmadığını, davacı şirketin sözleşmeden doğan ifa borcunu tamamıyla yerine getirmediğini, müvekkilnin temerrüdünün de söz konusu olmadığını, yapılan itiraz üzerine bu takibin durduğunu, davacı tarafın ifa edilmeyen bir işten kaynakı olarak kağıt üstünde olan ve gerçekte var olmayan sözde alacağın faiziyle birlikte tahsilini talep etmesinin haksız, dayanaksız, kötüniyetli olmasının yanında usule ve yasalara da aykırı olduğunu, davacı tarafın sözleşmeden kaynaklanan edimlerini süresinde yerine getirmediği gibi, kötüniyetli olarak davalı müvekkilinden haciz baskısıyla ödemeler aldığını beyan ederek, ivedilikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ve görevli olan Ankara Adliyesi Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, davanın esasına girilmesi durumunda ise haksız, dayanaksız, kötüniyetli usule ve yasalara aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, eser sözleşmesi nedeniyle iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Davalı tarafça süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmuş, yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğu ifade edilmiştir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 6. Maddesinde “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”, 10. Maddesinde ” Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. ” düzenlemelerine yer verilmiştir. Yasanın 17. Maddesinde de yetki sözleşmesi düzenlenerek “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemede açılır.” denilmektedir. Yasanın 18. maddesinde de, yetki sözleşmesinin geçerlik şartları açıklanmıştır. Somut uyuşmazlıkta, tacir olan taraflar, asıl sözleşmenin bir maddesi şeklinde, yani yetki şartı olarak, yetki sözleşmesi akdetmişlerdir. Yazılı sözleşmede, yetkili olmasını istedikleri mahkemeyi de bildirmişlerdir.
Davalının ikametgahı ile sözleşmede belirtilen işin ifa edileceği yerin de Ankara da olduğu açıktır. Davada, kesin yetki halinin söz konusu olmadığı da gözetilerek, davalının süresinde yaptığı yetki itirazı nedeniyle, iş bu davaya bakma yetkisinin, yetki sözleşmesi de gözetilerek Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğu sonuç ve kanaatine varılarak Mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı yanın yetki itirazının kabulü ile, mahkememizin HMK 6, 10 ve 17 maddeleri uyarınca yetkisizliğine,
2-Yetkili mahkemenin Ankara Ticaret Mahkemeleri olduğunun tespitine,
3-Karar kesinleştikten sonraki iki hafta süre içerisinde başvuru halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/02/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı