Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/526 E. 2020/545 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/526 Esas – 2020/545

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/526 Esas
KARAR NO : 2020/545

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 26/09/2019
KARAR TARİHİ: 27/10/2020
K.YAZIM TARİHİ : 20/11/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 23.11.2018 tarihinde …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazasında araçta bulunan müvekkilinin annesi …’ün vefat ettiğini, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, aracın şirket aracı olup, çalışanları işyerine getirip götürmek için kullanıldığını, müvekkilinin halen ilköğretim 4. sınıf öğrencisi olduğunu, babasının cezaevinde olduğunu, annesinin kaybı ile de hayattaki en büyük desteğini yitirdiğini beyan ederek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik;1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 14/09/2020 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve talebini 55.359,88 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı sigorta şirketi vekili tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyası, Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kaydı, SGK kayıtları, davacının ekonomik ve sosyal durum tespiti, davacıya ve müteveffaya ait nüfus kaydı, … plakalı aracın 23/11/2018 tarihi itibariyle geçerli sigorta poliçesi ve hasar bilgileri, 07/09/2020 tarihli hesap bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
23.11.2018 tarihinde dava dışı sürücü… ın sevk ve idaresindeki… plakalı araç ile …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın karıştığı çarpışması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiş ve … plakalı araçta yolcu olan bulunan … hayatını kaybetmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Müteveffanın çocuğu olan davacı zarar gören, anılan yasa hükümleri gereği davalıdan talepte bulunmuştur. Davalı sigorta şirketi … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenleyen firmadır. Davacı tarafından davalı sigorta şirketine dava açılmadan önce başvuruda bulunulduğu, kısmi ödeme alındığı görülmüştür.
Olayla ilgili olarak Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyası kapsamında yargılama yapılmış olup; soruşturma aşamasında alınan ve hükme esas olan kusur raporunda, kazaya karışan sürücülerin alkollü olmadıkları , yolcuların kemer takıp takmadıkları ile ilgili tespit bulunmadığı, … plakalı araç sürücüsü … in şerit tecavüzü nedeniyle asli kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü… ın kusurunun bulunmadığı kanaati bildirilmiştir. Bu rapor ile yapılan tespitler olayın oluşuna uygun görüldüğünden, usul ekonomisi gereği, mahkememizce tekrar inceleme yapılması gerek görülmemiş ve bu rapordaki tespitler hükme esas alınmıştır.
Tazminat hesabına yönelik olarak alınan bilirkişi raporunda ise; sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve ölüm halinde şahıs başına azami teminat limitinin 360.000,00TL olduğu, teminat limiti kapsamında davalı sigorta şirketince davacı vekiline 07.03.2019 tarihinde 168.661,96TL ( ödenen miktarın hangi hak sahibi için ne kadar olduğunun dosya kapsamından tespit edilemediği) ve Sigorta Tahkim Komisyonunun 2019/28883 E. 2019/71922 K sayılı kararına istinaden Ankara … İcra Müdürlüğünün…sayılı dosyasına 33.266,69TL asıl alacak-tazminat ödemesinde bulunulmakla, bakiye poliçe limitinin; 360.000,00(168.661,96 + 33.266,69)= 158.071,35TL olduğu, davalı sigorta şirketinin 09.08.2019 tarihinde temerrüdünün oluştuğu, müteveffa …’ün hak sahiplerinden davacı oğlu küçük …’ün; 18 yaş kabulüne göre 33.013,52TL, 25 yaş kabulüne göre 55.359,88TL tutarında destekten yoksun kalma nedeniyle oluşan maddi zararının bulunduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamına ve yukarıdaki açıklamalara göre; davacının annesinin ölümü nedeniyle uğradığı zarardan kazaya neden olan aracı ZMMS poliçesi ile sigortalayan sigorta şirketinin sorumlu olduğu, müteveffanın olayda müterafik kusuru bulunduğuna dair delil olmadığı anlaşıldığından, destek yaşının 25 yaş olduğunun kabulü ile davanın bu yöndeki hesaplamaya göre kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE 55.359,88 TL Destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan 09/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 3.781,63 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Suç üstü ödeneğinden karşılanan 123,70 TL tebligat ve posta gideri ile 600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 723,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 7.996,78 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Zorunlu arabuluculuk görüşmesi sırasında davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2019 yılı AAÜT nin 16/1-c maddesi uyarınca 750,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.27/10/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı