Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/513 E. 2020/622 K. 02.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/513 Esas – 2020/622

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/513
KARAR NO : 2020/622

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Genel Kurul Kararlarının İptali
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ: 02/12/2020
K.YAZIM TARİHİ: 04/12/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvikkilinin davalı şirketin %20 pay oranına sahip kurucu ortaklarından olduğunu ve kardeşleri …, … ve … ile şirketi birlikte kurduklarını, …’ın ilkokul mezunu olup atölyede motor ve şanzıman tamiri yaptığı, şirket idaresini ise iktisadi idari bilimler mezunu olan ağabeyi …’a bıraktığı ve bu sebeple idari işlere hiç karışmadığı, ilerleyen zamanda …’ın çocukları … ve …’ı yönetici pozisyonuna getirmesi ve sınırsız yetki tanıması ile kardeşler arasında mali ve idari bilgi paylaşımı azaldığını, devam eden yıllarda şirketin hiç kâr etmediği gerekçesiyle kâr dağıtımı yapılmadığını, müvekkiline şirketin mali durumu hakkında bilgi verilmediğini, şirkete ait bilanço kar/zarar hesaplarının gerçeği yansıtmadığını, aralarında ihtilaf çıktığını belirterek, davalı şirketin 23.06.2019 tarihli tarihli davalı şirketin 2018 yılı Genel Kurul Toplantısında alınan finansal tabloların onaylanması, müdürlerin ibrasını, karın kullanma şekli ve karın sermayeye ilave edilmesi, davacının ortaklıktan çıkarılması için dava açılması yönünde yetki verilmesi konulu 1, 2, 3, 4, 5 ve 7 nolu kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının, şirketin her türlü eylem, işlem ve faaliyetlerini kötü niyetli olarak yargıya taşıdığını ve davalı tarafın faaliyetlerini sekteye uğrattığını, davacının her davada aynı talepleri ileri sürdüğünü, bu taleplerin haksız ve kötü niyetli olduğu ve reddi gerektiğini, şirket ortaklarından …’ın eğitim ve mesleki tecrübesi gereği mali ve idari işleri üstlendiği, davacı dahil dört ortağın şirkette ortak ve müdür sıfatına haiz olduğunu, şirket aile şirketi olarak kurulduğu için ortakların çocuklarının şirkette çalıştırılmasının doğal olduğunu, …’ın çocukları olan …’ın yüksek makine mühendisi, …’ın ise mali müşavir olduğu ve şirkette kendilerini ispatladıktan sonra yetkili kılındıklarını, davacının kızı olan …’ın daha hızlı yetişmesi için genel müdürle çalıştırıldığı fakat …’ın kendi çıkarlarını gözeten disiplinsiz davranışlarının olduğu işten çıkarılması gerektiği halde görevine son verilmediğini, kendisinin hala şirket çalışanı olup maaş aldığını, davacı tarafın müdür sıfatına sahip olduğu için muhasebe kayıtlarım öğrenmesi için kızına ihtiyacı olmadığını, istediği zaman öğrenebileceğini, davacının oğlu …’ın bir dönem şirkette çalıştığını, şirketin imkanlarını kullanarak kendi adına araç alım satımı yaptığını, halihazırda davalı şirketin izni olmadan şirketin adresini göstererek davalı şirketle aynı faaliyet almana sahip şirket kurduğunu, davacı tarafın iptalini talep ettiği 23.06.2019 tarihli 2018 yılı genel kurulunda alman kararların iptalini talep ettiği fakat dilekçesinde dayandırdığı sebeplerin 2018 yılı faaliyet ve işlemleriyle ilgisinin olmadığını, hukuki mesnetten yoksun ve somut gerekçelerden uzak olduğunu, davacı taraf ihtarname çekerek şirket kayıtlarını incelemek için beyanda bulunduğu, davalı tarafın da 2018 yılı faaliyet raporlarım incelenmek üzere hazır tutulduğu bilgisinin davacı tarafa iletildiğini, fakat davacı yanın incelemek üzere ne şirkete geldiği ne de bilgi ve belge talebinde bulunduğunu, davacı tarafın şirkette kendisine ait odası olduğu ve her zaman bilgi alma imkanına sahip olduğunu, davacı tarafın şirketi zor duruma sokmak ve ortaklan bezdirmek için dava açtığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Davalı şirkete ait ticaret sicil özeti, genel kurulu tutanağı, hazirun cetveli, ve gündeme ilişkin belgeler, tanık beyanları, 16/10/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davacının ortağı olduğu davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinin 23.06.2019 tarihli genel kurulunda alınan 1, 2, 3, 4, 5 ve 7 numaralı kararların TTK 445, 446 ve ilgili maddeleri gereğince iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin 23.06.2019 tarihli davalı şirketin 2018 yılı Genel Kurul Toplantısının gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Davacı söz konusu toplantıda alınan 1, 2, 3, 4, 5 ve 7 numaralı genel kurul kararlarının iptalini talep etmiştir.
Bu itibarla, iptali talep edilen kararlar ve bu kararlara ilişkin değerlendirmeler aşağıda yapılmıştır.
Dava konusu edilen davalı şirketin 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 1 numaralı kararında; Genel Kurul tutanaklarının imzalanması için toplantı başkanlığına yetki verilmesi 400 olumlu oy ve 100 olumsuz oya istinaden oy çokluğu ile kabul edildiği, …’ın mali verilerin incelemeye açılmadığı, toplantıda hükümet komiseri bulunmadığı ve inceleme için verilen sürenin yeterli olmadığı gerekçesiyle olumsuz oy kullandığı, görülmüştür.
Davalı şirket bir limited şirket olup, limited şirketlerde bakanlık komiseri bulundurulması zorunluluğu bulunmamaktadır. Ayrıca, genel kurulda azınlığın talebi üzerine yalnızca finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların görüşülmesi ertelenebilmekte olup, tüm gündem maddelerinin ertelenmesi söz konusu olmamaktadır. Uyuşmazlığa konu Genel Kurul Toplantısının 1. maddesi ise “toplantı açılışı ve gündemine” ilişkin olduğu…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…anlaşıldığından, Genel Kurul Toplantısının 1 nolu maddesinin iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Dava konusu edilen davalı şirketin 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 2 numaralı kararda; 2018 Faaliyet Raporunun okunduğu ve müzakere edildiği, …’ın mali verileri inceleyemedikleri gerekçesiyle kabul etmediğini beyan ettiği, 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alman 3 numaralı kararda; 2018 yılı Bilanço Kâr-Zarar hesaplarının okunduğu, müzakere edildiği, 400 olumlu 100 olumsuz oya istinaden oy çokluğu ile ibra edildiği, …’ın mali verileri inceleyemediği gerekçesiyle olumsuz oy kullandığı, 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 4 numaralı kararda; kâr dağıtımı hususunda kâr dağıtımı yapılmayacağına ilişkin raporun okunup müzakere edildiği, kar dağıtımı yapılmamasına 400 olumlu 100 olumsuz oya istinaden oy çokluğu ile karar verildiği, …’ın mali verileri inceleyemediği ve kârın dağıtılması gerektiği gerekçesiyle olumsuz oy kullandığı, muhalefet şerhini de toplantı tutanağına geçirttiği, 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 5 numaralı kararda; 2018 yılı müdürler kurulu üyelerinin oy çokluğu ile ibra edildiği, …’ın tüm ibralarda olumsuz oy kullandığı ve mali verileri inceleyemediği gerekçesiyle kabul etmediğini beyan ettiği görülmüştür.
Davalı şirketin 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantı Tutanağının 1. maddesinde, davacı … tarafından şirkete ait mali verilerin incelemeye açılmamış olması nedeni ile genel kurulun ertelenmesi talep edilmiştir. Yine, davacı şirket ortağı tarafından Genel Kurul gündeminin 2, 3, 4 ve 5. maddelerine mali verileri inceleyemediği gerekçesi ile muhalefet şerhi beyan edilmiş ve olumsuz oy kullanılmıştır. Davacı tarafından yukarıda sayılan her bir madde için muhalefet şerhi toplantı tutanağına kaydettirilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Toplantının ertelenmesi” başlıklı 420/1. maddesi: “(1) Finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular, sermayenin onda birine, halka açık şirketlerde yirmide birine sahip pay sahiplerinin istemi üzerine, genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın, toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılır. Erteleme, 414 üncü maddenin birinci fıkrasında yazılı olduğu şekilde pay sahiplerine ilanla bildirilir ve internet sitesinde yayımlanır. İzleyen toplantı için genel kurul, kanunda öngörülen usule uyularak toplantıya çağrılır.”
Yukarıda yer alan hüküm Limited Ortaklıklar bakımından da uygulanmaktadır. TTK 420. maddesi uyarınca, azınlık tarafından finansal tabloların onanması hakkındaki görüşmelerin ertelenmesi istemi üzerine genel kurulun takdir hakkı olmaksızın görüşmeler ertelenmektedir.
Azlık bu hakkını kullanırken talebini genel kurula açık bir şekilde iletmelidir. Ayrıca, bu istemin finansal tabloların müzakeresine ilişkin gündem maddesine geçilmeden yapılması gerekmektedir. Azlığın bu hakkını kullanırken herhangi bir gerekçe göstermesi zorunluluğu bulunmamaktadır.
TTK 420. maddesinde açıkça ifade edildiği gibi, azınlığın talebi üzerine, sadece finansal tabloların görüşülmesi değil onunla bağlantılı diğer gündem maddelerinin de görüşülmesi ertelenmektedir. Bunun sonucu olarak, öncelikle karın belirlenmesi ve dağıtılmasına ilişkin gündem maddelerinin görüşülmesi de ertelenmektedir. Çünkü kar, görüşülmesi ertelenen finansal tablolara göre karara bağlanacaktır. Yine Müdürlerin yıllık raporu da görüşülemeyecektir. Finansal tablolara dayanak olarak hazırlanan yıllık raporun görüşülmesi ve hem finansal tablolara hem de yıllık rapora dayalı olarak verilecek ibra kararının da genel kurul tarafından görüşülemeyeceği anlaşıldığından, davacının 23/06/2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 2, 3, 4 ve 5 nolu kararların iptali isteminin kabulü ile, bu kararların iptaline karar verilmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Dava konusu edilen davalı şirketin 23.06.2019 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 7 nolu kararda; şirket ortağı …’ın haklı sebeplerle şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması ve Müdürler Kuruluna dava açma yetkisi verilmesi görüşüldüğü ve çıkarma gerekçeleri hakkında bilgi verildiği, 400 olumlu 100 olumsuz oya karşılık oy çokluğu ile kabul edildiği, …’ın olumsuz oy kullandığı anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nm “Çıkarma” başlıklı 640. maddesi: “(1) Şirket sözleşmesinde, bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkarılabileceği sebepler öngörülebilir. (2) Çıkarına kararına karşı ortak, kararın noter aracılığıyla kendisine bildirilmesinden itibaren üç ay içinde iptal davası açabilir. (3) Şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararıyla haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılması hâli saklıdır.” hükmüne amirdir.
TTK 640/III hükmüne göre, ortaklığın istemi üzerine ortağın mahkeme kararıyla haklı sebebe dayanılarak ortaklıktan çıkarılması mümkündür. Kararı verecek organ ise Genel Kuruldur.Genel Kurul bu karan TTK 621/I’deki ağırlaştırılmış yeter sayılar ile alacaktır.
Dava konusu uyuşmazlıkta, şirket ortağı …’ın haklı sebeplerle şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması ve Müdürler Kuruluna dava açma yetkisi verilmesinin görüşüldüğü, ayrıca çıkarma gerekçeleri hakkında bilgi verildiği, görüşülen hususların 400 olumlu 100 olumsuz oya karşılık oy çokluğu ile kabul edildiği, …’ın olumsuz oy kullandığı anlaşılmıştır.
Dava konusu edilen 7 numaralı karar, davacının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin Müdürler Kuruluna dava açma yetkisi verilmesi ile ilgilidir. Anılan kararın toplantıda bulunanların %80 çoğunluğu ile alındığı ve gerekli karar nisabının sağlandığı anlaşıldığından Genel Kurul Toplantısında alınan 7 nolu kararın iptali isteminin reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 23/06/2019 tarihli genel kurulda alınan 2, 3, 4 ve 5 nolu kararların İPTALİNE,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40TL peşin harç, 44,40TL başvurma harcı ve 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 95,20TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacının kendisiti vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir edilen 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 76,35TL tebligat ve posta gideri ile 800,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 876,35TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 438,17TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
e-imza e-imza e-imza e-imza

6-Davalı tarafından sarf edilen 30,00TL tebligat ve posta giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 15,00TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, artan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
7-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair; davacı ve vekili ile davalı şirket vekilinin yüzlerine karşı İstinaf kanun yolu açık olmak üzere ( kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle İstinaf kanun yoluna başvurabileceği, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı ) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/12/2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza