Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/508 E. 2020/120 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/508 Esas – 2020/120

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/508 Esas
KARAR NO : 2020/120

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2019
KARAR TARİHİ : 20/02/2020
K.YAZIM TARİHİ : 27/02/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili yönetimin alışveriş merkezindeki asansör ve yürüyen merdivenlerdeki bir kısım problemlerin giderilmesi için 11/04/2018 ve 27/04/2018 tarihli yönetim toplantısında karar aldığını ve … As. ve Yür. Merd. Sis. Otom. Ltd. Şti. ile bu işler için anlaşıldığını, buna istinaden karşı tarafa ait faturalarda yazılı malzeme ve işler için fatura bedellerinin eksiksiz olarak kendisini şirket yetkilisi olarak tanıtan davalıya ödendiğini, bununla birlikte asansör ve yürüyen merdivenlerdeki aksaklık-arızaların aynen devam ettiğini, hatta eskiye nazaran daha kötü duruma geldiğini, …. Şti. tarafından üstlenilen işlerin eksiksiz ve hatasız bitirilmediğinden asansör ve yürüyen merdivenlerin kullanılamadığını, kullanılması halinde hergün yüzlerce kişinin uğrak yeri olan Avm’de kaza yaşanması ve ciddi zararların doğmasının da ciddi bir risk oluşturduğunu, dolayısıyla bu durumun müvekkilini ciddi zararlarının doğmasına sebep olduğunu, bu durumların yaşanması üzerine Ankara Batı …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası ile ileride ikame edilecek eda davalarına dayanak oluşturmak üzere tespit yapıldığını ve rapor alındığını, işbu raporda ödeme ve fatura konusu tamir, onarım ve bakımların hiç yapılmadığının tespit edildiğini, müvekkili yönetimin …. Şti. ile anılan problemler yaşanmasına rağmen anlaşmadan doğan yükümlülüklerini yerine getirmek üzere şirket tarafından düzenlenen faturaların bedellerinin 198.503,50 TL’lik kısmını banka yoluyla, 7.500,00 TL’sini ise çek ile kendisini şirket yetkilisi olarak tanıtan …’a ödemeye devam ettiğini, müvekkilinin yapılan anlaşmada üzerine düşeni yerine getirmesine rağmen karşı tarafın edimlerini ifa etmemesi neticesinde Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ödediği bedellerin iadesi için ilamsız icra yoluna başvurulduğunu, davalı tarafın anılan takibe itiraz ettiğini beyan ederek, davalı borçlunun Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takipte borca itiraz ederek takibin haksız olarak durmasına sebep olduğu için itirazın iptali ile takibin devamına, alacak likit olduğu için asıl alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı …, davacı şirket ile hiçbir ticari ilişkisi olmadığını, kendisinin götürü usulü asansör ve yürüyen merdiven bakımları yaptığını, 2018 yılında görevde olan davacı yönetimin talebi doğrultusunda ve Avm müdürünün denetiminde daha önce de iş yaptığı firma vasıtasıyla dönem dönem alışveriş merkezinin yürüyen merdivenlerine bakım yaptığını, bu bakım çalışmalarını götürü usulü olarak dosyada mevcut olan belgelerde de adı geçen …. Şti.’ye yaptığını, ancak bu firmanın ne sigortalı bir çalışanı ne de yetkilisi olduğunu, bu dönemde ülkedeki ekonomik kriz nedeniyle firmanın piyasaya olan borçları yüzünden fatura bedellerinin bir kısmının 2018 yılında görevde olan eski yönetim tarafından, bir kısmının da 2019 yılında göreve gelen şu anki davayı açan yeni yönetim tarafından hesabına yatırıldığını, bu bedelleri çekip ilgili firmaya ilettiğini, daha sonra da tarafına yürüyen merdiven veya başka bir sebeple hiçbir talep olmadığını ve alışveriş merkezi ile hiçbir ticari bağlantısı olmadığını, bahsi geçen yürüyen merdiven bakımlarının 2018 yılında görevde olan yönetim kurulu ve adını sonradan öğrendiği …’ın onayı ile yapıldığını, tüm süreçlerin yönetim kurulu ve Avm müdürünün denetimi ve onayı ile gerçekleştiğini, bu yatırılan bedellerin tamamının tek seferde değil parça parça yatırıldığını, hizmet alınmadığı iddia edilmekte ise de bu paraları kendisinin hesabına eski yönetim ve yeni yönetimin neden yatırdığını, iddia edildiği gibi herhangi bir hizmet alınmadığı söz konusu olmadığını, bu çalışmaların her birinin yönetimin kontrolünde gerçekleştiğini, alışveriş merkezi ile hiçbir anlaşma yapmadığını, kendisine atfedilen ve iddia edilen konuların hiçbirini kabul etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası, davalıya ait ticaret sicil kaydı ve vergi dairesi kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; asansör bakım işi nedeniyle davalıya yapılan ödemelerin işin gereği gibi ifa edilmemesi sebebine dayalı iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki davada; davacı tarafından, davalıya yapılan ödemelerin iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmiştir. Mahkememizce, ilgili vergi dairesi ile yapılan yazışma sonucunda davacının ticari faaliyetinin bulunmadığına yönelik olarak verilen cevap ile davalının ön inceleme duruşmasında alınan beyanlarından tacir olmadığı anlaşılmıştır. Dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmakla görevli mahkeme Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğundan, mahkememizin HMK 114/1-c , 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/02/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı