Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/483 E. 2021/7 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/483 Esas – 2021/7
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/483
KARAR NO : 2021/7

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/09/2019
KARAR TARİHİ : 14/01/2021
K. YAZIM TARİHİ : 21/01/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile … arasında 15.10.2014 tarihli ve 200.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme kapsamında kredi müşterisine ticari krediler kullandırıldığını, sözleşmenin ilgili hükümleri gereğince kredi hesabının kat edildiğini, Gebze … Noterliği aracılığıyla kredi müşterisine 26.02.2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderilmek suretiyle banka alacağının ödenmesinin talep edildiğini, ihtarnameden olumlu sonuç alınamadığını, bunun üzerine borçlu hakkında Kızılcahamam İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, kredi müşterisi borçlunun takip konusu borca haksız yere itirazda bulunduğunu, takip konusu borç ödenmediği gibi borçlular tarafından ödeme planı teklif edilmediğini, sözleşmede imzası bulunan davalının takip konusu borcun tamamından sorumlu olduğunu, uygulanması talep edilen temerrüt faizi oranının mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygun olarak belirlendiğini beyan ederek borcun tamamına yönelik itirazın iptaline, takibin devamına, % 20’den aşağı olmamak üzere davalı takip borçlusunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğine karşın davalının davaya yazılı olarak cevap vermediği görülmüştür.
GEREKÇE :
Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Kızılcahamam İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Taraf delilleri toplandıktan sonra dosya kapsamı ve ekleriyle davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bankacı bilirkişiden 26/06/2020 tarihli ön rapor ile 04/11/2020 tarihli rapor alınarak dosyaya kazandırılmıştır.
Mahkememizce iddia, benimsenen 04/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir:
Davacı banka ile davalı … arasında 15/10/2014 tarihli ve 200.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, kredi müşterisi davalının menfaatlerine aykırı sayılabilecek sözleşme hükümleri hakkında sözleşme öncesi bilgilendirildiği, takip konusu alacağın artı para kredisi ve bizcard kredisine dayandırıldığı anlaşılmıştır.
Hesap hareketlerine göre 28.12.2018 tarihi itibarıyla hesap bakiyesi 5,10 TL’dir. 31.12.2018 tarihinde 90,64 TL tutarında faiz tahakkuk ve tahsilinden sonra kredi risk bakiyesi 85,54 TL’ye yükselmiştir. Aynı tarihte 4,53 TL tutarında vergi tahakkuk ve tahsilinden sonra ise kredi risk bakiyesi 90,07 TL düzeyinde gerçekleşmiştir. Aynı risk bakiyesi üzerinden 03.04.2019 tarihinde takip hesabı açılmıştır. Davacı takip alacaklısı banka, anapara riskinin kapandığını kabul etmiş, yalnızca faiz ve gider vergisi üzerinden takip talebinde bulunmuştur. Anapara kapandıktan sonra faiz ve gider vergisi kalemine ayrıca faiz işletilemeyeceği ve vergi tahakkuk ettirilemeyeceği için hesap hareketleriyle tespit edilen faiz ve vergi bakiyeleri üzerinden alacak hesaplaması yapılması gerekmektedir.
…’a tahsis edilmiş bulunan ticari kredi kartına ilişkin olarak 28.02.2019 hesap kesim ve 05.03.2019 son ödeme tarihli hesap özetine göre toplam dönem borcu 13.752,70 TL’dir. …’a tahsis edilmiş bulunan diğer bir ticari kredi kartına ilişkin olarak 01.03.2019 hesap kesim ve 06.03.2019 son ödeme tarihli hesap özetine göre toplam dönem borcu 17.580,29 TL’dir. Davacı takip alacaklısı banka, ticari kredi kartlarından kaynaklanan alacağını kredi kartı ekstreleriyle ispat etmiştir.
Davacı banka, davalıya gönderdiği 22.02.2019 keşide 26.02.2019 noterlik onay tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamede, banka ile kredili müşteri … arasında akdedilen sözleşme kapsamında kredi müşterisine krediler kullandırıldığını, sözleşme gereğince 22.02.2019 tarihi itibarıyla kredi ilişkisinin kesildiğini, kredinin kesildiği tarihe kadar hesaplanan ve hesap özetinde ayrıntısı verilen banka alacağının (31.406,05 TL) noter ihtarname masrafı ile birlikte 7 gün içinde ödenmesi gerektiğini, ödeme yapılmaması halinde ihtarname tarihinden ödeme tarihine kadar geçecek günlere ait temerrüt faizi, BSMV ve bilcümle masrafları ile birlikte toplam alacağın tahsilini teminen muhatap hakkında kanuni takibe geçileceğini ihtaren bildirmiştir.
Kızılcahamam İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında kredi müşterisi … hakkında 17.04.2019 tarihinde genel haciz yoluyla icra takibi başlatan …A.Ş. fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması, tahsilde tekerrür olmaması ve TBK. m. 100 gereğince kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara sayılması kaydıyla takip tarihinden tahsil tarihine kadar asıl alacak miktarına yıllık % 54 oranında işleyecek temerrüt faizi, temerrüt faizinin gider vergisi, avukatlık ücreti, icra harç ve masraflarıyla birlikte asıl alacak 28.893,77 TL, işlemiş faiz 3.789,28 TL, gider vergisi 189,46 TL, masraf 105,08 TL olmak üzere toplam 32.977,59 TL alacak kalemlerinin tahsilini talep etmiştir. Ödeme emri, takip borçlusuna 19.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Takip borçlusu vekili, 22.04.2019 havale tarihti dilekçeyle borcun tamamına itiraz etmiş, 22.04.2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verilmiş, eldeki davan 13.09.2019 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Uyuşmazlığın temelini, takip tarihi itibarıyla davacı bankanın davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağın miktarının asıl alacak ve fer’ileriyle birlikte belirlenmesi oluşturmaktadır.
Genel Kredi Sözleşmesi bankacılık işi olup TTK. ’nın 4’üncü maddesi gereği ticari iş niteliğindedir. Aynı Yasanın 8. maddesine göre; ticari işlerde temerrüt faizi oranı serbestçe belirtebilecektir. Bu durumda, TBK 88 ve 120. madde bükümlerinin ticari işler bakımından uygulanabilirliği bulunmamaktadır.(Yargıtay 19.HD. 14.03.2013, 2013/10777 Esas ve 2013/14096 Karar)
Hesap hareketlerine göre 28.12.2018 tarihi itibarıyla hesap bakiyesi 5,10 TL’dir. 31.12.2018 tarihinde 90,64 TL tutarında faiz tahakkuk ve tahsilinden sonra kredi risk bakiyesi 85,54 TL’ye yükselmiştir. Aynı tarihte 4,53 TL tutarında vergi tahakkuk ve tahsilinden sonra ise kredi risk bakiyesi 90,07 TL düzeyinde gerçekleşmiştir. 03.04.2019 tarihinde 90,07 TL üzerinden takip hesabı açılmıştır. Banka, anapara riskinin kapandığını kabul ettiğine göre söz konusu risk bakiyesi (90,07 TL), 85,54 TL tutarında işlemiş faiz ile faizin % 5,00’i oranındaki 4,53 TL tutarındaki gider vergisinden (BSMV) oluşmaktadır. Anapara risk bakiyesi tamamen kapanmıştır. Bu nedenle, faiz ve gider vergisinden oluşan risk bakiyesine ayrıca faiz işletilmesi ve gider vergisi tahakkuk ettirilmesi imkân dahilinde değildir. Şu halde, anılan risk bakiyesi bakımından takip tarihinden önceki dönem için faiz ve vergi hesaplaması yapılmasına gerek kalmamıştır.
Her iki kredi kartına ilişkin toplam asıl alacak bakiyesi 30.608,29 TL’dir. Davacı takip alacaklısı bankanın talep ettiği asıl alacak miktarı ise 28.893,77 TL’dir. Taleple bağlılık ilkesi gereği daha düşük düzeydeki asıl alacak miktarının esas alınması gerekir. Şu halde, davacı takip alacaklısı bankanın hak kaybına uğramaması bakımından asıl alacak bakiyesinden artan meblağ işlemiş faize sayılacaktır. Gecikme bildirim ücreti, toplam dönem faizi ve gecikme faizi de asıl alacak dışında yer aldığından söz konusu meblağların işlemiş faiz kalemine dahil edilmesi gerekir.
Kurumsal (ticari) kredi kartlarında azami faiz oranlarının TCMB tarafından tespit edilen faiz oranlarını geçmeyeceğini belirten 2013/10 sayılı TCMB tebliği 05.08.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Tebliğ hükümlerinin ticari kredi kartına ilişkin hesaplama döneminde (14.03.2019-17.04.2019) gözetilmesi gerekir. Anılan hesaplama dönemi, gecikme faizi başlangıç tarihinde başlayıp takip tarihinde sona eren dönemi ifade etmektedir.
Kredi Kartı işlemlerinde 2018 Yılı Dördüncü Çeyreğinde Uygulanacak Azami Faiz Oranlarına İlişkin 16.09.2018 tarih ve 2018/40 sayılı TCMB Basın Duyurusu ile 29.12.2018 tarih ve 2018/51 sayılı TCMB Basın Duyurusuna uyannca 14.03.2019-31.03.2019 döneminde uygulanması gereken aylık gecikme faiz oranı % 2,75’tir. Buna göre yıllık azami gecikme faiz oranı % 33,00’tür.
Kredi Kartı işlemlerinde 2019 Yılı İkinci Çeyreğinde Uygulanacak Azami Faiz Oranlanna İlişkin 2019/14 sayılı TCMB Basın Duyurusu uyarınca 01.04.2019-16.04.2019 döneminde uygulanması gereken aylık azami gecikme faiz oranı % 2,65’tir. Buna göre yıllık azami gecikme faiz oranı % 31,80’dir.
Bilirkişi tarafından, kredi kartı alacağından kaynaklanan faiz hesaplaması söz konusu olduğu için genel bankacılık uygulamaları gözetilmek suretiyle bölen katsayısı 36.500,00 yerine 36.000,00 olarak esas alınarak, artı para kredisi (ticari kredili mevduat hesabı) bakımından işlemiş faiz (85,54 TL) ile gider vergisi (4,28 TL) de dikkate alındığında toplam işlemiş faiz 3.400,63 TL ve toplam gider vergisi 170,03 TL olarak hesaplanmıştır.
Tüm bu açıklamalar neticesinde; davacı takip alacaklısı bankanın Kızılcahamam İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki takip tarihi (17/04/2019) itibarıyla davalı takip borçlusundan 28.893,77 TL asıl alacak, 3.400,63 TL işlemiş faiz, 170,03TL BSMV ve 105,08 TL masraf (ihtarname masrafı) olmak üzere toplam 32.569,51 TL alacaklı olduğu ve dolayısıyla davalının belirtilen miktarlar yönünden takibe yönelik itirazında haksız olduğu, hesaplanan 28.893,77 TL tutarındaki asıl alacak miktarına takip tarihi olan 17/04/2019 tarihinden itibaren yıllık % 31,08 ve dönemlere göre değişken TCMB kredi kartı azami gecikme faiz oranları üzerinden faiz işletilebileceği ve faizin % 5,00’i oranında gider vergisi tahakkuk ettirilebileceği sonuç ve kanaatine varılmış, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen asıl alacak tutarı üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; Davalının, Kızılcahamam İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla başlatılan takibin 28.893,77 TL si asıl alacak, 3.400,63 TL si işlemiş faiz, 170,03 TL si BSMV ve 105,08 TL si masraf olmak üzere toplam 32.569,51 TL lik alacak kesimine yönelik itirazının iptaline, takibin 28.893,77 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %31,08 ve dönemlere göre değişken TCMB Kredi Kartı azamı gecikme faizi oranları üzerinden temerrüt faizi ve bu faizin %5,00’i oranında BSMV işletilmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, davalının itirazında haksız olduğu 28.893,77 TL alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.224,82 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 398,29 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.826,53 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 398,29 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 6,40 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 449,09 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 700,00 TL bilirkişi ücreti, 111,55 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 811,55 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 801,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olanan 4.885,42 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.14/01/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza