Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/464 E. 2021/245 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/464 Esas – 2021/24
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/464 Esas
KARAR NO : 2021/245

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/09/2019
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
K.YAZIM TARİHİ : 03/05/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili; davalının sürücüsü olduğu … plakalı aracın 28.06.2014 tarihinde sebebiyet verdiği kaza sonucunda … ve …’ın yaralanarak malul kaldığını, … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli bir Zorunlu Malı Mesuliyet (trafik) Sigorta poliçesi olmadığından, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. Maddesi ve … Yönetmeliğinin 9. maddesi uyarınca, kazada yaralanarak malul kalan … ve … tarafından ikame olunan dava neticesinde Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. … K. sayılı ilamı gereği davacı müvekkili tarafından 31.10.2018 tarihinde 5.251,32 TL ilam harcı ödenmek zorunda kalındığını, … tarafından yapılan başvuru neticesinde Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin 2018-E/7684 K-2018//46645 sayılı kararı gereği Ankara …. İcra Müdürlüğü … sayılı dosyasına 16.11.2018 tarihinde 21.269,99 TL tazminat ödendiğini, anılan yasa ve yönetmelik uyarınca, …na yapılan ödemeler için zarara neden olanlara (aracın işletenine, sürücüsüne ve diğer sorumlulara) rücu hakkı tanındığını, ilgili mevzuat uyarınca ödenen toplam 26.521,31 TL tazminatın ve harcın ödeme tarihlerinden itibaren işleyen faizi ile birlikte; kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın maliki … ve sürücüsü …’tan tahsili için Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ancak, davalıların borca itiraz ettiğini beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, davacı vekili tarafından sunulan ödeme belgeleri, 19/01/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; trafik kazası nedeniyle zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmadığından davalı yararına davacı tarafından yapılmış ödemelerin rücuan tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu resen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki davada; trafik kazası nedeniyle zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmadığından davalı yararına davacı tarafından yapılmış ödemelerin rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmiştir.
Dosya arasında bulunan trafik kaza tespit tutanağından kazaya karışan … plakalı aracın ticari bir araç olmadığı, hususi bir araç olduğu, dosya kapsamından ise davalının gerçek kişi olduğu ve tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı … zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmayan davalının sürücüsü olduğu aracın neden olduğu kazada yaralanan şahıslara ödediği tazminatı, haksız fiilden sorumlu olan araç sürücüsü davalıdan rücuan talep etmektedir. Yargıtay 20 HD.nin 23.01.2017 Tarih ve 2016/11796-2017/343 sayılı; 23.01.2017 Tarih ve 2016/13991-2017/368 sayılı; Yargıtay 17.HD.nin 29.12.2016 Tarih ve 2016/170-2016/12160 sayılı; 20.05.2019 tarih ve 2016/14913-2019/6350 sayılı; 16.10.2019 Tarih ve 2017/1132-2019/9502 sayılı ve Ankara BAM. 26 H.D’nin 04.04.2019 Tarih ve 2019/934-2019/648 sayılı; 04.06.2020 Tarih ve 2020/267-2020/633 E-K sayılı emsal kararlarında da belirtildiği gibi, şahıslar tarafından …na karşı dava açılması halinde sigorta şirketinin sorumluluğunun TTK.da düzenlenen sigorta hukukundan kaynaklanacağı ancak somut olayda davacının … olması ve rücuan tazminat talep etmesi nedeniyle, sorumluluğunun dava niteliği itibarı ile haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Davalının gerçek kişi olması ve TTK.nun 4/1.maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi dava kapsamında bulunmayan davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Ankara Bam 13. Hukuk Dairesi 2021/569 Esas 2021/585 Karar)
Açıklanan sebeplerle somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.13/04/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı