Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/461 E. 2022/314 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/461 Esas – 2022/314
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/461 Esas
KARAR NO : 2022/314
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2019
Birleşen dosya bilgileri(Mahkememizin … esas … karar sayılı dosyası)
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/02/2021
KARAR TARİHİ: 31/03/2022
K. YAZIM TARİHİ: 15/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Asıl davada davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;müvekkili davacı şirket tarafından, davalı kooperatif ile aralarındaki ticari ilişki gereğince ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı tarafça işbu takibe itiraz edildiğini, akabinde İcra Müdürlüğünce takibin durmasına karar verildiğini, davalı borçlu kooperatifin itirazının 18.05.2019 tarihinde dosyadan öğrenilmiş olup, 20.05.2019 tarihinde Arabuluculuk Bürosu’na başvuru yapıldığını ancak anlaşmaya varılamadığını, müvekkili şirket ile davalı kooperatif arasında birden fazla sözleşme akdedilerek, kombi, radyatör işleri malzeme ve montaj olmak üzere, su deposu ve hidroforların montaj işi yapılmış, cam balkon yapım işi, klozet yapım işi, kolon tesisatı ve kolon tadilat işi, laminat parke işlerinin yapımları hususunda anlaşmaya varıldığını, müvekkili davacı şirket tarafından işbu sözleşmeler gereğince üstlenilen tüm edimlerin yerine getirmeye çalışmışsa da, kooperatif tarafından sözleşmenin eki olan ödeme planına uygun olarak ödemeler yapılmadığını, kooperatif tarafından ödememe yapılmaması nedeniyle işin zamanında tamamlanması müvekkili şirket açısından imkansız hale geldiğini, ödemelerin düzenli olarak yapılması hususunun da müvekkili şirketçe keşide edilen Ankara …. Noterliği’nin 14.04.2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile ihtar edildiğini, akabinde yine müvekkili davacı şirketçe, Ankara …. Noterliği’nin … yevmiye nolu 17.05.2017 tarihli ihtarnamesinin keşide edildiğini, 7 adet fatura bedelinden, davalı kooperatifin sözleşme gereği müvekkili şirkete verdiği kooperatif üyeliğinin ve yapılan kısmi ödemelerin mahsup edilmesi neticesinde bakiye 109.341,51 TL’yi ödemesinin ihtar edildiğini, herhangi bir ödeme yapılmaması nedeni ile takibe konu Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile bakiye borç olarak 109.341,51 TL bedelli icra takibi başlatıldığını, davalı kooperatif tarafından işbu takibe itiraz edildiğini, itirazın akabinde davalı tarafla yapılan haricen görüşmeler neticesinde takip çıkışı olan 109.341,51 TL’den, müvekkil şirkete verilen kooperatif üyeliği nedeniyle doğan aidat borçlarının mahsup edildiğini, takipten sonra davalı tarafından yapılan ödeme mahsup edilmiş ve güncel bakiye borç dava tarihi itibariyle 71.041,00 TL’ye inmiş olduğunu, bu hususta, davalı kooperatife karşı Arabuluculuk Başvurusu yapılmış olup, anlaşmaya varılamadığını, tüm bu sebeplerle, fazlaya ilişkin tüm dava talep ve itiraz hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın 71.041,00TL yönünden kısmen iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı şirketin, müvekkili davacı kooperatifin ortağı olduğunu, davalı şirketin müvekkili kooperatife olan birikmiş aidat borcu olan 20.000,00 TL’nin ve aylık %1,5’dan işlemiş gecikme faizi olan 4.218,00 TL’nin tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden başlattıkları icra takibine davalı şirketçe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğunu beyan ederek, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Asıl dosya davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili kooperatif ile davacı şirket arasında imzalanan sözleşmelere konu işler henüz tamamlamadan ve müvekkil kooperatife teslimi yapılmadan faturaların düzenlenerek kooperatife gönderildiğini, kooperatifin işlerinin henüz bitmediğini, iş kabullerinin ve kesin hesapların henüz yapılmadığı yolundaki müvekkili itirazı üzerine ise; faturaların iade edilmemesi, işlerin tamamlanacağı ve sonra hesaplaşılacağı şeklindeki sözlü talepler nedeniyle faturaların iade edilmediğini ve sonrasında da dayacı şirketin işlerini devam ettirdiğini, davacı tarafından İcra takibine konu edilen 26/12/2016 tarihli 51.920,00 TL.’lık ve 26/12/2016 tarihli 82.600,00 TL.’lık faturalara konu işlerin geçici kabulü için müvekkil kooperatifin Geçici Kabul Komisyonu’na sunulma tarihinin 29/12/2016, bu işlerin kooperatifçe kabulünün ise 24/01/2017 tarihinde yapıldığını, dolayısıyla davacının, sözleşmeye konu işleri henüz müvekkile teslim etmeden ve geçidi:kabulü yapmadan önce fatura düzenlediğini, sonrasında ise davacı yanca müvekkil aleyhine icra takibi başlatıldığını, davacı yanın icra takibine itiraz edilmekle birlikte, itirazdan çok sonraları dahi müvekkili kooperatif şantiyesindeki çalışmalarına devam ettiğini, davacının yükümlülüğü altındaki parça parça ve zamana yayarak devam ettirmiş olduğundan, bu işlerin kesin kabullerinin halen dahi yapılmadığını, icra takibine itirazdan sonra geçen 2 yılı aşan süre içerisinde bazı kooperatif ortaklarının dairelerine taşınmaya başlanması nedeniyle, davacı tarafından yapılan işleri ve eksiklikler büyük ölçüde dairelerde oturan kişilerce tamamlandıktan sonra iş bu davayı açtığını, yükümlülüğündeki işlerin çok büyük bir bölümünü kooperatif ortaklarının sırtına yıktığını, müvekkili kooperatif arasında düzenlenen sözleşme gereğince kooperatif tarafından inşa edilen 90 adet dairenin … projesinin çizimi davacı tarafından her bir daire için 250,00 TL. bedel konularak üstlenildiğini, bu hususun 31/12/2016 tarihli sözleşmenin 2. maddesinde açıkça belirlendiğini, bu işlerle birlikte sözleşme bedelinin KDV. dahil, 381.092,00 TL olduğunu, davacı bu sözleşme ile ilgili, faturayı 02/05/2017 tarihinde ve 381.092,80 TL. olarak kestiğini, buna göre davacının sözleşmedeki 90 dairenin tamamının projesini çizmiş gibi fatura kestiğini, oysa davacı söz konusu işleri yapmadığını, sadece her blokta 1 daire olmak üzere foplam 3 daire için proje çizdiğini, kalan 87 adet daire projesi davacı tarafından ne fatura tarihinde, ne icra tarihinde, ne de dava tarihinde çizilmediğini, yukarıda ifade edildiği gibi, dairelerine taşınan kooperatif ortaklarının projelerini kendileri çizdirerek … aboneliğini yaptıklarını, nitekim söz konusu işler için yapılan hakedişten yapılmayan proje işleri hakedişten düşüldükten sonra hakediş bedeli 355.947,55 TL. olarak kabul ve imza edildiğini, davacı yan söz konusu miktar kadar fatura kesmesi gerekirken, sözleşmedeki tüm İşleri yapmış gibi fazla tutarda fatura kestiğini (250,00 TL x 87 daire=21.750 TL+3.915 TL KDV=25.665,00 TL fazla), ayrıca; davacı ile müvekkili kooperatif arasında icra takibine konu faturalar dışında parke döşenmesi konusunda da bir anlaşma yapıldığını, bu amaçla davacıya 1660 m2 parke teslim edildiğini, davacı yanca müvekkil kooperatife ait 8 normal ve 4 dubleks olmak Üzere 12 daire için parke döşemesi yapıldığını, Söz konusu dairelere döşenen toplam parke miktarının 1172 m2 olduğunu, bunun üzerindeki parkelerin davacının uhdesinde kaldığını, bu miktar parke müvekkil kooperatife iade edilmediği gibi, sanki tüm parkeler döşenmiş gibi fatura düzenlenerek kooperatife gönderildiğini, davacı Şirketin aynı zamanda kooperatif ortağı olması nedeniyle iyi ilişkiler içerisinde işleri tamamlayacağı ve ileride hesaplaşılacağı düşüncesiyle faturaların iade edilmemesi yolundaki talebi üzerine faturaların iade edilmediğini, bunların dışında, davacının icra takibine konu ettiği faturalardan 2 adedinin müvekkil kooperatif ile ilgisi olmadığını, bu faturalar müvekkil kooperatifin inşaatlarını yapan …. Şti.’ne kesilmekle birlikte, faturalara konu işler de zaten bu şirketin sorumluluğu altındaki işler olduğunu, davacı yanın muhatabından tahsil etmekte zorlanacağı fatura bedellerini müvekkili kooperatiften tahsil etme çabası içerisine girdiğini, öte yandan; icra takibinden önce davacı şirkete müvekkili kooperatif, alacağından mahsup edilmek üzere 1 adet kooperatif hissesi devri yaptığını ve bu devir karşılığında davacının alacağından 372.215,00 TL. indirim yapıldığını, ne var ki bu devirden sonra da davacının kooperatif aidat borçları birikmiş olduğundan, bu kez icra takibinden sonra 09/11/2017 tarihinde davacı şirket yetkilisinin talebi ile davacınım alacağından 11.250,00 TL. davacı şirketin aidat borcuna sayıldığını, bu suretle davacıya icra takibinden sonra da 11.250,00 TL. daha ödendiğini, bu miktarın da davacının alacağından düşülmesi gerektiğini, bu ödemeden sonra da davacı şirkete ait ortaklık hissesinin müvekkili kooperatife dava tarihi itibariyle 20.000,00 TL. anapara borcu ve 4.218,75 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 24.218,75 TL borcu biriktiğini, müvekkil kooperâtifçe bu miktarın da davacının alacağından düşüleceği değerlendirilerek, davacı şirkete ait hisseye karşılık gelen daire teslim edildiğini, ne var ki davacı yanın kooperatife olan borcunu ödemediği gibi bu borcunun alacağına mahsubu için gerekli başvuruyu da yapmadığını, esasen davacının söz konusu talep dilekçesini vermesi durumunda müvekkilin davacıya bir borcu kalmadığının görüleceğini, bunların dışında; davacı vekili dava dilekçesinde icra dosyasına yapılan itrazın kendilerine tebliğ edilmediğini, müvekkil birazdan 18/05/2019 tarihinde dosyadan haberdar olduğunu ifade ettiğini, oysa bu beyanın gerçeğe uymadığını, davacı yanın bu şekilde gerçek dışı beyanlarla icra inkar tazminatı alma çâbası içerisine girdiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Tarafları aynı olan ve davalının davacıya karşı açtığı itirazın iptali davasına ilişkin yargılamanın Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas Sayılı Dosyasından devam ettiğini, iş bu davaya konu edilen alacakların, anılan dosyadaki alacaklardan mahsup edildiğini, dava tarihi itibariyle davacının alacağı kalmadığını, HMK 166. madde gereğince aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan davaların birleştirilmesine karar verilmesi gerektiğini, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas Sayılı Dosyasında alınan bilirkişi raporunda davacının (iş bu dosya davalısı) alacağından, aidatlar nedeniyle 11.250,00TL ve davalının (iş bu dosya davacısı) cevap dilekçesinde beyan ettiği 24.218,75 TL borcun mahsup edilmesi sonucuna göre hesaplamalar yapıldığını, davacının mahsup konusu ettiği alacak için iş bu davayı açmasının haksız ve kötüniyetli olduğunu, müvekkili davalının, davacı kooperatifle yapılan sözleşmeler ile üstlendiği yapım işlerininden doğan alacağının bir miktarı için taşınmaz aldığını ve bu taşınmaza bağlı olarak üyelik tesis edildiğini, inşaat işleri nedeniyle oluşan alacakların tahsili için taraflarınca açılan davanın derdest olduğunu, iş bu davaya konu edilen alacakların anılan dosya alacağından mahsup edildiğini, davacının halen müvekkili şirkete borçlu olduğunu ve takas -mahsup nedeniyle borcun sona erdiğini beyan ederek, öncelikle iş bu davanın Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas Sayılı Dosyasıyla birleştirilmesine, takas mahsup nedeniyle borcun sona erdiğinin tespiti ile haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, haksız takip nedeniyle davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, her türlü yargılama gideri ile avukatlık ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tapu kayıtları, tarafların BA-BS formları, keşif, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Keşfe katılan bilirkişi kurulu 26/11/2020 tarihli raporları ile özetle; Davanın eser sözleşmesine dayalı olarak fatura alacağının tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasına vaki itirazın iptali davası niteliğinde olduğu, dava değerinin 71.041,00-TL, olduğu, taraflar arasında düzenlenen ve ihtirazi kayıt bulunmayan hakedişler, tutanaklar ve ödeme belgeleri birliktte değerlendirildiğinde, davacı yanın takip tarihi itibariyle, takip konusu faturalara dayanak imalat bedelinden doğan alacak tutarının 53.099,95-TL olarak hesaplandığı, dava dilekçesinde 11.250,00-TL aidat borcunun tutanakla takip konusu alacaktan mahsup ve kooperatife olan 24.218,75-TL tutarındaki borcun mahsubu sonrasında davacı alacağının 17.631,20-TL olarak hesaplandığı, icra inkar tazminatının takdiri mahkemeye ait olmak üzere hükmolunması 17.631,20x%20=3.526,24-TL tutarında hesaplandığı bildirilmiş, bilirkişi kurulu 07/11/2020 tarihli ek raporu ile de kök raporda değiştirilecek bir husus olmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu 27/12/2021 tarihli 2.ek raporları ile özetle; Taraflar arasında düzenlenen ve ihtirazi kayıt bulunmayan hakedişler, tutanaklar ve ödeme belgeleri ve keşifte yapılan tespitler birlikte değerlendirildiğinde, davacı yanın takip tarihi itibariyle, takip konusu faturalara dayanak imalat bedelinden doğan alacak tutarının 53.099,95 TL. olarak hesaplandığı, birleşen dosya yönünden davalının davacı kooperatife 18/10/2019 takip tarihi itibariyle 22.968,00 TL aidat ve işlemiş faiz borcu bulunduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Asıl Dava, eser sözleşmesi ve kooperatif üyeliği kapsamında davacının karşılanmayan iş bedeli alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Birleşen dava ise kooperatif aidat alacağının tahsili istemine ilişkin başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Asıl dava yönünden yapılan değerlendirmede; Davacı şirket ile davalı kooperatif arasında birden fazla sözleşme akdedilerek, kombi, radyatör işleri malzeme ve montaj olmak üzere, su deposu ve hidroforların montaj işi yapılmış, cam balkon yapım işi, klozet yapım işi, kolon tesisatı ve kolon tadilat işi, laminat parke işlerinin yapımları hususunda anlaşmaya varıldığını, davacı şirketin işbu sözleşmeler gereğince üstlenilen tüm edimlerin yerine getirmeye çalışmışsa da, kooperatif tarafından sözleşmenin eki olan ödeme planına uygun olarak ödemeler yapılmadığını iddia ettiği davalı kooperatifin ise davacının, sözleşmeye konu işleri henüz müvekkile teslim etmeden ve geçici kabulü yapmadan önce fatura düzenlediğini savunarak davacı şirketin işi eksik yerine getirdiğini savunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
TMK’nın 6. maddesi, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü içermekte olup, taraflar iddialarını kanıtlamakla yükümlüdür. Eser sözleşmesi karşılıklı edimleri içeren bir iş görme sözleşmesidir. Yüklenicinin edimi eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Eser sözleşmelerinde, kural olarak yapılan işin miktar ve değerini ispat yükü yüklenicide, iş bedelinin ödendiğini ispat yükü ise iş sahibindedir. Bir başka deyişle yüklenici yaptığı işin tutarını, iş sahibi de iş bedelini ödediğini kanıtlamak zorundadır. İş bu kapsamda bilirkişi kurulu 26/11/2020 tarihli raporları ile birlikte yapılan değerlendirmede dava konusu sözleşmeden doğan alacağına karşılık sözleşmenin 2.maddesiyle 363.440,00 TL olarak kabul edilen kooperatif üyeliği tahsis edildiği ve işin geçici kabul itibar tarihinin 29/12/2016 olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacının hak etmiş olduğu imalat bedelinin belirlenmesi ve takip tarihi itibariyle varsa davacı alacağının belirlenmesi noktalarında toplanmaktadır. Taraflar arası sözleşmeler birim-fiyat sözleşme niteliğindedir. Dosya kapsamında sözleşme kapsamındaki işlere ilişkin geçici kabul tutanakları ve hak edişlerin düzenlendiği görülmekle davalı yan bahse konu tüm işlerin davacı yanca tamamlanmadığını, dairelerini alan kooperatif üyelerinin eksik işleri kendilerinin tamamladığını beyan etmekte ise de eser sözleşmelerinde asıl olan işin sözleşmeyi akdeden yüklenici tarafından yapıldığıdır. Davalı aksini yani işin başkasına yaptırıldığına yönelik savunmasını destekler nitelikte dosya kapsamında delil bulunmadığından,yapılan iş tutarında ödeme yaptığını davalı kooperatif ispat ile yükümlüdür. Davanın eser sözleşmesine dayalı olarak fatura alacağının tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasına vaki itirazın iptali davası niteliğinde olduğu, dava değerinin 71.041,00-TL, olduğu, taraflar arasında düzenlenen ve ihtirazi kayıt bulunmayan hakedişler, tutanaklar ve ödeme belgeleri birliktte değerlendirildiğinde, davacı yanın takip tarihi itibariyle, takip konusu faturalara dayanak imalat bedelinden doğan alacak tutarının 53.099,95-TL olarak hesaplandığı,Davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazının 53.099,95 TL üzerinden iptaline, takibin devamına, Fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir. Yapılan iş bedeli faturalandırıldığı bu kapsamda davalı tarafından bilinebilir ve belirlenebilir kabul edildiğinden 53.099,95 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. İmalat bedelinin ödenmeyen tutardan davalı kooperatifin aidat alacağı bulunduğu iddiasıyla takas mahsup talep edilmiş ise de kooperatif aidat alacağı ayrı dava konusu yapılarak iş bu dosyada birleştirme kararı verildiğinden aidat alacağı asıl dosya kapsamında değerlendirilmemiştir. Takas mahsup yapılmamıştır.
Birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede ; Davacı vekili 14/06/2021 günlü dilekçesinde takibe konu kooperatif ait birikmiş aidat alacaklarının 2017 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ait olduğunu belirterek davalı şirketin kooperatif aidat yükümlülüğünü yerine getirmediğini iddia ettiği , davalı şirket ise aidat alacağının takas mahsup yapılarak son bulduğunu savunmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre; davalı şirket taraflar arasında düzenlenen 30/09/2016 tarihli inşaat sözleşmesinin 2.maddesi gereği iş karşılığı … parsel .. adada bulunan kooperatife ait … adet dublex daire verilmek suretiyle kooperatif ortaklığına alınmış, daire bedeli ortakların ödediği aidatın %12 fazlası olarak belirlenmiştir. Bu durumda normal bir ortağın ödediği aidat tutarı 324.500,00 TL olduğundan, %12 fazlası 363.440,00 TL olup, bu tutar normal ortak sayılan davalının ödemesi olarak kayıt altına alınmıştır. Davalıdan talep edilen aidat borcunun Temmuz 2017-Aralık 2017 dönemine ait olduğu bu kapsamda taleple bağlılık ilkesi gereğince anılan dönem dikkate alınarak hesaplama yapılarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ile 18.750,00 TL aidat ve 4.218,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.968,00 TL davalı kooperatife borcu olduğundan, davalının kooperatif ortağı olduğu, Kooperatifler Yasası gereği tüm kooperatif ortaklarının ödemekle yükümlü olduğu kooperatifin amacının gerçekleşmesi için gereken aidat ve genel gider payından davalının sorumlu olduğunun kabulü ile; tespit edilen aidat ve TBK hükümlerine uygun olarak belirlenen gecikme faizi yönünden itirazın iptali ile genel kurul kararları ile sabit olan aidat alacağı likit olduğundan icra inkar tazminatının tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dava yönünden;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, Davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazının 53.099,95 TL üzerinden iptaline, takibin devamına,
Fazlaya dair istemin reddine,
53.099,95 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen dava yönünden;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazının 18.750,00 TL aidat ve 4.218,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.968,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
Fazlaya dair istemin reddine,
18.750,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Asıl Dava yönünden;
a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 3.627,26 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 666,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.960,76 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
b)Davacı tarafından yatırılan 666,50TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı ve 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 717,30TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin 819,41 TL’sinin davalıdan, 276,86 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
d)Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir edilen 7.702,99 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e)Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir edilen 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Birleşen dava yönünden;
a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.568,95 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 292,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.276,45 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Davacı tarafından yatırılan 292,50TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı ve 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 360,30TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin 1.039,68 TL’sinin davalıdan, 56,59 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
d)Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e)Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red oranına göre hesap ve takdir edilen 1.250,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Asıl dosya davacısı tarafından sarf edilen 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 71,45 TL posta ve tebligat ücreti, 314,00 TL keşif harcı olmak üzere toplam 2.485,45 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre hesaplanıp belirlenen 1.857,76 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Birleşen dosya davacısı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi ücreti, 46,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 646,50 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre hesaplanıp belirlenen 613,13 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.31/03/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.