Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/426 E. 2020/365 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/426 Esas – 2020/365

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/426
KARAR NO : 2020/365

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Kar Payı Alacağı
DAVA TARİHİ : 09/08/2019
KARAR TARİHİ: 09/09/2020
K.YAZIM TARİHİ : 11/09/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 28.03.2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında “geçmiş yıl karlarından 12.500.000 TL’nin finansal durumun uygun olduğu tarihlerde hisseleri nispetinde ortaklara dağıtılmasına” yine 28.05.2018 tarihli 2017 yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısında “2017 yılında hasıl olan 33.181.913,51 TL kardan, ayrılması gereken yasal zorunlu karşılıklar sonrası kalan kısımdan 10.000.000 TL’nin finansal durumun uygun olduğu tarihlerde hisseleri nispetinde ortaklara dağıtılmasına, kalan kısmın ise dağıtılmayarak olağanüstü yedek akçe olarak ayrılmasına’’ oybirliği ile karar verildiğini, davalı şirket tarafından 28.03.2017 tarihli olağanüstü genel kurul kararının 2. maddesi gereğince ödenmesine karar verilen kar payının 6.000.000TL’si ile 28.03.2017 tarihli olağan genel kurul kararının 8.maddesi gereğince ödenmesine karar verilen 10.000.000 TL kar payı olmak üzere toplam 16.000.000 TL kar payının henüz ortaklara ödenmediğini, adı geçen dönemlere ait dağıtılmasına karar verilen toplam 16.000.000 TL kar payının muaccel hale geldiğini, müvekkili …’ın hissesine düşen 640.000 TL’nin davalı şirket açısından borç haline dönüştüğünü, müvekkilinin hissesi ne düşen kar payının ödenmesi için davalı şirkete Ankara … Noterliğinin 25.06.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, ihtarnamenin 26.06.2019 tarihinde muhatabına tebliğ edildiğini, davalı şirket tarafından ödeme yapılamayacağını bildiren Ankara … Noterliğinin 05.07.2019 tarih ve…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/….. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesini müvekkiline gönderdiğini, dağıtılmasına karar verilen kar paylarının dağıtılmayıp şirket bünyesinde tutulmasının kanuna ve yerleşik Yargıtay kararlarına da aykırı olduğunu, beyan ederek “açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile müvekkilinin 640.000,00TL kar payı alacağının şimdilik 10.000,00TL’sinin temerrüt tarihi olan 08.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi davalı şirketten alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini” talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; dağıtılmasına karar verilen kar paylarının “finansal durumun uygun olduğu tarihte ödenmesi şartına bağlandığını, bu şart yerine gelmediği sürece kar payının ödenmesinin mümkün olmadığını, bu şartla ilgili olarak TBKnun 170.maddesi hükmünün bulunduğunu, şarta bağlı sözleşmelerde şartın tahakkuku ile muacceliyetin başlayacağını, davacının 15.01.2019 tarihine kadar müvekkili şirketin Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığını, bu sıfatları nedeniyle belirtilen tarihe kadar şirketin finansal durumunun kar dağıtımına uygun olmadığını çok iyi bilmekte olduğunu, davacının görevde bulunduğu dönemde hiç gündeme getirmediği kar payı dağıtımı konusunu görevden ayrılmasından kısa bir süre sonra finansal durumun uygun olduğundan bahisle talepte bulunmasının iyi niyetle bağdaşmadığını, beyan ederek, “haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini” talep etmiştir.
DELİLLER :Davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, davalı şirketin 28.03.2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı ve 28.05.2018 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağı, şirket esas sözleşmesi, davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, 24.12.2019 tarihli bilirkişi raporu, 06.08.2020 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davacı hissesine düşen kar payı alacağı istemine ilişkindir.
Davalı … ve Ticaret A.Ş.’nin 28.03.2017 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında geçmiş yıl kârlarından 12.500.000,00 TL’nin finansal durumun uygun olduğu tarihlerde hisseleri nispetinde ortaklara dağıtılmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.
21.04.2017 tarihinde toplam 6.500.000,00 TL kâr payı ödemesi yapılmış olup, yapılan bu ödemeden davacı …, ödemenin yapıldığı tarih itibarıyla toplam sermaye içindeki payı olan %3 oranında hissine düşen payı %15 gelir vergisi kesintisi yapıldıktan sonra (6.500.000,00 TL x 0,03 x 0,85) 167.500,00 TL olarak tahsil etmiştir.
28.05.2018 tarihinde yapılan 2017 olağan genel kurul toplantısında ise 2017 yılında hasıl olan 33.181.913,51 TL kârdan ayrılması gereken yasal zorunlu karşılıklar sonrası kalan kısımdan 10.000.000,00 TL’nin finansal durumun uygun olduğu tarihlerde hisseleri nispetinde ortaklara dağıtılmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.
21.04.2017 tarihinde yapılan 6.500.000,00 TL kâr payı ödemesinden sonra, ortakların 28.03.2017 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında dağıtılmasına karar verilen 12.500.000,TL’den bakiye kalan 6.000.000,00 TL ile birlikte toplam (6.000.000,00 TL + 10.000.000,00 TL) 16.000.000,00 TL ödenmemiş kâr payı alacağı bulunmakta olup, bu hususta taraflar arsında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı … 10.10.2017 tarihli hisse devir sözleşmesi öncesi davalı … ve Ticaret A.Ş.’nin toplam sermayesinin %3,00’üne sahip iken, 10.10.2017 tarihli hisse devir sözleşmesi ile …’e ait 500.000,00 TL nominal değerli 250 adet payı devir alarak davalı şirketteki sermaye payını (1.500.000,00 TL’den 2.000.000,00 TL’ye) %4’e çıkarmıştır.
Kâr payı dağıtımından, ortaklar kararın alındığı tarih itibariyle sermaye payları nispetinde pay alacaklarından; davacı … 28.03.2017 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında dağıtılmasına karar verilen 12.500.000,TL’den bakiye../..
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…kalan 6.000.000,00 TL’den %3 oranında pay alması gerekirken, 28.05.2018 tarihinde yapılan 2017 olağan genel kurul toplantısında dağıtılmasına karar verilen 10.000.000,00 TL’den %4 oranında pay alması gerekmektedir.
Bununla birlikte 10.10.2017 tarihli hisse devir sözleşmesinde; “Bu sözleşme tarihinden önceki ve/veya sonraki olsun, şirketteki ortaklar veya şirket tüzel kişiliği nezdinde tüm hak ve faydaları ile birlikte devir alana ait olmak üzere; tüm alacaklarımdan feragat ettim.” ifadelerine yer verildiği için, hisselerini devreden ortağın şirketten kâr payı alacağını da hisseleri devir olan ortağa devrettiğini kabul etmektedir.
Dolayısıyla davacı …’nin 28.03.2017 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında dağıtılmasına karar verilen 12.500.000,TL’den bakiye kalan 6.000.000,00 TL’den %15 gelir vergisi kesintisi yapıldıktan sonra (6.000.000,00 TL x 0,04 x 0,85) 204.000,00 TL, 28.05.2018 tarihinde yapılan 2017 olağan genel kurul toplantısında dağıtılmasına karar verilen 10.000.000,00 TL’den ise %15 gelir vergisi kesintisi yapıldıktan sonra (10.000.000,00 TL x 0,04 x 0,85) 340.000,00 TL olmak üzere; toplam (204.000,00 TL + 340.000,00 TL) 544.000,00 TL kâr payı alacağı bulunmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; “Davalı şirketin 28.03.2017 ve 28.05.2018 tarihli genel kurullarında; kâr paylarının dağıtım şekli, şartları ve oranının oy birliği ile alınan kararlar ile tayin ve tespit edildiğini, bu kâr payı dağıtımına ilişkin genel kurul karalarına karşı TTK’nun 446. maddesinde belirtilen kişilerce 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde, TTK’nun 445 ve müteakip maddeleri gereğince iptal davası açılmadığını, böylelikle her iki genel kurul kararının kesinleşmiş olduğunu, sonuç olarak adı geçen dönemlere ait dağıtılmasına karar verilen toplam 16.000.000,00 TL kâr payının muaccel hale geldiğini” iddia ederken, davalı şirket vekili davaya cevap dilekçesinde; “davaya konu her iki genel kurul kararında ödenecek kâr payının “finansal durumun uygun olduğu tarihlerde” ödenmesi şartına bağlandığını, her iki genel kurul kararında geciktirici şart (koşul) bulunduğunu, bu koşul yerine gelmediği sürece kâr payının ödenmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin normal faaliyet döngüsünü tamamlayabilmesi ve yükümlülüklerini yerine getirmesi için 2019 yılı içerisinde tekrar borçlanması muhtemel olduğunu, emtia ve döviz fiyatlarındaki istikrarsız seyir, kredi temininde yurt genelinde yaşanan güçlük ve faiz oranının yüksekliği borçlanma riskini yüksek derecede artırdığını, bu ortamda ortaklara kâr payı ödemesi yapabilmek için bankalardan yeniden borçlanılması, müvekkillerinizin de bildiği ve görevde iken her zaman ifade ettikleri gibi, böyle bir kâr dağıtımı kredi veren bankalar nezdinde de ciddi bir güven ve kredibilite kaybı yaratacağını” iddia etmektedir.
Davalı şirketin 31.12.2017 – 31.12.2018 – 30.08.2019 – 31.12.2019 tarihli bilançoları dikkate alındığında; davalı şirketin 30.09.2019 tarihi itibariyle 1 yıl içerisinde ödenecek borçlarının ödenmesinde kullanılabilecek kaynaklarının toplamı 123.431.214,08 TL olarak hesaplandığı, buna karşılık davalı şirketin 30.09.2019 tarihi itibariyle 1 yıl içerisinde ödenecek borçlarının toplamı ise 148.155.893,32TL olduğu görülmüştür.
Yapılan bu hesaplardan anlaşılacağı üzere davalı şirketin 30.09.2019 tarihi itibariyle 1 yıl içerisinde ödenecek 148.155.893,32 TL borcuna karşılık, bu borçlarının ödenmesinde kullanılabileceği kaynaklarının toplamı 123.431.214,08 TL olarak hesaplanmıştır. Başka bir ifade ile davalı şirketin 1 yıl içerisinde ödenecek borçlarını vadesinde ödeyebilmesi için (148.155.893,32 TL – 123.431.214,08 TL) 24.724.679,24 TL ek borçlanma ihtiyacı mevcuttur.
Dolayısıyla, davalı şirketin ortakların 16.000.000,00 TL ödenmemiş kâr payı alacağını 30.09.2019 tarihi itibariyle 1 yıl içerisinde ödemesi halinde; şirketin 1 yıl içerisinde ödenecek borçlarını vadesinde ödeyebilmesi için ihtiyaç duymuş olduğu ek borçlanma ihtiyacı 24.724.679,24 TL’den (24.724.679,24 TL + 16.000.000,00 TL) 40.724.679,24 TL’ye yükselmiş olacaktır.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Şirketin büyümesinin finansmanında önemli düzeyde mali borçlardan faydalandığı, yüklü miktardaki mali borçlarının finansal baskı oluşturduğu, davalı şirketin kısa vadeli borç ödeme gücünün varlığı kabul edilerek, ortaklarına şarta bağlı kar payı ödemeleri gerçekleştirmesi durumunda kısa vadeli borçların ödenmesinde davalı şirketin yeni borçlanma ihtiyacının ya da nakit sermaye artışı yapmasının gerekeceği, ilave borçlanmaya gitmesi durumunda artan mali borçların maliyetinin şirket karlılığına olumsuz yönde yansıyacağı, bu bağlamda; şarta bağlı olarak ortaklara ödenmesine karar verilen, ödenmemiş kar paylarının ödenmesi için davalı şirketin finansal durumunun uygun olmadığı anlaşıldığından, davacının davasının reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 54,40TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 170,78TL harçtan mahsubu ile bakiye 116,38TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre belirlenen 1.320,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir edilen 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı İstinaf kanun yolu açık olmak üzere ( kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle İstinaf kanun yoluna başvurabileceği, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı ) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/09/2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza