Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/414 E. 2022/1016 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/414 Esas – 2022/1016
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/414
KARAR NO : 2022/1016

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
4-
5-
6-
7-
8-
9-
10-
11-
12-
13-
14-
15-
16-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
: 2-
3-
4-
TASFİYE MEMURLARI: 1-
: 2-
3-
e-imza e-imza e-imza e-imza

DAVA : Kooperatifin Feshi/Yönetim Kurulunun Azli/Tasfiye Memuru Atanması
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ: 02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2022

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacılar vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; …’nin … Ticaret Sicili Memurluğu’na … sicil numarası ile kayıtlı olduğunu ve keyfiyetin T. Ticaret Sicili Gazetesi’nin … gün ve … sayılı nüshasında yayınlandığını, kooperatifin 13/08/2011 tarihinden bu yana genel kurul yapmadığından dağılmış olduğunun tespiti gerektiğini, anılan toplantıda tasfiye kararı alınarak yönetim kurulu üyeleri …, … ile …’ın tasfiye ile görevlendirildiğini, adı geçen kişilerin hukuka aykırı eylemleri ile kooperatifin ve davacıların zarara uğrattıklarını, kooperatifin 13/08/2011 tarihli genel kurul toplantısına katılmadıkları halde bazı ortakların (…, …, …, …, …) imzaları taklit edilerek sahte belgeler oluşturulduğunu, bu sahteciliklerden … ve …’in sorumlu olduğunu, yine aynı kişilerin tapu masrafı adı altında …, …, …, …, …, …, … ve … adlı davacılardan tahsil etlikleri paraları kayıtlara işlemediklerini ve kooperatifin tasfiyesine yönelik hiçbir işlem yapmadıklarını, kooperatifin icra dosyalarından dolayı borçlu göründüğünü ve vergi dairesine 65.850,00 TL. borcu bulunduğunu, davalılar … ve …’in usulsüz olarak … numaralı daireyi …’e devretmeleri şuretiyle kooperatifi zarara uğrattıklarını, yine adı geçen davalıların bazı defter ve belgeleri yok ederek sahte belge düzenlediklerini, ortaklığa hak kazanan …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … adlı davacıların ortaktığa kabul işlemlerinin yapılmadığını, açıklanan olaylar ve mevcut durumun devam etmesi halinde tasfiye kurulu üyelerinin azli gerekliğini belirterek; Mahkemece kooperatifin tasfiyesine karar verilmesini ve re’sen lasfiye memuru atanmasını, 13/08/2011 tarihli genel kurulda tasfiye kuruluna atanarı …, … ile …’ın görevlerinden azlini, davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …’ın kooperatif ortağı olduklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davalı … cevap dilekçesinde özetle; hukuka aykırı eylemlerinin ne olduğunun açıklanması gerektiğini, İcra borçlarının tamamının ödendiğini, tapu kayıtlarındaki haciz şerhlerinin fek yazılarının gönderilmemesinden kaynaklandığını, sadece … Vergi Dairesinin kooperatif adına düzenlediği usulsüzlük cezaları bulunduğunu, konulların 2006 yılında tamamlanarak 29/12/2006 tarihinde “Yapı Kullanma İzin’ belgesinin alındığını, şahsi işleri için kooperatif kaşesini kullanmadığını, … numaralı daireyi …’in eşine devrettiği iddiasının gerçek olmadığını, söz konusu dairenin …, …, … ve:-…’ın murisi arşa sahibi …’a ait olup, adı geçen tarafından 12/05/2011 tarihinde yeğeni …’in eşi
e-imza e-imza e-imza e-imza

…’e satıldığını, bu konut için …’in … Bankası’ndan kredi kullandığını, sahte belge düzenlendiği iddiasına açıklık getirilmesi gerektiğini, sahte belgelerle bir ilgisi bulunmadığını, kooperatifin dağılmış sayılacağının tespiti ve yeni tasfiye memurları atanması ile davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …’ın kooperatif ortağı olduklarının tespitine bir itirazı olmadığını, ancak; …, …, … ve …’ın taleplerinin reddi gerektiğini, kooperatifin adları geçen kişilerin ortak murisi … ile yaptığı “Kaf Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’ne göre …, …, …, …, … ve … numaralı bağımsız bölümlerin arsa sahibi …’a ait olacağı iddia edişmiş ise de bu dairelerden … numaralı dairenin değil … numaralı dairenin …’a ait olacağının kararlaştırıldığını, işlemler sırsında ise … numaralı dairenin verildiğini, kura lutanağına göre söz konusu bağımsız bölümün …’na isabet ettiğini, tapu aşamasında takas yapılacağını, … tarafından … numaralı daire için ayrıca bir ödeme yapılmadığını, gene kurul loplantısında, … adına vekaleten …’ın (…, …’ın eşidir.), … adına …’in, …’a vekaleten …’in, …’a vekaleten …’ın imza attığını, bu durumun usulsüzlük olarak yorumlanmasının haksız olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde de özetle; hukuka aykırı eylemlerinin ne olduğunun açıklanması gerektiğini, icra borçlarının tamamının ödendiğini, tapu kayıtlarındaki haciz şerhlerinin fek yazılarının gönderilmemesinden kaynaklandığını, sadece … Vergi Dairesinin kooperatif adına düzenlediği usulsüzlük cezaları bulunduğunu, konutların 2006 yılında tamamlanarak 29/12/2006 tarihinde “Yapı Kullanma İzin” belgesinin alındığını, şahsi işleri için kooperatif kaşesini kullanmadığını, sahte belge düzenlendiği iddiasına açıklık getirilmesi gerektiğini, sahte belgelerle bir ilgisi bulunmadığını, kooperatifin dağılmış sayılacağının tespiti ve yeni tasfiye memurları atanması ile davacılar …, …, …, …. …, …, …, …, … ve …’ın kooperatif ortağı olduklarının tespitine bir itirazı olmadığını, ancak; …, …, … ve …’ın faleplerinin reddi gerektiğini, kooperatifin adları geçen kişilerin ortak murisi … ile yaptığı “Kaf Karşılığı İnşaat Sözleşmesi”ne göre …, …, …, …, … ve … numaral bağımsız bölümlerin arsa sahibi …’a ait olacağı iddia edişmiş ise de bu dairelerden … numaralı dairenin değil … numaralı dairenin …’a ait olacağının kararlaştırıldığını, işlemler sırsında ise … numaralı dalrenin verikliğini, kura tutanağına göre söz konusu bağımsız bölümün …’na isabet ettiğini, tapu aşamasında takas yapılacağını, 2003 yılından beri … numaralı daireyi …’ın, … numaralı dalreyi …’ın kullandığını, bu kişilerin apartman aidatlarını ödediğini, bu süreçte. …’ın hissesini devrettiğini, … tarafından … numaralı daire için ayrıca bir ödeme yapılmadığını, gene kurul toplantısında, … adına vekaleten …’ın (…, …’ın eşidir.), … adına …’in, …’a vekaleten …’in, …’a vekaleten …’ın imza attığını, bu durumun usulsüzlük olarak yorumlanmasının haksız olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :Tapu kayıtları, Kooperatife ait tüm genel kurul tutanakları, ticaret sicil kayıtları, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyası, 12/04/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatifin feshi, tasfiye halindeki kooperatifin yönetim kurulunun ve atanan tasfiye kurulu üyelerinin azli ile yerlerine yeni tasfiye memurlarının atanması, bazı davacıların kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

… Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 27/08/2019 günlü yazısı eki kooperatif belgelerinin incelenmesinden; …’nin 2004, 2005, 2006, 2007, 2008, 2009 ve 2010 yıllarında ait genel kurul toplantısının 13/08/2011 tarihinde yapıldığı ve bu toplantıda gündemin 4. Maddesinin görüşülmesiyle tasfiye kararı alındığı, …, … ile …’in yönetim ve tasfiye kurulu asil üyeliklerine, … ve …’ın denetim kurulu üyeliğine seçildiği, Kooperatifin ortak sayısının 15 olduğu anlaşılmıştır.
Davalı kooperatifin 2004, 2005, 2006, 2007, 2008, 2009 ve 2010 yıllarında ait 13/08/2011 günlü genel kurul toplantısında gündemin 4. maddesinin görüşülmesiyle tasfiye kararı alınarak, …, … ile …’ın yönetim ve tasfiye kurulu asil üyeliklerine seçilmiştir.
… Ticaret Sicili Memurluğu’nun yazısına göre keyfiyet, 08/12/2011 tarihinde tescil edilmiş ve kooperatifin unyanına ” Tasfiye Halinde” ibaresi eklenmiştir.
KK. ve anasözleşme hükümleri gereği kurul üyeleri; alacakların tahsil edilmesi, varlıkların nakde çevrilmesi ve borçlar ödendikten ve ortak pay bedelleri iade edildikten sonra kooperatif sicilden sildirmekle görevlidirler.
Tasfiye kurulu görevleri anasözleşmenin 87. Maddesinde; “Varlıkların ve borçların saptanarak açılış bilançosu hazırlanması, Varsa eksik işlerin tamamlanması, taahhütlerin yerine getirilmesi, Varlıkların genel kurul kararı doğrultusunda satılması, alacakların tahsil edilmesi, Tasfiyenin bir yıldan fazla sürmesi halinde ara bilançolar, düzenleyerek genel kurulun bilgisine sunulması, Tartışmalı borçlar ile muaccel olmayan borçların saptanarak karşılıklarının notere tevdi edilmesi, Kooperatif borçlarının ve pay bedellerinin dağıtılmasından sonra kalan miktarın ortaklar ya da hukuki halefleri arasında eşit olarak dağıtılması, Tasfiyenin tamamlanması ile kooperatif unvanının sicilden silinmesi” olarak açıklanmıştır.
Özetle, yukarıda özetlenen görevler için, KK. ve anasözleme ile (en az bir yıl) bir süre öngörülmemiş ise de, tasfiye ile görevli memurlar, tasfiyenin en kısa sürede sonuçlandırılmasından sorumludurlar.
Konuyla ilgili olarak 13/08/20141 tarihli genel kurul toplantısında tasfiye ile de görevlendirilen …, … ile … adir yönetim kurulu üyelerinin seçim tarihinden sonra yaptıkları iş ve işlemlerin neler olduğu kooperatif belgeleri üzerinden saptanamamakla birlikte, tasfiye kurulunun kendi aralarında, toplanarak mali durum değerlendirmesi yapmak ve bunları ortaklara açıklamak, tasfiye süreci hakkında Bilgi vermek zorundadır (md.. 45).
Tasfiye halindeki kooperatiflerin faaliyetleri tasfiye işlemleri ile sınıdı olacağından, yıllık toplantıların 13/08/2011 tarihinden sonra yapılmaması, tasfiye sürecinin gereği gibi işletilmediğinin göstergesi olarak yorumlanmıştır.
Diğer yandan 13/08/2011 tarihli genel kurulda tasfiye yönetim kurulu üyeleri 3 yıl için seçilmiştir. Yerlerine yenileri seçilmediğinden ve ayrılmalar sebebiyle eksilen üyelikler de yedekterden doldurulmadığından, seçilen üyelerin görevleri, dolayısıyla yetkilerinin günümüz itibariyie bittiğini ve yönetim boşluğu oluştuğunu anlaşılmıştır.
Bununla birlikte, kooperatifin yöneticilerine ulaşılamaması, tasfiye memurlarının bulunamaması, kooperatife ait evrakların tüm aramalara rağmen ortaya çıkmaması, kooperatif yöneticileri hakkında savcılık soruşturmasının devam etmesi gibi olgular gözetildiğinde, davacı tarafın kooperatifin tasfiyesi yönündeki talebin kabulüne ve resen tasfiye memuru atanmasına karar verilmiş, ancak bazı üyelerin üyeliklerinin tespitine ilişkin olarak açılan davanın usul ekonomisi bakımından bu dosyadan tefrik edilerek başka bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
e-imza e-imza e-imza e-imza

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın bir kısım davacıların kooperatif üyesi olduğu yönündeki davasının bu davadan ayrılarak yeni bir esasa kaydedilmesine, yargılamanın o dosyadan yürütülmesine,
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı kooperatifin FESHİNE, yönetim kurulu üyesi olan davalıların azli ile gerekçeli kararda seçilecek tasfiye memurlarının atanmasına,
Tasfiye memuru olarak … ve …in görevlendirilmesine, kendilerine 2.500,00’er TL ücret taktirine, toplam 5.000,00TL ücretin yatırılması için davacıya kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre verilmesine,
3-a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)Davacılar tarafından yatırılan 44,40TL başvurma harcı ve 44,40TL peşin harç olmak üzere toplam 88,80TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından sarf edilen 1.000,00TL bilirkişi ücreti ile 505,85TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.505,850TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekili, davalı … vekili ve davalı …’ın yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/11/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza