Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/36 E. 2019/570 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/36 Esas – 2019/570

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/36 Esas
KARAR NO : 2019/570

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/10/2014
KARAR TARİHİ : 03/10/2019
K.YAZIM TARİHİ : 01/11/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 06/08/2012 tarihinde dava dışı araç sürücüsünün sevk ve idaresinde bulunan, davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı … plakalı aracı ile seyir halinde iken aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek aracın yoldan çıkması sonucu kaza meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonucunda araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, bedeninde meydana gelen hasar sebebi ile hem maddi hem de manevi açıdan yıprandığını, kendi ihtiyaçlarını karşılamakta, bedenini kullanmakta zorlandığını, düzenli olarak tedavi görmesi ve ilaçlar kullanmasının psikolojisini de etkilediğini, moral bozukluğu yaşadığını, sağlığı ile ilgili şikayetleri devam ettikçe her gün olayı hatırlamak durumunda kaldığını, manevi açıdan yıprandığını beyan ederek, müvekkili için şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 02/03/2017 havale tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve talebini 28.477,59 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı vekili; … plaka sayılı aracın müvekkili şirkete zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçedeki teminat miktarının 225.000,00 TL olduğunu, dava konusu trafik kazası sebebiyle müvekkili şirketin davacıya uğradığı zarara karşılık 11.11.2013 tarihinde 13.052,39 TL ve 23.09.2014 tarihinde protokol doğrultusunda zararının ödendiğini, müvekkilinin davacıya karşı bir sorumluluğunun kalmadığını, olayda birden fazla kişinin yaralandığını, davacının olay sırasında emniyet kemerinin takılı olup olmadığının araştırılmasını, bu suretle yaralanmada müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini, olayda hatır taşımasının söz konusu olduğunu, bu nedenle hakkaniyet indirimi yapılmasını talep ettiklerini, yapılacak hesaplama sonucu tespit edilecek maddi zarardan davacıya yapılan kazandırmaların mahsup edilmesi gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının …soruşturma sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, davacının ekonomik ve sosyal durum tespiti, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 26/10/2016 tarih ve … sayılı davacıya ait maluliyet raporu, trafik kazası tespit tutanağı, 20/02/2017 tarihli hesap bilirkişisi raporu, Adana … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; davacının yolcu olarak içinde bulunduğu aracın tek taraflı trafik kazası yapması nedeniyle davacının uğradığı maddi zararların tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair verilen karar, davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 22/11/2018 tarih 2017/1827E-2018/1823K sayılı ilamı ile; Adana …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E, … K sayılı dosyasının kesinleşmesinin bu dava için bekletici mesele yapılması, kesinleştikten sonra Adana ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında taraflar arasında yapılan sulhün HMK 313-315.maddeleri çerçevesinde bu davaya etkisi değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek kaldırılmıştır.
Adana …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E, … K sayılı dosyasında; 16.06.2014 tarihli dava dilekçesi ile, davacı … tarafından aynı kazaya ilişkin olarak 3.000,00TL maddi tazminat istemli dava açılmış, davacı vekili 09.02.2015 tarihli dilekçesi ile, davalı sigorta şirketi ile yapılan sulh gereği davanın konusunun kalmadığını bildirmiş, mahkemece, taraflar arasında gerçekleşen anlaşma gereği ödeme ile, davanın konusuz kaldığı, taraf vekillerinin karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesini talep ettikleri gerekçesi ile, davanın konusu kalmadığı için, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkememizce Adana …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E, … K sayılı dosyası bekletici mesele yapılmış ve kararın kesinleştirilmesi için davacı yana süre verilmiştir. Kararın 28/05/2019 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 313/1.maddesinde “sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir” şeklinde sulh tanımlanmıştır. Sulhun etkisi başlıklı HMK’nun 315.(1) maddesinde ise “sulh ilgili bulunduğu davayı sona erdirir, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur, Mahkeme taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir. (2) irade bozukluğu ya da aşırı yararlanma hallerinde sulhün iptali istenebilir.” denilmiştir.
Sonuç olarak; davacının geçirdiği 06/08/2012 trafik kazası nedeniyle oluşan zararlarını sulh yoluyla tahsil ettiği ve sulh nedeniyle daha önce açılan davanın hüküm altına alınarak kesinleşmiş olduğu görüldüğünden, HMK nın 114/1-i maddesi uyarınca aynı davanın tekrar açılamayacağı gözetilerek dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN HMK 114/1-i maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından usulden Reddine,
2-Alınması gereken 44,40TL karar ve ilam harcının peşin alınan 25,20TL harç ile 88,00 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 68,80 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından sarf edilen 40,35 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, bakiye delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.03/10/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı