Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/342 E. 2019/564 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/342 Esas – 2019/564
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/342 Esas
KARAR NO : 2019/564

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 29/03/2013
KARAR TARİHİ : 03/10/2019
K. YAZIM TARİHİ: 28/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatife 28/05/2007 tarihinde 477, 478, 479, 480, 481 ve 482 ortaklık senedi ile üye olduğunu, ortaklık bedeli olarak kararlaştırılan 40.000,00 TL’yi 29/05/2007 tarihinde kooperatif hesabına yatırdığını, ayrıca talep edilen başkaca ödemelerde de bulunduğunu, kooperatif ortağı olarak genel kurullara katılarak oy kullandığını, kooperatiften altı adet ortaklık aldığını, kooperatifin müvekkiline gönderdiği bir mektup ile müvekkilinin ortaklığının tartışmalı olduğunu dile getirdiğini, davalının ortaklık konusunda muaraza çıkartarak müvekkilinin haklarını elinden almak istediğini, müvekkilinin kooperatifte altı adet ortaklık payının bulunduğu açık olarak ortada iken muaraza yaratan davalının iş bu muarazasının men’i ile müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı cevap dilekçesinde özetle; kooperatifin 24/06/2012 tarihli genel kurulunda seçilen yöneticiler tarafından geçmişe yönelik yapılan incelemelerde ortaklık devir işlemlerinde usulsüzlükler yapılmak suretiyle para tahsil edildiği ve bunların kooperatif kasasına intikal ettirilmediğinin saptandığını, bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, davacının eski yöneticiler tarafından usulsüzce üyeymiş gibi gösterildiğini, davacının ortaklık hakkını hiçbir zaman kazanmadığını, kooperatif hesabına hiçbir ödemesinin bulunmadığını, davacı ile ilgili üyelik devir işlemlerinin usulsüz olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma evrakı, 24/02/2014 tarihli bilirkişi raporu, 14/10/2014 tarihli bilirkişi ek raporu, 25/02/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davacı …’nun davalı kooperatifte 477, 478, 479, 480, 481 ve 482 numaralı altı adet ortaklığının bulunup bulunmadığının tespitine yöneliktir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde; mahkememizin 21/04/2015 tarih 2013/145 esas 2015/163 karar sayılı ilamı ile davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 05/04/2017 tarih 2015/6765 esas 2017/1041 karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, onama kararına karşı davacı vekilince karar düzeltme kanun yoluna başvurulması üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 18/06/2019 tarih 2017/2079 esas 2019/2788 karar sayılı ilamı ile “… 28.05.2007 tarihinde hisse devri suretiyle ortak kaydedilen davacının, kooperatifin olması gereken ortak sayısının, mevcut olan ortak sayısının ve genel kurulda belirlenen sayının üzerinde ortağı bulunup bulunmadığını bilmesi gerekmeyeceği gibi böyle bir durumu araştırma imkanının da bulunmadığı, davacının genel kurullara ortak sıfatıyla çağrıldığı, bir kısım genel kurullara katıldığı ve bir kısım aidat ödemesi de yaptığı dikkate alındığında, 6 ayrı hisseden dolayı davacının davalı kooperatifçe ortaklığının zımnen benimsenmiş olması karşısında, mahkemece davanın kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, 05/04/2017 tarih 2015/6765 esas 2017/1041 karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, Mahkememiz hükmünün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı sonrasında, mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilen dosyada, yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 28/05/2007 tarihinde hisse devri suretiyle davalı kooperatife ortak kaydedilen davacının, davalı kooperatif genel kurullarına ortak sıfatıyla çağrılmış olması, bir kısım genel kurullara katılması ve bir kısım aidat ödemesi de yapmış olması nazara alındığında, davalı kooperatifçe altı ayrı hisseden dolayı davacının ortaklığının zımnen benimsenmiş olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davacı …’nun, davalı kooperatifte 477, 478, 479, 480, 481 ve 482 numaralı altı adet ortaklığı bulunduğunun tespitine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE ; Davacı …’nun, davalı kooperatifte 477, 478, 479, 480, 481 ve 482 numaralı altı adet ortaklığı bulunduğunun tespitine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 20,10 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 24,30 TL başvurma harcı, 3,75 TL vekalet harcı, 24,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 52,35 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 740,55 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 2.240,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/10/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza