Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/297 E. 2020/285 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/297 Esas – 2020/285

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/297 Esas
KARAR NO : 2020/285

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali ( Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2019
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
K.YAZIM TARİHİ : 10/07/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında meydana gelen ticari ilişki çerçevesinde müvekkili şirketin davalı şirket adına 17 adet fatura düzenlediğini, toplam 18.796,71 TL tutarındaki fatura borcun karşılık davalı şirketin 2.500,00 TL ödeme yapığını, bakiye 16.296,71 TL borcunu ödememesi üzerine müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, ancak davalı şirketin haksız ve kötü niyetli itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyan ederek, davalı tarafın Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı şirket tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, davacı tarafa ait ticari defter ve kayıtlar, tarafların 2017 ve 2018 yıllarına ait BA-BS formları, 09/03/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; tacirler arası hizmetler sözleşmesi kapsamında düzenlenen faturalara dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla 16.296,71 TL asıl alacak, 1.662,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.959,64 TL nin tahsiline yönelik olarak faturalara dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 25.03.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 29.03.2019 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı tarafından davalıya çeşitli tarihlerde ıslah, normalizasyon ve indüksiyon işlerinin yapıldığı ancak fatura bedellerinin ödenmediği iddia edilmiştir. Davalı ise davaya cevap vermemiş olup, icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesinde ticari ilişki bulunmadığını savunarak tüm borca itiraz etmiştir.
Davalı adına ihtarlı davetiye çıkarılarak uyuşmazlıkla ilgili olarak incelenmek üzere ticari defter ve kayıtların sunumu istenmiş ise de davalı tarafından defterlerle ilgili beyanda bulunulmamıştır.
Mahkememizce HMK 221. madde kapsamında tarafların BA-BS formları celp edilmiştir.
Davacı yanın defter ve kayıtlarının incelenmesi için alınan bilirkişi raporunda; davacı … A.Ş.’nin kayıt ve defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacının takip tarihi olan 27.02.2019 tarihi itibariyle davalı şirketten 16.296,71 TL alacaklı olduğu, davalının vergi kayıtlarında 6.537,00 TL bedelinde 4 ayrı faturanın beyan edilmiş olduğu, davacı şirketin icra takibinden önce alacağının tahsili hususunda davalıya yazılı ya da sözlü ihtarı bulunmadığı için, takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşüremediği, bu nedenle icra takibinde davacı tarafından talep edilen işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm bu açıklamalara göre; taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun sabit olduğu zira davalı tarafından davacının düzenlediği bir kısım faturanın vergi dairesine bildirildiği, davacı yana kısmi ödeme de yapıldığı, davalının ayıplı hizmete dair bir savunmasının ve delillerinin bulunmadığı, davacının sonuç olarak davalıya verdiği hizmetler nedeniyle 16.296,71 TL alacağının bulunduğu, işlemiş faiz talebinde bulunulmuşsa da, davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair bir delil bulunmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE, Davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazının 16.296,71 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktara takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-16.296,71 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.113,22 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 216,81TL harcın mahsubu ile bakiye 896,41 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 1.197,77 TL sinin davalıdan, 122,23 TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 216,81 TL peşin harç, tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla icra dosyasına yatırılan 89,80 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 357,41 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 120,00TL tebligat ve posta gideri ile 700,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 820,00TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 744,07 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.07/07/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı