Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/258 Esas – 2021/193
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/258 Esas
KARAR NO : 2021/193
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : İFLAS İDARE MEMURLARI;
1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil
DAVA TARİHİ : 31/05/2019
KARAR TARİHİ : 30/03/2021
K. YAZIM TARİHİ: 05/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin S.S. …Konut Yapı Kooperatifime 31/00/2005 günü peşin paralı devir ve yönetim kurulu kararı ile … Ada … Parsel D Blok 8. Kat güneydoğu cepheli 34 numaralı dairenin ortaklığını devraldığını, kat irtifakı tesis edilmediğinden devir işleminin tapuya şerh edilmediğini, kooperatifin iflas ettiğini, müvekkilinin ortaklığı nedeniyle borçlarının hesaplanmasında taraflar arasında uyuşmazlık çıktığını, davalı tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyası üzerinden müvekkiline 102.843,00 TL. alacak için icra takibi başlatıldığını, icra inkar tazminatı ödememek için borcun bir kısmına itiraz edildiğini, bu konuda açılan davanın istinaf aşamasında olduğunu, bilirkişi tarafından saptanan 2.276,16 TL. tutarındaki fazla ödeme için de dava ikame edildiğini, müvekkilinin kooperatife karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirterek, … Ada … Parselde kayıtlı D Blok 34 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, tescil talebi uygun görülmezse davaya konu taşınmazın rayiç bedelinin saptanarak dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte günümüz değerine güncellenerek tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usul itirazında bulunulduktan sonra esasa yönelik olarak, davacı tarafın kooperatifin faal ortağı olduğunu, bu konuda bir uyuşmazlık bulunmadığını, aktif ortak olması sebebiyle ortaklık için ödemiş olduğu bedeli isteyemeyeceğini, aynı dayanaklarla tapu iptali ve tescil istenmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, müflisin alacaklılarının alacaklarına kavuşması için dava konusu taşınmaz ile diğer taşınmazların masa varlığını teşkil ettiğini, davacının da ortak olması nedeniyle alacaklılara karşı sorumluluğunun devam ettiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :Mahkememizin 2018/281 ve 2018/739 esas sayılı dava dosyaları, davalı kooperatifin iflasına karar veren mahkememizin 2011/294 esas sayılı dosyası, davalının taraf olduğu yine mahkememizde görülen 2016/176 ve 2015/200 esas sayılı dava dosyaları, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı iflas dosyası ile … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, tapu kayıtları, kooperatif kayıtları, mahallinde yapılan keşif, 26/10/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatif üyeliği nedeniyle tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğinden bahisle tapu iptali tescil olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi, dava konusu taşınmazın değerinin tespiti bakımından mahallinde keşif yapılmasına karar verilmiş, düzenlenen 26/10/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; Peşin ortak olan davacının, Sayın Mahkeme’nin 01/11/2018 günlü 2018/281 E., 2018/671 K. Sayılı kararı gereği borcu bulunmadığından, borçsuz ortak olarak kabul edilerek, karardan sonra gerçekleşmiş çevre gideri, altyapı bedeli ve genel yönetim giderinin kendisinden talep edilerek KK.’nun 23. maddesinde değinilen eşitlik ilkesine uygun işlem yapılması, 1163 sayılı KK.’nun 17. maddesi ve anasözleşmenin 15. maddesi hükümleri gereği, aktif ortak olduğu anlaşılan davacıya, birikimleri karşılığında daire bedeli adı altında iade ödemesi yapılabilmesinin mümkün olamayacağı, dava konusu taşınmazın değerine etki eden diğer tüm faktörler dikkate alındığında dava tarihi (31/05/2019) itibariyle serbest piyasadaki rayiç değerinin 360.000,00 TL olabileceği bildirilmiştir.
Bilirkişi incelemesi sonucu belirlenen taşınmaz değeri üzerinden eksik harcı tamamlaması için davacı vekiline süre verilmiş, davacı vekilince 22/01/2021 tarihinde eksik harç tamamlanarak makbuzu dosyaya ibraz edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacının kooperatifin 31/08/2005 tarih ve 95 sayılı kararı gereğince peşin ödemeli ortak olduğu açık olup bu konuda da herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Peşin ortak olan davacının mahkememizin 2018/281 esas, 2018/671 karar sayılı kararıyla dosyamız davacısının dosyamız davalısı kooperatifte peşin bedel ödemek suretiyle ortaklığı bulunduğu ve ödemeleri ile genel kurullarda alınan kararlar ve eşitleme kararı uyarınca ödemesi gereken miktarlar hesaplandığında borcunun bulunmadığı tespit edilmiş ve bu karar istinaf yasa yoluyla kesinleşmiştir. Hal böyle olunca borçsuz ortak olduğu mahkeme kararıyla da kesinleşen davacının dava konusu taşınmaz0n adına tescil talebi yerindedir. Her ne kadar bilirkişi raporunda Kooperatifler Kanunu 23. Maddesine atıf yapılarak çevre gideri, altyapı bedeli ve genel yönetim giderinin talep edilmesi gerektiği kanaati bildirilmişse de Yargıtay 23.HD 2016/6372 esas, 2016/391 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; peşin bedelli ortaktan aidat talep edilemeyeceği, aidat borcu dışında çevre düzenlemesi, tapu gideri, genel giderler ve alt yapı gideri borcu olan ortaklara tapu vermekten kaçınılamayacağı, böyle bir durumda peşin ödemeli ortağa tapusu verildikten sonra bu alacakların tahsili yoluna gidilmesi gerektiği anlaşılmıştır. (Kooperatifler Hukuku, Coşkun Mahmut, Seçkin Yayınları, 1.Bası, syf 140-141)
Açıklanan gerekçeler, yargı içtihatları ve doktrin görüşleri doğrultusunda davacının terditli olarak açtığı davasında ilk talebi olan tapu iptal ve tescil yönünden davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Her ne kadar davalı müflis kooperatif vekilince üyeliği devam eden ortağın iflas masasından alacak talep edemeyeceğinden bahisle davanın reddini talep etmişse de davanın tapu iptal tescil talebi yönünden kabulüne karar verildiğinden savunması bu yönden karşılanmamıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE ; Ankara ili … ilçesi … ada 1 parsel D blok 34 numaralı bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın iflas şerhi hariç tüm takyidatlarıyla beraber davacı adına tapuya kayıt ve tesciline,
Kısa kararın İİK’nun 28 maddesi gereğince … Tapu Müdürlüğüne bildirilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 24.591,60 TL harçtan peşin alınan 2.569,89 TL ile tamamlama harcı olarak alınan 3.578,01 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.443,70 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 2.569,89 TL peşin harç, 3.578,01 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 6.198,70 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 384,90 TL keşif harcı, 80,00 TL keşif yol ücreti, 119,70 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.984,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 33.650,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı iflas idaresi temsilcisinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/03/2021
Katip Hakim
e-imza e-imza