Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/252 E. 2019/453 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/252 Esas – 2019/453
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/252 Esas
KARAR NO : 2019/453

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 29/05/2019
KARAR TARİHİ: 02/07/2019
K. YAZIM TARİHİ: 03/07/2019

Yukarıda tarafları yazılı dava dosyasının incelenmesi neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin taahhüdü altında yapımı devam eden Ankara-Nallıhan İmam Hatip Ortaokulu inşaatının elektrik işlerinin yapımı için davalı … ile sözlü olarak anlaşıldığını ve davalıya iş yapımında kullanacağı malzeme bedellerine karşılık nakit ve çekler verildiğini, ayrıca davalı …’ün diğer davalı … adına da 31/05/2019 tarih 17.500,00 TL’lik çek talep etmesi üzerine müvekkilinin işlerinin aksamaması için söz konusu çeki düzenleyerek kendisine teslim ettiğini, müvekkilinin davalı … ile hiçbir ticari faaliyeti olmadığını ve kendisini de tanımadığını, ancak davalının tüm iyi niyetli çabalara ve uyarmalara rağmen edimini bugüne kadar yerine getirmediğini, söz konusu çekin takibe konulacağına ilişkin endişeleri olduğunu beyan ederek, 31/05/2019 tarihli 17.500,00 TL’lik çek yönünden ihtiyati tedbir verilmesini ve bedelsizlik nedeniyle bu çek nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere 7155 sayılı yasanın 20. maddesiyle eklenen ve 01/01/2019 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren 5/A maddesine göre, ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Menfi tespit talepli iş bu dava 29/05/2019 tarihinde açılmıştır.
Yukarıda anılan yasal düzenleme kapsamında, konusu bir para alacağı veya tazminat olan ticari davalar zorunlu arabuluculuğa tabi tutulmuştur. Her ne kadar iş bu davada, dava konusu çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş ise de; davacının davasına konu ettiği çek konusu miktar, davalılar yönünden para alacağı niteliğinde olup, yargılama sonucunda verilecek hükümle birlikte taraflar arasındaki alacak/borç ilişkisi tartışılacaktır. Yasanın düzenleniş gayesi gözetildiğinde, bu tür davaların zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu kanaatiyle; 30/05/2019 tarihli tensip tutanağının 1. maddesi ile davacı vekiline, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini bir haftalık kesin süre içerisinde mahkememize sunması, aksi taktirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içerir davetiye çıkartılmış, gönderilen meşruhatlı davetiye 20/06/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu halde kesin süre içerisinde davacı vekili tarafından son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneği dosyaya sunulmamış, davacı vekilinin 31/05/2018 havele tarihli dilekçesiyle menfi tespit davalarında bir alacağın tahsili talebi ve dolayısıyla arabulucuya başvuru zorunluluğunun bulunmadığını bildirdiği görülmüştür. Hal böyle olunca, arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması nedeniyle herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava şartı noksanlığı bulunduğundan, 6100 Sayılı HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 298,86 TL harçtan mahsubu ile bakiye 254,46 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.02/07/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza