Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/25 E. 2020/670 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/25 Esas – 2020/670
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/25
KARAR NO : 2020/670

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 30/03/2018
KARAR TARİHİ: 17/12/2020
K. YAZIM TARİHİ: 07/01/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından 03/08/2017 tarihli, … sayılı ve 89.314,20 TL bedelli fatura alacağının ödenmeyen kısmı olan 29.314,20 TL alacağın tahsili için davalı borçlu aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı yanın borçlu olmadığını belirterek borcun tamamına, faize ve yetkiye itiraz ettiğini, yasal takibi durdurduğunu, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itiraz haksız olduğunu ve itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesi gerektiğini, yüklenici müvekkili, davalıya ait iş yerinin önündeki doğramaların alt izolasyonu, açık saha kırık taşların onarımı, açık sahadaki mermer şeritlerin değişimi ve iş merkezi kulesinde dilatasyon tamiri işlerinin yapımı için davalı borçlu ile anlaştığını, anlaşma gereği yüklendiği işleri eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini ve takibe konu 03/08/2017 tarihli … sayılı ve 89.314,20 TL bedelli faturayı tanzim ederek davalı borçluya gönderdiğini, davalı borçlu bu fatura alacağının bir kısmını müvekkiline ödediğini, ancak takip konusu 29.314.20 TL’nin ödenmediğini, bu durumun her iki tarafın da ticari defler kayıtları bilirkişi marifetiyle incelendiğinde tespit edileceğini, davalı yanın İcra İflas Kanunu gereği alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerektiğini, davalı yan, itirazında takibe dayanak belgelerin kendilerine tebliğ edilmediğine dair itirazda bulunmuşsa da bu itirazların yersiz olduğunu, ödeme emri ile birlikte dayanak belgelerin davalı yana tebliğ edildiğini, davalı yanın tebligatı kabul ederken aleyhe bir itirazı yada tespiti mevcut bulunmadığını belirterek davalının Ankara … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin aynen devamına, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olması ve alacağın da likit olması nedeni ile davalının alacağın % 20’sinden aşağıda olmamak üzere tazminatı hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde özetle; eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili talepli davalarda yetkili mahkemenin HMK 6. madde ve HMK 10. maddesi gereği davalı tarafın iş yeri adresinin bulunduğa mahkemeler olduğunu, müvekkili şirketin merkezi … ilçesinde bulunup Ankara Batı Adliyesi yargı sınırları içerisinde bulunduğunu, davacı taraf ile müvekkili şirket arasında sözlü olarak akdedilen sözleşme gereği müvekkil şirketin sahip olduğu AVM’nin izolasyon, dilatasyon ve açık saha kırık taşların onarımı işlerinin yapılması için sözlü olarak anlaşmaya varıldığını, ancak davacı tarafın söz konusu işlerin tamamını layıkıyla yerine getirmediği gibi müvekkil şirketin hali hazırda yağmur yağdığı sırada birçok problem meydana gelmekte ve ayıplı ifa nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, hal böyle iken müvekkili şirketin yapılan işin eksikliği nedeniyle kısmi ödeme yaptığını, hukuka ve yasaya aykırı olarak başlatılan takibe süresi içerisinde itiraz ettiğini, eksik ve ayıplı yapılan iş nedeniyle müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, imalatların ayıplı ve eksik yapılmasının tespiti için olay yerinde keşif icra edilmesini, müteahhidin, söz konusu edimi ifa ederek eseri süresi içerisinde tam ve eksiksiz olarak teslim etmesi gerektiğini, müteahhidin borcunun eseri imal ve teslim borcu olduğunu; davacı tarafın söz konusu eseri eksiksiz ve ayıpsız olarak teslim ettiğini ispat edemediğini; müvekkili şirketin işbu davanın neticelenmesinin ardından söz konusu ayıplı malları onarıp baştan eserin meydana gelmesi için elinden gelen gayreti göstereceğini, yapılacak olan masraf nedeniyle müvekkil şirket 2 kez zarara uğramış olacağını, davacı tarafın, eseri uygun bir şekilde teslim ettiğine ilişkin bilgi vermediğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmayıp, iş bedeli konusunda taraflar da anlaşmamışlarsa, iş bedelinin, Kanun’un sözü edilen bu hükmü uyarınca, yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiç fiyatlarına göre belirlenmesi gerektiğini, somut olay bakımından, müvekkili şirketin zararı henüz giderilmediğini, tamir ettirilmediğini, davacının % 20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası, tanık beyanı, mahallinde yapılan keşif, 01/11/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporu, 09/03/2020 tarihli ek rapor ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi uyarınca iptali talebine ilişkindir.
Ankara … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasının getirtilerek dosyaya eklendiği görülmüştür.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/10/2018 tarih …E.K. Sayılı ilamıyla, Mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek gönderilen dosya Mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 18/01/2020 tarihinde Ankara … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasıyla 29.314,20 TL fatura alacağı, 1.127,59TL işlemiş faiz alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 26/01/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 30/01/2018 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 30/03/2018 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yan, aralarında eser sözleşmesi gereği edimlerini yerini getirdiği halde davalının 29.314,20 TL bakiye alacağını ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine de haksız suretti itiraz ederek takibin durdurulmasına sebebiyet verdiğini iddia etmekte, davalı taraf ise, davacı yüklenicinin eseri eksiksiz ve ayıpsız olarak teslim etmediğini, eksik ve ayıplı işler nedeniyle kısmi ödeme yapıldığını savunmaktadır.
Davalıya ait olan Ankara İli, … İlçesi, … Mahallesinde … Caddesi üzerindeki 210 kapı numaralı …’nin de bulunduğu … ada 3 parseli teşkil eden arsa üzerinde bulunan yapıların izolasyon, dilatasyon ve açık saha kırık taşların onarımı işlerinin yapılması için davacı yüklenici ile davalının sözlü olarak anlaştıkları, iş bedelinin KDV dahil 89.314,20 TL olduğu ve davalı tarafça ödenmeyip takip ve dava konusu edilen kısmının 29.324,20 TL olduğu belirlidir.
Uyuşmazlık davacı yüklenicinin işi gereği gibi yapıp yapmadığı, eksik ve ayıplı işler bulunup bulunmadığı, varsa ayıbın niteliği, süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı, varsa eksik ve ayıplı işlerin bedelinin tespiti noktasında toplanmaktadır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra ihtilafın çözümü, varsa ayıp ve eksik işler ile bedellerin tespiti bakımından inşaat mühendisi ve nitelikli hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyeti marifetiyle 25/06/2019 tarihinde mahallinde keşif yapılarak kendilerinden 01/11/2019 tarihli rapor ile 06/02/2020 tarihli ek rapor alınmıştır.
Rapor ve ek raporda özetle; yazılı bir sözleşme olmaması nedeniyle hangi mahallerde hangi miktarda işlerin hangi detaylarla yapılacağı somut olarak tespit edilememekle birlikte, işin tamamı için düzenlenen faturada miktarların ölçü birimleri net olarak belirtilmeksizin bedeli talep edilen imalat kalemlerinin, dükkan önü izolasyonunun yapılması 125,00 TL/m2 birim fiyatla 286,00 m2 için 35.750,00 TL, saha taş yapımı (maktuen) 35.000,00TL, mermer değişimi 70,00 TL/mtül birim fiyatla 42,00 mtül için 2,940,00 TL, kule izolasyonu işleri 200,00 TL/mtül birim fiyatla 10,00 mtül için 2.000,00 TL olarak belirtildiği, mahallinde yapılan tespitler sonucu, davacı tarafça yapılan işin bir kısmının gizli ayıplı olduğunun değerlendirildiği, bu gizli ayıbın, sonradan yağan yağışlar neticesinde ortaya çıktığını, gezilen bağımsız bölümlerin taban, duvar ve tavanında meydana gelen kabarmalar, dökülmeler ve rutubetin nedeninin, dükkân önü ve kuledeki izolasyon işlerinin fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmamasından kaynaklı oluştuğu, mermer değişimi ile ilgili davalının ayıp ve şikayet beyanı bulunmadığı, tanzim edilen faturada sahadaki taş yapımı bedelinin maktuen 2.940,00 TL olarak belirtildiği, önünde izolasyon çalışması yapıldığı beyan edilen dükkanların duvarlarında alçı sıvalarında kabarma, dökülme ve çatlama olduğu; orta açık sahada (iç avluda) bulunan dilatasyon derzinde bozulma ve oynamalara bağlı doğrultusunda bozulmalar, karşı tarafta bulunan oyuncakçı dükkânının dilatasyon doğrultusundaki iç duvarında tabandan tavana doğru alçı sıvalar ve boyalarda kabarma, dökülme ve çatlama olduğu, aynı şekilde teras kısmından da bina dış hattından dükkânın içine doğru, kiriş üzerinde sızmaya bağlı rutubet izleri olduğu, binanın bodrum katındaki kapalı otoparka inildiğinde aynı şekilde dilatasyon doğrultusunda zemin kat seviyesinden bodrum kat tabanına doğru su sızıntısına bağlı rutubet izleri bulunduğu, dilatasyon hattı boyunca kiriş birleşimlerinde de aynı etkilerin bulunduğu ve bunun da eksik ve uygun olmayan izolasyon imalatından kaynaklı olduğu, keşif günü gösterilen ve yapımı üzerine anlaşıldığı beyan edilen mahallerin yaklaşık % 70’inde izolasyondan kaynaklı problemlerin belirdiğinin gözlendiği, işin tamamı için düzenlenen faturada dükkân önü izolasyonunun yapılması=35.000,00 TL+KDV ve Kule İzolasyonu=2.000,00 TL +KDV olmak üzere toplam 37.000,00 TL+ KDV yekün teşkil ettiği, hatalı olan imalatın mahallen yapılan incelemede % 70’ine tekabül ettiği kabulü ile ayıplı imalat bedeli 37.000,00 TL x 1,18 x 70/1000= 30.562,00 TL olarak hesaplandığı ve takdiren 30.000,00 TL kabul edildiğinin bildirildiği, dosya içerisinde davalı şirketin, açık ve gizli ayıpları davacıya bildirdiğine, ihbar ettiğine dair herhangi bir belge bulunmadığı yönünde görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Ayıbın ne zaman ortaya çıktığı ve süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığının tespiti bakımından, davalı tarafça gösterilen davalı şirkette yatırım müdürü olarak görev yaptığı anlaşılan tanık …’ın beyanı tespit edilmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, alınan gerekçeli ve denetlenebilir bilirkişi rapor ve ek raporu, tanık beyanı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların Ankara İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi üzerindeki … ada 3 parseli teşkil eden arsa üzerindeki davalının sahibi olduğu AVM’nin izolasyon, dilatasyon ve açık saha kırık taşların onarımı işlerinin yapılması için sözlü olarak anlaşmaya vardıkları, iş bedelinin toplam KDV dahil 89.314,20 TL, davalı tarafça ödenmeyip takip ve dava konusu edilen kısmının ise 29.324,20 TL olduğu, davacı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediği, dükkân önü ve kuledeki izolasyon işlerini fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapıp teslim etmediği, bilirkişilerce davacı tarafça yapılan işin bir kısmının gizli ayıplı olduğu, bu gizli ayıbın sonradan yağan yağışlar neticesinde ortaya çıktığının tespit edildiği, ayrıca davacının eksik ve ayıplı yaptığı işler bedelinin 30.000,00 TL olarak hesaplandığı, davalı tarafça süresinde ayıp ihbarında bulunulduğunun tanık beyanıyla sübut bulduğu, hal böyle olunca davalının 29.324,20 TL asıl alacak ve 1.127,59 TL işlemiş faizin tahsili için davacı tarafça Ankara … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasıyla başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazında haklı olduğu, bununla birlikte davacının icra takibi başlatmakta kötü niyetli olduğu yönünde bir kanaat da oluşmadığından davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, davanın ve davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 367,15 TL harçtan mahsubu ile bakiye 312,75 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.566,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/12/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza