Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/201 E. 2021/306 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/201 Esas – 2021/306
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2019/201 Esas
KARAR NO : 2021/306

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/05/2019
KARAR TARİHİ: 29/04/2021
K. YAZIM TARİHİ: 27/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu … San. Tic. Ltd. Şti.nin müvekkili şirket … San. ve Tic. A.Ş.’ne olan horcu sebebiyle Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … K. sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını ve borçlu şirket tarafından takibe itiraz edildiği ve takibin durdurulduğunu, borçlu şirket itiraz dilekçesinde, alacaklı şirkete herhangi bir borçları olmadığını, alacağın tamamı ile tüm ferilerine itiraz ettiğini, ancak müvekkili şirketin davalı şirketle anlaştığı şekilde imal etmiş olduğu ürünleri davalı şirkete teslim ettiğini, ürünlerin teslimi akabinde müvekkilinin icra takibine konu ettiği faturaların kesilerek alacağını talep ettiğini, davalı şirketin faturaları ticari defterlerine kaydettiğini fakat tüm taleplere rağmen ödeme konusunda olumlu sonuç elde edemediğini, tarafların ticari defteri incelendiğinde alacaklarının varlığının sabit olacağını, müvekkili şirketin borçlu şirketin haksız ve dayanaksız itirazı neticesinde zarara uğradığını, mağduriyetinin giderilmesi amacı ile İİK md 67/2 takip bedelinin %20’sinden az olmamak üzere icra tazminatına hükmolunması gerektiğini beyan ederek, borçlu şirket tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu şirket tarafından haksız ve dayanaksız olarak yapılmış bulunan itiraz sebebiyle takip bedelinin %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan işbu davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin hesapları kontrol edildiğinde davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, gerekirse bilirkişi incelemesi yapıldığında müvekkili şirketin davacıya borçlu olmadığının ortaya çıkacağını, anılan borcu kabul etmemekle beraber zamanaşımı bakımından da davaya itiraz etliklerini, Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre davacı tarafın faturaya dayanarak itirazın iptali isteminde bulunduğunu, söz konusu faturanın müvekkilinin aleyhine delil teşkil etmesinin mümkün olmadığını, faturanın müvekkiline tebliğ edilmediğini, bu nedenle fatura içeriğini kabul etmediklerini, davacı-alacaklının faturaya dayalı alacağının cari hesap niteliğinde olmasından bahisle icra inkar tazminatı istemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki devam etmediğinden ötürü herhangi bir açık hesap ilişkisinden de söz edilemeyeceğini, faturaların geçerli olabilmesi için imal edilen malların zamanında ve anlaşılan niteliklere haiz olarak teslim edilmesi gerekirken zamanında teslim edilmediğini, zamanında teslim edilmemesinden ötürü müvekkili şirketin zarara uğradığını yerleşik ticari örf ve adetlere göre bunun değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, haksız açılan davanın reddine, davacı kötü niyetli olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve belgeleri, davacı kayıtları üzerinde yaptırılan inceleme sonucu talimat mahkemesince aldırılan 01/11/2020 tarihli bilirkişi raporu, mahkememizce aldırılan 12/04/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 10/07/2018 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 6.555,00 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, asıl alacağın dayanağı olarak cari hesap alacağının gösterildiği, davalı vekilinin 19/07/2018 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 01/05/2019 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket, icra takibine de konu ettiği faturadan kaynaklanan toplam 6.555,00 TL bakiye alacağının davalı tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise takip dosyasına sunduğu dilekçeyle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Mahkememizce Davacı şirket kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması amacıyla Bursa …. Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, 2020/189 Talimat evrakı üzerinden alınan 01/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyası kapsamında daha sağlıklı bir karara varabilmek için davalı ticari defter ve kayıtlarının da incelenmesi gerektiğini, davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı şirketin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin kanunun belirlemiş olduğu yasal süreler içerisinde yaptırılmış olduğu, davacı ticari defter ve belgelerinde 8 adet belgeden oluşan 6.555,00.-TL davalıdan alacaklı olduğu, davacı tarafından takip tarihine kadar temerrüt faizi talep edilmemiş olması nedeniyle tarafınca faiz hesaplaması yapılmadığı bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin iş bu rapora itiraz etmeleri üzerine, itirazların değerlendirilmesi ve davalı şirket kayıtlarının incelenmesi amacıyla dosya tekrar bilirkişiye tevdii edilmiş, düzenlenen 12/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı … San. Ve Tic. A.Ş’nin Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı … San. Tic. Ltd. Şti aleyhine başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 10/07/2018 tarihi itibariyle davalı şirketten 6.555,00 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek;
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 27.06.2003 tarih ve 2001/1 Esas, 2003/1 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi taktirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır (Fatura ve dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın m. 21/2.). Bu hüküm, fatura içeriğinden kabul edilen hususlara ilişkin olarak, faturayı düzenleyenin lehine; adına fatura düzenlenenin aleyhine bir karine getirmektedir. Bu karine, faturanın ispat gücüne yönelik bir düzenlemeyi ortaya koymaktadır. Diğer anlatımla, fatura, düzenleyen aleyhine delil olduğu gibi, kendisi faturayı düzenlemediği halde tebliğinden itibaren sekiz gün içinde itiraz etmeyen aleyhine de delil olabilecektir. Faturanın adına tanzim edilen aleyhine ispat vasıtası olması, yani, faturayı alan kişinin fatura kendinden sadır olmamakla birlikte aleyhine delil teşkil etmesi TTK’nın 21. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen ve yukarıda ayrıntısı açıklanan bu karineden kaynaklanmaktadır. İşin bedeli sözleşme kurulurken kararlaştırılmış olup, fatura ise bu aşama ile ilgili değil, ifa safhası ile ilgili bir belgedir. Fatura öncesinde taraflar arasında borç doğurucu hukuki ilişkinin bulunması, faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmiş olması gerekir. Eğer faturalar tebliğ edilmiş ise taraflar arasında kurulduğu kanıtlanan eser sözleşmesinde bedelde anlaşma yok ise yüklenici tarafından yapılan işler ile ilgili fatura düzenlenip iş sahibine tebliğ edilip iş sahibinin 6102 sayılı TTK 21/2 maddesi gereğince 8 gün içinde itiraz edilmemesi halinde içeriği ve fatura içeriğine dahil bedel kesinleşeceğinden ayrıca mahalli piyasa rayiçleri ile iş bedeli tespitine gerek bulunmayacaktır. (Yargıtay 15 HD. 04.05.2017 2017-140 Esas 2017/1900 Karar Sayılı İlamı). Davalı tarafa ticari defter kayıtların dosyaya sunumu veya bulundukları yerin bildirilmesi için HMK 222 maddesi gereğince ihtarlı olarak kesin süre verilmiş, adres sunulmuş ancak bildirilen adrese bilirkişi tarafından 26.3.2021 ve 06.04.2021 tarihlerinde iki kere gidilmesine ve vekiliyle görüşülmesine rağmen defterler incelenememiştir. Bu nedenle usulüne uygun olarak tutulan davacı ticari defterleri hükme esas alınmıştır. Davacı taraf faturayı davalı tarafa tebliğ edilmiş olmasına rağmen fatura iadesi olmadığı nazara alınarak davacının defter ve kayıtları, davacı ticari defterleri incelenmesine yönelik olarak düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 6.555,00 TL alacaklı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE ; Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Asıl alacak olan 6.555,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 447,77 TL harçtan peşin alınan 111,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 335,82 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.096,27 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 162,75 TL peşin harç olmak üzere toplam 162,75 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yargılamada yapmış olduğu 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 124,70 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.324,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/04/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza