Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/195 E. 2020/308 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/195 Esas – 2020/308

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/195 Esas
KARAR NO : 2020/308

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN:

DAVA : Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/04/2019
KARAR TARİHİ: 14/07/2020
K.YAZIM TARİHİ : 17/07/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 19.12.2018 tarihinde davacının adına kayıtlı … plakalı aracı ile Sincan Pazar Caddesinden Ankara Caddesi istikametine doğru köprü altında bölünmüş yolda kendi şeridinde seyir halinde iken, …’ın sevk ve idaresindeki … adına kayıtlı … plakalı aracın şerit ihlali yaparak müvekkilinin aracına çarpması sonucu maddi ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili ve eşinin yaralandığı, kusur için trafik polislerince rapor tanzim edildiğini, raporda … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın asli kusurlu, müvekkilinin ise talî kusurlu olarak belirtildiğinin anlaşıldığını, trafik kaza raporunda aleyhe düzenlenen hususları kabul etmediklerini, kaza sonrası araçta yapılan eksper incelemesi sonucu araçta KDV hariç 23.000,00 TL lik hasar kaydının olduğunu, davalı sigorta şirketinden müvekkilinin aracında meydana gelen 23.000,00 TL lik hasarın 17.250,00 tl sinin 21/01/2019 tarihinde mutabakata istinaden ödendiğini, piyasa değeri yaklaşık 70.000,00 TL olan araçta müvekkilinin elinde sadece 55.150,00 TL ücret geçmesi sebebiyle yaklaşık olarak 14.850,00 TL fakirleştiğini, müvekkilinin aracı kaza tarihi olan 19/12/2018 tarihinde çekici ile Sincan ilçesinde bulunan otoparka oradan da Şaşmazda bulunan servise çekildiğini, bunun içi müvekkilinin 236,00 TL çekici masrafı tahsil edildiğini, müvekkilinin sigortadan hasar tazminatının bakiye kısmı ve diğer davalı …’tan araçta oluşan değer kaybı ile ikame araç bedeli, araçtan yoksun kalma tazminatı ile çekici masrafının ödenmesi için 28/02/2019 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, arabuluculuk aşamasından müvekkilinde oluşan ve talep edilen zararları davalı taraflar karşılamayacaklarını beyan ettiklerini belirterek, davalı sigorta şirketinden hasar tazminatının bakiye kısımına yönelik olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, 100,00 TL, davalı …’tan ise müvekkilinin aracına çarpması sonucu müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı, ikame araç ve araçtan yoksun kalma tazminatı ile çekici ücretinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL kısmi dava olarak, dava tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 18/12/2019 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve değer kaybı ve çekici masrafı talebini 13.086,00 TL’ye, araçtan mahrum kalınan süre için talep edilen araç mahrumiyet tazminatı talebini 2.150,00 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili; davacının talep ettiği her bir kalem için ne kadar tazminat talep ettiğini açıklaması gerektiğini, davacı tarafın söz konusu kaza nedeniyle oluşan zarar ile ilgili müvekkilinin tüm borçlarından dolayı ibra ettiğinden huzurdaki davanın reddi gerektiğini, dava açılmadan önce dava konusu kaza ile ilgili müvekkili şirkete başvurulduğunu ve söz konusu kaza nedeniyle meydana gelen hasar bedelinin müvekkili şirket tarafından karşılandığını, davacı tarafın muvafakatnameye rağmen huzurdaki davayı açmasının iyi niyet kurallarıyla bağdaşmadığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu, dava konusu kaza sonucunda konu aracın Pert-Total sayıldığından, dava konusu araçla ilgili değer kaybı talep edilemeyeceğini, davacının talebine konu aracın kullanılmamasından kaynaklanan kazanç kaybı ve çekici ücretine yönelik zararların dava dayanağı KZMSS teminatı kapsamı dışında olduğunu, beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili ; davacının talep ettiği alacak kalemlerinin miktarını tek tek belirtmediğini, müvekkilinin tam kusurlu olduğu iddialarını kabul etmediklerini, davacının, müvekkilinin bulunduğu aracın şeridine geçerek kazaya neden olduğunu, trafik tespit tutanağındaki aleyhe hususları kabul etmediklerini, davacının aracının kaza sonucunda yapılan eksper incelmesi sonucunda pert-total sayıldığı tespit edildiğinden, araçla ilgili değer kaybı talep edilemeyeceğini, davacı tarafça aracın piyasa değerinin fazla gösterildiğini, talep edilen yoksun kalma tazminatının içerdiği tarihler bakımından çelişkili olduğunu ve ne kadar talep edildiğinin açıkça belirtilmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, 09/12/2019 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluştuğu iddia edilen hasar bedeli, çekici ücreti, değer kaybı tazminatı ile davacının araçtan mahrum kalması nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
19.12.2018 tarihinde, davacının adına kayıtlı ve kullanımında olan … plakalı araç ile davalı …’ın sevk ve idaresindeki … adına kayıtlı … plakalı aracın çarpışması sonucu dava konusu maddi ve yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın kara yolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Davacı zarar gören, anılan yasa hükümleri gereği davalılardan talepte bulunmuştur.
Sorumluluğun ve dolayısıyla kusurun tespitine ve zararın hesaplanmasına yönelik olarak alınan bilirkişi raporunda; … plakalı aracın sürücüsü davalı … (…)’ın, virajlı ve eğimli yolda şerit ihlali yaparak karşıdan gelen araçların yoluna girmesi nedeniyle % 100 asli kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü davacı …’in kazanın oluşumunda kusuru olmadığı, kaza nedeniyle davacı yana ait sol yan kesiminden ağır darbe alan aracın onarımı ekonomik olmadığından, pert-total işlemi uygulanması gerektiği ele alınarak davacının zararının 30.100,00 TL olduğunun hesap edildiği, davalı sigorta şirketince sigortalısının %75 kusurlu olduğu esas alınarak 17.250,00TL tazminat ödemesi yaptığı, ancak sigortalısının % 100 kusurlu olduğu anlaşıldığından ödenmesi gereken bakiye gerçek zarar bedelinin; 30.100,006 – 17.250,006 = 12.850,006 ile Kurtarıcı Bedeli 236,00 TL olmak üzere toplam 13.086,00 TL olarak hesap ve tespit edildiği, ağır hasar alan aracın ikamesi için gerekli optimum süre ele alındığında davacının 2.250,00 TL zararının oluştuğu, ikame araç gideri trafik sigortası kuvertürü dışında kaldığından davalı sürücünün söz konusu zarardan sorumluluğu bulunduğu, davacı yana ait aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesinin bulunduğu, dava dışı … A.Ş tarafından Trafik Poliçesi kapsamında davacı yana ikame araç sağlanmadığı, dava konusu olmamakla birlikte karşı tarafa da 6.419,00 TL tazminat ödemesi yapıldığının ayrıca anlaşıldığı belirtilmiştir.
Davalı tarafından davacının aracının satıldığı ve daha önceden kiralık araç olarak kullanıldığı dikkate alınarak yeniden inceleme talep edilmişse de; davacının aracı sonradan satmasının zararının karşılandığı anlamına gelmeyeceği ve mevcut değer kaybı ile satışın yapıldığı gözetildiğinde zararının karşılanmamış olacağı, öncesinde kiralık araç olsa dahi bunun hesaplamalar sırasında kilometre yönünden gözetilmiş olacağı dikkate alınarak itirazlara itibar edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamı ile yukarıdaki açıklamalara göre; davalının %75 oranda kusuru ile gerçekleşen kaza nedeniyle, kusur oranına göre hesaplanan ve karşılanmayan hasar bedeli, çekici masrafı zararından tüm davalıların müşterek ve müteselsilen, dolaylı zarar olan araçtan mahrum kalınan süre için belirlenen bedelden ise araç sürücüsü/malikinin sorumlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 13.086,00 TL hasar bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, hükmedilen alacağa davalı … Sigorta AŞ yönünden 21/01/2019 tarihinden, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 19/12/2018 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2- 2.250,00 TL araç mahrumiyet zararının davalı …’dan olay tarihi olan 19/12/2018 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsiline,
3-Alınması gereken 1.047,60 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL harç ile ıslah ile alınan 258,49 TL harcın mahsubu ile bakiye 744,71 TL karar ve ilam harcının, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 635,45 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre belirlenen 1.320,00 TL nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 1.126,33 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı ile 258,49 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 353,69 TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 301,79 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 149,30 TL tebligat ve posta gideri ile 500,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 649,30 TL yargılama giderinin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 554,03 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı … tarafından yatırılan 116,80 TL delil avansının karar kesinleştiğinde bu davalıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.14/07/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı