Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/179 E. 2021/831 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/179 Esas – 2021/831
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/179 Esas
KARAR NO : 2021/831
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
3-
4-
İHBAR OLUNAN:
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/04/2019
KARAR TARİHİ: 26/10/2021
K.YAZIM TARİHİ : 26/11/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; davalı … yönetimindeki … plakalı araç ile müvekkiline ait … plakalı aracın 17.08.2018 tarihinde çarpışması sonucu müvekkilinin yaralandığını, meydana gelen yaralanması nedeniyle müvekkilinin iş gücü kaybına uğradığını, bu sebeple maddi ve manevi zarara düçar olduğunu, müvekkilinin … Tic. Ltd. Şti.de elektrik tesisat çizim elemanı olarak çalışmakta olup, aylık 3.000,00-TL. net ücret +AGİ aldığını beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; 500,00TL geçici iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00TL maddi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000,00TL manevi tazminatın, sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 25/09/2021 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve geçici iş göremezlik talebini 14.144,25 TL’ye, sürekli iş göremezlik talebini 37.280,46 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalılar … ve …; savcılık dosyasındaki delillere göre davacının kırmızı ışıkta geçtiğini ve otayda tamamen kusurlu olduğunu, olayda mağduru kesin raporlarının alınmasını talep ettiklerini, manevi tazminatın karşı tarafı fakirleştirmemesi gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde … sayılı , 14.03.2018-2019 vadeli ZMMS poliçesi ile teminat altına alındığını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, maluliyet oranını gösterir raporun dosyaya kazandırılması gerektiğini, müvekkili şirketin tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı taleplerine ilişkin sorumluluğunun bulunmadığını, davacı tarafın sigortalının kusurunu ve kusur ile maluliyeti arasında iltiyet bağı bulunduğunu usulen ispat etmesi gerektiğini, tarafların kusur oranlarının tespiti gerektiğini, müvekkili şirketin faizden dava tarihinden itibaren sorumlu olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …; 16.07.2019 tarihli celsede; açılan davayı kabul etmediğini, kazada kusurunun bulunmadığını, çevredeki kamera kayıtları istenerek kusur tespiti yapılmasını talep ettiğini beyan etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, tramer kayıtları, 02/09/2019 tarihli kusur bilirkişisi raporu, 21/09/2020 tarihli hesap bilirkişisi raporu, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 14/09/2021 tarih ve … sayılı davacı hakkındaki maluliyet raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi (geçici ve sürekli işgöremezlik) ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
17/08/2018 tarihinde, davalılardan … ile …’ın maliki olduğu, davalı sigorta şirketince 14/03/2018 – 14/03/2019 tarihleri arasında sigortalı olan, davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davacının sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında yaralamalı trafik kazası meydana gelmiş ve kaza neticesinde davacı yaralanmıştır.
Davacı yan dava açılmazdan önce davalı sigorta şirketine başvurmuş, başvuru davalı sigorta şirketine 01/11/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, ancak sigorta şirketince herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Davacının tespit edilen sosyal ve ekonomik durumuna göre işçi olarak çalıştığı, aylık gelirinin 3.000,00TL olduğu, davacı tarafça sunulan 03/05/2019 tarihli belgeye göre ise davacının …Tic. Ltd. Şti.’nde büro elemanı(teknik ressam ve iş takipçisi) olarak çalıştığı tespit edilmiştir.
SGK’nın 29/04/2019 tarihli yazı cevabına göre davacıya işbu kaza sonucu oluşan yaralanması sebebiyle kurumca 8.314,72TL geçici işgöremezlik ödemesi yapıldığı tespit edilmiştir.
Davacının kaza sonucu oluşan maluliyetinin kaza tarihindeki yönetmeliğe göre tespiti için … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına müzekkere yazılmış, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 14/09/2021 tarih ve … sayılı davacı hakkındaki maluliyet raporunda, muayene ve rapor tetkik bulguları bildirilen … oğlu, … doğumlu …’ın (T.C….) 17.08.2018 tarihli yaralanması neticesinde; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre %5 özür oranı olduğu, 9 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı rapor edilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihinde 2019/40 Esas – 202/40 Karar sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle hangi yönetmeliğe göre maluliyetin tespit edileceği konusunda tereddüt hasıl olmakla dosya kapsamında iki ayrı yönetmeliğe göre maluliyet raporu alınmış, iptal kararı sonrasında verilen Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 04/02/2021 tarih ve 2020/11295 Esas 2021/780 Karar sayılı kararı ve benzer mahiyette diğer içtihatları uyarınca, iptal kararı ile yalnızca genel şartlara yapılan atfın iptal edildiği, yönetmeliklerin yürürlükte olduğu ve iptal edilmediği, buna göre de kaza tarihindeki yönetmeliğe göre maluliyetin tespitinin gerekeceği, işbu davaya konu kazanın da 17/08/2018 tarihinde meydana geldiği ve kaza tarihine göre yürürlükte olan yönetmeliğin Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik olduğu, bu itibarla dosya arasında bulunan maluliyet raporlarından Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen rapora itibar edilmesi gerektiği değerlendirilmiştir. Kaldı ki dosya kapsamında Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre alınan raporda da geçici işgöremezlik süresi ile sürekli işgöremezlik oranının uyumlu olduğu, çelişki bulunmadığı, buna göre davacının kaza neticesinde 9 ay süre ile işgöremez kaldığı ve %5 oranında sürekli maluliyetinin bulunduğu tespit edilmiştir.
17/08/2018 tarihinde meydana gelen işbu davaya konu kaza ile ilgili Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde soruşturma aşamasında alınan kusur raporunun (her iki sürücünün eşit kusurlu olduğu yönündeki) aksine kovuşturma aşamasında alınan sürücü …’nın %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ın kusursuz olduğu tespitini içeren 25/03/2020 tarihli ATK raporu hükme esas alınarak sanık hakkında adli para cezasına hükmedildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
Taraf iddia ve savunmaları ile toplanan delillere göre meydana gelen kazadaki tarafların kusur durumunun tespiti için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen kusur bilirkişisi raporunda, iş bu dava konusunu oluşturan 17.08.2018 tarihli yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda; … plaka sayılı minibüs sürücüsü davalı …’nın %50 kusurlu olduğu, araç maliki ve işleticisi olarak davalı … ve …’ın da eşit şekilde 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddedeki hukuki sorumluğuna istinaden tayin ve takdiri mahkemeye ait olmak üzere; sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu oldukları, … plaka sayılı araç sürücüsü davacı …’ın % 50 kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacı yanın itirazı üzerine, dosyaya kazandırılan kaza anını gösterir CD ile ceza dosyası değerlendirilerek ek rapor tanzimi için dosya bilirkişiye verilmiş, düzenlenen ek raporda, dosyaya kazandırılan kaza anını gösterir CD’nin incelenmesi neticesinde, kazanın meydana geldiği, ışık kontrollü dönel kavşak sisteminde … plakalı araca hitap eden trafik lambasının yeşil yandığı, sistemin çalışma prensibi doğrultusunda … plakalı ticari dolmuşa ise kırmızı ışık yandığı, bu nedenle kırmızı ışık ihlali yaptığı anlaşılan … plakalı araç sürücüsü …’nın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/b-c-d, 52/a-b, 57/a-d hükümleri yanı sıra aynı kanunun 84/a maddesi gereğince de araç sürücüleri trafik kazalarında “kırmızı ışıklı trafik işaretlerinde veya yetkili memurun dur işaretinde geçme halinde asli kusurlu sayılırlar” hükmü gereğince kazanın oluşumunda %100 oranında asli kusurlu olduğu, yeşil ışıkta anılan kavşak noktasına giriş yaptığı esnada işbu davaya konu kazaya taraf olan … plakalı araç sürücüsü davacı …’ın kusurunun bulunmadığı rapor edilmiştir. Düzenlenen ek raporun gerekçeli ve denetime elverişli, ceza dosyasında tespit edilen kusur durumuyla uyumlu olduğu değerlendirilerek ek rapor hükme esas alınmıştır. Kazaya ilişkin görüntülere göre davalı …’nın kırmızı ışık ihlali yaparak kazaya sebebiyet verdiği ve bu sebeple raporda tespit edildiği üzere tam kusurlu olduğu, davacıya atfı kabil kusurun bulunmadığı değerlendirilmekle davalıların davacının oluşan zararından sorumlu oldukları değerlendirilmiştir.
Davacının oluşan geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranına göre talep edebileceği tazminatın hesaplanması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen hesap bilirkişisi raporunda, sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 360.000,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi konusundaki hukuki değerlendirmenin Mahkemenin takdirine ait olduğu, davacı …’ın, trafik kazası sonucu uğradığı, ZMMS Genel Şartları ve Eki Düzenlemelere Göre Değerlendirme ve Hesaplamada; Geçici İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının 14.144,25-TL, Sürekli İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının 37,280,46-TL olduğu rapor edilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu değerlendirilmekle rapor hükme esas alınmıştır. Bu itibarla davacı yanın maddi tazminat talebinin kabulü ile 14.144,25TL geçici, 37.280,46TL sürekli işgöremezlik tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Başvuru 01/11/2018 tarihinde tebliğ edildiğinden 8 iş günü eklendiğinde davalı sigorta şirketinin 14/11/2018 tarihinde temerrüte düştüğü tespit edilmiştir. Kazaya karışan … plakalı aracın ticari araç olması sebebiyle hüküm altına alınan tazminatlara avans faizi işletilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Yapılan yargılama neticesinde davalı sürücü …’nın %100 oranında kusuruyla sebebiyet verdiği kaza neticesinde davacı …’ın yaralandığı ve meydana gelen kazada tarafına atfı kabil kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla bir miktar manevi tazminata hak kazandığı değerlendirilmiştir. Davalının meydana gelen trafik kazası sonucu %100 kusuruyla davacının yaralanmasına sebebiyet vermesiyle davacının beden bütünlüğüne zarar verdiği belirlendiğinden, davalının bu eylemi nedeniyle davacının yaşadığı elem ve acı göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacının uğradığı manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalılardan alınarak davacıya verilmesi suretiyle, davacının zedelenmiş olan yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıları ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına göre takdiren belirlenen 20.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davacı yanın geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 14.144,25TL geçici iş göremezlik tazminatının davalılar …, … ve …yönünden olay tarihi olan 17/08/2018 tarihinden itibaren davalı … Sigorta Şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 14/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı tutulamasına,
2-Davacı yanın sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 37.280,46 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalılar …, … ve … yönünden olay tarihi olan 17/08/2018 tarihinden itibaren davalı … Sigorta Şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 14/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı tutulamasına,
3-Davacı yanın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 3.512,82TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3,41TL harç ile 173,00TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 3.336,41TL karar ve ilam harcının davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 2.402,16TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2019 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesinin 11. Bendi uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderinden sayıldığından ve davalılar …, … ve … ilk oturuma katılmadığından 1.096,27TL’nin tamamının bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 3,41TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı ve 173,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 227,21TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 163,58TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince hesap edilen 7.485,21TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 1.366,20TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 170,77TL harcın mahsubu ile bakiye 1.195,43TL karar ve ilam harcının, davalılar …, … ve …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 170,77TL peşin harcın davalılar …, … ve …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; 4.080,00TL vekalet ücretinin davalılar …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 826,75TL tebligat ve posta gideri ile 1.100,00TL bilirkişi ücreti ücreti olmak üzere toplam 1.926,75TL yargılama giderinin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesinin 11. Bendi uyarınca davalılar …, … ve … ilk oturuma katılmadığından 1.926,75TL yargılama giderinin tamamının bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/10/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı