Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/138 E. 2020/164 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/138 Esas – 2020/164

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/138 Esas
KARAR NO : 2020/164

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/03/2019
KARAR TARİHİ: 05/03/2020
K.YAZIM TARİHİ: 19/03/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 24/06/2018 tarihinde müvekkili …’a plakası tespit edilemeyen bir aracın çarpması sonucunda tek taraflı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkiline çarpan şahısın kaza ardından olay yerinden kaçtığını, araç ve sürücü şahısın tespit edilemediğini ve bununla ilgili olarak Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… nolu dosyası ile soruşturma yürütüldüğünü, kazanın oluşumunda müvekkilinin herhangi bir kusurunun olmadığını, kaza sonrası müvekkilinde yüksek oranda kalıcı maluliyet ve geçici iş göremezlik oluştuğunu ve müvekkili bu süreçte bakıcıya ihtiyaç duyduğunu, söz konusu kaza nedeniyle meydana gelen sakatlıktan dolayı müvekkilinin Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesinde ameliyat olduğunu, davacı müvekkilinin kazada kusursuz oluşu ve yargılama sırasında toplanacak delillere göre fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak belirlenecek maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avancı faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, kazaya kusuruyla sebebiyet veren aracın sürücüsünün kazanın hemen ardından olay yerinden kaçtığından ve kendisinin kimliğinin ne de sürücüsü olduğu aracın plakasının belirlenemediğinden dolayı 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu 14/2-a bendi uyarınca Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği …’na 07/01/2019 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, davalı tarafından bu başvuruya olumsuz yanıt verildiğini bu nedenle temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesini, 50,00TL geçici iş göremezlik, 100,00TL sürekli iş göremezlik, 50,00TL bakıcı masrafı olmak üzere toplam 200,00TL’nin kaza tarihinden itibaren avans faizi ile işletilerek davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücrtenini davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 12/02/2020 tarihli dilekçesi ile talebini ıslah etmiş ve 5.997,98TL iş göremezlik, 3.607,02TL geçici iş göremezlik ve 280,54TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 9.885,54TL artırmıştır.
CEVAP :Davalı vekili; davacı tarafın başvuru şartının yerine getirmediğini, davacı tarafından başvurunun değerlendirilebilmesi için belirtili evrakların müvekkili kuruma teslim edilmesi gerekmekteyken davacı vekilinin işbu belgelerin tesliminin zorunlu olmadığından bahisle dava yoluna gittiğini, davacı vekilinin açıkca başvuru şartını yerine getirmediğini, müvekkili kuruma başvuran davacının öncelikle müvekkili kurumun cevabına istinaden talep edilen belgeleri iletme zorunluluğu bulunduğunu, ancak davacı müvekkili kurumuna talep edilen bu belgeleri iletmeksizin dava yoluna başvurduğundan müvekkili kuruma başvuru şartını yerine getirmediğini, açıklanan nedenlerle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın reddinin gerektiğini, müvekkili kurumun geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığını, bakıcı giderlerine ve tedavi giderlerine bağlı tazminat isteğinin muhatabının Sgk olduğunu, dava konusu trafik kazasında davacı …’ın yaya olduğunu, sürücü olmadığını, davacı tarafın kazaya karışan plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç ve yaya … açısından kusurunun ve bunun sonunda bir zararın oluştuğunu ispatlaması gerektiğini, bu zarar miktarının bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, kusur incelemesi yapılması gerektiğini, …nın sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, …nın temerrüdünün bulunmadığını, karşı tarafın avansı faizi talep etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kusur ve tazminat yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, Sgk kayıtları, Sincan Lokman Hekim Hastanesi tedavi evrakları, Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi tedavi evrakları, Ankara Üniversitesi Tıp Fak. Dek. Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 09/10/2019 tarihli adli tıp raporu, trafik kazası tespit tutanağı, 28/01/2020 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Tanık …;”olay günü abim olan davacı ile birlikte işten dönmek üzere servis aracına binmiştik, servisten birlikte indik, ben sigara almak üzere büfeye gitmek üzere yürüdük, ben sigara alırken ben yürüyorum diyerek yanımdan ayrıldı, yaya geçidini ve ışıkları görüyordum büfe ile ışıklar yanyanaydı, abim yeşil ışıkta geçmek üzere kaldırıma adımını attı o anda hızla gelen bir araç kendisine çarptı, daha sonra ambulans çağırarak kendisini hastaneye kaldırdık, aracın markasını, modelini ve plakasını göremedim hızla uzaklaştı olay gece saat 22.50 civarında gerçekleşti çarpma anından sonra aracın arkasından koşturdum ışıkların yanmadığını gördüm.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
GEREKÇE :Dava; trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
24/06/2018 tarihinde, plakası tespit edilemeyen bir aracın davacı yayaya çarpması sonucunda yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Zorunlu sigortanın yapılmadığı veya zarara neden olan aracın tespit edilemediği hallerde ise … Yönetmeliğinin 9.maddesi gereği üçüncü kişilerin ZMMS kapsamındaki zararları … Fonu tarafından karşılanır.
Davacı tarafından, plakası tespit edilemeyer araç sürücüsünün kusuru nedeniyle oluşan zararı için davalı …’nın sorumluluğuna başvurulmuştur.
Davacının zararının belirlenmesine yönelik olarak alınan Ankara Üniversitesi Tıp Fak. Dek. Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 09/10/2019 tarihli raporunda, davacının Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik esas alındığında kişinin engel oranı %1 olduğu, üç ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, bir hafta süresince başkasının yardımına muhtaç olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’nin 12. Maddesine göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Kusurun ve dolayısıyla sorumluluğun tespiti ile tazminat hesabına ilişkin alınan bilirkişi raporunda; davacı yaya …’ın, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanun unun, 68/b-c maddesi gereğince yolu etkin şekilde kontrol etmemesi nedeniyle % 25 oranında kusurlu olduğu, firari araç sürücüsünün 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun, 47/c-d, 52/a-b ve 74. maddesi gerekiğince yaya geçidine çok yakın bir nokta olan olay yerine yaklaşırken hızın azaltılmaması ve gerekli uyarıların yapılmaması nedeniyle % 75 oranda kusurlu olduğu , davalı …nın 18.01.2019 tarihinde temerrüdünün oluştuğu, davacı …’ın trafik kazası sonucu uğradığı ZMMS Genel Şartları ve Eki Düzenlemelere göre değerlendirme ve hesaplamada; geçici iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararın, 3.607,02TL, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, 5.997,98TL, bakıcı gideri nedeni ile oluşan maddi zararının, 280,54-TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve yapılan yargılamaya göre; davacının dava konusu trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle geçici ve kalıcı maluliyetinin oluştuğu, davacının kusur oranının tenkisi ile zararının 3.607,02TL geçici iş göremezlik, 5.997,98TL sürekli iş göremezlik, 280,54 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 9.885,54TL olduğu anlaşılmıştır. Yukarıdaki açıklamalar kapsamında, kazada %75 oranda kusurlu olan ve plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün neden olduğu davacının zararından davalının sorumlu olması nedeniyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 3.607,02TL geçici iş göremezlik, 5.997,98TL sürekli iş göremezlik, 280,54 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 9.885,54TL tazminatın 18/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 675,28TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL harç ile 54,40TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 576,48TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT gereği belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı ile 54,40TL ıslah harcı olmak üzere toplam 149,60 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 132,55 TL tebligat ve posta gideri ile 1.000,00TL bilirkişi ücreti ile 400,00 TL adli tıp muayene ücreti olmak üzere toplam 1.532,55TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/03/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı