Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/101 E. 2021/93 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/101 Esas – 2021/93
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2019/101
KARAR NO : 2021/93

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 07/03/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2021
K.YAZIM TARİHİ : 19/02/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirket aleyhine Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile 07/08/2018 tarihli faturaya istinaden ilamsız icra takibi başlattığını, takibe konu ödeme emrinin Tebligat Kanunu 35.maddesine göre tebliğ edilerek takip kesinleştirildiğini, usulsüz tebligat nedeniyle yaptıkları şikayetin Kahraman Kazan İcra Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosya ile reddedildiğini, davacının takibinin haksız ve tamamen kötüniyetli olduğunu, müvekkili şirketin alacaklıya böyle bir borcu bulunmadığını, dosyaya konu tüm borca, ferilerine taraflarına hiç ulaşmayan faturaya da eğer altında bir imza var ise de açıkça itirazlarını icra dosyasına sunduklarını, alacaklı görünen kişiden herhangi bir mal hizmet alınmadığını, fatura düzenlenmesini gerektirecek halin söz konusu olmadığını, ticari defterlerin incelenmesi sonucu bu durumun açıkça ortaya çıkacağını belirterek, Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu 331.349,90TL’lik 07/08/2018 tarihli faturaya istinaden borçlu olunmadığının tespitine, kötü niyetli alacaklının/davalının %50 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı şirketin talebi üzerine çelik konstrüksiyon imalatlarını yaptığını ve davacıya takip konusu faturaları düzenleyerek gönderdiğini, buna ilişkin sevk irsaliyeleri ve kantar fişlerinin bulunduğunu, davacı tarafın, müvekkilinin borçtan kurtulmak için takibe konu faturaları düzenlediğini ileri sürmüşse de bu iddia da gerçeği yansıtmadığını, ayrıca davacı şirkete fatura tebliğ edilmesinin yasal bir zorunluluk olmadığını, müvekkilinin yapmış olduğu işin karşılığı faturayı düzenlediğini ve davacı aleyhine icra takibi başlattığını, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere davacı şirketin merkezinde tebligatı ya da gönderiyi alacak kimse bulunmadığından faturanın tebliğe çıkarılması sonuçsuz kalacağından doğrudan icra takibine başlandığını, nitekim takipte ödeme emrinin Tebligat Kanun’unun 35. maddesine göre tebliğ edildiğini, Ankara Batı İcra Dairesinin … E. sayılı dosyası ile yapılan takibe taraflarınca itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, itirazın iptali için Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin…E. sayılı dosyası ile dava açıldığını ve mahkemece 29/11/2017 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiş ise de karara karşı taraflarınca istinaf kanun yoluna başvurulduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası, Bursa 6. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası, Kazan İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, davacı şirketin ticaret sicil özet bilgileri, tanık beyanı, vergi dairesi kayıtları, 11/02/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu 331.349,90TL’lik 07/08/2018 tarihli faturaya istinaden davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davalı alacaklı İsmail Yener tarafından davacı borçlu … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. hakkında 07/08/2018 tarihli 331.349,90TL bedelli faturaya istinaden icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, faturaya konu malın 23.500 kg çelik konstrüksiyon imalatı olduğunun belirtildiği, davacı tarafın söz konusu çelik imalatına ilişkin taraflar arasında herhangi bir sözleşme olmadığı ve malın teslim alınmadığının iddia edildiği hususları tartışmasızdır.
Bilindiği üzere ispat hakkı, adil yargılanma ve hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olup, yasalarımızda düzenlenmiştir. İspatın konusu, uyuşmazlığın çözümünde etkili olan, tarafların anlaşamadığı ve çekişmeli olan vakıalardır. Herkesçe bilinen vakıalar ile ikrar edilmiş olan vakıalar ise, çekişmeli olmadığından ispat konusu değildir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190.maddesi gereğince de, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Menfi tespit davalarında da, HMK’nın ispata ilişkin genel kuralları geçerlidir. Bu davalarda davacı taraf, borçlu olmadığını iddia ettiğine göre, olumsuz bir durumun ispatı mümkün olmadığından, kural olarak ispat yükü alacaklıya aittir. Başka bir ifade ile, menfi tespit davasında hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü alacaklıdadır.
Kural olarak menfi tespit davasında davacı, dava konusu borcun hiç doğmadığını davalı ile arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını ileri sürerse ispat yükü davalıya aittir. Zira hukuki ilişkinin varlığını ileri süren davalıdır. Ancak davacı hukuki ilişkinin varlığını../…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…kabul edip başka bir nedenle geçersiz olduğunu (ya da sona erdiğini) ileri sürerse, bu duurmda ise ispat yükü davacıdadır. Davacı bu durumda, varlığını kabul ettiği hukuki ilişkinin sona erdiğini ileri sürmekle ispat yükünü de üzerine almış olur. (Bkz. Y. HGK’nun 05.11.2013 Tarih 2013/695 E 630 K sayılı ilamı)
Denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınan bilirkişi …’nin 10/02/2020 tarihli raporuna göre; davacının davalıdan, 2017 yılından devir olarak gelen, 166.880,00TL alacaklı görülmekte olduğu, davalı tarafından, davacı adına, Kahramankazan İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına konu edilmiş olan 07.08.2018 tarihli 331.349,90TL tutarında fatura ve 02.08.2018 tarih ve 10903 sıra nolu ‘‘…” açıklamalı … plakalı araca teslim ve 03.08.2018 tarih ve … sıra nolu … “ açıklamalı … plakalı araca teslim sevk irsaliyesi düzenlenmiş ve irsaliyelerde teslim adresleri olarak, …-Ankara adresine yer verilmiş , tanık ifadesi ile de “sadece yükleme işi yapıldığı” beyan edilmiş, ancak taraflar arasında yapılmış bir sözleşme mevcut olmaması ve davacı tarafa yapılan bir mal tesliminin de belgelenememesi nedeni ile, davalının, fatura muhteviyatı imalatı davacının talebi üzere yaptığına ve teslim ettiğine yönelik bir kanaate varılamadığı görülmekle, davalı tarafa dava konusu çelik konstrüksiyonların davacı tarafa teslim edildiğine ilişkin yemin teklif edip etmeyecekleri hatırlatıldığı, 23/12/2020 tarihli celse 1 nolu ara karar uyarınca; davalı tarafa iki hafta kesin süre verildiği, davalı vekiline duruşma tutanağı ve meşruhatlı yemin davetiyesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen, davalı tarafından yemin teklif etmediği ve dava konusu çelik konstrüksiyonların davacı borçluya teslim ettiğini ispat edemediğinden davacının davasının kabulüne, davalı alacaklı hakkında davacı borçlu tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 217.298,00TL, Bursa 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile de 57.254,00TL olmak üzere toplam 274.552,00TL alacaklı olduğundan bahisle icra takipleri yapıldığı, bilirkişi raporuna göre davacı borçlunun davalıdan 166.880,00TL alacaklı olduğu, bu itibarla davalı alacaklının icra takibinde kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacağın %20’si olan 66.269,98 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılmış olan menfî tespit talepli DAVANIN KABULÜNE;
Kahramankazan İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası ve dayanağı 331.349,90 TL bedelli 07/08/2018 tarihli fatura nedeniyle DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Asıl alacağın %20’si olan 66.269,98 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 22.634,51TL karar ve ilam harcından peşin alınan 5.658,63TL harcın mahsubu ile bakiye 16.975,88TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 5.658,63TL peşin harç, 44,40TL başvurma harcı ve 6,30TL vekalet harcı olmak üzere toplam 5.709,33TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olanan 31.644,49TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e-imza e-imza e-imza e-imza
4-Davacı tarafından sarf edilen 135,75TL posta ve tebligat gideri ile 750,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 885,75TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/02/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza