Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/99 E. 2019/45 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/99 Esas – 2019/45

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/99 Esas
KARAR NO : 2019/45

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2018
KARAR TARİHİ: 22/01/2019
K.YAZIM TARİHİ: 15/02/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 07.09.2017 tarihinde davalı…’un sevk ve idaresindeki diğer davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araçla, davacıya ait ve de davacı …’ın sevk ve idaresindeki …plakalı aracın karıştıkları trafik kazasında davacıya ait aracın hasara ve de hasara bağlı olarak değer kaybına da uğradığını, kazanın ise davalı sürücünün yan yoldan kontrolsüz ve tedbirsiz bir şekilde davacının seyir halinde olduğu otoyola aniden çıkması sonucu, davacının davalıya ait araca sağ arka kısmından %100 kusurlu olarak çarpması sonucu meydana geldiğini, ancak kaza tutanağında davalı araç sürücüsünün davacıya ait aracın hemen önünde seyir halinde bulunuyormuş gibi gösterilmiş ve KTK 56/c maddesi uyarınca davacının %100 kusurlu olarak belirtildiğini, bundan dolayı düzenlenmiş olan kaza tutanağının kabul edilebilir olmadığını beyan ederek, müvekkiline ait araçta oluşan hasar bedeli ve değer kaybından dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00 TL hasar bedeli ve 50,00 TL değer kaybı olmak üzere 100,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı… ; 07/09/2017 tarihinde sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araçla seyri esnasında birden yol kavşağında U dönüşü yaparak yolun sol tarafına geçen plakasını almadığı bir araçtan dolayı yavaşlamak zorunda kaldığını ve tam o esnada fren sesi duyduğunu, davacıya ait …plakalı aracın kendisinin idaresindeki aracına arkadan çarptığını, tarafınca kaza sonra çekilen video kayıtları incelendiğinde, davacı tarafa ait aracın uzun mesafe fren yaptığının görüleceğini, kaza sonrası aracının pert olduğunu ve dolayısıyla toplamda 25.000,00 TL almış olduğunu, ancak aracının değerinin 35.000,00 TL- 40.000,00 TL civarında olduğunu, dolayısıyla da zararının olduğunu, kazanın da kaza tutanağında belirtildiği üzere davacıya ait aracın kendisinin idaresindeki araca arkadan çarpması sonucu meydana geldiğini, kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu beyan ederek, davacı tarafça haksız ve yersiz olarak hukuki anlamdan yoksun ve mesnetsiz olarak açılan işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı ile tramer kaydına esas hasar dosyası, …Cumhuriyet Başsavcılığının … esas sayılı soruşturma dosyası, 23/11/2018 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta oluştuğu iddia edilen hasar ve değer kaybı tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
07.09.2017 tarihinde, davalı…’un sevk ve idaresindeki diğer davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araçla, davacıya ait ve de davacı …’ın sevk ve idaresindeki …plakalı aracın çarpışması ile dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Davacı tanığı beyanında; davacı olan eşi ile Karadenizden, Ankara’ya doğru gittiklerini, Kırıkkale’de verdikleri mola sonrasında, yola devam ettikleri esnada yokuş yukarı tırmanırken kamyon ve otobüsleri sollamak için 100- 200 mt. İlerleyerek sola çıktıklarını, önlerinde ve arkalarında araba olmadığını,, ancak bir anda gözüne bir ışık geldiğini ve ne olduğunu anlayamadan bir araca çarptıklarını, 50 metre sürüklendiklerini, yolun ortasındaki beyaz çizginin üzerine savrulduklarını, kamyonu solladıklarında eşinin dördüncü vitese geçmiştiğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı beyanında; olay sırasında davalının kullandığı araç içinde olduğunu, Kırıkkale’den, Elmadağ istikametine doğru gittiklerini, öndeki aracın frene basmasıyla davalının da yavaşladığını, ardından arkadaki aracın davalının kullandığı araca çarptığını, çarpmanın etkisiyle aracın karşı yola fırladığını, aracın stop lambalarının çalışır durumda olduğunu beyan etmiştir.
Kusurun tespitine yönelik olarak alınan 23/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda ; davacının, gece vakti aydınlatması olmayan yolda “T” şeklindeki kavşağa hızını ayarlamadan önündeki araca takip mesafesi ve hız kurallarına aykırı şekilde davranması sonucu çarpması nedeniyle olayda tamamen kusurlu olduğu, davalı sürücünün ise trafiğin yavaşlaması nedeniyle hızını azalttığı ve olayda kusursuz olduğu kanaati bildirilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafından rapora karşı itiraz edilmişse de; rapordaki tespitleri olayın oluşuna, tanık beyanlarına uygun bulunduğundan yeniden inceleme yapılması düşünülmemiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükümlerine yer verilmiştir. Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.Somut olayda her ne kadar davacı tarafından yukarıdaki yasa ve genel şartlar hükümleri uyarınca davalılardan talepte bulunulmuşsa da; sorumluluğun esası sürücünün kusurlu olmasına dayandığından ve davalı sürücünün olayda kusurunun bulunmadığı tespit edildiğinden , davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı… A.Ş.’nin kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.22/01/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı