Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/963 E. 2020/133 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2018/963 Esas – 2020/133

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/963
KARAR NO : 2020/133

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Finansal Kiralama Sözleşmesinin Feshinin Tespiti/Sözleşme Konusu Gayrimenkullerin İade ve Teslimi/ Finansal Kiralama Şerhinin Terkini
DAVA TARİHİ : 19/12/2016
KARAR TARİHİ : 26/02/2020
K.YAZIM TARİHİ : 28/02/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu çerçevesinde Ankara …Noterliğinin 05/05/2014 tarih, … yevmiye nolu, … sözleşme nolu Finansal Kiralama Sözleşmesi Akdedildiğini ve bu sözleşmeye konu taşınmazın karşı tarafa teslim edildiğini, davalının sözleşme gereği kira bedellerini ödemediğini, bunun üzerine Beşiktaş …Noterliğinden 27/09/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname tebliğ ettiklerini, 60 günlük süresi içinde davalının edimini yerine getirmediği gibi; taşınmazı da iade etmediğini, 60 günlük yasal sürenin dolması nedeniyle sözleşmenin fesih olunduğunu, kiralanan taşınmazın mülkiyetinin müvekkili şirkete ait olduğunu ileri sürerek Finansal Kiralamaya konu taşınmazın müvekkiline boş olarak iade ve teslimi ile taşınmazın beyanlar hanesine düşülen şerhin terkikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

CEVAP :Davalı vekili İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresinin ve dava konusu finansal kiralamanın bulunduğu adresin Ankara ili … ilçesinde olduğunu, davanın Ankara Batı Mahkemelerinde açılması gerektiğini, yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkili şirket hakkında mahkememizin … esas sayılı dosyasında iflas erteleme kararı verildiğini, borçlarını iyileştirme projesi kapsamında ödeyeceklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve … sayılı yetkisizlik kararı, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası, mahkememizin … esas sayılı dosyası, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, finansal kiralama sözleşmesi, ihtarname asılları, ihtarname tebliğ şerhleri, tapu kaydı, 18.06.2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Davanın açıldığı İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi 06.11.2018 tarihli ve … esas, … sayılı kararı ile davaya mahkememizin bakmaya yetkili olduğunu belirterek, yetkisizlik kararı ile dosyayı mahkememize göndermiştir.
GEREKÇE :Dava, 6361 Sayılı Finansal Kiralama Factoring ve Finansman Şirketleri Kanununun 31. ve 33. maddesi hükümlerine dayalı olarak açılmış olup, finansal kiralama konusu taşınmazın davalı kiracıdan alınarak davacı kiralayana iade ve teslimi ile taşınmazın beyanlar hanesine düşülen şerhin terkini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki Finansal Kiralama Sözleşmesine konu Ankara İli, … ilçesi, … Mevkii, … Mah. … ada, 1 parselde kayıtlı fırın ve deposu bulunan kargir apartman vasfındaki taşınmazın iadesinin yanında tapu kaydındaki finansal kiralama şerhinin kaldırılması (terkini) de istenilmekle; taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmazın aynına ilişkindir.
Dava konusu finansal kiralama sözleşmesine konu Ankara ili, … ilçesi, … mahallesi … ada, 1 parsel sayılı taşınmazın davacı … A.Ş. adına tapuda kayıtlı olduğu, davacı şirket ile davalı …… Ltd.şti arasında, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu çerçevesinde Ankara … Noterliğinin 05.05.2014 tarih ve … yevmiye nolu, … sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesi akdedildiği, iş bu sözleşmeye konu Ankara İli – … İlçesi, … mevkii, … Mahallesi, … Ada, 1 Parselde kayıtlı Fırın ve deposu bulunan kargir apartman vasfındaki gayrimenkul davalı kullanımı için teslim edildiği, davalı/kiracının sözleşme gereği hazırlanıp kesinleşen ödeme planına aykırı hareket ettiği, finansal kiralama taksitlerini ödemede temerrüde düştüğü, bu sebeple davalıya, Beşiktaş … Noterliğinin 27.09.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ödeme ve fesih ihtarı keşide edildiği, bu ihtarnamenin davalıya 29.09.2016 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarda davalıya, Finansal Kiralama Kanunu gereğince temerrüde düşülen bedellerin ödenmesi için 60 gün süre verildiği, bu sürede temerrüde düşülen borcun ödenmemesi halinde, sözleşmenin feshedilmiş sayılacağının, tüm kira bedellerinin muaccel hale geleceğinin ve bu durumda 60. günü takip eden 3 gün içinde sözleşme konusu malları davacı şirkete teslim etmesi gerektiğinin ihbar ve ihtar edildiği, ihtarnamenin, davalıya tebliğ edildiği ve 60 günlük süre geçmesine rağmen, davalının ihtarname gereğini yerine getirmediği ve temerrüde düşülen borcu ödemediği hususları tartışmasızdır.
Bilirkişi …’ın 18.06.2019 tarihli raporuna göre; davacı ile davalı arasında davacının süre sonunda satım ile mülkiyeti devir taahhüdünde bulunduğu finansal kiralama sözleşmesi bulunduğu, finansal kiralamanın konusunu (kiralananı) Ankara İli … İlçesi … mevkii, … Mahallesi, … Ada, 1 Parselde kayıtlı Fırın ve deposu bulunan kargir apartman vasfındaki gayrimenkul olduğu, gayrimenkulün mülkiyetinin davacıya ait bulunduğu, mülkiyetin davacıya finansal kiralama nedeni ile davalı şirketten geçtiği, satış bedelinin 15.000.000,00 TL olduğu, özetle, bu finansal kiralama ile davacının../..
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…davacıya bu miktar kadar finansman sağladığı, davalının 30/05/2016 tarihinden sonraki kira bedellerini ödeyememesi üzerine 60 günlük süre içeren ödeme ihtarını davalıya gönderdiği, ihtarın fesih ihbarını da içerdiği, davacının fesihle birlikte ödenmeyen ve muaccel hale gelen kira bedelleri dahil toplam alacağının ihtarda 15.029.014,17-TL olarak belirtildiği, davacının yaptırdığı değerlemede finansal kiralama konusu gayrimenkulün değerinin 12.000.000,00 TL olarak tespit edildiği, 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’na göre, sözleşmenin ihlali fesih sebebi olup, kiralayan, finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşen kiracının, sözleşmede süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceği kararlaştırılmış ise verdiği altmış günlük süre içinde de bu bedeli ödememesi hâlinde, sözleşmesini feshedebileceği, fesihle birlikte sözleşmenin sona ereceği ve sözleşme sona erdiğinde, sözleşmeden doğan satın alma hakkını kullanmayan veya bu hakkı bulunmayan kiracı finansal kiralama konusu malı derhâl geri vermekle mükellef olduğu, somut olayda, davacının fesih sebebi de tek başına davalının iflas erteleme sürecinde olması değil, kira bedellerini ödemeyerek temerrüde düşmesi, verilen 60 günlük sürede ödeme yapmaması olduğundan, takdiri ve değerlendirmesi münhasıran Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, feshin sonuçlarını doğurması düşünülebileceği, davalı, sözleşmeden doğan ödeyerek satın alma hakkını da kullanamadığından, kiralanan gayrimenkulün davacı malike teslimi de Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu hususları belirtilmiştir.
Finansal Kiralama konusu mal, 6361 sayılı yasanın ilgili maddesi gereğince; kiralayan şirketin mülkiyetindedir. Yasanın ilgili hükmü gereğince de, kiracı sözleşme süresinde finansal kiralama konusu malın zilyedi olup; malı sözleşmede öngörülen şart ve hükümlere göre özenle kullanmak zorundadır. 6361 sayılı yasanın 30.31.32. ve 33.maddelerine göre kira bedelinin süresinde ödenmemesi halinde, kiralayanın sözleşmeyi feshetmesi halinde kiracı kiraladığı malı aynen iade etmek zorundadır.
İcra ve İflâs Kanunu’nun 179/b hükmüne göre, “Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.-Erteleme sırasında taşınır, taşınmaz veya ticari işletme rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez. Bu durumda erteleme süresince işleyecek olup mevcut rehinle karşılanamayacak faizler teminatlandırılmak zorundadır. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir.”
Yukarıda belirtilen kanun hükmünden de açıkça anlaşılacağı üzere, iflâs erteleme talebi üzerine verilen tedbir kararlarının amacı, iflâs erteleme talebinden önceki borçlar nedeniyle borçlu hakkında haciz ve diğer muhafaza işlemlerinin yapılmasına engel olunarak, borçlunun işletmesinin bütünlüğünün korunmasıdır. Nitekim bu amaç İİK’nun 179/a maddesinin 1’inci fıkrasında da açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla iflâs erteleme talebini inceleyen mahkeme tarafından tedbir adı altında da olsa alacaklılara maddi hukuk bakımından yükümlülük yükleyecek nitelikte hüküm kurulamaz. Daha açık bir anlatımla finansal kiralama sözleşmesinden veya kira sözleşmesinden kaynaklanan borçlarını ödemeyen kiracı ile elektrik, su, doğalgaz gibi borçlarını ödemeyen abonenin iflâs erteleme talebinde bulunması hâlinde, iflâs erteleme talebinden önceki borçlarından dolayı icra takiplerinin durmasına karar verilebilirse de iflâs erteleme talebinden sonraki kira bedelleri ile elektrik, su, doğalgaz giderlerini ödemedikçe malikler veya satıcıların edimlerini ifaya ihtiyati tedbir yoluyla dahi olsa zorlanmaları, anılan kanun hükmünün amacına ve kapsamına aykırıdır. Özellikle maddi hukukun kendilerine tanımış olduğu akdin feshi hakkını kullanmaları iflâs erteleme tedbirleri adı altında verilecek kararlarla engellenemez.
İflâs erteleme talebinin kabulüne karar verilebilmesi için iyileştirme projesinin şirketin malî durumunu düzeltmeye elverişli olması, diğer bir anlatımla ciddi ve inandırıcı…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…bulunması gerekir. Projenin ciddi ve inandırıcı olduğunun kabulü için zorunlu koşullardan birisi de iflâs erteleme talebinde bulunan şirketin işletme sermayesinin bulunması ya da bu işletme sermayesinin iflâs erteleme talebinde bulunan şirket tarafından dış kaynaklardan temin edilmesidir. Diğer ve açıklayıcı bir anlatımla bir işletmenin çalışması için gerekli (mali) kaynakların iflâs erteleme talebinde bulunan tarafından sağlanması zorunlu olup, bu yükümlülük, iflâs erteleme tedbirleri nedeniyle zaten alacaklarını cebri icra yoluyla tahsil etmesi engellenmiş olan alacaklılara yüklenemez. Aksi hal, iflâs erteleme talebinde bulunanın yerine getirmesi gereken yükümlülüklerin alacaklılara yüklenmesi anlamına gelir ki o da iflasın ertelenmesi kurumunun mahiyetine (özüne) aykırıdır. Dolayısıyla iflâs erteleme kurumunun mahiyetine (özüne) aykırı tedbir kararı verilmesi de doğru değildir.
İflâs erteleme talebinden sonra ihtiyati tedbir yoluyla bir kısım alacaklıların edimlerini karşılık almadan ifaya zorlanması, alacaklılar arasındaki eşitlik ilkesine de aykırıdır (Anayasa m.10). Nasıl ki iflâs erteleme talebinden sonra ihtiyati tedbir yoluyla hiçbir karşılık alınmadan bankaya kredi verme, sağlayıcılara mal teslim etme, işçilere çalışma yükümlülüğü yüklenemiyorsa, kiraya verenlere ya da elektrik, doğalgaz ve su gibi hizmetleri sağlayanlara, bu edimlerini ücretsiz yerine getirme yükümlülüğü yüklenemez. Aksi hâl, alacaklılar arasındaki eşitlik ilkesine de aykırı olur. Bazı hizmetlerin tekel niteliğinde olması nedeniyle sözleşme yapma zorunluluğunun bulunması, tekel hizmetlerinin bedelsiz verilebileceği şeklinde yorumlanamaz.
İflâs erteleme talebinden sonra ihtiyati tedbir yoluyla bir kısım alacaklıların edimlerini karşılık almadan ifaya zorlanması, mülkiyet hakkını düzenleyen Anayasa’nın 35’inci maddesine de aykırıdır. Anayasa’nın 35’inci maddesine göre, “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir.” Mülkiyet hakkının sınırlanabilmesi ancak açık bir kanun hükmü ile mümkündür. Dolayısıyla İİK’nun 179/a ve 179/b hükümlerinin amaç ve kapsamını aşar bir yorumla mülkiyet hakkının ihlali Anayasa’ya da uygun düşmez.
İİK’nun 179/b maddesinde iflasın ertelenmesi kararı üzerine borçlu aleyhine takip yapılamayacağı ve evvelce yapılan takiplerin duracağı belirtilmiş, davalara etkisinden söz edilmemiştir. Bu durumda davalı hakkında açılan aynen iade davası görülüp hüküm kurulabilir. Ancak verilecek hükmün infazı iflasın ertelenmesinin sonucuna kadar yapılamaz. (Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2009/9814 E.,2010/5958 K. ve 12.05.2010 T.sayılı ve benzer kararları).
Somut olayda, davalı hakkında iflasın ertelenmesi davası açılıp, erteleme kararı verildiği anlaşılmaktadır. İflasın ertelenmesi talebinde bulunulması ve iflasın ertelenmesi kararının verilmesi davalı hakkında finansal kiralama konusu malın iadesi davası açılmasına veya açılan davanın yürütülmesine engel teşkil etmeyeceğinden, davalı kira bedelini ödemeyerek temerrüde düştüğünden, verilen 60 günlük sürede ödeme yapmadığından fesih sebebinin gerçekleştiği, davalı taraf sözleşmeden doğan ödeyerek satın alma hakkınıda kullanmadığından, kiralanın gayrimenkulün davacı malike teslimi gerektiği anlaşıldığından, davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Dava konusu Ankara …Noterliğinin 05/05/2014 tarih ve … yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesinin haklı nedenle FESHEDİLDİĞİNİN TESPİTİNE,
Ankara …Noterliğinin 05/05/2014 tarih ve … yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesine konu Ankara ili … ilçesi … Mahallesi … ada 1 parselde kayıtlı fırın ve deposu bulunan kargir apartman niteliğindeki gayrımenkulün tahliyesi ile davacıya İADE ve TESLİMİNE,
e-imza e-imza e-imza e-imza

Ankara …Noterliğinin 05/05/2014 tarih ve … yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesine konu Ankara ili … ilçesi … Mahallesi … ada 1 parselde kayıtlı fırın ve deposu bulunan kargir apartman niteliğindeki gayrımenkulün tapu kaydındaki finansal kiralama şerhinin TERKİNİNE,
2-Alınması gereken 1.024.650,00TLTL karar ve ilam harcından, 5.123,25TL peşin harcın ve 251.039,25TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 768.487,50TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 5.123,25TL peşin harç, 29,20TL başvuru harcı, 4,30TL vekalet harcı ile 251.039,25TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 256.196,00TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 238.625,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 212,30TL tebligat ve posta gideri ile 750,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 962,30TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansın davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/02/2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza