Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/945 E. 2020/123 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/945 Esas – 2020/123
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/945 Esas
KARAR NO : 2020/123

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 25/02/2020
K. YAZIM TARİHİ: 13/03/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı borçlu şirket aleyhine ödenmeyen fatura bedeli için Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile 09/11/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluya 14/11/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlunun 15/11/2018 tarihinde icra takibine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğunu, itirazın haksız mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, davalının müvekkili şirketten 17/05/2018 tarihinde Kule Vinç Halatı satın aldığını, söz konusu satışa ilişkin 17/05/2018 tarihli … sıra nolu irsaliyeli faturanın düzenlendiğini, faturada teslime ilişkin davalı şirketin kaşe ve imzasının bulunduğunu, içeriği teslim edilen fatura bedelini davalının ödemekle yükümlü olduğunu, ancak davalı borçlu tarafından ödemenin yapılmadığını, icra takibine yapılan davalı-borçlunun itirazın yalnızca takibi durdurmak ve alacağı sürüncemede bırakmak için yapıldığını beyan ederek “borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesinr talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 09/11/2018 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 6.000,00 TL asıl alacak 492,04 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.492,04 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, alacağın dayanağı olarak 17/05/2018 tarihli A-… seri sıra nolu ve 6.000,00 TL tutarlı faturanın gösterildiği, ödeme emrinin davalı borçluya 14/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 15/11/2018 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 28/12/2018 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket, icra takibine de konu ettiği faturadan kaynaklanan toplam 6.492,04 TL tutarındaki alacağının davalı tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise takip dosyasına sunduğu dilekçeyle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra takip tarihi itibarıyla varsa davacı şirket alacağının tespit ve hesaplanması bakımından hem davacı hem de davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesine yaptırılmasına karar verilmiştir. Dosya kendisini tevdi edilen mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 25/06/2019 tarihli raporda özetle; davacı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinin e-defter olduğu, takip ve davaya konu edilen 17/05/2018 tarihli A-… seri sıra nolu ve 6.000,00 TL tutarlı irsaliyeli faturanın davacı kayıtlarında yer aldığı, ancak fatura bedelinin ödendiğine dair herhangi bir kaydın bulunmadığı, dolayısıyla davacının ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla başlatılan ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 09/11/2018 tarihi itibarıyla davacı şirketin davalı şirketten 6.000,00 TL alacaklı olduğu, davacı-alacaklının davalı-borçluya icra takip tarihinden önce ödeme ile ilgili gönderdiği bir ihtarın dosya kapsamında yer almadığı yönünde görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Ticari defter ve kayıtların sunumu hususunda davalı şirketin ticaret sicil müdürlüğünde kayıtlı adresine meşruhatlı davetiye çıkartılmasına yönelik ön inceleme duruşma tutanağının 4 nolu ara kararı gereğinin yerine getirilmediği, buna rağmen dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği ve bilirkişi tarafından düzenlenen 25/06/2019 tarihli raporun sadece davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek suretiyle düzenlendiğinin anlaşılması ve taraf vekillerinin bu rapora yönelik itirazda bulunmaları üzerine davalı vekiline, müvekkili şirkete ait ticari defter ve kayıtların dosyaya sunumu veya bulundukları yerin adresinin bildirilmesi hususunda yeniden ve kesin süre verilmiş, belirlenen kesin süre içerisinde davalı vekili tarafından ticari defter ve kayıtlar dosyaya sunulmadığı gibi bulundukları yerle ilgili olarak da herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır. Dosyaya ibraz edilen 12/12/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda, kök rapordaki görüş ve kanaatin yinelendiği görülmüştür.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 25/06/2019 tarihli bilirkişi raporuyla 12/12/2019 tarihli bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket ile ile davalı şirket arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu, bu ticari ilişki çerçevesinde davacının davalıya kule vinç halatı satışı yaptığı ve davalı şirket adına 17/05/2018 tarihli A-… seri sıra nolu ve 6.000,00 TL tutarlı irsaliyeli faturayı düzenlediği, davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilen söz konusu faturada fatura içeriği malın teslim alındığına dair davalı şirketin kaşe ve imzasının bulunduğu, davalıya borçlu olmadığını iddia eden davalı tarafından fatura bedelinin ödendiğine dair dosyaya herhangi bir delil (ödeme belgesi) sunulmadığı, davacının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla başlatılan ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 09/11/2018 tarihi itibarıyla davalı şirketten 6.000,00 TL alacaklı olduğu, dolayısıyla davalının icra takibine yönelik itirazında haksız olduğu, diğer taraftan, davacının icra takibi öncesi davalıya yazılı ya da sözlü ihtarda bulunmaması nedeniyle takip öncesi davalının temerrüde düşürülmediği, bu nedenle icra takibindeki işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu, davalı borçlunun ancak icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşmüş sayılabileceği sonuç ve kanaatine ulaşılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 6.000,00 TL’lik asıl alacak kesimine yönelik itirazının iptaline, takibin 6.000,00 TL asıl alacak ve bu alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek değişen oranlarda yasal faiz (yıllık %9 oranını geçmemek koşuluyla) üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 6.000,00 TL alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 409,86 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 373,96 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 77,00 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 600,00 TL bilirkişi ücreti, 89,20 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 689,20 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 636,96 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 492,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/02/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza