Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/908 E. 2020/398 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/908 Esas – 2020/398
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/908 Esas
KARAR NO : 2020/398

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2018
KARAR TARİHİ: 15/09/2020
K. YAZIM TARİHİ: 02/10/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında, davalının tam tasdik ve KDV iade sözleşmeleri gibi muhasebe işlerinin yerine getirilmesi için Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin yükümlülüklerini tam ve eksiksiz yerine getirdiğini, ancak davalının müvekkilinin ücretini ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının takip konusu faturaların davalıya teslim edilmediği iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklı edimlerinin tamamını eksiksiz yerine getirdiğini, talep edilen alacakların müvekkilinin bitirdiği ve ödeme almayı hakettiği işlerle ilgili olduğunu, davalının sözleşmeyi haklı olarak feshettiği iddiasının kabul edilebilir olmadığını, müvekkilinin sözleşmeyi ihlal edici hiçbir davranışta bulunmadığını beyan ederek, davanın kabulü ile haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline ve icra takibinin devamına, müvekkili lehine % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili şirket ve ortaklık yapısı aynı olan … San. Tıc. A.Ş. arasında 2017 yılı dönemi için Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi akdedildiğini, 2018 yılı için de aynı şartlarla sözleşme yapılması hususunda görüşme yapıldığını karşılığında da kendisine aylık ücret ödenmesinin kararlaştırıldığını, müvekkili şirket tarafından davacıya tediye makbuzu mukabili …bank … Şubesinin 30/04/2018 tarih ve 40.000,00 TL bedelli çeki ile 30/05/2018 tarih ve 40.000,00 TL bedelli çeklerin teslim edildiğini, ancak davacının 2018 yılı Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesini müvekkili şirkete teslim etmediğini, imza işlerinin yapılamadığını, müvekkili tarafından davacıya 02.02.2018 tarihli yazı ile “Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesinin kaşe ve imza için gönderilmesi, ayrıca hizmet faturalarının aylık olarak düzenlenmesi 3 aylık, 6 aylık ve 1 yıllık fatura düzenlenmemesi” hususlarının bildirildiğini, davacının bu yazıya cevap dahi vermediğini, davacının 2017 ve 2018 yılı içerisinde sözleşmeden doğan edimlerini hiçbir şekilde yerine getirmediğini, KDV iadelerine ilişkin müracaat ve işlemleri de aylarca yerine getirmediğini, müvekkili şirket adresine hiç gelmediğini, herhangi bir iş ve çalışma yapmadığını, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, tüm bu nedenlerle müvekkilinin 20/07/2018 tarihinde noter kanalıyla ihtarname göndererek davacı ile aralarındaki akdi ilişkiyi feshettiğini, davacı tarafça hiçbir iş ve işlem yapılmamasına rağmen 30/06/2018 tarih … numaralı fatura ve 09/08/2018 tarih … numaralı faturaya istinaden müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının sözleşmeden doğan yükümlülükleri tam, eksiksiz ve zamanında yaptığını ispatla yükümlü olduğunu beyan ederek haksız ve kötü niyetli davanın reddine, davacının alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Taraflar arasında imzalanan 30/01/2018 tarihli Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve belgeleri, mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 18/04/2019 tarihli bilirkişi kök raporu ile 29/05/2020 tarihli bilirkişi ek raporu, fiziki imza içeren belge asılları, Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen 01/11/2019 tarihli uzmanlık raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 27/11/2018 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 10.923,00 TL asıl alacak ve 490,19 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.413,19 TL alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %19,50 oranında faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafça 06/12/2018 tarihinde yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 24/12/2018 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, aralarındaki “Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi” uyarınca davalıya muhasebe işlemleriyle ilgili verdiği hizmetin bedelini alamadığını iddia etmekte, davalı ise talep edilen alacağın dayanağının bulunmadığını, davacı yanın verilmeyen hizmetin bedelini istediğini savunmaktadır.
Davalının 2018 yılına ilişkin olarak davacıyla aralarında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını belirterek davacı tarafından sunulan 30/01/2018 tarihli “Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi”‘ndeki imzaya itiraz etmesi üzerine imza incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 01/11/2019 tarihli uzmanlık raporunda, incelemeye konu Ankara Yeminli Mali Müşavirler Odası antetli, Yeminli Mali Müşavir “…”, iş sahibi davalı şirket olan, 30/01/2018 tarihli, Seri: … numaralı Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesinin “…….” ibareli kaşe izi üzerinde atılı bulunan söz konusu imzanın … (davalı şirketin imzaya yetkili temsilcisi) eli ürünü olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir.
Taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi bakımından ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 18/04/2019 tarihli raporda özetle; taraflar arasında 30/01/2018 tarihli … sayılı Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesinin bulunduğu ve sözleşmede KDV hariç yıllık 32.400,00 TL ücretin kararlaştırıldığı, davacının kayıtlarına göre icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 10.923,00 TL tutarında bakiye alacağının bulunduğu, davalının kayıtlarına göre ise icra takip tarihi itibariyle davalının davacıdan 43.791,24 TL alacaklı olduğu, taraf kayıtları arasındaki farkın; davacının 30/06/2018 tarih ve … nolu 28.796,72 TL tutarlı fatura ile 09/08/2018 tarih ve … nolu 25.917,52 TL tutarlı faturalarının davalı kayıtlarında yer almamasından kaynaklandığı, “Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavir Ücretlerinin Esasları Hakkında Yönetmeliğin 17. maddesinde “…Sözleşmenin iş sahibince feshi halinde, meslek mensubunun ücretinin tamamının ödenmesi gerekir. Şu kadar ki; meslek mensubu, bu duruma kendi kusur ve ihmali ile yol açmış ise ücret ödenmez…” hükmünün yer aldığı, davalının sözleşmeyi tek taraflı feshetmesinde davacının herhangi bir kusurunun olmadığına karar verilir ise davacı kayıtlarında yer alan ancak davalı kayıtlarında yer almayan davacı faturalarının dikkate alınması ile birlikte icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 10.923,00 TL alacaklı olacağı, dosya kapsamında davacının davalıya alacağın ödenmesine ilişkin herhangi bir ihtarının bulunmadığı, davalının sözleşmeyi tek taraflı feshetmesinde davacının kusur ve ihmalinin bulunduğuna karar verilmesi durumunda ise sözleşmenin feshi tarihinden sonraki KDV dahil 5 aylık YMM ücreti olan 15.930,00 TL’nin fatura tutarından düşüleceği ve davalının davacıdan 5.007,00 TL tutarında alacaklı olacağı yönünde görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Bilirkişi raporuna itiraz edilmesi ve raporda feshin haklı olup olmadığıyla ilgili değerlendirme yapılmamış olması nedeniyle ilgili vergi dairesi ile yazışma yapılarak davalının 2017 ve 2018 KDV iadesi işlemlerinin kim tarafından yapıldığı sorulmuş, 20/03/2020 tarihli cevabi yazı dosyaya kazandırılarak, bilirkişiden 29/05/2020 tarihli ek rapor alınmıştır. Ek raporda özetle; davacının kayıtlarına göre icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 10.923,00 TL tutarında bakiye alacağının bulunduğu, davalının kayıtlarına göre ise icra takip tarihi itibariyle davalının davacıdan 43.791,24 TL alacaklı olduğu, taraf kayıtları arasındaki farkın; davacının 30/06/2018 tarih ve … nolu 28.796,72 TL tutarlı fatura ile 09/08/2018 tarih ve … nolu 25.917,52 TL tutarlı faturalarının davalı kayıtlarında yer almamasından kaynaklandığı, taraflar arasında 30.01.2018 tarihli … sayılı Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesinin bulunduğu ve sözleşmede KDV hariç yıllık 32.400,00 TL ücretin kararlaştırılmış olduğu, dosya kapsamındaki imzaya ilişkin yapılan ek tespitlere göre sözleşmenin geçerli olduğu, davacının kusurlu olduğuna ilişkin somut bir kanıtın bulunmadığı, ancak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın müzekkere cevabı dikkate alındığında davacının alacağından 2017 Temmuz ve Eylül KDV iade ücretleri toplamı olan 4.453,32 TL’nin düşülmesi gerektiği, bu doğrultuda davacının davalıdan icra takip tarihi olan 27/11/2018 tarihi itibariyle 10.923,00 TL – 4.453,32 TL= 6.469,68 TL alacaklı olduğu, davalının sözleşmeyi tek taraflı feshettiği tarih olan 20/07/2018 tarihinin temerrüt tarihi olarak dikkate alınacağı ve davacının bu tarihten icra takip tarihi olan 27/11/2018 tarihine kadar hesaplanan 241,95 TL işlemiş ticari faiz talebinde bulunabileceği kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporlarıyla tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından aralarındaki 31/01/2017 ve 30/01/2018 tarihli iki adet “Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi” ne istinaden davalıya yeminli mali müşavirlik hizmeti verildiği, davalı yanın 20/07/2018 tarihinde tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiği, sözleşme tek yanlı olarak feshedilmiş ise de haklı fesih nedeninin ispat edilemediği, tek taraflı fesih durumunda davacının sözleşmedeki sürelere göre YMM ücret alacağına hak kazanacağı, ancak 2018 yılına ilişkin olarak başka firma tarafından yapılan KDV işlemleri gözetilerek davacının bu döneme ilişkin alacak talebinin yerinde olmadığı, bu mahsuba göre davacının alacağının 6.469,68 TL olabileceği, davacı şirketin icra takibinden önce alacağının tahsili hususunda davalıya yazılı ya da sözlü ihtarda bulunmadığı için takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşüremediği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne, alacak yargılamaya muhtaç ve dolayısıyla likit olmadığından ve davacının da kötüniyetli olarak fazlaca miktar için talepte bulunduğu ispat edilemediğinden tarafların tazminat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 6.469,68 TL lik asıl alacak kesimine yönelik itirazının iptaline, takibin 6.469,68 TL lik alacak ve bu alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi (yıllık %19,50 oranını geçmemek koşulu ile) üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Koşulları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 441,94 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 137,84 TL harcın mahsubu ile bakiye 304,10 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 137,84 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 178,94 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 750,00 TL bilirkişi ücreti, 162,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 912,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 517,48 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/09/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza