Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/803 E. 2022/17 K. 06.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/803 Esas – 2022/17
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/803 Esas
KARAR NO : 2022/17
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ: 06/01/2022
K. YAZIM TARİHİ: 24/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;17.11.2017 tarihinde davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken, … Mahallesi … Cadde üzerinde … Sokak kavşağında müvekkili … yönetimindeki … plakalı araca çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde davalı …’in %100 kusurlu olduğunu, Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda ve kaza tespit tutanağında davalı …’in asli ve tam kusurlu olduğunun, müvekkilinin kusursuz olduğunun tespit edildiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin sol elinde kalıcı hasar meydana geldiğini, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu Raporuna göre % 8 oranında sürekli beden gücü kaybına uğradığını, mesleği çilingirlik olan müvekkilinin tedavi sürecinde işe gidemediğini, hala sağılığına kavuşamadığını, fizik tedavi gördüğünü, ekonomik geleceğinin sarsıldığını, ekonomik kayba uğradığını, kazanın oluşumunda davalılardan … A.Ş’ye Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise herhangi bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin manevi olarak da zarara uğradığını, davalı sigorta şirketine uğranılan maddi zararların tahsili için başvuru yapıldığını, şirket tarafından 03.10.2018 tarihinde 42.299,77 TL ödendiğini, bu miktarın son derece yetersiz olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 6100 sayılı Yasanın 107. Maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen, 200.000,00 TL manevi tazminatın ise davalı …’den kaza tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte tahsilini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 11.12.2018 tarihli dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 100,00 TL maddi tazminat talebinin 50,00 TL’sinin tedavi masraflarına, 25,00 TL’si geçici iş göremezliğe, 25,00 TL’sinin sürekli iş göremezliğe ilişkin olduğunu açıklamıştır.
Davacı vekili 06/12/2021 tarihli dilekçesi ile özetle; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; geçici ve sürekli iş göremezlik talebimiz olan toplam 205.840,32 TL’nin olay tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini, (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe üst limiti ile sınırlı kalmak üzere), Tedavi masrafı olarak belirledikleri 50,00 TL’ nin olay tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini, 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işletilecek faiziyle davalı …‘den tahsili ile taraflarına verilmesine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait aracın trafik sigortasının bulunduğunu, davacı tarafın başvurusu üzerine … tarafından toplam 42.299,77 TL ödendiğini, sigorta şirketinin davacının tüm maddi zararlarını karşıladığını, yeniden tazminat talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, maddi tazminat davasının reddi gerektiğini, davacının sigorta şirketine başvurduğunu, maddi tazminatı aldığını, ibra ettiğini, tekrardan dava açtığını, maddi tazminat talebinin yasal dayanağı olmadığını, olayda müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını, ceza davasında kusura ilişkin alınan raporun bilimsel bir geçerliliğinin olmadığını, kusur ve maluliyet durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete 18.02.2017-18.02.2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere ölüm/sakatlık halinde azami 330.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, teminat limiti bildirmenin davayı kabul anlamına gelmediğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru olması halinde söz konusu olacağını, poliçeden dolayı müvekkili şirkete müracaat edilerek ihbarda bulunulduğunu, aktüer hesap yapılarak belirlenen 42.299,77 TL’nin 03.10.2018 tarihinde davacıya ödendiğini, davacının başkaca zararının bulunmadığını, geçici iş göremezlik talebinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davacıya SGK tarafından rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının yada gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin sigorta kapsamı dışında olduğunu, davacının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz talebinin haksız olduğunu, davacının müvekkili şirket açısından manevi tazminat talebi olmadığını belirterek, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı ….Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, hasar dosyası, sigorta poliçesi, trafik kayıtları, SGK kayıtları, tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, tedavi evrakları, adli tıp raporları, bilirkişi raporları ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
… Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 10/05/2019 tarihli raporunda özetle; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde Sürücü …’in %85 (yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulunun 07/02/2020-… sayılı raporunda özetle; mevcut belgelere göre; … ve … oğlu, … doğumlu, …’ın 17/11/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında;
I. Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, sol el 2. parmak kısıtlılığı, Şekil 2.3, Şekil 2.4 ve Şekil 2.5’e göre parmak özürlülük oranı balthazard formülü ile % 51, tablo 2.1’e göre el özürlülük oranı %10 olduğu,
II. Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, sol el 3. parmak kısıtlılığı, Şekil 2.3, Şekil 2.4 ve Şekil 2.5’e göre parmak özürlülük oranı balthazard formülü ile % 51, tablo 2.1’e göre el özürlülük oranı %10 olup toplam el özürlülük oranı %20 tespit edildiği, dolayısıyla tablo 2.2 ve tablo 2.3 e göre;
1. Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %11 (yüzdeonbir) olduğu,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulunun 24/08/2020-… sayılı raporunda özetle; Adli Tıp Uygulamalarında olay tarihinde geçerli olan yönetmelik esas alınmakla birlikte Mahkemenizin 08/07/2020 tarih ve … esas nolu üst yazısına istinaden 20/02/2019 tarihli … sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre yapılan değerlendirmede; … ve … oğlu, … doğumlu, …’ın 17/11/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik dikkate alındığında;
I. Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, sol el 2. parmak kısıtlılığı, Şekil 2.3, Şekil 2.4 ve Şekil 2.5’e göre parmak özürlülük oranı balthazard formülü ile % 51, tablo 2.1’e göre el özürlülük oranı %10 olduğu,
II. Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, sol el 3. parmak kısıtlılığı, Şekil 2.3, Şekil 2.4 ve Şekil 2.5’e göre parmak özürlülük oranı balthazard formülü ile % 51, tablo 2.1’e göre el özürlülük oranı %10 olup toplam el özürlülük oranı %20 tespit edildiği, dolayısıyla tablo 2.2 ve tablo 2.3 e göre;
1. Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %11 (yüzdeonbir) olduğu,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği,
3. Başka birisinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu ….Üst Kurulunun 24/12/2020-… sayılı raporunda özetle; … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; Adli Tıp Uygulamalarında olay tarihinde geçerli olan yönetmelik esas alınmakla birlikte Mahkemenizin 08/07/2020 tarih ve … esas numaralı üst yazısına istinaden 20/02/2019 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre yapılan değerlendirmede …ve … oğlu, … doğumlu …’ın 17/11/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik dikkate alındığında:
I. Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, sol el 2. parmak kısıtlılığı, Şekil 2.3, Şekil 2.4 ve Şekil 2.5’e göre parmak özürlülük oranı Balthazard formülü ile %51, tablo 2.1’e göre el özürlülük oranı %10 olduğu,
II. Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, sol el 3. parmak kısıtlılığı, Şekil 2.3, Şekil 2.4 ve Şekil 2.5’e göre parmak özürlülük oranı Balthazard formülü ile %51, tablo 2.1’e göre el özürlülük oranı %10 olup toplam el özürlülük oranı %20 tespit edildiği, dolayısıyla tablo 2.2 ve tablo 2.3 e göre;
1-) Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %11 (yüzdeonbir) olduğu,
2-) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği,
3-) Başka birisinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı bildirilmiştir.
Karayolları Fen Heyetinde görevli 3 kişiden oluşan Fen heyeti bilirkişilerinin 05/05/2020 tarihli raporlarında özetle; meydana gelen olayda; … plakalı aracın sürücüsü …’in %85 (Yüzdeseksenbeş) oranında kusurlu olduğunu, … plakalı aracın sürücüsü …’ın ise %15 (Yüzdeonbeş) oranırıda kusurlu olduğunu bildirilmiştir.
Aktüer ve doktor bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti 13/09/2021 tarihli raporunda özetle; 1- 17.11.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %11 oranında malul olan ve %15 oranında kusurlu olduğu tespit edilen davacı … için; gelirinin asgari ücret olduğu kabul edildiğinde; 38.048,91 TL, gelirinin kaza tarihinde 3.500,00 TL (asgari ücretin 2,49 katı) olduğunun kabulü halinde; 148.746,19 TL bakiye iş gücü kaybı yönünden maddi tazminat hesaplandığı, tedavi gideri talebine ilişkin ayrıntılı değerlendirme ve hesaplama raporun mahsus bölümünde yapıldığı, davalılardan … kazaya karışan … plakalı hususi otomobilin sürücüsü ve işleteni olduğu, aracın davalılardan … A.Ş’ye 18.02.2017 – 18.02.2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, poliçe sakatlanma halinde kişi başına azami 330.000,00 TL teminat sağladığı, tazminatın haksız fiilden kaynaklandığı, hükmedilecek tazminata davalılardan … bakımından kaza tarihi itibariyle; davalılardan … A.Ş’ye ise; davacı tarafından poliçe teminatının ödenmesi konusunda 12.09.2018 tarihinde başvuruda bulunulmuş, hasar dosyası açılmış, bir kısım ödeme de yapıldığı, mahkemece gerekli belgelerle başvuruda bulunulduğunun kabulü halinde, Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesi uyarınca başvuruyu takip eden 8 işgünü sonunda davalının temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek, hükmedilecek tazminata 25.09.2018 tarihi itibariyle yasal faiz takdir edilmesinin uygun olacağı bildirilmiştir.
Aktüer bilirkişi 08/11/2021 tarihli ek raporu ile özetle; 17.11.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %11 oranında malul olan ve %15 oranında kusurlu olduğu tespit edilen davacı … için;Gelirinin asgari ücret olduğu kabul edildiğinde; 73.586,35 TL, Gelirinin kaza tarihinde 3.500,00 TL (asgari ücretin 2,49 katı) olduğunun kabulü halinde; 205.840,32 TL bakiye iş gücü kaybı yönünden maddi tazminat hesaplandığı, Tedavi gideri talebine ilişkin ayrıntılı değerlendirme ve hesaplama 13.09.2021 tarihli raporun mahsus bölümünde yapıldığı, davalılardan … kazaya karışan … plakalı hususi otomobilin sürücüsü ve işleteni olduğu, aracın davalılardan … A.Ş’ye 18.02.2017 – 18.02.2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, poliçe sakatlanma halinde kişi başına azami 330.000,00 TL teminat sağladığı, tazminata davalılardan … bakımından kaza tarihi itibariyle; davalılardan … A.Ş’ye ise; davacı tarafından poliçe teminatının ödenmesi konusunda 12.09.2018 tarihinde başvuruda bulunulmuş, hasar dosyası açılmış, bir kısım ödeme de yapıldığı, Mahkemece gerekli belgelerle başvuruda bulunulduğunun kabulü halinde, Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesi uyarınca başvuruyu takip eden 8 işgünü sonunda davalının temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek, hükmedilecek tazminata 25.09.2018 tarihi itibariyle yasal faiz takdir edilmesinin uygun olacağı bildirilmiştir.
GEREKÇE :Dava, 17/11/2017 tarihli trafik kazasından kaynaklı geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, tedavi gideri tazminat kalemlerine ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Somut olay, 17/11/2017 günü saat 16.15 sıralarında davalı araç sürücüsü … yönetimindeki “…” plaka sayılı otomobil ile … … sokağı takiben seyirle olay yeri kavşağa giriş yaptığında, solundan, … caddeyi takiben seyirle aynı kavşağa giriş yapan davacı sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobil ile çarpışması sonucu davacının yaralandığı olay maddi vakıa olarak kabul edilmiştir. Kusur yönünden yapılan değerlendirmede Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK 52/a ve 57/a maddesine aykırı davrandığı anlaşıldığından asli kusurlu davacı araç sürücüsünün ise kusursuz olduğu yönünde değerlendirmede bulunulmuş ise de 10/05/2019 tarihli Adli Tıp Trafik İhtisas bilirkişi raporu yapılan değerlendirme ile davacı araç sürücüsünün olay yerine geldiğinde ilk geçiş hakkına haiz ise de yavaşlaması, dikkatli olması ve güvenli bir ortam oluştuğundan emin olduğunda kavşağa giriş yapması gerekirken ceza dosyasında kendi beyanından anlaşılacağı üzere kavşağa giriş öncesi sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin hareketlerini gözlemlemesine rağmen zamanında etkin bir şekilde önlem alma becerisi gösterememesi nedeniyle çarpışmayı önleyemediği olayda %15 oranında kusurlu kabul edilmiş, Davalı araç sürücüsü ise %85 oranında kusurlu kabul edilmiştir. Bu kapsamda ceza dosyasında alınan bilirkişi raporu ile mahkememiz tarafından alınan kusur raporu arasında çelişki oluştuğundan Kusur yönünden değerlendirme yapılması için Karayolları Fen Heyetinden üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Alınan rapor ile Adli Tıp Trafik İhtisas bilirkişi raporu ile uyumlu kusur değerlendirmesi hükme esas alınarak davacı araç sürücüsünün %15 oranında kusurlu, Davalı araç sürücüsü ise %85 oranında kusurlu kabul edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Bu kapsamda davacı, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden talepte bulunmuştur. Davalı Sigorta şirketi tarafından davacıya 03/10/2018 tarihinde 42.299,77 TL ödenmiştir. Davacı poliçe limitinden bakiye kalan tazminat talebini davalı araç sürücüsünden ve davalı sigorta şirketinden talepte bulunmuştur.
Kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre maluliyet raporları arasında çelişki giderilerek İstanbul ATK …. İhtisas kurulu tarafından davacının maluliyet oranı ile ilgili yapılan değerlendirmede Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kişinin özür oranının %11 (yüzdeonbir) olduğu, 3 (üç) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı bildirilmiştir. Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri nazara alınarak TRH2010 ve iskonto usulü esas alınarak hazırlanan Tazminat hesabı yönünden alınan bilirkişi raporunda davacının gelirinin asgari ücretin üzerinde olduğu iddiasında bulunduğu 21/11/2018 tarihli sosyal mali durum araştırma tutanağında davacının anahtarcı olarak çalıştığı aylık 3.500,00 TL gelir elde ettiği ifade edilmiş ise de resmi kurum kayıtları ile SGK … Sosyal Güvenlik Merkezinin 18/01/2019 tarihli yazısı ekinde yer alan Sigortalı Hizmet Dökümü incelendiğinde davacının kaza tarihinde ve sonrasında anahtarcı olarak çalıştığı gelirinin asgari ücret olduğu görüldüğünden davacının asgari ücret üzerinde geliri olduğunu belgelendiremediği hususu nazara alınarak geliri asgari ücret olarak kabul edilerek hesaplanan miktar hükme esas alınarak davacının kusuruna tekabül eden tazminat miktarından davalı sigorta şirketi tarafından ödenen bedel güncellenerek mahsup edilerek bakiye tazminat hesabı yapılarak sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 73.586,35 TL maddi tazminat ve TBK 54/1 kapsamında tedavi gideri olarak kabul edilen 665,12 TL yol gideri maddi tazminat miktarı tespit edilmiştir. Buna göre; davalıların müşterek ve müteselsilen, davacının zarar görmesi nedeniyle sorumlu olduğu davacının gerekli evraklarla sigortaya başvuru teslim tarihinin 12/09/2018 olduğu Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesi uyarınca başvuruyu takip eden 8 işgünü sonunda 25/09/2018 tarihinde temerrüt oluştuğundan 71.189,16 TL sürekli iş göremezlik, 2.397,19 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 73.586,35 TL tazminatın , davacı vekili tedavi gideri yönünden alacağını belirli hale getirmediği hususu nazara alınarak taleple bağlı kalınarak 50TL tedavi gideri tazminatı olmak üzere toplam 73.636,35 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 25/09/2018 tarihinden itibaren, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 17/11/2017 tarihinden itibaren davalı sigortalı aracın ticari araç olmaması sebebiyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde tutulmasına karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden değerlendirme yapmak gerekirse; Kişilik haklarının zedelenmesine dayalı manevi tazminat istemlerine ilişkin düzenleme 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinde ‘Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.’ şeklinde ifade edilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre uygun tazminatın belirlenmesinde saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği, kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumu ve kusuru bulunup bulunmadığı ve varsa kusur derecesi, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesi, ekonomik ve sosyal durumu, tarafların sıfatı, işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, olayın ağırlığı gibi hususların değerlendirilmesi gerekmektedir. İş bu dosya bakımından değerlendirme yapıldığında davacının yaralanması nedeniyle üzüntü ve acı çektiği düşünülerek manevi tazminat talebine hak kazandığı tarafların kusur oranları, dosya kapsamında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmaları, paranın günümüz şartlarında alım gücü nazara alınarak davacı için 20.000,00 TL manevi tazminatın, davalı …’den kaza tarihi olan 17/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 2.397,19 TL geçici iş göremezlik, 71.189,16 TL sürekli işgöremezlik, tedavi gideri kapsamında değerlendirilen tazminatın taleple bağlı kalınarak 50,00 TL olmak üzere toplam 73.636,35 TL’nin davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 25.09.2018 tarihinden itibaren, diğer davalı … yönünden kaza tarihi olan 17/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde tutulmasına,
Fazlaya ilişkin maddi tazminat isteminin reddine,
2-Manevi tazminat davasının KABULÜNE, 20.000,00 TL’nin davalı …’den kaza tarihi olan 17/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a)-Alınması gereken 5.030,10 TL karar ve ilam harcından ıslah harcı ile alınan 705,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.325,10 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)-Davacı tarafından yatırılan 705,00 TL ıslah harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
c)-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve hesap edilen 10.372,73 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
d)-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve hesap edilen 10.372,73 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a)-Alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 68,66 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.297,54TL harcın davalı …’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)-Davacı tarafından yatırılan 68,66 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 109,76 TL harcın davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
c)-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 532,15 TL tebligat ve posta gideri ile 2.400,00 TL bilirkişi ücreti, yol gideri(75+80 TL) 155,00 TL, ATK fatura giderleri(314,50 TL+687,00 TL+2062,00 TL) 3.063,50 TL olmak üzere toplam 6.150,65 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 2.550,14 TL’nin davalı … AŞ’nin sorumluluğunun 2.005,45 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/01/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.