Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/749 E. 2019/39 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/749 Esas – 2019/39
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/749 Esas
KARAR NO : 2019/39

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ: 22/01/2019
K. YAZIM TARİHİ: 02/01/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; güvenlik hizmeti veren müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 01/01/2018 tarihli “Güvenlik Hizmet Sözleşmesi” imzalandığını, müvekkili davacının üzerine düşen bütün yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen, davalı şirket tarafından ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, bu nedenle müvekkili şirket tarafından sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini, müvekkili şirket tarafından farklı tarih ve tutarlarda toplamda 126.576,25 TL bedelinde fatura kesildiğini ancak davalı tarafça toplamda 40.329,82 TL ödeme yapıldığını ve 50.000,00 TL bedelli bir adet de çek verildiğini ancak çek bedelinin henüz tahsil edilmediğini, davalı şirketin bakiye 36.870,09 TL asıl alacak ve faiz borcu bulunduğunu, bakiye alacağın tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı dosyası ile başlattıkları icra takibine ise davalı yanca yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %20’sin az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “Anlaşmazlıkların Halli” başlığı altında düzenlenen 19. Maddesi gereği işbu sözleşmeden doğan ihtilaflarda yetkili mahkemelerin Ankara Mahkemeleri olarak belirlendiğini beyan ederek öncelikle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı tarafça sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği iddia edilmiş ise de, yine anılan sözleşmenin 18. Maddesi gereğince “Sözleşme koşullarına uyulmaması halinde taraflar 30 gün önceden bildirimde bulunma şartı ile sözleşmeyi tek taraflı feshedebileceklerdir” hükmü bulunduğunu, bu itibarla davacının sözleşmeyi tek taraflı feshinin geçersiz olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davalı tarafça süresinde verilen cevap dilekçesiyle yetki ilk itirazında bulunulmuş, yetkili mahkemenin Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Davacı, taraflar arasında imzalanan 01/01/2018 tarihli sözleşme gereği bakiye alacağın tahsili amacıyla başlattıkları icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptalini istemekte, davalı taraf ise sözleşmede yetki şartı bulunduğunu ileri sürerek mahkememizin yetkisine itiraz etmektedir. Davalının bu itirazı öncelikle incelenmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi yer almaktadır. Somut uyuşmazlığın dayanağı, taraflar arasında akdedilen 01/01/2018 tarihli Güvenlik Hizmeti Sözleşmesidir. İş bu sözleşmenin “Anlaşmazlıkların Halli” başlıklı 19. maddesinin “İşbu sözleşmeden doğacak itilaflarda Ankara Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.” şeklinde olduğu görülmüştür. Buradaki hüküm, dayanak sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin Ankara Mahkemelerinin olduğunu belirlemiştir. Sözleşmedeki bu Hüküm yetki şartı niteliğindedir. Tarafların tacir olması, kesin yetki hallerinin de bulunmaması karşısında, sözleşmedeki yetki şartı geçerlidir. Yerleşik Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere, taraflar buna dayanarak yetki itirazlarında bulunduklarında, mahkemenin işin esasına girmeden yetkisizlik kararı vermesi gerekir.(Y.15HD. 05.12.2017 T., 2016/3367E., 2017/4287K.) Bu durumda davanın Ankara Mahkemelerinde görülerek karara bağlanması gerekmektedir. Başka bir deyişle davaya bakmaya Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkilidir. Hal böyle olunca Mahkememizce yetkisizlik kararı verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.22/01/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza