Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/720 E. 2019/384 K. 28.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/720 Esas – 2019/384

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/720 Esas
KARAR NO : 2019/384

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2018
KARAR TARİHİ : 28/05/2019
K.YAZIM TARİHİ : 28/06/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin 04/01/2017 düzenleme tarihli, 21.682,50 TL bedelli ve 06/01/2017 düzenleme tarihli, 21.310,80 TL bedelli iki adet faturadan doğan 42.993,30 TL alacağının tahsili istemi ile davalı aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, işbu dosyadan gönderilen ödeme emrini tebellüğ eden davalının 15/10/2018 günü icra takibindeki borca ve yetkiye itiraz ederek hakkındaki takibi durdurduğunu, icra takibine konu edilen iki adet irsaliyeli fatura içeriğinde yazılı malları müvekkilinden satın alan davalının faturalardan doğan borcunu ödemediğinden, ödenmeyen borcun tahsili istemi ile hakkında icra takibine girişilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu, müvekkili şirketin adresi ve faturalı satışa konu malların davalıya teslim edildiği yer Sincan olduğundan İİK’nun 50. Maddesinin atıfta bulunduğu HMK 10. maddesine göre sözleşmenin yürütüleceği yer icra daireleri ve mahkemelerinin Ankara Batı İcra ve Mahkemeleri olduğunu beyan ederek, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile icra takibinin devamına, haksız ve kötüniyetle itiraz ederek icra takibini durduran davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere bir icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; müvekkilinin pirinç metal işleri ile uğraşmakta olup işletmesi için zaman zaman döküm işleri yaptırmakta olduğunu, müvekkilinin döküm işlerini genellikle dava dışı üçüncü şahıs olan “…” (…) firmasına yaptırdığını, 2017 yılında müvekkilinin yine bir döküm işini yaptırmak için … firmasının yetkilisiyle görüştüğünü ancak firma yetkilisi bu işi yetiştiremeyeceğini bu nedenle kendisinin de güven duyduğu davacı …’ın işi yapabileceğini müvekkiline bildirdiğini, müvekkilinin sıklıkla ticari iş yaptığı firma yetkilisinin sözüne güven duyarak işi davacı ile yapmayı kabul ettiğini, müvekkilinin davacı ile bundan önce veya sonra başkaca herhangi bir ticari ilişkisi bulunmadığını, bu hususun tarafların ticari defterlerinin incelenmesiyle de ortaya çıkacağını, davacının bu olaydan sonra müvekkile dava konusu icra takibine dayanak gösterdiği A-… ve A-… numaralı irsaliyeli faturaları gönderdiğini ancak müvekkilinin malı henüz teslim almadığı için faturaya malı teslim aldığına ilişkin imza atmadığını, davacı tarafın müvekkile eninde sonunda malı teslim edeceğini bildirmişse de halen teslim etmediğini, dolayısıyla müvekkilinin de bedeli ödemediğini, son olarak davacının Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile müvekkiline karşı icra takibi açtığını, her ne kadar davacı taraf dava dilekçesinde satış konusu malların müvekkiline Sincan’da teslim edildiğini iddia etmekteyse de söz konusu mallar müvekkiline hiçbir zaman teslim edilmediğini, nitekim müvekkilinin faturaya malları teslim aldığına ilişkin imza da atmadığını, dolayısıyla davacı tarafın iddia ettiği gibi malların Sincan’da teslim edilmesi söz konusu olmadığından Ankara Batı İcra Dairelerini veya Mahkemelerini yetkili kılan herhangi bir durum bulunmadığını, davacının bu tarihten sonra müvekkile mal teslim etmediği halde icra takibi yöneltmekte ve bu şekilde haksız kazanç elde etmeye çalışmakta olduğunu, davacının, söz konusu malı müvekkile teslim ettiğine ilişkin bir delil de sunmadığını, beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, davalı tarafın ticaret sicil kaydı, davacıya ait vergi dairesi kayıtları, tarafların ticari defter ve kayıtları, davalının 2017 yılına ait BA-BS formları, 08/04/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; ticari satım sözleşmesi nedeniyle düzenlenen faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla 42.993,30 TL faturaya dayalı alacağın tahsiline yönelik olarak icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 13.10.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 15.10.2018 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İş bu dava hakdüşürücü yasal süresi içinde açıldığından işin esasına girilmiştir.
Davacı, davalıya satılan malların bedelinin ödenmediğini ileri sürmüş; davalı ise malların tesliminin yapılmadığını borcunun bulunmadığını savunmuştur.
Davalı tarafından malların teslimi konusunda tanık deliline başvurulmuşsa da; teslime ilişkin ispat yükü davacı yanda olduğundan tanıkların dinlenmesine gerek görülmemiştir.
Tarafların defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 08/04/2019 tarihli raporda; taraflarca tutulan defterlerin usulüne uygun olarak onaylarının yaptırıldığı, davacının kayıtlarına göre davalıya 3 adet açık fatura düzenlendiği, bunlardan iki tanesinin takibe konu edildiği, herhangi bir tahsilat kaydı bulunmadığı, takibe konu faturalar gereği 42.993,30 TL alacak bakiyesinin bulunduğu, davalının kayıtlarına göre ise davacının düzenlediği üç adet faturanın kayıtlı olduğu, her üç fatura toplam bedelinin nakit ödeme kaydı bulunduğu belirtilmiştir.
Davalı yana, ticari defter ve kayıtlarındaki ödeme kaydının dayanağı olan belgeleri ibrazı konusunda 16/04/2019 tarihli duruşmada verilen ara karar ile kesin süre verilmesine rağmen deliller sunulmamıştır.
Tüm bu açıklamalara göre; davacı tarafından düzenlenen ve icra takibine konu iki adet faturanın her iki yan defterinde kayıtlı olduğu, hatta davalının kayıtlarına nakit ödeme kaydı işlediği ancak ödeme dair dosyaya bir delil sunulmadığı görülmekle, davalının kendi kayıtlarındaki ödeme kaydı kapsamında davalının malları teslim aldığının anlaşılması gerektiği, davalı yanın teslim vakıasına itirazının haksız olduğu, davacının sonuç olarak iki fatura nedeniyle 42.993,30 TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına,
2-İcra dosyasına konu olan 42.993,30 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.936,87 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 734,22 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.202,65 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 734,22 TL peşin harç, 35,90TL başvuru harcı, 5,20TL vekalet harcı olmak üzere toplam 775,32 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 85,85TL tebligat ve posta gideri ile 700,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 785,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 5.079,26 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/05/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı