Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/695 E. 2019/682 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/695 Esas – 2019/682

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/695 Esas
KARAR NO : 2019/682

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2018
KARAR TARİHİ : 12/11/2019
K.YAZIM TARİHİ : 12/12/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalı tarafından 27/05/2017 tarih ve … numaralı sipariş emri ile tedarikçi olan davacıya siparişlerin bildirildiğini, sipariş edilen malzemenin 19 kalem halinde poz numaraları belirtilmek suretiyle tanımlanmış olduğunu, işin bedelinin ise her bir kalem için ayrı ayrı belirtildikten sonra toplam iş bedelinin 210.000,00 Euro + 37.800,00 Euro Vergi = Genel Toplam 247.800,00 Euro olarak belirtildiğini, tarafların bu şekilde mutabakata varmış olduklarını, siparişe konu ürünlerin sevk irsaliyesi ve bağlı faturalarının bulunduğunu, davacının sözleşme ve siparişe konu tüm edimini yerine getirdiğini, davalının davacıya karşı birtakım ödemelerini yerine getirmiş ise de 48.455,52 Euro bedelli bakiye ödemeyi yerine getirmekten kaçındığını, davacının ihtarname ve cevaplar ile taraflar arasındaki iş ilişkisinin ve davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğinin ayrıntılı bir şekilde açıklanmış olduğunu, davalının ödemeyi yapmayınca davalı aleyhinde icra takibine girişildiğini, davalı borçlu tarafından 15/05/2018 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiğini, itiraz üzerine takibin durdurulduğunu beyan ederek, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine takip konusu borcun %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davacı şirket ile müvekkili şirket arasında akdedilen sözleşme uyarınca davacının müvekkili şirket tesisindeki … tezgahında gerçekleştirilecek trimleme ve delme işlemlerinin kurulumu işini 27/05/2017 tarih ve … sayılı sipariş emri ile yüklendiğini, yine taraflar arasında akdedilen ve taraflar arasındaki sipariş emrinin tamamlayıcı parçası olan Sattement of Work -İş tanımı madde 3.1’de davacının yükümlülüğündeki işlerin ayrıntılı olarak belirtildiğini, bunların 19 kalem parça için sabitleme fikstürlerinin imalatı, bu fikstürlerin tezgaha bağlanmasında kullanılacak … NC programlarının hazırlanması ve 19 kalem için bahsedilen tüm işlemlerin olumlu sonucu olacak nihai işlem olarak tasarımı ve ilk üretilecek parçaların CMM ölçümü parça doğrulaması, CMM ölçüm raporlarının, müşteri FAI prosedürleri ve istekleri doğrultusunda müvekkili şirkete teslimi, proses hattının tüm montaj, kurulum vb., devreye alma işi olduğunu, … projesindeki parçaların yapılıp, teslim edilmesi için Sipariş Emri ve tamamlayıcısı niteliğindek … TANIMI akdedildiğini, davacının müvekkili şirketin kendilerine karşı olan bir takım ödemeleri yerine getirdiğini ancak bakiye 48.455,52 Euro bedeli ödemekten kaçındığını iddia etmişse de bu iddianın somut gerçeklikle bağdaşmadığını, davacının taahhüdünde olan ve işin diğer kısmını oluşturan CAM programı kurulumu ve doğrulama işlemlerinin de tüm çağrı ve ihtarlara rağmen yapılmadığını ve böylece kendi üstüne düşen iş ve işlemleri doğru ve eksiksiz olarak yerne getirmemiş olduğunu, söz konusu kurulum işi olmadan davacının ürettiği fikstürlerin kullanımının mümkün olmadığını, davacı tarafından bahsedile iş ve işlemlerin bir bütün olarak henüz tamamlanmaması nedeniyle, projedeki ilk ürün teslimatının zamanında gerçekleştirilemediğini, davacının eksik işlemleri bizzat kendi beyanları ile açıkça kabul etmekle birlikte verilen sürelere itibar etmeyerek halen dahi eksik ifayı yerine getirmemiş olduğunu, taraflarınca 17/04/2018 tarihinde ivedi olarak Ankara Batı …. Sulh Hukuk Mahkemesi … değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti davası açıldığını, bilirkişi tarafından müvekkili şirkete gelinerek yerinde keşif incelemesi yapıldığını, tüm malzemelerin ve sistemlerin uygulamalı olarak incelendiğini, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davalı firmanın yapmış olduğu fikstürlerde tasarımın eksik veya hatalı yapıldığı, ilgili programların işlevlerini yerine getirmediği ve bu nedenle karşı yan tarafından teslim edilen malzemelerin ayıplı olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirketçe üretime devam etme zorunluluğu bulunduğundan, karşı yanın hataları sebebiyle elindeki diğer işlerle ilgilenmeyi bırakıp, ayrı bir zaman ve emek harcayarak sıfırdan işbu 19 kalem için her biri için menferiden yeni programlar hazrılandığını ve sadece Spindle üzerinde çalışmayı denediğini, davacı davalı yanca üretilen kalıpların halen modifikasyona ihtiyacı olup, su jeti ile kullanıma geçilemediğini, müvekkili şirketin halen istediği düzeyde çalışma yakalayamayan ve tamamen kendi çabası ile üretimi devam ettirmeye çalışan bir konumda olduğunu, bu sorunu giderebilmek için program ve fikstürlerin yapılması için başka firmalardan teklif almak zorunda aldığını, üçüncü bir partiye işi yaptırma zorunluluğuna düştüğünü, davacı ile müvekkili şirket arasında yapılan sözleşme gereğince müvekkili şirketin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, söz konusu mal tesliminin geç ve ayıplı olmasına rağmen toplamda 250.000 Euro olan ödemenin 200.000 Euroluk kısmının gerçekleştirildiğini, hatta geri kalan ödeme için mal tesliminin yapılması, gerekli programların kurulup sistemin kullanılır hale getirilmesi ve ayıpların giderilmesi taleplerini ihtiva eden ihtarnamelerin gönderildiğini, davacının ise cevaben 5 iş günü içerisinde eksiklik olarak belirtilen ve kendi yükümlülüklerinde olan iş ve işlemleri gerçekleştirmeye amade olduklarını belirttiklerini ancak yapılan davete rağmen bu yükümlülüklerin davacı tarafından gerçekleştirilmemiş olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, taraf şirketlerin ticaret sicil kayıtları, taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları, mahallinde yapılan keşif, 27/08/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile tüm dosya kapsamı.
Davacı tanığı talimat mahkemesince alınan beyanında; “ben davacı firmada çalışmaktayım. Tasarım, proglama ve üretim kısımlarında çalışıyorum. Biz davalı firma ile bir iş ilişkisi içindeydik. 19 tane fikstür üretimi işini ayıpsız bir şekilde teslim ettik. Kendileri de teslimattan önce gelip onayladılar. Daha sonra da bir sorun olmadığı için sevkiyat yapıldı. Kurulumda da bizzat ben kendim bulundum. 5 Aralık 2017 te davalı iş yerine gidip kurulumu kendim yaptım. 2 günde kurulumu kendim yaptım. Daha sonra ilk günü davalı iş yerinin yapması gereken eksiklikleri biz kendimiz tespit edip sorumluluğumuz olmamasına rağmen bir kısmını yerine getirmeye çalıştık. Vakum tesisatının eksik olması, kum makinasının arızalı olması, avadanlıkların eksik olması nedeniyle ilk gün sadece bu işlerin tamamlanmasını yaptık. İkinci gün ise ben kendim kurulum işini yaptım. Teslim ettim. Bu şekilde geri döndüm. Başka bir işim kalmamıştı davalı iş yerinde. Daha sonra davalı taraftan sürekli talepler gelmeye başladı. Bizi kendi elemanları gibi kullanmaya başladılar. Uzaktan bağlantı ile sürekli davalı iş yerine yardımcı oldum. Davalık olmadan bir hafta önce tekrar gittim davalı iş yerine. O gün de tezgahları arızalıydı ve yüklemeyi yapamadım. Fiziksel ürünleri zaten teslim etmiştik. Daha sonra Bursa ‘ya gidip mail yolu ile yazılımsal ürünleri de teslim ettim. Ben 14 Mart ‘ta gittim davalı iş yerine. 23 Mart ‘ta yazılımları da teslim ettim. Daha sonra işbu dava ikame edilmiş. Bundan sonra bir görüşmemiz olmadı. Davalı iş yerinin hatalarından kaynaklı talepleri ve istekleri hiç bitmiyordu.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … huzura alındı. Kimlik tespitine geçildi.
Davalı tanığı …;” ben davalı şirketin genel müdür yardımcısıyım, 2015 yılında dava dışı Bell firmasından iş aldık ve bu işi ifa edebilmek için davacı şirket ile 2017 yılında sözleşme imzaladık, 2017 yılında yapılması istenen işler ve döküman davacı tarafa ulaştırıldı, bu belgelerde ne istendiği açıkça yazılıydı 19 parça işin yapılması konusunda anlaşma yapıldı, kesim, delme işlemi üzerine gerekli tanımlar, bu işlemlerin yapıldığı sehpa ve kalıpların yerleştirilmesi, yere sabitlenmesi gibi birden fazla iş tanımı vardı ancak davacı tarafından bütün işler tamamlanmadı, 19 kalıbın yapılması, bir adet sehpa ( ballok) teslimi, ballokun yere sabitlenmesi, Cam programı yapıldı, doğrulanması yapılmadı, Pos programı ile birlikte kullanımı yapılıyor ancak doğrulanması yapılmadı, 19 parça için kesim işlemi sonrasında cam ve pos programının doğrulanması yapılmadı, 19 parçanın ölçüm işlemleri, CMM si yapılmadı, raporlaması sağlanmadı, tüm paketin sonuç doğrulanması yapılmadı, bu sebeple dava dışı üçüncü firmaya taahhüt ettiğimiz işleri layıkıyla teslim edemedik, kısım kısım anlaşmamıza çok da uygun olmayan şekilde teslim yaptık, henüz ceza i işlem gibi bir durumla karşılaşmadık, sadece projede öteleme yapıldı, firmamıza dostani yolla çözüm sunulmaya çalışıldı, anlaşma yaptığımız bu firmaya savunma sanayi tarafından bir cezai işlem yapılırsa tarafımıza bu husus yansıtılacaktır, hali hazırda davacı tarafından teslim edilen işler kullanılamamaktadır, kurulan sistem birbiri ile uyumlu olmadığı için üretim yapamıyoruz, projedeki dava dışı firma tarafından bildirilen değişiklikler davacı firmaya bildirildi bu şekilde ifa edilmesi istendi, mail ortamından bildirimler yapıldı, kaç kere bildirim yapıldığını hatırlayamıyorum, CMM ölçümlerinin yapılamaması nedeniyle davalı şirket tarafından başka bir şirketle anlaşma yapılmak zorunda kalındı, … İsimli dava dışı firmayla anlaşma yapılmak zorunda kalındı bunun için 100.000,00 TL ödeme yapıldı, sistem tamamıyla kurulmadığı için ödemelerin tamamı yapılmadı, işin ifa edilmesi için yapılan bildirim karşısında davacı tarafından ödemeler yapılmadığı takdirde işin tamamlanmayacağı bize açık olarak mail yolu ile bildirildi” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı …;”ben davalı firmanın üretim sorumlusuyum davacı ile … işinin yapılması için anlaşma yoluna gidilmişti yapılması gereken işler firmamız tarafından davacı yana bildirildi, sözleşme buna göre yapıldı, davacı tarafından tabla( ballok), bütün sabitleyici fikstür , kesme programları yapılacaktı, kesilim doğrulanması işlemleri taahhüt edilmişti, anlaşmanın yapıldığı ve davacı tarafından kısmen yapılan işlerin tarihlerini bilemiyorum, ancak taahhüt edilen bütün işlemler ifa edilmedi, sistemi kullanmaya çalıştığımız sırada birden fazla kez sorun yaşadık davacının yetkilisiyle telefon yoluyla haberleşip sorunları gidermeye çalıştık, teknik destek fiilen gelinip sağlanamıyordu, dava dışı firmaya taahhüt ettiğimiz işlerde aksamalar oldu, davacının tüm işleri gereği gibi ifa etmemesi nedeniyle başka bir firmayla anlaşma yapıldığını bilemiyorum, görüşmeler olduğunu biliyorum, işin ticari boyutunu bilemiyorum ancak davalı firma tarafından işin tamamlanması davacıya bildirildi ödemelerle ilgili bir sıkıntı olduğunu dolaylı olarak duydum, davacı firma teslimden sonra bir kez deneme için gelmiştir onun dışında tabla montajı davacıya ait olduğu halde montaj yapılmamıştır sadece dubelleri takılmıştır davacı tarafından deneme için gelindiğinde denemek için parça hazırdı, dava konusu edilen iş ile ilgili sow u ben hazırladım, işin tamamı bu sow da belliydi, ilk revizyonda bir miktar parça yollandı ikinci revizyonda yine bir kısım parça yollandı ancak bunların hepsi ilk sow da belirtilmişti, işin yapılabilmesi ve müşterimize teslimatın olması için sow un %100 oranda tamamlanması gerekir, bu yeterlidir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
GEREKÇE :Dava; eser sözleşmesine dayalı olarak düzenlenen faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı tarafından taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla 225.613,15TL asıl alacak, 783,47TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 226.392,22TL nin tahsiline yönelik faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 10/05/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 15/05/2018 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacı tarafından tüm edimlerin ifa edildiği ve kararlaştırılan iş bedelinin tahsili gerektiği iddia edilmiş; davalı tarafından ise davacının tüm edimlerini ifa etmediği savunularak davanın reddi talep edilmiştir.
Keşif yapılarak işin ifa edilip edilmediğine dair alınan 27/08/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda; davacı firmanın üretilen malzemelerin teslimatındaki gecikmelerden sorumlu olmadığı, ancak davacı firma sorumluluğunda bulunan, üretilip teslim edilen fikstür, tabla ve yazılımların bir bütün içinde çalıştırılıp, denenip kontrol edilmesi, tespit edilen eksikliklerin tamamlanması ve hataların giderilmesi, ilk üretim için gerekli denemelerin yapılması, üretilen parçalar üzerinde CMM ölçümlerinin yapılarak/yaptırılarak raporlanması işlemlerinin davacı yüklenici firma tarafından zamanında yapılmadığı ve (kendisine yapılması gereken ödemelerin yapılmadığı gerekçesiyle) tamamlanmadığı ve sözleşme gereği işin ifa edilmediği, teslim edilen malzemeler üzerinde tespit edilen eksikler ve uygunsuzluklar ile tamamlanmayan iş ve işlemlerin, sözleşmeye aykırı olması ve sözleşme kapsamında yapılan kabul ve denemeler sırasında tespit edilmiş olması nedeniyle açık ayıp niteliğinde olduğu, eksiklik ve uygunsuzlukların sözleşmeye konu mal ve hizmetlerin üretiminden kaynaklandığı bu eksiklik ve uygunsuzlukların (ayıpların) yapılacak kontrol ve düzeltmeler ile giderilebilir nitelikte olduğu, yapılan ve yapılmayan iş ve işlemlerin bedeli ve dolayısıyla davacı firma tarafından yapılmayan işin (veya davalının zararının) sözleşme kapsamında kesin olarak belirlenmesinin mümkün olmadığı ve sözleşme kapsamında yapılması gereken iş ve işlemlerin tamamının bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekmekle birlikte, işin geldiği aşama (yapılan ve yapılmayan iş ve işlemler) birlikte değerlendirildiğinde tecrübi bir miktar olarak, yapılmayan işin (veya davalının zararının ve/veya giderim bedelinin) toplam sözleşme bedelinin %20’si (49.560,00 Euro) mertebesinde olduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafça bilirkişi raporuna itiraz edilmiş ise de bilirkişiler tarafından yapılan inceleme ve tespitler uyuşmazlığın çözümünde yeterli görüldüğünden yeniden inceleme yapılması gerektiği düşünülmemiştir. Yine davacı tarafça rapordaki görüşlerin çelişkili olduğu beyan edilmiş ise de rapor bir bütün olarak değerlendirildiğinde işin tam olarak yapılmadığı net olarak ortaya konduğundan, oransal olarak işin ne kadarının yapıldığına yönelik tespitler uyumlu görülmüştür.
Davacı tarafından davalıya verilen 27/05/2017 tarihli fiyat teklifinde; tasarım onayından sonra ve revizyondan (veya data teslimindeki gecikmeden dolayı) oluşabilecek zaman kaybının teslim süresinin ilave edileceği, takvim olarak sekiz hafta içinde teslimatlara başlanarak toplamda on iki hafta sonunda teslimatın tamamlanacağı, ödemenin %30 siparişte, %60 teslimatta, %10 ilk parça kesimi ve onayını müteakip olacağı belirlenmiştir.
27/05/2017 tarihli sipariş emrinde; anahtar teslim olarak işin 21/08/2017 de yapılacağı, üretimi ile ilgili ekte yer alan tüm bilgilerin verildiği, bu bilgilere ulaşılamama durumunda tedarikçinin konu ile ilgili bildirim yapması gerektiği, üretim adımlarında uyulması gereken kalite şartları ve imalat partisiyle teslim edilecek olan formlar ekli kalite kontrol yönergesine uygun olacağı, üretimi yapılan parçaların resimlerin kalite kontrol yönergesine uygun olmadığının anlaşılması durumunda üretici hatasından kaynaklanan hatalı ürünü doğru olarak tekrar üretmek ve gerektiğinde meydana gelen zararı tanzim etmek yükümlülüğünün üretici firmada olduğu, şartları uyulmaması halinde ödeme yapılmayacağı hatta peşin ödeme yapılmış ise iadesinin istenebileceği davalının termin tarihindeki gecikmeden dolayı bir ihtara gerek duymaksızın siparişin iptal hakkının bulunduğu belirtilmiştir.
03/06/2017 revizyon tarihli “… Tabla imalatı” konulu iş tanımı (sow) dokümanlarında da; projedeki 19 detay parçanın ve montajlanmış hallerin … işlemlerinde kullanılmak üzere fikstürlerin imal edileceği, fikstürlerin tezgah içerisinde sabitlenmesinde kullanılmak üzere … sistemi ile çalışan tabla imal edileceği, parçaların kesme, delme NC programlarının yapılacağı, kesme delme programlarının üretilmiş parçalar üzerinde çalıştırılacağı, sonrasında parçalara CMM ölçümü yapılarak doğrulanacağı, ölçüm raporlarının müşteri FAI prosedürleri ve isterleri doğrultusunda davalıya teslim edileceği, proses hattının tüm montaj, kurulum vb devreye alma işlemlerinin yüklenici davacı firma sorumluluğunda olduğu belirtilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte sipariş emri üzerine eser sözleşmesi kurulduğu, savunma ve havacılık sektöründe kullanılacak iş ve işlemlerin yapılmasının davacı tarafından taahhüt edildiği, davacı tarafından tüm işlemin yapıldığının belirtildiği, buna ilişkin olarak ücret talebinde bulunduğu, davalının ise kararlaştırılan iş tanımına uygun olarak tüm işlerin yapılmadığının savunulduğu, bu kapsamda yapılan inceleme sonunda alınan teknik rapor ile birlikte , taraflar arasında düzenlenen iş tanımı belgesinde belirtilen tüm işlemlerin yapılmamış olduğunun tespit edildiği, tarafların mail yazışmalarının denetlendiği, davacının bir kısım olarak teslim ettiği işle ilgili denetim, kontrol ve ilk üretim işlemleri CMM ölçümlerinin yapılıp raporlanmasında edimini yerine getirmediği açıkça tespit edildiğinden ve yapılan işin bedeli davalının yapmış olduğu toplam ödemeden az olduğundan, davacının iş bedeli alacağını hak etmediği kanaati ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.734,48TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.690,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından sarf edilen 32,40TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, bakiye delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 19.533,83 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.12/11/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı