Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/58 E. 2020/27 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/58 Esas – 2020/27

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/58 Esas
KARAR NO : 2020/27

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/01/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2020
K.YAZIM TARİHİ : 13/02/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 10/07/2017 tarihinde … plakalı aracın …’ın sevk ve idaresinde iken ağır kusurlu olarak müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, kazaya ilişkin olarak Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca Anakara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinde … E. sayılı dosyasında taksirle yaralamadan dolayı dava açıldığını, aracın … Sigorta A.Ş. tarafından … numaralı poliçe ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketince …-0 nolu hasar dosyasının açıldığını, ancak talepleri karşılanmadığından iş bu davanın açılması zaruretinin hasıl olduğunu, kazadan sonra yoğun bakıma kaldırılan müvekkilinin ağır ameliyatlar geçirdiğini, iyileşme sürecinin halen devam ettiğini, bundan sonra sağlıklı bir birey olarak devam edemeyeceğini, müvekkilinin ev hanımı olup, eşinin kağıt toplayarak evini geçindirmeye çalıştığını, evlerinin kira olduğunu belirterek bu nedenle adli yardım taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, müvekkilinin geçici ve sürekli iş göremezlik zararı için şimdilik 500,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yaşadığı elem ve ızdırap için 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsiline, … Sigorta A.Ş.’nin maddi tazminata ilişkin taleplerinin sigorta poliçesinde sınırlar dahilinde temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve davalı şahıstan hem maddi hem manevi tazminata ilişkin taleplerinin olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 04.02.2018 tarihli dilekçesinde; 500,00 TL tutarındaki maddi tazminat taleplerinin; 400,00 TL’sinin geçici iş göremezlik zararı için, 100,00 TL’sinin sürekli iş göremezlik zararı için olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili 21/11/2019 tarihli celsede alınan beyanında davasını ıslah etmiş ve geçici iş göremezlik tazminatı talebini 1.270,75 TL’ye, sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 10.671,17 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı …; davacının kendi kusurundan kaynaklı bir trafik kazası yaşadığını, kendisi ile görüşme isteklerinin reddedildiğini, davacının kontrolsüzce caddeye çıktığını ve tüm tedbirlerine rağmen kazanın kaçınılmaz olduğunu, akıcı trafik içinde ani olarak aracın önüne fırlayan davacıya çarpmama ve kazayı önleme şansı olmadığından kusurunun olmadığını, kusur oranlarının belirlenmesini talep ettiğini, kaza tespit tutanağında 30 m fren izi yazıldığını, buna itiraz ettiğini, Çatalca istikametinden Ayaş istikametine doğru giderken Çatalca Caddesini kesen Polatlı bir kavşağında yavaşladığını, tekrar devam ettiğini, 15-20 m sonra kazanın olduğunu, bu arada 50 km/ saat hızla gittiğini, 30 m fren mesafesinde durmamasının imkansız olduğunu, polis memurunun yazdığı bu fren izinin kendisine ait olmadığını, bölünmüş yolun ortasındaki beyaz çizgi üzerinde sol ön tarafta bayanı fark ettiğini, ayağını gaz pedalından çekerek hafif fren yaptığını, bayanın orta çizgide durduğunu, bayanın durduğunu görünce normal seyrine devam ettiğini, ancak az bir mesafe kaldığında bayanın ani hareket ile yola çıktığını, sağ tarafa doğru manevra yaptığını ancak çarpışmayı önleyemediğini, hastane raporlarının getirilmesi ile uzun süreli tedavinin açıklığa kavuşacağını, aracının davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, maddi taleplerin sigorta şirketine yöneltilmesini talep ettiğini, manevi tazminat talebini kabul etmediğini, talebin fahiş olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili; davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, 10.07.2017 tarihli kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın … poliçe numarası ile müvekkili şirket tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalandığını, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olarak yalnızca davacının sürekli maluliyetine ilişkin olup diğer taleplere karşı müvekkilinin her hangi bir sorumluluğu bulunmadığını, 01.05.2016 yürürlük tarihli değişiklik ile Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının ilgili madde hükümleri ile izah ettiğini, kaza nedeniyle mağdurda oluşacak sürekli sakatlık halinin teminat kapsamına alınmış olup geçici iş güremezlik haline ve bakıcı giderine ilişkin taleplerin teminat kapsamı dışında bırakılarak söz konusu talepler bakımından Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olduğunun açıkça belirtildiğini, bu noktada trafik kaza tutanağındaki kusur değerlendirmesinin aleyhe olan hususlarını kabul etmediklerini, öncelikle araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, talep edilen tazminatı kabul etmediklerini, kazanın olduğu tarih değerlendirildiğinde davacının malul olup olmadığı, maluliyet varsa kesin maluliyet oranının ve gerçek zararın ne olduğunun ehil bilirkişi marifetiyle hesap edilmesini talep ettiklerini, davacı talep etmiş olduğu maddi tazminatın geçici ve sürekli iş göremezlik açısından, hangi alacak kalemi için ne miktar tazminat talebinin olduğunun açıklanmadığını, maddi tazminat taleplerinin açıklanması gerektiğini buna ilişkin ayrıca beyanda bulunma haklarını saklı tuttuklarını, davacı yanın temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin yasal faiz üzerinden dava dilekçesinin taraflarına tebliğinden itibaren sorumlu tutulabileceğini beyan ederek, davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca 17/06/2019 tarihinde düzenlenen davacıya ait maluliyet raporu, 15/11/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile tüm dosya kapsamı.
Davacı tanığı …: “davacı eşim olur, geçirdiği kazadan sonra iki sene kadar tedavi gördü ve normal hayatına devam edemedi, bende normalde inşaat işçiliği yaparım ancak eşimin kaza geçirmesi nedeniyle çalışmıyorum, engelle çocuğumuza bakıyorum, engelli çocuğumuz nedeniyle bağlanan maaş ile geçinmeye çalışıyoruz, bu maaşta yetmiyor, eşim kazadan sonra manevi olarak çok etkilendi, geceleri uykusuzluk çekiyor, aniden uyanıp bir daha uyuyamıyor, çocukla tamamen ben ilgileniyorum, eşimin sol gözü eskidende özürlüydü, ancak diğer gözü görüyordu, kazadan sonra göremediğini, bulanık gördüğünü söylemeye başladı,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
10/07/2017 tarihinde, davalı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Bu kapsamda davacı, kusurlu sürücü ve aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden talepte bulunmuştur.
Davacının zararının tespitine yönelik olarak Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı nın 17/06/2019 tarihli maluliyet raporunda; davacının, hem Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında ve Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliklere göre davacının % 8 oranda kalıcı iş göremezliğinin bulunduğu, dört ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı belirtilmiştir.
Kusur, tazminat hesabı ile sorumluluğun belirlenmesine yönelik olarak alınan 14/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı …’in, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/c-d, 68/b-c maddesi gereğince yaya geçidini tercih etmeksizin geçiş yapması ve yola kontrolsüz çıkması nedeniyle %75 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun, 47/c-d, 52/a-b maddesi gereğince kavşakta hızını ayarlamaması ve yola inen yayaya karşı gerekli tedbiri almaması nedeniyle %25 tali kusurlu olduğu, sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 300.000,00 TL olduğu, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Genel Şartları ve eki düzenlemelere göre değerlendirme ve hesaplamada, davacı …’in, trafik kazası sonucu uğradığı geçici iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, 1.270,75 TL, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, 10.671,17 TL olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamına, yukarıdaki açıklamalara ve toplanan delillere göre; davacının %25 oranda kusurunun bulunduğu kaza neticesinde yaralanması nedeniyle davalıların zarardan davalı sürücünün kusuru oranında sorumlu olmaları nedeniyle maddi tazminat isteminin yukarıda belirtilen hesaplamalara uygun olarak kabulüne karar verilmiştir.
Öte yandan; dava konusu kaza sonucu davacıda meydana gelen çaresizlik ve acı nedeniyle ruh sağlığındaki bozulma nedeniyle, davacının yaşı, maluliyet oran ve süresi ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olaydaki kusur durumu, caydırıcılık ilkesi gözetilerek, ihlal sonucu davacının uğradığı manevi zararın giderimi, zedelenen yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmama, davalıları ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha dikkatli ve özenli olmaya sevketmek hedeflenerek günün ekonomik koşullarına göre belirlenen manevi tazminatın davalı sürücüsünden tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-Davacı için tespit edilen 1.270,75 TL geçici, 10.671,17 TL kalıcı iş göremezlik olmak üzere toplam 11.941,92 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen, davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde tahsili ile, davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata davalı sigorta şirketi yönünden 05/01/2018 tarihinden, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 10/07/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Davacı için 8.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’tan kaza tarihi olan 10/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 815,75 TL karar ve ilam harcının, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 488,49 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı … için hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 546,48 TL karar ve ilam harcının davalı …’tan alınarak hazineye gelir kaydına,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Suç üstü ödeneğinden karşılanan 208,70 TL tebligat ve posta gideri ile 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.208,70 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 754,61 TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 451,88 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından ödenen 400,00 TL adli tıp fatura bedelinin davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 249,72 TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 149,54 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı …’ın yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.21/01/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı