Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/567 E. 2019/405 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/567 Esas – 2019/405

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/567 Esas
KARAR NO : 2019/405

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/08/2018
KARAR TARİHİ: 18/06/2019
K.YAZIM TARİHİ : 09/07/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin oto yedek parça işi yapmakta olduğunu, davalı şirkete 12.08.2017 düzenleme tarihli, … seri sıra numaralı ve 7.463,50 TL tutarlı faturada belirtilen ürünlerin satışını yaparak teslim ettiğini, faturaya konu malların ve faturasının kargo ile gönderildiğini, teslimatın bu şekilde yapıldığını, ancak davalı firmanın fatura içeriği ürünleri teslim almasına rağmen fatura bedelini ödemediğini, müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, davalı şirketin yetki üzerine dosyanın Ankara … İcra Müdürlüğüne gönderilerek … esasına kaydedildiğini, ancak davalı şirketin bu dosya kapsamına gönderilen ödeme emrine de itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek, davalı borçlu şirketin haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazından dolayı %20’den aşağı olmamak üzere ıcra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; müvekkili şirketin icra takibine konu faturada belirtilen emtiayı teslim almadığını, teslim olgusunun davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, davacının dilekçesinde belirtmiş olduğu kargo belgelerinin suretinin taraflarına tebliğ edilmemiş olduğundan buna ilişkin itiraz haklarını saklı tuttuklarını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafça icra takibinden önce müvekkiline davaya konu faturayı tebliğ etmediğinden dolayı müvekkilinin faturaya karşı itiraz etme olanağı bulunamadığını, ayrıca icra takibinden önce davacı tarafın müvekkilini temerrüde düşünmediğinden dolayı takip tarihinden önceki dönemi kapsar şekilde işlemiş faiz talep etmesinin mümkün olmadığını beyan ederek, davacının haksız ve hukuka aykırı olarak ikame ettiği davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve kayıtları, davalının 2017 yılına ait BA formu, dava dışı kargo kayıtları, 22/04/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; ticari satım nedeniyle düzenlenen faturalara dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturalara dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 13.06.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 18.06.2018 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü süresi içinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davalı borçlu tarafından Konya ilinde başlatılan icra takibine yapılan itirazda; icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunulmuştur. İtirazın kabulü ile icra dosyası Ankara Batı İcra Dairelerine gönderildiğinden bu hususta tekrar değerlendirme yapılmamıştır.
Davacı, davalıya mal sattığını ve davalı tarafından fatura bedellerinin ödenmediğini ileri sürmüş; davalı ise davanın kötüniyetli olarak açıldığını, borcunun bulunmadığını, malların teslim edilmediğini savunmuştur.
Davacı tarafından dava konusu işle ilgili 12.08.2017 tarihli fatura ibraz edilmiştir.
Dava dışı Yurtiçi Kargo şirketine yazılan müzekkere cevabında; 12.08.2017 tarihinde davacı tarafından gönderilen kolinin davalıya 14.08.2017 tarihinde teslim edildiği bilgisi verilmiştir.
Tarafların defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 22.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda; her iki yan defterlerinin de delil gücünü haiz olduğu, dava konusu alacağın dayandığı faturanın davacı kayıtlarında bulunduğu ancak davalının kayıtlarında yer almadığı, davacı kayıtlarına göre 7.463,50 TL alacak kaydı bulunduğu, dosyada bulunan kargo bilgilerine göre fatura tarihi ile aynı tarihli gönderinin davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, davacının teslim edilen mallar nedeniyle alacağının bulunduğu kanaati bildirilmiştir.
Davalı tarafından, kargonun teslim alınmadığı yönde savunma yapılmışsa da üçüncü kişi nezdindeki yazılı kayıtların aksi ispat edilmediğinden ve taraflar arasında başka bir hukuki ilişki nedeniyle kargo gönderildiği de iddia ve ispat edilmediğinden malların teslim edildiğine dair dava dışı kargo şirketi kayıtlarına itibar edilmiştir.
Tüm bu açıklamalara göre; davacı tarafından düzenlenen faturaya konu mallar davalıya teslim edildiği halde malların bedeli ödenmediğinden davacının sonuç olarak 7.463,50 TL alacağının bulunduğu kanaatiyle, işlemiş faiz talebinde bulunulmuşsa da, davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair bir delil sunulmadığından davanın kısmen kabulü ile birikmiş faiz isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE, Davalının Ankara 16. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazının 7.463,50 TL üzerinden iptali ile takibin hükmedilen alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-7,463,50 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
3-Alınması gereken 509,83 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 134,25TL harcın mahsubu ile bakiye 375,58 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 134,25TL peşin harç, tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla icra dosyasına yatırılan 39,31 TL peşin harç, 35,90TL başvuru harcı, 5,20TL vekalet harcı olmak üzere toplam 214,66 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 109,00TL tebligat ve posta gideri ile 800,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 909,00TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 863,03 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 397,51 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/06/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imza